GENEL - 06 Şubat 2011 Pazar 15:35

Taksim'de 'develi' yürüyüş

A
A
A
Taksim'de 'develi' yürüyüş

Mısır halkına destek verip, Hüsnü Mübarek'i protesto eden Halkın Sesi Partisi (HAS Parti) üyeleri, Beyoğlu'nda "deve" ile yürüyüş düzenledi.

ERHAN YILMAZ
İSTANBUL

 

İnatçı deve, Hüsnü Mübarek'in resminin de yer aldığı firavun maskesi takan eylemciyi üzerinden attı.


HAS Parti İstanbul İl Başkanlığı, İstiklal Caddesi'nde ilginç bir eylem gerçekleştirdi. Mısır'ın Tahrir Meydanı'nda günlerdir eylem yapan halka destek veren grup, yanlarında getirdikleri bir deve ile Galatasaray Meydanı'nda toplandı. Eyleme, HAS Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu, HAS Parti İstanbul İl Başkanı Av. Abdullah Demirhan ve çok sayıda partili katıldı. Hüsnü Mübarek'in resminin bulunduğu firavun maskesi takan bir eylemci, meydana getirilen deveye bindirilmek istendi.

 

Ancak inatçı deve şahsı üzerinden attı. Partililer tarafından yere düşmekten kurtarılan şahıs, ikinci denemenin ardından deveye bindi. "Yaşasın Mısır direnişi" ve "Taksim Meydanı, Tahrir Meydanı" sloganları eşliğinde Taksim Meydanı'na doğru yürüyüşe geçildi. İstiklal Caddesi'nde gezen turistlerle, vatandaşlar develi yürüyüşü şaşkın bakışlarla izleyip, fotoğraf çekti. Taksim Meydanı'nda son bulan yürüyüşün ardından deve üstündeki temsili firavun, partililer tarafından çekilerek aşağı indirildi. Yere oturtulan devenin üzerine bu kez Türk bayraklı bir kişi çıktı.


Basın açıklaması yapan HAS Parti İstanbul İl Başkanı Av. Abdullah Demirhan, "Mısır, halkın sesini yok sayan bir diktatöre karşı halkın gücünü gösteren onurlu mücadelesinde yalnız değildir. Tahrir artık Kahire'de bir meydan adı değildir. Tahrir özgürlüğe, adalete özlemin tek adam yönetimine, yoksulluğa ve yolsuzluğa karşı öfkeyi yücelten halkın sesidir. Taksim'den Tahrir'e selam gönderiyoruz. Halkın sesi deniz olup, firavunları boğacaktır. Mısır'da yükselen halkın sesi Tunus'ta, Cezayir'de, Yemen'de, Türkiye'de ve dünyanın geri kalan kısmından yükselen sesten farklı değildir" dedi.


