SPOR - 13 Kasım 2017 Pazartesi 12:14

Türkiye 2-3 Arnavutluk|Türkiye Arnavutluk Maçı Geniş Özeti

A
A
A
Türkiye 2-3 Arnavutluk|Türkiye Arnavutluk Maçı Geniş Özeti

A Milli Futbol Takımımız hazırlık maçında Arnavutluk ile karşılaştı. Mücadele Arnavutluk'un 3-2 üstünlüğü ile sona erdi.

Türkiye, Arnavutluk ile karşılaştı. Antalya Stadyumu’nda oynanan mücadeleyi Bulgaristan Futbol Federasyonundan Georgi Nikolov Kabakov yönetti.Mücadele Arnavutuk'un 3-2 üstünlüğü ile sona erdi. 

TÜRKİYE 2-3 ARNAVUTLUK

Maçtan dakikalar (İlk Yarı)

10. dakikada Kenan Karaman sol çaprazdan pasını Cenk’e verdi. Cenk’in, ceza alanı üzerinden yaptığı vuruşu kaleci kolaylıkla kontrol etti.
12. dakikada Oğuzhan’ın pasında topla buluşan Hakan Çalhanoğlu’nun sağ çaprazdan vuruşunda top yandan auta gitti.
16. dakikada kaleyi cepheden gören pozisyonda serbest vuruşu kullanan Oğuzhan Özyakup’un penaltı noktasına yaptığı ortaya Okay’ın yaptığı kötü vuruş auta çıktı.
17. dakikada Cengiz’in pasında ceza alanı içerisinde topla buluşan Cenk’in, rakibini geçtikten sonra hafif sağ çaprazdan sert vurduğu topu kaleci Berisha tokatladı. Altı pas üzerine düşen topu Arnavutluk savunması uzaklaştırdı.
21. dakikada sağ kanattan Cengiz ile Hakan’ın paslaşması sonucunda Cengiz, ceza alanı içerisinde topla buluştu. Cengiz’in yerden altı pas içerisine doğru pasında Kenan Karaman topa dokunamadı.
24. dakikada kazanılan kornerde Hakan’ın arka direğe ortasına Çağlar kafayı vurdu ancak kaleci Berisha üzerine gelen topu rahatlıkla tuttu.
25. dakikada ani gelişen Arnavutluk atağında Roshi sağ kanattan sıfıra kadar indi. Roshi’nin yerden ortasına Sadiku gelişine vurarak topu ağlara yolladı. 0-1
39. dakikada sağ kanattan gelişen Arnavutluk atağında Roshi’nin arka direğe ortasına iyi yükselen Sadiku kendisinin ve takımının ikinci golünü kaydetti. 0-2
40. dakikada Cenk Tosun’un ceza yayı üzerinden yaptığı plase vuruşta top az farkla auta gitti.

Maçtan dakikalar (İkinci yarı)

47. dakikada Cenk Tosun’un ceza alanı içerisi sol kanat sıfırından ön direğe verdiği pasta Cengiz Ünder’in dokunuşu ağlarla buluştu. 1-2
54. dakikada Ozan Tufan’ın pasında ceza alanı dışında topla buluşan Cenk Tosun’un sol ayağıyla sert şutunu kaleci güçlükle kurtardı.
56. dakikada ceza alanı içerisine atılan topta Sadiku topu güçlükle kontrol etti. Sadiku, Uğur’u geçmeye çalışırken boşta kalan topu Grezda sert bir vuruşla ağlara yolladı. 1-3
61. dakikada Oğuzhan’ın ara pasını Cenk Tosun topuğuyla ceza alanı içerisinde bulunan Emre Akbaba’ya bıraktı. Emre’nin sol ayağıyla yaptığı plase vuruş kalecinin sağından ağlara gitti. 2-3
63. dakikada Hakan Çalhanoğlu’nun ceza sahası dışından sert şutunu kaleci Berisha kurtardı.

