GÜNDEM - 16 Kasım 2019 Cumartesi 15:03

SON DAKİKA: Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan EYT açıklaması

A
A
A
SON DAKİKA: Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan EYT açıklaması

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan erken emeklilik tartışmaları ile ilgili olarak, “İskandinav ülkelerinin hepsi bu sistemle battı. Biz bunu politik hesaplarla yapmayız, yapmayacağız da. Arkadaşlarıma söylüyorum. Benim bu yola asla teşvik etmeyin. Milletimiz faydası neredeyse ona varım, milletimi ülkeni zararın olan şeye asla yokum. Seçim kaybetsek de yokum” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fatih, Silivri, Topkapı ve Zeytinburnu Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezleri Toplu Açılış Töreni’ne katıldı.

Alanı dolduran vatandaşlara hitap eden Erdoğan, Türkiye’nin son 17 yılda yaşadığı büyük değişimin en somut örneğinin sosyal güvenlik sistemi olduğunu vurguladı.

Türkiye’nin sosyal güvenlik sistemini yeniden inşa ettiklerinin atını çizen Erdoğan, “Geçmişte işçi için ayrı, memur için ayrı, esnafı için ayrı verilen hizmetleri tek çatıda birleştirdik. Hem hizmet sunumunda, hem kalitede standardı sağladık. Mali açıdan daha güçlü hale gelen sistemin bütçe üzerindeki yükünü de azalttık. Vatandaşın taleplerine hizmet verecek bir iletişim ağı kurduk. Elektronik devlet uygulamaları ile geçmişte fiziki mekanlarda ve kağıt üzerinde yürütülen pek çok hizmeti elektronik ortama taşıdık. Emekli maaşlarını insani düzeyde hayat sürdürebilecek seviyelere çıkardık.

Geçtiğimiz 17 yılda emekli maaşlarını 4 kata varan oranlarda arttırdı. Prim ödemesine yılına bakmaksızın hiçbir emekli maaşının 1000 TL’nin altında kalmamasını sağladık. Emeklilerimize bayramlarda 1000’er TL ikramiye vermeye başladık. Emeklilik sonrası çalışmaya devam edenlerin aylıklarındaki kesintileri kaldırdık. Yurt dışında çalışan vatandaşlarımızın sistemimiz intibakları için kolaylık gösterdik. Tasarruf teşvik fonu ve konut edinme yardımı kesintilerini hak sahiplerine ödeyerek devletin millete borçlu kalmasının önüne geçtik” ifadelerini kullandı.

SON DAKİKA: Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan EYT açıklaması

Sosyal güvenlik hizmetlerinin sağlık alanında da büyük aşama kaydettiklerini belirten Erdoğan, “Prim borcu sürelerini esnettik. Ülkemizde genel sağlık sigortası şemsiyesi dışında kimseyi bırakmayacak bir sistem kurduk. Herkese birinci sınıf sağlık hizmeti sunuyoruz. Sağlık karnesi, yeşil kart gibi vatandaşın işini zorlaştıran ya da rencide eden uygulamalara son verdik. Vatandaşlarımız istedikleri hastaneden sağlık hizmeti alabilmekte, istedikleri eczaneden ilaçları temin edebilmektedir.

Biz gelmeden önce bir ilaç reçetesinin içindeki ilaçların hastaneden ya bir tanesini ya iki tanesini alabiliyorduk. ‘Diğerlerini git paranla al’ diyorlardı. Şimdi onlar kalktı. Elektronik reçete sistemi ile yanlış ilaç sorunlarını ortadan kaldırdık. Ödeme listesindeki ilaç sayısını iki katından fazla arttırdık. Evden verilen sağlık hizmetlerini finansmanını üstlenerek dünyada eşine az rastlanır bir seviyeye ulaştık. Tüp bebekten kalıtsal hastalıkların tedavisine, psikososyal ve ruhsal problemlere kadar pek çok tedaviyi ödeme kapsamına aldık. Kanser tedavisinde oldukça yüksek bedeli olan işlemlerden ilave ücret alınmasının önüne geçtik” şeklinde konuştu.

Kayıt dışı istihdamla etkin şekilde mücadele ettiklerini söyleyen Erdoğan, “Kayıt dışı istihdamı yüzde 52 düzeyinden yüzde 36 seviyesine indirdik. Kayıt altındaki aktif sigortalı sayısını 12 milyondan 21 milyon 410 bin seviyesine çıkardık. İstihdama son dönemde yaşadığımız kayıpları hızla telafi ediyoruz. Yüzde 8.4 seviyesine düşürdüğümüz işsizlik oranı geçtiğimiz Ağustos ayında maruz kaldığı kur, enflasyon, faiz saldırısı ardından yüzde 14’e kadar çıktı. Bu oranın özellikle Eylül verisinin belli olması ile birlikte yeniden düşmeye başlamasını bekliyoruz. İşgücü arzı sürekli artan Türkiye daha çok yatırım yaparak, üreterek, ihraç ederek istihdamını geliştirecektir” diye konuştu.

