MAGAZİN - 18 Temmuz 2015 Cumartesi 09:13

Survivor Anıl: 'Kıvanç Tatlıtuğ gibi olmak istiyorum'

A
A
A
Survivor Anıl: 'Kıvanç Tatlıtuğ gibi olmak istiyorum'

Survivor'ın efendi çocuğu Anıl: 'Kıvanç Tatlıtuğ benim için büyük önem taşıyor.Onun gibi davranmak, onun gibi olmak istiyorum' dedi.

Survivor'ın efendi çocuğu, gençlerin gözdesi Anıl Tetik... İyi bir başlangıç yapmasına rağmen All Star'da ayağı kırıldı. Ancak yılmadı; hırsıyla, azmiyle yarışmaya devam etti. Hayranlarının desteği de hiç eksik olmadı. İşte Anıl'ın Survivor üzerine olan röportajı:

Survivor sonrası neler yapıyorsun?

Daha çok yeni olduğu için Survivor'dayken hayalini kurduğum birçok şeyi gerçekleştiriyorum. Yemek yemek, eşimi dostumu görmek, arkadaşlarımla vakit geçirmek... Onun haricinde yarım bıraktığım oyunculuk derslerime ve okuluma devam edeceğim. 

Yeni sezonda teklif var mı?

Şu an teklifleri değerlendirme sürecindeyim. İyi işlerde yer almak istediğim için acele etmiyorum. Fikir alışverişi yaparak bazı değerlendirmeler yapıyorum. 2012'den sonra çok güzel teklifler gelmişti ama hemen bir işe atlamak istemedim. Sadece kendimi ve oyunculuğumu geliştirmek istedim. 

Sence iyi bir oyuncu nasıl olmalı?

Aslında oyunculuğun ne olduğunu şu an tanımlayamam. Çünkü, benden çok kabiliyetli insanlar var. Ama eğitimden öğrendiğim kadarıyla; üzüntüyü de sevinci de kendi hayatımdan örneklendirerek oynuyorum. Bana göre oyuncu; rol yapan, sahte davranan biri olmamalı. Kendi gibi, doğal olmalı. 

Örnek aldığın biri var mı?

Tabii ki Kıvanç Tatlıtuğ ve Kenan İmirzalıoğlu. Başarılı ve örnek karakterler. Özellikle Kıvanç Tatlıtuğ benim için büyük önem taşıyor. Onun gibi davranmak, onun gibi olmak istiyorum.

Başarının sırrı nedir sence?

Hayal kurup hedef belirlemek. O zaman insan istediği her şeyi yapar. Mesela; motorsiklet yarışlarına 100 kilo olduğum için giremiyordum. Babamın "zayıflarsan motor alırım" şartıyla 4 ayda 25 kilo verdim ve motora binmeye hak kazandım. Hedefime kilitlendim, çok çalıştım ilk senemde şampiyon oldum. İsteyince başarılmayacak şey yoktur.


ANIL'I TANIMA KILAVUZU

1990 İstanbul doğumlu. Haliç Üniversitesi'nde Amerikan Kültür ve Edebiyatı okuyor. Milli sporcu. 2010-11 yılları arasında Türkiye ile Almanya'da motorsiklet şampiyonlukları var. Hızı ve riski seven biri. 2012 Survivor'dan sonra hayatı bambaşka bir yere gitti.

Acun Ilıcalı benim için büyük bir şans

Acun Ilıcalı'nın elinin değdiği herkes bir yerlere geliyor. Sizde durum nasıl oldu? Acun Ilıcalı hayatınızda ne değiştirdi?

Acun abinin yaptığı her proje mükemmel oluyor. Allah bozmasın. Dolayısıyla bu projelerde yer alan insanlar da ister istemez yükseliyor. O, bizim için büyük bir şans. Hem akıllı hem iyi. Çok seviyorum. Herkese abi gibi yaklaşır. Onun sayesinde bir yerlere geliyoruz.

Ayağınızın son durumu nasıl?

İyi, çok şükür. Kemikte bir sıkıntı yok. Ödem ve bağlarda pürüzler var. Onları da zamanla ve fizik tedaviyle geçireceğiz. Spor yaparak kuvvetlendiriyorum. Survivor gibi sert bir yarışmadan sonra oyunlarda atlayıp zıplamam da beni çok zorladı. İnsanlar bana soruyor, "Sen o ayakla nasıl yaptın?.." İnanın bir cevap veremiyorum. 

Ayağın kırıldığı an ne hissettin?

