EKONOMİ - 27 Mart 2008 Perşembe 17:50

TATA Motors, Jaguar ve Land Rover'ı satın aldı

A
A
A
TATA Motors, Jaguar ve Land Rover'ı satın aldı

Daha önce İngiliz Tetyel çaylarını ve yine İngiliz çelik devi British Steel'i alarak adından söz ettiren Hintli TATA, şimdi de Ada'nın dünyaca ünlü lüks otomobil markaları Jaguar ve Land Rover'ı bünyesine kattı.

22 milyar dolar cirolu TATA, Amerikalı otomotiv devi Ford Motor Company ile 4 ay süren görüşmeler sonucunda Jaguar ve Land Rover'ın marka, üretim tesisleri ve bütün taşınmazların 2.3 milyar dolara alımı konusunda anlaştı. 

TATA tarafından yapılan açıklamada ödemenin nakit olarak yapılacağı ve devir işlemlerinin yılın ikinci yarısına kadar tamamlanacağı bildirildi. Geçiş dönemi boyunca Ford'un ürün, yedek parça, Ar-Ge, teknik destek ve bilgi teknolojileri konusunda desteği devam edecek.

Her iki markaya da aşırı saygıları olduğunu belirten TATA Sons ve TATA Motors Başkanı Ratan N. Tata, "Jaguar ve Land Rover'ın otomotiv bölümümüzün bir parçası olmasından büyük mutluluk duyuyorum. Bu iki markaya büyük saygı duyuyoruz ve önceliğimiz, bu iki markanın saygınlığını ve rekabet gücünü kendi kimliklerini koruyarak artırmak olacak.
 
Ayrıca Jaguar ve Land Rover'ın ticari hacmini kendi prensiplerimiz, yönetim sistemlerimiz ve çalışanlarımızın deneyimleri ile geliştireceğiz" dedi.

Ford Motor Co. Yönetim Kurulu Başkanı Alan Mulally de, TATA Motors'un liderliğinde Jaguar ve Land Rover'ın başarıya ulaşacağından emin olduğunu ifade etti.

Yapılan açıklamada, Jaguar ve Land Rover markalarının mevcut üretim planlamalarında gerekli düzenlemelerin yapılacağı, her iki markanın da kendi kapasitelerini en yüksek şekilde müşterilerine sunmaları için gerekli yönlendirmeleri ve desteği sağlayacağı bildirildi. 

Ayrıca, çalışanların sözleşmelerinde ve özlük haklarında değişikliğe gidilmeyeceği de belirtildi.

Hintli otomotiv devi TATA Motors'un Türkiye distribütörlüğü, 1997 yılından bu yana başta otomotiv ve tarım olmak üzere çok çeşitli alanda faaliyet gösteren İSOTLAR GRUP tarafından yürütüyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Kadın sağlığında kritik mesaj: Tek belirtiyle kanser kararı verilmez Kadınlarda görülebilen bazı jinekolojik kanserlerde erken farkındalığın önemine değinen Kadın Hastalıkları ve Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Uzmanı, tek bir belirtiyle kanser tanısı konulmasının doğru olmadığı, her bireyin durumu, tıbbi öyküsü ve muayene keşifleriyle birlikte değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Özel Adatıp Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Hakan Camuzcuoğlu, kadınlarda görülebilen bazı jinekolojik kanserlerde erken farkındalığın önemine değindi. Camuzcuoğlu, bu hastalıkların her zaman belirgin bir şikayetle başlamayabileceğini belirterek, "Bazı kadınlarda hiçbir belirti olmazken, diğerlerinde çok hafif ve belirsiz şikayetler görülebilir. Bu sebeple kişinin kendi döngüsünü ve vücudunu takip etmesi önemlidir" dedi. "Tek bir belirtiyle kesin netice çıkarmak doğru değildir" Adet dışı kanama, cinsel ilişki sonrası kanama veya ağrı, pelvik bölgede uzun süreli rahatsızlık, karında şişlik veya baskı hissi, açıklanamayan kilo kaybı, gibi keşifler her zaman kanserle ilişkili olmadığını belirten Prof. Dr. Camuzcuoğlu, "Tek bir belirtiyle kesin netice çıkarmak doğru değildir. Her bireyin durumu, tıbbi öyküsü ve muayene keşifleriyle birlikte değerlendirilmelidir. Her kadının risk faktörü ve sağlık geçmişi farklıdır. Bu sebeple değerlendirme süreci kişiye özel yapılmalıdır" diye konuştu.
Konya Karısını 22 bıçak darbesiyle öldüren zanlı, "Kolumda Ebru yazıyor" diye kendini savundu Konya’da özel ders vermeye gittiği sitenin önünde boşanma aşamasındaki öğretmen karısını öldüren zanlı, indirimsiz ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Yargılandığı davada son sözü sorulan katil zanlısı, "Bana iftira atıyorlar hatta kolumda ’Ebru’ yazıyor. Başında ve sonunda sonsuzluk işareti var. Kayınvalidem yüzünden yuvamız bozuldu" diye kendini savundu. Olay, 25 Ekim saat 18.30 sıralarında merkez Meram ilçesi Havzan Mahallesi Ebussuud Efendi Caddesi’nde bulunan bir sitede meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Abdullah Küçüktaşdemir (47), boşanma aşamasındaki eşi özel bir eğitim kurumunda öğretmen olan Ebru Küçüktaşdemir’i (45) özel ders vereceği site önüne kadar takip etti. Burada ikili arasında çıkan tartışmada Abdullah Küçüktaşdemir, yanında bulunan bıçakla Ebru Küçüktaşdemir’i vücudunun çeşitli yerlerinden 22 bıçak darbesiyle yaraladı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri şüpheliyi etkisiz hale getirirken, olayda ağır yaralanan kadın ilk müdahalenin ardından kaldırıldığı Meram Devlet Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Gözaltına alınan zanlı koca, ifadesinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Konya’yı terk et mesajı atmış Konya Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturmasını tamamlarken, tutuklu olan zanlı hakkında ’kadına karşı tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebiyle dava açıldı. Hazırlanan iddianamede katil zanlısı kocanın eğitim fakültesindeki eğitimini yarıda bırakmasına rağmen, yıllardır özel dershanede Türkçe öğretmenliği yaptığı belirtildi. Zanlının telefonunda yapılan inceleme sonrası olay günü Ebru Küçüktaşdemir’e, "Cezaevinden başka yer mi var, bugün bu iş bitecek. Bende her şey bitti. Aklın varsa Konya’yı terk et" şeklinde tehdit mesajları attığı ortaya çıkarken, olaydan yaklaşık 6 saat önce "Av bıçağı Konya" gibi aramalar yaptığı da iddianamede yer aldı. "Bana iftira atıyorlar, kolumda ’Ebru’ yazıyor" Konya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’eşe karşı tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla dava açılan Abdullah Küçüktaşdemir’in yargılanmasında karar duruşması görüldü. Zanlı koca duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Mahkeme heyetince son olarak söylemek istedikleri sorulan katil zanlısı, "Ben para pul düşkünü değilim, bana iftira atıyorlar. Kolumda ’Ebru’ yazıyor başında ve sonunda sonsuzluk işareti var. Ben eşimi sonsuzluğa göndermedim. Eşimin annesi yüzünden, yuvamız yıkıldı" diye konuştu. Mahkeme heyeti, Abdullah Küçüktaşdemir’e ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası verdi.