“Merkez Bankası Başkanı’nı görevden aldık, faizler yüzde 13.5’e kadar indi”

Türkiye’de faizlerin bir dönem yüzde 40’lara doğru ilerlediğini hatırlatan Erdoğan, “Ne oldu. Merkez Bankası Başkanı’nı görevden aldık. Yeni merkez bankası başkanımızla beraber faiz oranı yüzde 13.5’e kadar indi. Daha da inecek. Enflasyon 2020’de inşallah tek haneli rakamlara inecek. Yatırımlar da artacak, istihdam da artacak, üretim de artacak, rekabet gücü de artacak, büyüme de artacak.

Aylık enflasyon olarak yüzde 8.6 ile son 1.5 yılın en düşük seviyesine indik. Ekonomik güven endeksi son 15 ay zirvesine çıktı. Faizlerin gerilemesinden konuttan otomobil satışlarına kadar her alanda hareketlenme başladı. İnşallah bu olumlu gelişmeler devam edecek ve Türkiye hak ettiği seviyeye ulaşacak” açıklamalarında bulundu.

Konuşmasında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu da eleştiren Erdoğan, şunları söyledi:

“Sosyal güvenlik sistemini geçmişte çökertenler bugün yüzleri kızarmadan karşımızdaki bu tabloyu kötülemeye çalışıyorlar. Savaş Ay’ın o programını hatırlıyorsunuz. Rezalete bakın rezalete. Bay Kemal’e 5 koyun teslim edin kaybeder gelir. En dinamik zamanında kendisine SSK’yı verdiler, hal ortada. ‘10 yıl önce daha iyiydi’ diyor. Benim milletimin bunları iyi tanıması lazım. Bizim hastanelerimiz işte şu anda. Sosyal Güvenil Kurumu’na yapılan bütçe transferlerine yönelik eleştirilerin çoğu, bunların ne anlama geldiği dahi bilinmeden yapılıyor. Birileri Türkiye’nin sosyal devlet anlamında geldiği seviyeyi anlamakta zorluk çekiyor. Geçmişte faize ödenen paraların doğrudan millete hizmet için kullanılmasından rahatsız oluyorlar. Anayasamıza göre zorunlu olan genel sağlık sigortasına 30 yıl boyunca niye geçilemediğini izah edemeyenler, yapılan işe kulp takmada yarışa giriyor. Geçmişte SSK’yı iflas ettirenlerin bugün erken emeklilik başta olmak üzere teklif ettikleri her uygulama ile aynı amacı güttükleri bir gerçek”.

“Seçimi kaybetsek de yokum”

Kamuoyunda tartışılan erken emeklilik talepleri konusunda da açıklamalarda bulunan Erdoğan, “Tutturmuşlar bir erken emeklilik. İskandinav ülkelerinin hepsi bu sistemle battı. Bizim ülkenin başına bu erken emekliği dolayanlar bunun bedelini ödediler. Niçin erken emeklilik. Bırakalım ne zaman emekli olması gerekiyorsa o zaman emekli olsun ve parasını en güzel şekli ile alsın. Hem erken emekli olduğu zaman ideal olan ücreti alamayacak, hem de ikinci bir iş aramak suretiyle işsizliğe öncü olacak. Sosyal güvenlik sistemimizi çökmesini istemelerinin tek sebebi böylece oluşan kaos ortamında siyasi rant devşirme hesabıdır. Bu hesap kötü bir hesaptır. Biz bunu politik hesaplarla yapmayız, yapmayacağız da. Arkadaşlarıma söylüyorum. Benim bu yola asla teşvik etmeyin. Milletimiz faydası neredeyse ona varım, milletimi ülkeni zararın olan şeye asla yokum. Seçim kaybetsek de yokum. Bütün dünya bizim sistemimizi kendine uyarlamaya çalışıyor. Bizdeki bazı köhne zihniyetler sistemi çökertmek için hinlik peşinde koşuyor. Rakamlar ortada. Verilen hizmetler ortada. Milletimiz evinde iş yerinde okulunda hastanesinde bu gerçekleri görüyor” dedi.

