GÜNDEM - 22 Aralık 2021 Çarşamba 13:11

Türk savaş gemisinin kadın subayı

A
A
A
Türk savaş gemisinin kadın subayı

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı TCG Heybeliada savaş gemisinde görevli tek kadın subay olan İrem Yüzbaşı, zorlu görevleri başarıyla gerçekleştiriyor. İrem Yüzbaşı, görevini sevgi ve tutku ile yapıyor.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin göz bebeği olan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Gölcük Donanması bünyesinde bulunan, İzmir'in Foça ilçesindeki limanda demirleyen TCG Heybeliada savaş gemisinde Yüzbaşı rütbesi ile görev yapan tek kadın subay İrem Köksal, zorlu görevleri başarıyla icra ediyor. Savaş gemisinde, Savaş Harekat Bölüm Amiri görevini yürüten İrem yüzbaşı, herhangi bir gerginlik durumunda kilit görev üstleniyor. 12 yıl önce Deniz Harp Okulu’ndan mezun olan İrem Yüzbaşı, yurtiçi ve yurtdışında bir çok zorlu görevlere bulundu.

Türk savaş gemisinin kadın subayı

“En önemli görevlerden birisi”
TCG Heybeliada Gemisi’nde Savaş Harekat Bölüm Amiri olarak görev yaptığını ifade eden Deniz Yüzbaşı İrem Köksal, “Savaş Harekat Bölümünde idari ve cari işleri icra etmekle beraber, geminin eğitim faaliyetleri ile harbe hazırlık seviyesini takip etmek, idamesini sağlamak, gerginlik, harp durumunda oluşturulacak harekat kontrol merkezini işletmekten, gemi komutanına karşı sorumluyum. Savaş Harekat Merkezi, gerginlik ve harp durumunda geminin yönetildiği ve karar verildiği merkez olması sebebiyle çok önemlidir. Gerginlik, harp durumunda tehdidi bertaraf etmek ve geminin bekasını sağlamak üzere, gemi savaş durumuna, personel savaş yerlerine alınır. Savaş yerleri donatıldığında 4 farklı kontrol merkezi tesis edilir. Bunlar; komuta kontrol, harekat kontrol, gemi kontrol ve hasan kontrol merkezleridir. Komuta kontrol merkezi, komutanınınız tarafından yönetilmekte ve komutanımız bu görevi savaş harekat merkezinden icra etmektedir. Bu kontrol merkezlerinden elde edilen tüm bilgiler, komutanın en doğru kararı, zamanında verebilmesi maksadıyla savaş harekat merkezine rapor edilir. Kontrol merkezlerinde elde edilen tüm bilgiler, savaş harekat merkezinde bulunan ekranlar vasıtasıyla işlenir ve komutanımız önceliklerini belirleyerek, kararını verir” dedi.

Türk savaş gemisinin kadın subayı

“Bir yılın büyük çoğunluğunu aile ve evlerimizden uzakta, mavi vatanda, gemide geçirmekteyiz”
2005 yılında Deniz Harp Okulu’na girdiğini, 2009 yılında teğmen rütbesi ile mezun olduğunu söyleyen Köksal, “Deniz Harp Okulu’nda, askeri, denizcilik ve mühendislik eğitimleri aldım. Bahriye örf ve adetleri ile yetiştirilerek, Türkiye Cumhuriyeti Bahriyesinde görev yapmak üzere mezuniyete müteakip, firkateyn ve okul gemilerinde branş subaylığı, denizin kara birliklerinde proje subaylığı, korvetlerde branş subaylığı ve bölüm amirliği görevlerini icra ettim. Denizciliğin temelini henüz okul yıllarında, yat, yelken takımında yer aldığımız yarış ve eğitimlerde, eğitim botları ile iştirak ettiğimiz temel denizcilik eğitimlerinde, okul gemileri ile katıldığımız açık deniz eğitimleri ve donanma gemilerinde icra ettiğimiz stajlarda aldık. Özellikle, devletimizin ve milletimizin deniz hak, alaka ve menfaatlerini korumak kapsamında deniz yetki alanlarımızda icra ettiğimiz yoğun faaliyetler sebebiyle askerlik hayatımın büyük bir çoğunluğunu kaplamaktadır. Bir yılın büyük çoğunluğunu aile ve evlerimizden uzakta, mavi vatanda, gemide geçirmekteyiz. Askerlik mesleğinin gereği olan, fiziksel ve ruhsal dayanaklılığı yerine getirmek ve idamesini sağlamak maksadıyla fırsat buldukça, sporla uğraşmaktayım” diye konuştu.