Stat: Antalya
Hakemler: Nikolov Kabakov xx, Martin Veselinov Margaritov xx, Martin Emilov Venev xx
Türkiye: Volkan Babacan xx, Barış Yardımcı xx (Ozan Tufan dk. 46 xx), Serdar Aziz xx (Uğur Demirok dk. 46 xx), Çağlar Söyüncü xx, Atila Turan xx (İsmail Köybaşı dk. 46 xx), Okay Yokuşlu xx, Oğuzhan Özyakup xxx, Hakan Çalhanoğlu xx (Yusuf Yazıcı dk. 75 x), Cengiz Ünder xxx (Enes Ünal dk. 72 x), Kenan Karaman xx (Emre Akbaba dk. 60 xx), Cenk Tosun xx
Yedekler: Okan Kocuk, Harun Tekin, Selçuk İnan, Deniz Türüç, Yunus Mallı, Erol Alkan
Teknik Direktör: Mircea Lucescu
Arnavutluk: Berisha xx, Lenjani xx (Ajeti dk. 57 xx), Hysaj xx, Mavraj xx, Veseli xx, Memushaj xx, Lilaj xx (Lila dk. 86 ?), Xhaka xx, Roshi xxx (Kamer dk. 67 xx), Grezda xx (Ajdarevic dk. 81 x), Sadiku xxx (Aliji dk. 67 xx)
Yedekler: Hoxha, Djimsiti, Llullaku, Ahmedi, Ramadani, Balliu
Teknik Direktör: Christian Panucci
Goller: Cengiz Ünder (dk. 47), Emre Akbaba (dk. 61) (Türkiye), Sadiku (dk. 25 ve 39), Grezda (dk. 56) (Arnavutluk)
Kırmızı Kart: Ledian Memushaj (dk. 42) (Arnavutluk)
Sarı Kartlar: Serdar Aziz, Ozan Tufan, Çağlar Söyüncü, Cenk Tosun (Türkiye)

Türkiye 2-3 Arnavutluk|Türkiye Arnavutluk Maçı Geniş Özeti

Lucescu: "Gurbetçi oyuncuların ilk tercihi Almanya"

Almanya’da ve Avrupa’da oynayan gurbetçi oyuncuların ikinci tercihinin A Milli Takım olduğunu ifade eden Türkiye A Milli Takım Teknik Direktörü Mircea Lucescu, “Genç ve tecrübeli yetenekli oyuncuların birçoğu Almanya’da oynuyor. İlk tercihleri Almanya, ikinci tercihleri Türkiye" dedi.

Türkiye A Milli Takım Teknik Direktörü Mircea Lucescu, Arnavutluk ile oynanacak maç öncesi milli oyuncu Okay Yokuşlu ile birlikte basın toplantısı düzenledi.

“Yok etmek çok kolay ama inşa etmek zor bir şey”

Öz eleştiri yapmanın şu an kolay olmadığını ifade eden Lucescu, “İlk maçı Ukrayna’ya karşıydı. 3 günlük kısa bir zamanda hazırlanmak zorundaydım. Bu yüzden daha tecrübeli oyuncuları çağırdım ki daha çok alışkanlıkları olan oyunculardı. Tabii ki gençleri de bu durumda 15-20 dakika oynatmak zorunda kaldık. Entegrasyonu daha kolay aşacaklarını düşündüm ama çok kolay olmadı. Kolay değil, milli takımda oynayan ama kendi kulübünde oynayamayan oyuncuyu bir seviyeye getirmek. Bu ayları geçtik. Önümüzde 2 maç var aynı sorun. Bildiğiniz gibi yok etmek çok kolay ama inşa etmek zor bir şey” dedi.

“Romanya maçında 3 tane oyuncum milli takımda ilk defa oynadılar”

Büyük kulüplerden değil ama kendi kulüplerinde oynayan oyuncuları çağırdığını ifade eden Lucescu, oyunculara felsefesini aktardığını dile getirdi. Rumen teknik adam, “Sonuç önemli ama öncelik değil. Yine tekrar ediyorum daha önce milli takımdaki tecrübeli oyuncuların hiçbirini bırakmış değilim. Sakatlıktan dolayı gelmediler. Onları tekrar çağıracağım onlarla ilişiğimi kesmiş değilim. Tolgay, Gökhan bunları görmek istiyorum ama onlar da sakatlar, hazır değiller. Romanya maçında 3 tane oyuncum milli takımda ilk defa oynadılar. Atilla Turan, aynı pozisyonda olan başka oyuncularla rekabete girdi. Bu güzel bir şey. Gelecekte onun da bu takımda oynama şansını gösterdi. Elemelerde onun gelişimini göreceğiz ve takip edeceğiz. Kenan Karaman bende iyi bir intibah uyandırdı. Barış Yardımcı, maalesef yanımıza hemen gelmedi. Bir gün sonra gelip katıldı. Bir günümüz oldu onunla ama onun hocası Paul Le Guen ile görüştüm çağırmadan önce, milli takıma entegrasyonuna inancının olduğunu söyledi. İyi bir oyuncu olduğunu ve oyununun işimize yarayacağını söyledi” şeklinde konuştu.