“Şenol Hocamız ve ekibi yeni bir tarihi yazacaklar”

SON DAKİKA: Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan EYT açıklaması

Türk A Milli Futbol Takımı’nın Avrupa Şampiyonası’na katılmaya hak kazandığını hatırlatan Erdoğan, “Şimdi Avrupa Kupası’na gidiyoruz. İnşallah Avrupa Kupası’ndan da başarıl bir neticeyle çıkmayı gençlerimizden istiyoruz. Duamız o. Olmaması için hiçbir sebep yok. Yeni bir tarihi gerek Şenol Hocamız gerekse ekibi yazacaklar. Ben bunu görüyorum. Bu millete artık bu da yakışır. Bu millet bunu da başaracak” şeklinde konuştu.

“Ülkemize yönelik saldırıların bir süre daha devam edeceği anlaşılıyor“

Türkiye’nin elde ettiği kazanımları devam ettirmesinin şartının bölgesinde ve dünyada güçlü olarak varlığını sürdürmesi olduğunu savunan Erdoğan, şöyle konuştu:

“Amerika seyahatini izlediniz. Amerika seyahatinde yaptığımız görüşmeler. Barış Pınarı harekatı ile ilgili Mehmetçiğimizi özellikle Suriye Kuzeyi’nde aldığı başarı. Kazandığımız oradaki mücadele bir şeyi ortaya koyuyor. Bu millet bir şeye inandı mı bunu başarır. Mehmedimiz orada şu ana kadar 11-12 şehit verdi. Mehmedimiz ile birlikte orada bu mücadele içinde olan Suriye milli ordusu 160-170 civarında şehit verdi. Onlar için ana muhalefet ne diyor terörist diyor. Onlar o toprakların sahibi. O topraklarda onlar bizim Mehmedimizle birlikte yürüyorlar. Nasıl oluyor da onlara terörist diyorsun.

SON DAKİKA: Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan EYT açıklaması

Çünkü onlar teröristlerle beraber yürüdüler. Bay Kemal teröristlerle beraber yürüdü, PKK ile beraber yürüdü. Bu gerçekler belgelerle elimizde. Ülkemizin son 6 yılda ardı ardına maruz kaldığı saldırıların gerisinde hedeflerimize ulaşmanın önüne geçme gayesi vardı. Artık terörü güneydoğu ve doğuda büyük oranda hallettik. Ne diyorlar Kürtler. Kardeşim öyle bir şeye getiriyorlar ki YPG ve PYD’yi Kürt diye tanımlıyorlar. Bu benim Kürt vatandaşlarıma saygısızlıktır. YPG ile PYD’yi Kürt diye tanımlamak saygısızlığın daniskasıdır. Onlar teröristtir. Teröristlerle Kürt kardeşlerimi karıştırmayalım. Benim parlamento grubu içinde 50 Kürt milletvekili var. Biz Kürdü ile, Türkü ile, Lazı ile, Çerkesi ile yaratılanı yaratandan ötürü sevdik. Güney sınırlarımız boyunca bir terör koridoru kurma girişimi bizi kendi içimize hapsetme projesinin üründü. Bu saldırı dalgasının tamamını boşa çıkardık. Tehditleri sınırlarımız dışında bertaraf edecek adımlar attık. Bizi kendi içimize hapsetmeye çalışanlara cevabımızı her alanda verdik. Bu uzun soluklu bir mücadele.

Ülkemize yönelik saldırıların, maruz kaldığımız haksız baskıların bir süre daha devam edeceği anlaşılıyor. Şu gerçeği de herkes görüyor. Türkiye bu tür ucuz numaralarla, kuşatmalarla, tehditlere, baskılara teslim olacak bir ülke değildir. Bu ülke gerisinde binlerce yıllık devlet geleneği, kadim medeniyet mirası vardı. Biz bu vasıflarımıza sahip çıktığımız sürece kimse Türkiye’nin bileğini bükemez, ülkemize diz çöktüremez. Suriye’de, Irak’ta ,Doğu Akdeniz’de, Afrika’da, Balkanlar’da verdiğimiz mücadele bunun en açık ispatıdır. Başaramadılar başaramayacaklar”

