EĞİTİM - 10 Ağustos 2019 Cumartesi 13:31

Siyam ikizlerinin üniversite hayali gerçek oluyor

A
A
A
Siyam ikizlerinin üniversite hayali gerçek oluyor

Yükseköğretim Kurumları Sınavı'nda (YKS) aldıkları puanla baraj altında kalan siyam ikizleri Sema ve Ayşe Tanrıkulu'nun üniversite hayalleri gerçek oluyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın girişimiyle siyam ikizlerinin Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’ne (KSÜ) yerleştirilmesi için Yüksek Öğretim Kurulu'na başvuru yapıldı.

KSÜ Rektörü Prof. Dr. Niyazi Can, YKS sonrası siyam ikizleri Sema ve Ayşe'yi 3 kez ziyaret ettiklerini belirterek, ikizlerin üniversite okumak isteklerinin kendilerini de heyecanlandırdığını söyledi. Siyam ikizlerinin KSÜ’de 2 yıllık üniversiteye yerleştirildikleri yönünde duyumların olduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Can, "Bu yavrularımızın büyük bir heyecan içinde olduklarını ve büyük bir psikolojik olgunluk ve özgüven içinde olduklarını gördük. Büyük bir heyecanla üniversite okumak istemeleri bizi de heyecanlandırdı. Bu kapsamda bu ikizlerimizin bu niyetlerini biz Yüksek Öğretim Kurulu’na (YÖK) ilettik. Yüksek Öğretim Kurulu bu günlerde bir değerlendirmede bulunacak ve o değerlendirmeden sonra net durumları olarak anlaşılacak" dedi.

Yüksek Öğretim Kurulu ve ÖSYM’den net bir bilgi gelmemesine rağmen bazı basın yayın organlarında siyam ikizlerinin 2 yıllık okula yerleştirildiği yönünde bilgilerin yer aldığını belirten Rektör Prof. Dr. Niyazi Can, "Eğer Yüksek Öğretim Kurulu Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi İlahiyat Fakültesine yerleştirir, ya da ön lisansa yerleştirir ve ilahiyattan ders alması talep edilirse biz üniversite olarak çocuklarımız için her türlü desteği vermeye hazırız” diye konuştu.  

Muhammet Özer - Halil Koyun


 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.