Yapılan açıklamanın ardından deve çekilerek meydandan uzaklaştırılırken, grup sessizce dağıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Bilim Kafe’de her yönüyle Mehmet Akif konuşuldu Düzce Üniversitesi, Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın öncülüğünde başlatılan ve üniversitelerde üretilen akademik bilginin toplumun her kesimiyle buluşturmayı amaçlayan ‘Bilim Kafe’ buluşmalarına bir yenisini daha ekledi. Bilim İletişimi Ofisi ile Toplumsal Katkı Koordinatörlüğü tarafından 27 Aralık Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü’ne ithafen düzenlenen "Her Yönüyle Mehmet Akif" başlıklı bilim kafe Düzce Belediyesi Konuralp Antik Tiyatrosu Seyir Terası Çadırı’nda gerçekleştirildi. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç’in konuşmacı olarak yer aldığı bilim kafe etkinliğine; Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Duygu Ekinci, Toplumsal Katkı Koordinatörü Doç. Dr. Hande Bulut, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recai Özcan ve öğrenciler ile vatandaşlar katılım sağladı. Programın açılış konuşmasını yapan Toplumsal Katkı Koordinatörü Doç. Dr. Hande Bulut, Mehmet Akif Ersoy’un yalnızca bir şair değil; yaşadığı dönemi, toplumsal sorunları derin bir sorumluluk bilinciyle ele alan çok yönlü bir düşünce insanı olarak ele alınması gerektiğini vurgulayarak bu kapsamda düzenlenen bilim kafe etkinliğine katılımı için Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç’e teşekkürlerini sundu. "Her zaman zihnimde Mehmet Akif idealizmi vardı" Programa konuşmacı olarak katılım sağlayan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, Mehmet Akif Ersoy’a duyduğu hayranlığın ilkokul yıllarında başladığını belirterek, zihninde her zaman bir "Mehmet Akif idealizmi"nin yer aldığını dile getirdi. Mehmet Akif’in 1873 yılında Osmanlı Devleti’nin siyasi, sosyal ve fikrî açıdan sarsıntılı bir döneminde dünyaya geldiğini belirten eden Prof. Dr. İlhan Genç, Balkanlar ve Türkistan kökenli bir aile yapısı içinde yetişmesinin, onun düşünce dünyasına çok yönlü bir bakış kazandırdığını ifade etti. Doğu ile batıyı birleştiren güçlü sentez Mehmet Akif’in eğitim hayatına da değinen Prof. Dr. Genç, Akif’in modern mektep eğitimi ile dinî ilimleri birlikte sürdürdüğünü, Baytar Mektebi’nde kazandığı sebep–sonuç temelli bilimsel bakış açısını hayatının her alanına yansıttığını aktardı. Akif’in yalnızca Doğu kaynaklarını değil; Batı edebiyatını da yakından takip ettiğini vurgulayan Prof. Dr. İlhan Genç, Victor Hugo, Tolstoy ve Emile Zola gibi isimleri okumasının, onun fikri derinliğini ve sentez gücünü artırdığını belirtti. "Mehmet Akif, neden–sonuç ilişkisini en güçlü kuran şairlerdendir" Konuşmasında Mehmet Akif’in şiir ve yazılarında sürekli olarak "neden geri kaldık?" sorusunun peşinden gittiğini ifade eden Prof. Dr. Genç, Akif’in olaylara duygusal olduğu kadar rasyonel ve analitik bir perspektiften yaklaştığını söyledi. Akif’in yalnızca bir şair değil aynı zamanda toplumsal sorunlara çözüm arayan bir fikir ve aksiyon insanı olduğunun altını çizen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, Sırat-ı Müstakim ve Sebilürreşad dergilerindeki faaliyetlerine de değindi. Bu yayınlar aracılığıyla memleketin meselelerini ele aldığını, maddi imkânları sınırlı olmasına rağmen idealizminden ve sorumluluk bilincinden asla ödün vermediğini ifade etti. Akademik bilgiyi toplumla buluşturarak toplumsal farkındalığın artırılmasına önemli katkılar sunan Bilim Kafe etkinliği, katılımcıların sorularının yanıtlanmasının ardından sona erdi.
Kırşehir Esnaf Odaları çağrı yaptı, küçük esnaf destekledi Kırşehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği; yeni yıl öncesi şehir halkına çağrıda bulunarak hediye ve günlük alışverişlerde küçük esnafın tercih edilmesini istedi. Öztürk’ün çağrısı, kentteki esnaf tarafından da destek buldu. Birlik Başkanı Bahamettin Öztürk; yaptığı açıklamada Kırşehir’in küçük bir şehir olduğunu belirterek, internet satışları ve büyük mağazalara karşı yerel esnafın korunmasının önemine dikkat çekti. Öztürk; "Hediyeleşmelerin yoğun olduğu bu dönemlerde vatandaşlarımıza sesleniyorum. Alışverişlerinizi küçük esnaftan yapın. Bu hem esnafımıza hem de şehir ekonomimize katkı sağlayacaktır" dedi. Yapılan çağrının ardından küçük esnaf arasında da olumlu bir hava oluştu. Esnaflardan Bektaş Yıldırım, vatandaşlarda yerel esnafa yönelik bir duyarlılığın oluşmaya başladığını ifade ederek; "İnsanlar artık küçük esnafın ayakta kalması için destek olunması gerektiğinin farkına varıyor" şeklinde konuştu. Bir diğer esnaf İsa Yılmaz ise, halkın yerel esnafa karşı daha duyarlı olması gerektiğini vurgulayarak; "Büyük zincirler yerine mahalle esnafının tercih edilmesi hepimizin yararına" dedi. Kırşehir’de süs eşyaları satışı yapan esnaf Müberra Can da özel günlerde yerel esnafın tercih edilmesinin önemine dikkat çekti. Can; "Anneler Günü, yeni yıl, Sevgililer Günü gibi özel günlerde yerli esnafın tercih edilmesini çok önemsiyoruz" ifadelerini kullandı. Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Bahamettin Öztürk; küçük esnafın desteklenmesinin şehir ekonomisinin canlı kalması açısından büyük önem taşıdığını belirterek, vatandaşları alışverişlerinde yerel esnafı tercih etmeye davet etti.