Ufuk Kıvık 
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Tarımsal girdi fiyatları yıllık yüzde 33,66 arttı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ekim ayına ilişkin Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi (Tarım-GFE) verilerini açıkladı. Buna göre Tarım-GFE, ekim ayında bir önceki aya göre yüzde 2,04, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 29,06, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 33,66 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 32,3 artış gösterdi. Ana gruplar incelendiğinde, bir önceki aya göre tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksi yüzde 2,12, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksi ise yüzde 1,57 yükseldi. Geçen yılın aynı ayına göre ise tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 34,79, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 27,19 artış kaydedildi. Alt gruplar bazında yıllık Tarım-GFE verilerine göre 6 alt grupta artış oranı ortalamanın altında, 5 alt grupta ise üzerinde gerçekleşti. Yıllık artışın en düşük olduğu alt gruplar yüzde 18,91 ile tarımsal ilaçlar ve yüzde 20,98 ile bina bakım masrafları olurken, en yüksek artış yüzde 64,33 ile veteriner harcamaları ve yüzde 47,39 ile gübre ve toprak geliştiricilerde görüldü. Aylık Tarım-GFE’ye göre ise 6 alt grup daha düşük, 5 alt grup daha yüksek değişim gösterdi. Ekim ayında aylık bazda artışın en düşük olduğu alt gruplar yüzde 0,09 ile enerji ve yağlayıcılar, yüzde 0,27 ile gübre ve toprak geliştiriciler olarak belirlendi. Buna karşılık, aylık artışın en yüksek olduğu alt gruplar yüzde 5,61 ile veteriner harcamaları ve yüzde 4,71 ile tohum ve dikim materyali oldu.
Ankara 7 ilde 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik operasyon: 67 şüpheli yakalandı, 42’si tutuklandı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya 7 ilde dolandırıcı, tefeci ve göçmen kaçakçısı 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik düzenlenen operasyonlarda 67 şüphelinin yakalandığını ve 42’sinin tutuklandığını açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre, Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Jandarma KOM Daire Başkanlığı koordinesinde; İl Jandarma Komutanlıklarınca 7 ilde 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik operasyonlar düzenlendi. Şüphelilerin; Denizli’de 30 ayrı iş yerinden organize şekilde hırsızlık yaptıkları, Yalova’da nitelikli dolandırıcılık suçunu organize şekilde yönettikleri, İzmir’de trafo ve enerji nakil kablosu hırsızlığı yaptıkları, Iğdır’da göçmen kaçakçılığı suçunu işledikleri ve Muğla’da tefecilik yaptıkları, Tekirdağ ve Şanlıurfa’da terör örgütüyle bağlantıları olduklarını söyleyip para talep ederek vatandaşları dolandırdıkları tespit edildi. Düzenlenen operasyonlar ile hesaplarında son 5 yıl içerisinde 251 Milyon Türk lirası hesap hareketi bulunan 67 şüpheliyi yakalandı. 42’si tutuklandı. 23’ü hakkında adli kontrol hükümleri uygulandı. Diğer 2 şüphelinin işlemleri devam ediyor. Ayrıca operasyonlar sonucu çok sayıda dijital materyal ile muhtelif miktarda nakit para ve ziynet eşyası ele geçirildi.
Erzincan Erzincan’da soğuk hava nedeniyle sürüler yayladan indirildi Erzincan’da yüksek kesimlerde görülen kar yağışı ve soğuk havayla birlikte yaylalarda bulunan küçükbaş hayvan sürüleri donma tehlikesi nedeniyle merkeze ve köylere taşındı. İlkbahar aylarından itibaren yaylalarda kalan küçükbaş hayvanlar, hava sıcaklıklarının düşmesi ve kar yağışının başlamasıyla birlikte daha güvenli alanlara çekildi. Üreticiler, kış şartlarının ağırlaşması nedeniyle sürülerini Erzincan merkez ve çevre köylere indirerek ahırlara aldı. Kış boyunca hayvanların yem, saman ve arpa ile besleneceği öğrenildi. Üreticilerden İlhan Koyun, nisan ayı sonunda koyunlarını yaylaya çıkardıklarını belirterek, "Aylarca yaylada kaldık, süt ve peynir üretimi yaptık. Aralık ayının sonlarına doğru havalar sertleşince geri dönmek zorunda kaldık. Kış aylarında yem ve saman temini bizim için en büyük sıkıntı" dedi. Tulum peyniri üreticisi Özkan Beydili ise bahar aylarında çıktıkları yaylalarda aralık ayına kadar kaldıklarını ifade ederek, soğuk havanın etkisini artırmasıyla köylerine dönmek zorunda kaldıklarını söyledi. Beydili, hayvancılığın büyük emek ve fedakârlık gerektirdiğini vurguladı. Üretici Ferdi Kaya da ilkbaharda yaylaya çıkarılan koyunların yaz boyunca otlatıldığını ve peynir üretimi yapıldığını belirterek, "Hava şartları sertleşince dönüş hazırlıklarına başladık. Hayvanlar ilkbahara kadar yem ve arpa ile beslenecek" diye konuştu. Erzincan’da her yıl kış mevsimiyle birlikte yaşanan bu dönüş, bölgedeki küçükbaş hayvancılığın doğayla iç içe süren zorlu üretim sürecini bir kez daha gözler önüne serdi.