Düştüğümde ayağımdan değişik bir ses duydum. 5 saniye bir şey anlamadım. Ayağımı kontrol etmeye çalıştım, oynatamadım. O an kırıldığını anladım. Doktorumuz hemen müdahale yaptı. O da kötü olduğunu gördü. Hemen hastaneye götürdüler. Bir ara bayıldım, acıdan dolayı. Gözlerimi açtığımda hastanedeydim.

'Ada'da nasıl vakit geçiriyordun?

Mecburen barakada yatıp ayağımı yukarıda tutmam gerekiyordu şişliğin inmesi için. Sıcağa çıkmamam gerekiyordu. Kumda yürümem inanılmaz zordu. Çok zor günler yaşadım. Allah kimsenin başına vermesin. Gece, gündüz hiç fark etmiyor. Bir yere gitmek istiyorsun, gitmeye mecalin olmuyor. Merve Aydın, Pascal Nouma ve Almeda çok destek verdi. Onların hakkını nasıl öderim bilmiyorum.

Ayağın kırıldığında gitmek istedin mi?

Bazen geceleri yatarken bıraksam mı bırakmasam mı diye çok düşündüm. Pes etmiş olmamak için kendimi sakinleştirdim ve bırakmadım. Aileme söz vermiştim. 

Bu davranışın belki de SMS'ini de etkilemiştir?

Tabii ki, hep destek oldular. Ayağım kırıldığında bile SMS'te birinci olmuştum. Ama adada kalmamızı, ödülleri kazanmamızı sağlayan oyunlar.. Ayağımdan dolayı performansımı iyi gösteremediğim için bir süre sonra SMS'lerim düştü ve elendim.

Ahmet Dursun gitmeseydi takım olarak farklı bir konumda olabilir miydiniz?

Kesinlikle. Belki Hakan'ı, karşı grubu elerdik. Olay bambaşka bir hale gelirdi. Biz çok zorluk yaşadık Merve Aydın'la beraber. Ahmet Dursun, Almeda, Pascal Nouma gidince iyice üzerimize geldiler. 

Hakan nasıl biri?

Özünde iyi biri. Survivor'ın oyun olduğunun farkındaydı. Kendine göre hamleler, stratejiler geliştirdi. Onun tercihidir. Uzun uzun sohbet ettiğimiz de olmuştur. Orada yaptıkları orada kaldı, bitti gitti. 

Hakan röportajlarında 'Anıl kazanırsa haksızlık olur'; Merve Oflaz ise 'Anıl ajiitasyon yapıyor, oynuyor' dedi.Bunlara bir cevabın var mı?

Desinler. Orada o acıyı yaşayan bilir. İnsanlar nasıl mücadele ettiğimi gördü ve biliyorlar da... 

Kendinde sevmediğin bir özelliğin var mı?

Hızı sevdiğim için hayatı da hızlı yaşamaya çalışıyorum. Bu tehlikeli. Bir de heyecanlandığım zaman hızlı konuşuyorum. Bir tek onu sevmiyorum.

Sevdiklerine bayram mesajın var mı?

Bayramlarda küsler barışıyor, aileler bir araya geliyor. Buna çok seviniyorum. Aslında normal zamanda da yapılabilir. Ama bayramlar bahane oluyor. Bu bayramda küsler barışsın, ailelerin hepsi bir araya gelsin.

ANNEM GİYDİRİR

Giyimin özenli. Stil danışmanın var mı?

Babamı da, kardeşimi de, beni de annem giydirir. Alışverişte bir şey beğensem de anneme göstermeden alamıyorum. 

Hayran kitlen oldukça fazla, özellikle genç kızlar.. Nasıl hissediyorsun?

İnsanların sevgisine layık olmak inanılmaz bir duygu. Bir yere gittiğimde çay kahve içer, sohbet ederim. Hiçbirini kırmak istemem; kırmadım da. Ben de onlardan biriyim. Survivor'a gidip tanınmak beni değiştirmez. 

