GÜNDEM - 07 Mayıs 2021 Cuma 13:05

Sular altında kalan köyün 'yalnız minaresi'

A
A
A
Sular altında kalan köyün 'yalnız minaresi'

Malatya’nın Boran Mahallesi'nde sular altında kalan köyün 'yalnız minaresi' görünümüyle dikkat çekiyor.

 Malatya’nın Battalgazi ilçesi Boran Mahallesi’nin eski yerleşim yeri, 1987 yılında Karakaya barajının inşa edilmesiyle sular altında kaldı. Baraj sularının altında kalan cami ve diğer yerleşim yerleri yıllar içerisinde tamamen kayboldu. Son yıllarda yaşanan kuraklık üzerine baraj sularının çekilmesiyle sular altında kalan köyün camisinin minaresi yeniden ortaya çıktı. 1968 yılında yapılan minare, yıllarca sular altında kalmasına rağmen tahrip olmadan dimdik ayakta duruyor. Köyün simgesi olan yalnız minare ilk kez görenlerin de dikkatini çekiyor.

“Sular altında kalan yerleşim yerleri yıkıldı ama sadece bu minare ayakta kaldı”

Boran Mahallesi'nde yaşayan Celil Pak, sular altında kalan köyden geriye sadece minarenin kaldığını belirterek, “Bu minarenin hikayesini dedelerimizin bize anlattığından biliyoruz. O kadar eskiyi görmedik. Eskiden burada köy varmış. Üstte bulunan köy buradaymış. 1986 yılında barajın kurulmasıyla su yükselmesi olayı oldu. Sular altında kalan yerleşim yerleri yıkıldı ama sadece bu minare ayakta kaldı. Başka hiçbir enkaz bulamazsınız. Baya güzel bir görüntüsü var, köyümüze baya renk katıyor. Minareden buradaki her yeri görebiliyorsun, fotoğraf çekiyoruz. Her tarafa hakim olabiliyoruz. Çok güzel bir yeri var. Minareyi görenler şaşırıyor” dedi.

Sular altında kalan köyün 'yalnız minaresi'

"Köyün dışından gelenler şaşırıyorlar"

Boran Mahallesi'nde yaşayan Abdulsamet Engin, köye ilk kez gelenlerin yalnız minare karşısında şaşkınlık yaşadığını belirterek, “1986 yılında baraj gelmiş, cami yıkılmış minare bu şekilde kalmış. Güzel bir görüntüye sahip. Minareye çıkıyoruz, buradan TOKİ’ye kadar gözüküyor. Güzel bir manzarası olduğu için bizde çıkıp manzarayı seyrediyoruz. Köyün dışından gelenler şaşırıyorlar, yukarıya çıkanlar gerçekten şaşırıyor” dedi.

"Ben namaza ilk bu camide başladım"

Boran Mahallesinde yaşayan 80 yaşındaki Salih Zeyveli, ilk namazını sular altında kalan camide kıldığını belirterek, “Burası Toygar Camisinin minaresi. Burası eskiden köydü. Orası suyun altında kaldı. Hep göçüp ileri gittiler. Minare ortada yalnız kaldı. Köyün sular altında kaldığında biz ufaktık, okula gidiyorduk. Ben namaza ilk bu camide başladım” dedi.
 

