EKONOMİ - 26 Mayıs 2017 Cuma 15:31

Türk firması Yunanistan’a gümüş satacak

A
A
A
Türk firması Yunanistan’a gümüş satacak

Gümüş takı firması Estaçi Silver'ın sahibi Ari Çiftçiyan, Yunanistan’a gümüş takı ürünleri ihracatı, iç piyasaya ise toptan ve perakende satışı yapacaklarını belirtildi.

Gümüş takı sektörünün tanınan firmalarından Estaçi Silver, İstanbul’daki merkezini İzmir’e taşıdı. Görkemli açılış töreniyle yeni yerini açan firmanın Yunanistan’a gümüş takı ürünleri ihracatı, iç piyasaya ise toptan ve perakende satış yapacağı belirtildi.

Firmanın sahibi Ari Çiftçiyan, “İstanbul Kapalıçarşı’daki merkezimizi İzmir Bostanlı’ya taşıdık. Yeni merkezimizle özellikle Avrupa ve sahil şeridi ülkelere satış yapmayı hedefliyoruz. Yine el yapımı çanta, organik üretim kumaş elbiseler de ürün yelpazemizde olacak. Müşteri portföyümüzde İngiltere, ABD ve Birleşik Arap Emirlikleri başlıca ülkeler. Bu portföye Yunanistan başta olmak üzere Balkan ve Avrupa ülkelerini de ekleyeceğiz. Firma olarak katıldığımız uluslararası mücevher fuarlarından ödül ve sertifika alan tek Türk firmasıyız. Türkiye başta olmak üzere İngiltere, ABD ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde tanınan Estaçi Silver, dünyada ilk videolu mücevher ve takı sitesi yapan firma olarak da biliniyor. İzmir Bostanlı’da yapılan açılış törenine İzmir bürokrasisinden çok sayıda davetli katıldı. Ayrıca TUBİTAK Mucidi Kezban Dönmez, Sanatçı Hatice Boyalamalar Akkaya, TV Program Yapımcısı Gökhan Yalçın, Sunucu Belma Ceylan , İzmirli işadamı Önder Oktay ve Ebru Esin katılanlar arasında idi" dedi. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.