Çağla Türk - TÜRKİYE GAZETESİ 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir 571 genç komando göreve hazır: Orgeneral Ali Çardakcı’dan mezuniyet töreninde "Gönül Coğrafyası" vurgusu Jandarma Genel Komutanlığı’nın en zorlu eğitim merkezlerinden biri olan Foça Jandarma Komando Okul Komutanlığı, tarihi günlerinden birine daha ev sahipliği yaptı. 16 hafta süren ve çelikten bir disiplinle icra edilen 59/33’üncü Dönem Subay Komando Temel/Komando Ağırlıklı Terörle Mücadele Harekatı (TMH) Kursu, düzenlenen görkemli törenle sona erdi. 16 haftalık zorlu eğitim tamamlandı 8 Eylül 2025 tarihinde başlayan ve kursiyerlerin fiziksel ile zihinsel sınırlarını zorlayan 16 haftalık eğitim sürecini 571 kursiyer başarıyla tamamladı. Komandolar bu süreçte; uzun süreli yorgunluk ve uykusuzluğa dayanıklılık, stres altında doğru karar verme, silah ve teçhizatını en üst seviyede kullanma ve 40 kilometrelik zorlu intikallerin ardından operasyonel kabiliyetini koruma gibi üst düzey eğitimlerden geçerek uzmanlaştı. İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törende, dönem birincisi Jandarma Teğmen Yunus Emre Türkoğlu bir konuşma gerçekleştirdi. Türkoğlu’nun hitabının sonunda gür bir sesle başlattığı "And içeriz ki" nidası, salondaki tüm komandoların eşliğiyle yankılandı. Yemin töreninin ardından Teğmen Türkoğlu, dönem plaketini şeref kütüğüne çaktı. Dereceye giren komandolara ödül takdimi Törene katılarak komandoların heyecanına ortak olan Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Ali Çardakcı, başarılı personeli tek tek ödüllendirdi. Tören kapsamında; Komando Okulu’nu ilk üç sırada (1, 2 ve 3’üncü) bitiren subaylara, kadın subaylar arasında birinci olan kadın kursiyere ve kursa katılan 12 Azerbaycanlı öğrenci arasından birinci olan kursiyere hediye ve takdirnameleri bizzat Orgeneral Çardakcı tarafından takdim edildi. Ödül töreninin ardından Orgeneral Çardakcı, kürsüye gelerek mezunlara hitap etti. Orgeneral Ali Çardakcı: "Sorumluluk omuzlarınızdadır" Orgeneral Çardakcı, komandolara yüklendikleri tarihi sorumluluğu hatırlatarak şöyle konuştu: "Milletimizin huzur ve güvenliğini sağlama sorumluluğu sizlerin omuzlarındadır. Türkiye’nin gücü yalnızca sınırlarıyla ölçülemez. Bizler binlerce yıllık bir medeniyetin mirasçıları, nerede bir mazlum varsa umut taşıyan bir milletin evlatlarıyız. Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi; Türkiye sadece Türkiye’den ibaret değildir. Türkiye gönül coğrafyasında yaşayan 100 milyonların sesidir. Bu anlayış bizleri güçlü olmanın ilerisinde adil, kararlı ve sorumlu olmayı da emretmektedir." Konuşmasında aziz şehitleri ve gazileri de yad eden Çardakcı, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere kanları ile bu toprakları vatan kılan kahraman şehitlerimize Allah’tan rahmet; fedakarlık ve cesaretleri ile bedel ödeyerek bize bu huzurlu vatanı emanet eden gazilerimizi şükran ve hürmetle anıyoruz" ifadelerini kullandı. Komando andı ve dualarla uğurlandılar Orgeneral Çardakcı’nın konuşmasının ardından tüm salondaki komandolar hep bir ağızdan Geleneksel Komando Andı’nı okudu. Tören, kursiyerlerin ve katılımcıların hep birlikte ettiği duaların ardından sona erdi.