Veysel Korkmaz - Selçuk Dönmez
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Tarımsal girdi fiyatları yıllık yüzde 33,66 arttı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ekim ayına ilişkin Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi (Tarım-GFE) verilerini açıkladı. Buna göre Tarım-GFE, ekim ayında bir önceki aya göre yüzde 2,04, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 29,06, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 33,66 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 32,3 artış gösterdi. Ana gruplar incelendiğinde, bir önceki aya göre tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksi yüzde 2,12, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksi ise yüzde 1,57 yükseldi. Geçen yılın aynı ayına göre ise tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 34,79, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksinde yüzde 27,19 artış kaydedildi. Alt gruplar bazında yıllık Tarım-GFE verilerine göre 6 alt grupta artış oranı ortalamanın altında, 5 alt grupta ise üzerinde gerçekleşti. Yıllık artışın en düşük olduğu alt gruplar yüzde 18,91 ile tarımsal ilaçlar ve yüzde 20,98 ile bina bakım masrafları olurken, en yüksek artış yüzde 64,33 ile veteriner harcamaları ve yüzde 47,39 ile gübre ve toprak geliştiricilerde görüldü. Aylık Tarım-GFE’ye göre ise 6 alt grup daha düşük, 5 alt grup daha yüksek değişim gösterdi. Ekim ayında aylık bazda artışın en düşük olduğu alt gruplar yüzde 0,09 ile enerji ve yağlayıcılar, yüzde 0,27 ile gübre ve toprak geliştiriciler olarak belirlendi. Buna karşılık, aylık artışın en yüksek olduğu alt gruplar yüzde 5,61 ile veteriner harcamaları ve yüzde 4,71 ile tohum ve dikim materyali oldu.
Ankara 7 ilde 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik operasyon: 67 şüpheli yakalandı, 42’si tutuklandı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya 7 ilde dolandırıcı, tefeci ve göçmen kaçakçısı 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik düzenlenen operasyonlarda 67 şüphelinin yakalandığını ve 42’sinin tutuklandığını açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre, Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Jandarma KOM Daire Başkanlığı koordinesinde; İl Jandarma Komutanlıklarınca 7 ilde 7 ayrı organize suç örgütüne yönelik operasyonlar düzenlendi. Şüphelilerin; Denizli’de 30 ayrı iş yerinden organize şekilde hırsızlık yaptıkları, Yalova’da nitelikli dolandırıcılık suçunu organize şekilde yönettikleri, İzmir’de trafo ve enerji nakil kablosu hırsızlığı yaptıkları, Iğdır’da göçmen kaçakçılığı suçunu işledikleri ve Muğla’da tefecilik yaptıkları, Tekirdağ ve Şanlıurfa’da terör örgütüyle bağlantıları olduklarını söyleyip para talep ederek vatandaşları dolandırdıkları tespit edildi. Düzenlenen operasyonlar ile hesaplarında son 5 yıl içerisinde 251 Milyon Türk lirası hesap hareketi bulunan 67 şüpheliyi yakalandı. 42’si tutuklandı. 23’ü hakkında adli kontrol hükümleri uygulandı. Diğer 2 şüphelinin işlemleri devam ediyor. Ayrıca operasyonlar sonucu çok sayıda dijital materyal ile muhtelif miktarda nakit para ve ziynet eşyası ele geçirildi.
Erzincan Erzincan’da soğuk hava nedeniyle sürüler yayladan indirildi Erzincan’da yüksek kesimlerde görülen kar yağışı ve soğuk havayla birlikte yaylalarda bulunan küçükbaş hayvan sürüleri donma tehlikesi nedeniyle merkeze ve köylere taşındı. İlkbahar aylarından itibaren yaylalarda kalan küçükbaş hayvanlar, hava sıcaklıklarının düşmesi ve kar yağışının başlamasıyla birlikte daha güvenli alanlara çekildi. Üreticiler, kış şartlarının ağırlaşması nedeniyle sürülerini Erzincan merkez ve çevre köylere indirerek ahırlara aldı. Kış boyunca hayvanların yem, saman ve arpa ile besleneceği öğrenildi. Üreticilerden İlhan Koyun, nisan ayı sonunda koyunlarını yaylaya çıkardıklarını belirterek, "Aylarca yaylada kaldık, süt ve peynir üretimi yaptık. Aralık ayının sonlarına doğru havalar sertleşince geri dönmek zorunda kaldık. Kış aylarında yem ve saman temini bizim için en büyük sıkıntı" dedi. Tulum peyniri üreticisi Özkan Beydili ise bahar aylarında çıktıkları yaylalarda aralık ayına kadar kaldıklarını ifade ederek, soğuk havanın etkisini artırmasıyla köylerine dönmek zorunda kaldıklarını söyledi. Beydili, hayvancılığın büyük emek ve fedakârlık gerektirdiğini vurguladı. Üretici Ferdi Kaya da ilkbaharda yaylaya çıkarılan koyunların yaz boyunca otlatıldığını ve peynir üretimi yapıldığını belirterek, "Hava şartları sertleşince dönüş hazırlıklarına başladık. Hayvanlar ilkbahara kadar yem ve arpa ile beslenecek" diye konuştu. Erzincan’da her yıl kış mevsimiyle birlikte yaşanan bu dönüş, bölgedeki küçükbaş hayvancılığın doğayla iç içe süren zorlu üretim sürecini bir kez daha gözler önüne serdi.