Türk savaş gemisinin kadın subayı

“Deniz bizlere doğa ile doğru mücadeleyi öğretir”
Denizliği ve askerliği anlatan İrem Köksal, “Denizcilik ve askerlik başlı başına zor bir meslek. İkisinin de köklü bir geçmişi ve geleneği mevcut. Her ikisinde de sürekli gelişime açık olmalı, gelişmeleri takip etmeli ve gelecek odaklı çalışmanız gerekmektedir. Her şarta hazır olmalı, sürekli ve dinamik bir hayata adapte olmalısınız. Deniz bizlere doğa ile doğru mücadeleyi öğretir. Doğa ile bir olmayı öğretir. Yoğun deniz şartlarında idame etmeyi, korunmayı, bu zor şartları lehinize çevirmeyi öğrenirsiniz. Bizler silah arkadaşlığının yanı sıra birer aile olarak görevimize devam etmekteyiz. Görevin icrası sırasında eşinin doğum haberini alan personeliniz veya yakınının vefat haberini alan personelinizin mutluluğuna, üzüntülerine ortak olabilirsiniz. Tüm bunları kısıtlı bir alanda paylaşırsınız. Gemide yaşamak büyük bir özveriyi beraberinde getirmektedir. Gemide görev yaparken büyük tecrübeler kazanır ve yaşadığınız her şeyden ders çıkartırsınız. Askerlik mesleğinin tavsiye üzerine yapılabileceğini düşünmüyorum, Bu meslekleri icra edebilmeniz için tutkunuzun ve sevginizin olması gerekir. Kadın veya erkek olmak önemli değil. Burada önemli olan size verilen görevleri icra edebilmektir” ifadelerini kullandı.

Refik Fidan-Murat Kanber

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Kar yağışını duyan soluğu burada aldı Kar yağışını fırsat bilen vatandaşlar, Karabük’ün yüksek kesimlerine akın ederek ateş yakıp fotoğraf çektirirken karın keyfini doyasıya çıkardı. Karabük’ün yüksek kesimlerinde kar yağışı gecenin ilerleyen saatlerinde de etkisini sürdürdü. Meteoroloji Genel Müdürlüğünün uyarısının ardından özellikle yüksek rakımlı bölgelerde başlayan kar yağışı, Safranbolu-Bartın kara yolunu beyaza bürüdü. Karayolları ekipleri, daha önce yaptıkları hazırlıklar kapsamında bölgede kar küreme ve tuzlama çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Kar yağışını fırsat bilen vatandaşlar, bin 30 rakımlı Ahmetusta Geçidi’ne akın etti. Bölgeye gelenler ateş yakarak ısınırken, bol bol fotoğraf çektirip karın keyfini çıkardı. İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube ekipleri de bölgede denetim yaptı. Ekipler, kış lastiği bulunmayan sürücüleri olası olumsuzluklara karşı uyararak, bölgeyi terk etmeleri gerektiğini bildirdi. Sürücülere kar yağışı ve buzlanmaya karşı uyarılarda bulunuldu. Ahmetusta mevkiinde kar yağışının fazla olduğunu öğrendikten sonra eşi ve arkadaşları ile bölgeye geldiklerini ifade eden Selver Yıldırım, araçta kış lastiği bulunmasına rağmen gelmekte zorlandıklarını belirtti. Yıldırım, kar yağışı sonradan bölgedeki atmosferi güzel bulduğunu aktararak çok eğlendiklerini söyledi. Zonguldak’ın Çaycuma ilçesine bağlı Perşembe beldesinden kar için Safranbolu’ya Doğan marka otomobille gelen Alperen Demirkul, "Çok mutluyuz. Aracımızla gelirken biraz zorlandık ama burası beklentimizi karşıladı. Bütün gençler burada. Ekipler de çalışmalarını sürdürüyor" diye konuştu.