GÜNDEM - 16 Temmuz 2017 Pazar 15:14

SÜ’den gazilerin dilinden 15 Temmuz ihanet gecesi paneli

A
A
A
SÜ’den gazilerin dilinden 15 Temmuz ihanet gecesi paneli

15 Temmuz darbe girişiminde kahramanlık gösteren gaziler, ihanetin birinci yıl dönümünde Selçuk Üniversitesi ev sahipliğinde buluştu. Gaziler, “Gazilerin Dilinden İhanet Gecesi” konulu panelde, 15 Temmuz gecesinde yaşadıklarını paylaştı.

Konya Ticaret Odasında düzenlenen programın açılışında konuşan Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, “Gönlümüz arzu ediyor ki büyük işler yapalım, projeler gerçekleştirelim, onları kutlamak üzere bir araya gelelim, güzel şeyler konuşalım istiyoruz. Ama bu coğrafyanın kaderinde, tarihinde, dününde, günümüzde ve çağımızda hep bu tür olumsuzluklar ve bu tür ihanetler olagelmiştir. Arzu ediyoruz ki millet olarak birlik ve beraberliğimizi en üst düzeyde tutarak, bundan sonraki ihanetlere fırsat vermeyelim.15 Temmuz gecesi hep beraber yaşadık. Üzerinden tam bir yıl geçti. Ülkemize nelere mal olduğunu hepimiz iyi biliyoruz. Ülkemizin insan kaynaklarının nasıl heder olduğunu biliyoruz. Ülkemizde insanların birbirine olan güvenlerinin nasıl yok olduğunu görmüş olduk. İnsanlarımızın birbirlerine nasıl şüpheyle baktığını gördük. 15 Temmuz gecesini hayata geçiren meş’un yapı ülkemizin kırk yıllık birikimini maalesef bir gecede yok etti. Bize düşen görev bir daha böyle geceler, olaylar yaşanmasın. Bir de eğitimci kimliğimizi kullanarak insanlarımızı milli birlik ve beraberlik yolunda yetiştirmek yönlendirmektir. İnsanı güçlü, düşüncesi özgür, beyni hür insanlar ve nesiller istiyoruz. Bu millet bayrağını, vatanını asla kimseye teslim etmemiştir, etmeyecektir” dedi.
Açılış konuşmasının ardından Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Büyükaslan’ın moderatörlüğünü yaptığı panele geçildi. 15 Temmuz gazileri Hatice Işık, Faik Özdemir, Muharrem Gündüz, Feyzullah Aydın, Cumali İbin, Ebubekir Demircan, Ekrem Demircan ve Halit Şener’e tek tek söz verildi. Gaziler, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını dinleyicilerle paylaştı.

Işık: “Tarihe geçen olayın canlı kaynaklarıyız”

Ankara'da gazi olan Hatice Işık, “15 Temmuz üzücü bir gece idi. Huzurlu idim. Çocukluğumdan beri hayalini kurduğum bir olay vardı. Bu hayalini kurduğum, her şey 15 Temmuz gecesi herkesle bir ve beraber olarak hareket ediyorduk. 15 Temmuz şunu gösterdi; demek ki bu birlik ve beraberlik içinde olunabiliyormuş. Biz bu birlik ve beraberliği hepimiz yine yapabiliriz. 15 Temmuz gecesinin görünen yüzleriyiz. Bir de çok fazla görünmeyen kahramanlar var. 15 Temmuz’da hepimizin tek gayesi vardı; vatan. Şuna inanmak istedik. Halkını, milletini korumakla görevli olan askerler, halkına silah sıkamazdı, sıkmazdı buna inanmak istedik” dedi.