Niğde "Özel Çocuklar Güzel Kutular" projesiyle Türkiye’nin lezzetleri Niğde’de buluşuyor Niğde Eğitim Uygulama Okulu’nda yürütülen ’Özel Çocuklar Güzel Kutular’ projesi kapsamında Türkiye’nin dört bir yanından gönderilen yöresel ürünler, özel ihtiyaçlı öğrenciler için hem bir öğrenme aracına hem de kültürel bir keşfe dönüşüyor. Proje çerçevesinde farklı illerden gönüllüler tarafından hazırlanan ve o şehre özgü ürünlerin yer aldığı kutular okula ulaştırılıyor. 16-23 yaş arası orta düzey zihinsel engelli öğrenciler, öğretmenleri eşliğinde bu ürünlerle yöresel yemekler hazırlayarak sosyal becerilerini geliştiriyor, farklı kültürleri ve lezzetleri tanıma imkanı buluyor. Öğrencilerin yaparak ve yaşayarak öğrenmesini amaçlayan proje, çocukların eğitim sürecine daha aktif katılmasını sağlarken, aynı zamanda eğlenceli ve mutlu bir okul ortamı oluşturmayı hedefliyor. Her kutunun öğrenciler için hem sürpriz hem de yeni bir deneyim alanı sunduğunu ifade eden Niğde Eğitim Uygulama Okulu Zihinsel Engelliler Öğretmeni, Proje Koordinatörü Şerife Şimşek, projenin sosyal medya üzerinden duyurulduğunu belirterek, gönüllülerin farklı mecralardan kendileriyle iletişime geçtiğini söyledi. Şimşek; gönüllülerden şehirlerinin neyle meşhur olduğunu anlatan ürünler göndermelerini istediklerini ifade ederek, çocukların anlatılanlardan ziyade yaşayarak öğrenmesini amaçladıklarını dile getirdi. Proje sayesinde öğrencilerin farklı şehirleri, kültürleri ve lezzetleri tanıdığını vurgulayan Şimşek, birçok öğrencinin bu yöresel tatları ilk kez denediğini belirtti. Son olarak Diyarbakır’a ait ürünlerle dolma yaptıklarını anlatan Şimşek, "Baharattan kuru sebzeye kadar bir dolma için gerekli tüm malzemelerin gönüllüler tarafından gönderildi. Daha önce Ordu, Mersin, Kayseri ve Malatya gibi illerden de kutular ulaştı. Uygulama evinde öğrencilerimizle birlikte tüm aşamaları birlikte yapıyoruz. Yemek hazırlamadan sofrayı kurmaya ve toplamaya kadar her süreç çocuklarla birlikte yapılıyor. Bu çalışmalarla öğrencilerimizin günlük yaşam becerilerini geliştirmesini ve daha bağımsız bireyler olmalarını hedefliyoruz" ifadelerine yer verdi. Projenin nihai hedefinin Türkiye’nin 81 iline ulaşmak olduğunu belirten Şimşek, şu ana kadar 20 ilden kutuların geldiğini, diğer illerden de destek beklediklerini sözlerine ekledi.
Antalya Aşık Murat Çobanoğlu Parkı hizmete açıldı Muratpaşa Belediyesi tarafından Altındağ Mahallesi’nde yapımı tamamlanan Aşık Murat Çobanoğlu Parkı hizmete açıldı. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, Muratpaşa’nın Türkiye’nin dört bir yanından gelen insanların zenginlikleriyle harmanlandığını belirterek, "Anadolu’nun her yeri birbiriyle iç içedir. Hepimiz aynı yaşamı, aynı geçmişi, aynı duyguları paylaşıyoruz. Edirneli de biziz, Hakkarili de biziz, Karslı da biziz, Antalyalı da biziz" diye konuştu. Muratpaşa Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü tarafından Altındağ Mahallesi 153’üncü sokakta hayata geçirilen Aşık Murat Çobanoğlu Parkı’nın açılış töreninde Başkan Uysal’ın yanı sıra dernek başkanları, meclis üyeleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, belediye yöneticileri ve çok sayıda vatandaş yer aldı. Açılışta konuşma yapan Başkan Uysal, Anadolu’nun derin tarihine ve kültürel zenginliğine dikkat çekti. Birkaç yıl önce yaptığı bir İtalya ziyaretinden örnek vererek, Anadolu’nun tarih boyunca uğradığı istilalar ve yaşadığı acılarla şekillenen benzersiz bir kültüre sahip olduğunu vurgulayan Başkan Uysal, şöyle konuştu: "İtalya’nın güneyinde bulunduğumda, oradaki yerleşimlerin yüzyıllar boyunca aynı ailelerin elinde kaldığını gördüm. Bizim Anadolu’muz ise sürekli el değiştirmiş, savaşlara sahne olmuş, acılar yaşamış. İşte bu acılar toprağın ruhuna sinmiş." Bu ruhun, Anadolu insanının içinden doğan sanatçılarda hayat bulduğunu dile getiren Uysal, "O topraklardan o acıları, o yaşanmışlıkları ifade eden Artezyenler fışkırıyor. Bu insanlar çok eğitim almış, çok nota bilmiş değiller ama içlerinden çıktıkları toprağın kokusunu, ruhunu, tınısını taşıyorlar. İşte Aşık Veyseller, Neşet Ertaşlar, Murat Çobanoğullar böyledir. Onlar sadece birer müzisyen değil, acılı toprakların sesi, sazı ve sözcüleridir" diye konuştu. Muratpaşa’nın Türkiye’nin dört bir yanından gelen insanların