15 Temmuz darbe girişiminde kahramanlık gösteren gaziler, ihanetin birinci yıl dönümünde Selçuk Üniversitesi ev sahipliğinde buluştu. Gaziler, “Gazilerin Dilinden İhanet Gecesi” konulu panelde, 15 Temmuz gecesinde yaşadıklarını paylaştı.15 Temmuz gazisi Ebubekir Demircan ise, “Cumhurbaşkanımız 15 Temmuz gecesi meydana davet etti. Biz de bu davete icabet ederek meydanlara çıktık. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi üstündeki helikopterden üstümüze 20 kaliblerik top mermisiyle üstümüze ateş açtılar. Bu 20 kalibrelik top mermisi savaşta insanın üzerine atılırsa savaş suçu olarak addedilirdi. Bu mermi sadece makineleri yok etmek için kullanılan bir mermi. Allah, 15 Temmuz gecesi bizim gibi inananlara cesaret serpti, onlara da korku. Tankın, topun, ağır silahın karşınsında sadece topraktan olma, elinde silahı olmayanlar vardı. O gece yanımıza aldığımız tek silahımız bayrağımızdı” şeklinde konuştu.

Şener: “Bu millet gazi bir millettir”

Ankara’da gazi olan Konyalı Halit Şener de, “Bir birey olarak, mümin olarak bir şeyler yapmam gerek olduğuna inandım ve 15 Temmuz gecesi mücadele ederek en önemli kısmı engelledik. Bu işin en önemli kısmı. 15 Temmuz’da biz ne öğrendik, biz ne aldık. Bu kısım çok önemli. Cumhuriyet tarihimizde yaşanan birçok darbeyi engelleyemedik. Ama o gece gördük ki; 15 Temmuz’da imanın üstündeki külleri üfürdü attı ve millet uyanarak, vatanına, milletine, bayrağına sahip çıktı. Bu millet, birlik beraberlik içinde darbeyi geri püskürttü” diye konuştu.

15 Temmuz gazilerinden, Faik Özdemir, Muharrem Gündüz, Feyzullah Aydın, Cumali İbin, Ekrem Demircan da 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlattı. Program, 15 Temmuz gazileriyle hatıra fotoğrafı çekilmesinin ardından sona erdi. Programa, Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, Karatay Kaymakamı Selim Parlar, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ahmet Kağan Karabulut, Prof. Dr. Hüseyin Kara, Prof. Dr. Mehmet Okka, Genel Sekreter İbrahim Halıcı, İstanbul Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Büyükaslan, 15 Temmuz gazilerinden Hatice Işık, Faik Özdemir, Muharrem Gündüz, Feyzullah Aydın, Cumali İbin, Ebubekir Demircan, Ekrem Demircan ve Halit Şener, öğretim üyeleri, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AJet’in Ankara-Erzincan seferi yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara’ya geri döndü AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara Esenboğa Havalimanına geri döndü. Edinilen bilgilere göre AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan Boeing 737 tipi uçakta bomba ihbarı yapıldı. Ankara Esenboğa Havalimanından saat 23.55’te kalkan uçak, ihbar nedeniyle yaklaşık 40 dakika sonra Ankara Esenboğa Havalimanına döndü. Yolcuları tahliye edilerek güvenli bölgeye alınan uçakta güvenlik güçleri tarafından arama yapıldı. Yarım saat süren incelemenin ardından ihbarın asılsız olduğu öğrenildi. Uçakta bulunan yolculardan Murat Bozdelen ise o anları, “AJet firmasından Erzincan için biletimizi aldık. Saat 23.55’te bindik. Biz 40 dakikada indiğimizi sandık. Bize bilgilendirme yapılmadı. İndikten sonra sadece, kadınlar ve çocuklar çıksın, dediler. Biz de internete girip öğrendik ki bomba ihbarı varmış. Sonra buraya geldik, mağdur olduk. Bana kalsa ben biletin parasını isterim ama öyle bir şey yapmıyorlar. 7 gün bekletiyorlarmış” şeklinde anlattı. Uçakta bulunan başka bir yolcu Ayhan Akkaya ise “Saat 12’ye beş kala bindik. Uçak Ankara’ya geri indi. Bize hiçbir şey söylenmedi. 2 saat uçağın içerisinde bekledik. Yetkililerden cevap alamadık. Biz neden beklediğimizi sorduk. Pilot bey bilgi verecek, dediler ama bilgi veren olmadı. Güvenlik güçleri silahları ile gelince biz tedirgin olduk zaten. İlk önce bayanları aldılar. Sonra bizi aldılar. Buraya getirdiler bizi ama burada da yetkili bulamıyoruz” dedi.
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.