zenginlikleriyle harmanlandığını belirten Başkan Uysal konuşmasını şu sözlerle tamamladı: "Anadolu’nun her yeri birbiriyle iç içedir. Hepimiz aynı yaşamı, aynı geçmişi, aynı duyguları paylaşıyoruz. Edirneli de biziz, Hakkarili de biziz, Karslı da biziz, Antalyalı da biziz. Parkımız hayırlı olsun. Yaşasın ulusumuzun, milletimizin sarsılmaz birliği, yaşasın Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti." Törenin sonunda Kars Ardahan Iğdır Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Ferhat Cemtosun, Başkan Uysal’a teşekkür plaketi takdim ederken, Başkan Uysal ise parkın açılışında türkü seslendiren aşıklara çiçek takdiminde bulundu. Halk ozanı Murat Çobanoğlu anısına hazırlanan bir rölyefin de yer aldığı Aşık Murat Çobanoğlu Parkı, 808 metrekare alandan oluşuyor. Çocuk oyun grubunun yer aldığı park, mahalle sakinlerine keyifli bir yaşam alanı sunuyor.
Eskişehir Bir saksıya ayırdığı çiçekleri küçük çocuklar için ücretsiz yaptı Eskişehir’de bir esnaf, temizlenirken kısalan ve aranjman için saklanan çiçekleri israf olmaması için çocuklara ücretsiz hediye ediyor. İstiklal Mahallesi Atatürk Caddesi’nde bir dükkanın önündeki çiçek dolu saksının içinde bulunan, "Minik insanlara çiçek ücretsizdir" yazısı dikkat çekiyor. Dükkanın işletmecisi Yiğit Altan, görenlerde merak uyandıran ilginç yazının hikayesini anlattı. Mezat öncesi temizlenirken kısalan ve aranjman yapılması amacıyla saklanan çiçeklerin bazen atıldığını belirten Altan, israfın önüne geçmek ve çocukları mutlu etmek için bu şekilde yaptığını söyledi. "Çocuklar çok mutlu oluyorlar" Yaklaşık 10 yıldır baba mesleği çiçekçilik ile uğraşan 30 yaşındaki Yiğit Altan, "Biz haftanın 3-4 günü mezata gidiyoruz. Bu çiçekleri temizlerken kısalanları oluyordu. Kalan parçaları genellikle aranjman için saklıyorduk. Biz bunları saklarken, belli bir kısmının da atıldığını fark ettim. Atılacağına, şehrimizdeki küçük çocukların bundan faydalanmasının daha güzel olacağını düşündüm. Kazanç sağlamak amacıyla yapmadım. İnsanların geri dönüşleri çok güzel oluyor. Cep telefonu ile fotoğraf ve video çekip sosyal medyada paylaşıyorlar. Gelip teşekkür ediyorlar, insanlarla tanışma imkanı buluyoruz. Özellikle çocuklar çok mutlu oluyorlar. Bu da bizi mutlu ediyor" dedi.
İstanbul Arnavutköy’de beklenen kar yağışı başladı Meteoroloji Genel Müdürlüğü ve AKOM’un günler öncesinden yaptığı uyarıların ardından İstanbul’da hava sıcaklıkları hissedilir derecede düştü. Sabah saatlerinden itibaren kentin farklı noktalarında kar yağışı etkisini gösterirken, özellikle İstanbul’un kuzey ilçelerinden biri olan Arnavutköy’de kar, zaman zaman aralıklarla etkili oldu. Meteoroloji Genel Müdürlüğü ve İstanbul Valiliği, hafta sonu boyunca hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin 5 ila 8 derece altına ineceğini, yüksek kesimlerde ise karla karışık yağmur ve kar yağışı beklendiğini açıklamıştı. Uyarıların ardından Şişli, Sarıyer, Başakşehir ve Arnavutköy gibi ilçelerde sabah saatlerinde kar yağışı başladı. Arnavutköy’de sabah erken saatlerde başlayan kar yağışı, zaman zaman durup yeniden etkili oldu. İlçenin Taşoluk, Bolluca, Baklalı ve Haraççı mahallelerinde kar taneleri çatılarda ve araçların üzerinde kısa süreli beyaz örtü oluşturdu. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, "İstanbul genelinde hafta sonu boyunca aralıklarla karla karışık yağmur ve kar bekleniyor. Hava sıcaklıklarının 0 dereceye kadar düşeceği tahmin ediliyor. Özellikle sabah ve akşam saatlerinde buzlanma riski yüksek" ifadelerine yer verildi. AKOM ise olası buzlanma ve don olaylarına karşı sürücülerin dikkatli olması, toplu ulaşımın tercih edilmesi ve ani hava değişimlerine karşı hazırlıklı olunması konusunda vatandaşları uyardı.