“Emre Mor’un sakatlığı üzücü”

Emre Mor’un ayak bileğinden yaşadığı sakatlığın kendileri için şanssızlık olduğunu belirten Mircea Lucescu, “Emre Mor’un ayak bileğindeki sakatlık bizim için sıkıntı oldu. Kendi takımında oynaması içinde kendisiyle görüştüm” dedi.

“Takım antrenörleri gençlere biraz daha önem vermeli”

Çok iyi ve genç bir ekip oluşturduklarını dile getiren Mircea Lucescu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Çok iyi ve genç bir grup elde ettik. Bunlarla birlikte çalışırken iyi sonuçlar alabilecek grup oluşturduk. Milli takım formasını taşıma imkanı verdik. Artık bundan sonrası onların çalışmasına bağlı. Bundan sonraki ilk maç mart ayında, kulüplerindeki ilerleme bu formayı ne kadar hak ettiklerini gösterecek. Bu yüzden takım antrenörlerinden rica ediyorum. Bu gençlere biraz daha önem vermeleri mümkünse çok iyi olacak. Hem oynamaları açısından hem de Türk Milli Takımı’nın geleceği için çok önemi bir konu.”

“22-23 yaşındaki çocuklardan 30 yaşındaki insanın olgunluğunu bekliyoruz”

Türkiye 2-3 Arnavutluk|Türkiye Arnavutluk Maçı Geniş Özeti

Türk futbolunda yeni bir nesil oluşturmak üzere olduklarını söyleyen A Milli Takım Teknik Direktörü, “Yeni bir neslin başlangıcı da diyebiliriz. Bu neslin de bir yere gelmesi için sabra ihtiyaç var. Bu konuda kendilerine çok güveniyorum. Olgunlaşma döneminin hızlanması için onlarla görüşüyor ve anlatıyorum. Olgunlaşma süresinin hızlanması için. Onlar içinde kolay değil tabi ki. Öyle bir şey bekliyoruz ki 22-23 yaşındaki çocuklardan 30 yaşındaki insanın olgunluğunu bekliyoruz” dedi.

“Yediğimiz gollerin hepsi bizim ayağımızdan çıktı”

Oyunu kontrol etmeyi bilen bir ekip oluşturmaya çalıştıklarını ifade eden tecrübeli teknik direktör, “Son maçın ikinci yarısında bunu yaptık. Son 2 maçta Romanya ve Finlandiya maçlarında fizik olarak onlardan eksik olmadığımızı gösterdik. Ama şimdi onlar kadar koşuyoruz, bu saatten sonra bu koşuların daha etkili şekilde olmasını öğreteceğiz. Tecrübemizin eksik olduğunu görüyoruz. Oynadığımız tüm maçlara baktığımız zaman yediğimiz gollerin hepsi bizim ayağımızdan çıktı. Kontrataktan yedik. Rakip bizden daha iyi olduğu için ya da hazırlanmış bir hücumdan yediğimiz bir gol yok. Bizim hücum yaptığımız anlarda kontra ataktan yediğimiz goller. Bu orta sahadaki oyun planını uygulayamamaktan kaynaklanıyor. Bunu da çözeceğiz” şeklinde konuştu.

“Gençler arasında güzel bir rekabete var”

Arnavutluk maçında birkaç değişik oyuncunun sahada olacağını belirten Lucescu, "Emre Akbaba’yı, Deniz Türüç’ü görmek istiyorum. Kendi ekiplerinde önemli olan oyuncuların, milli takımda da bunları göstermelerini bekliyorum. Gençler arasında güzel bir rekabete var. Hepsi aynı seviyede, eskiden tecrübeliler olduğu zaman gençler büyüklerine saygı duyuyordu. Şimdi hepsi aynı yaşta ve rekabet ediyorlar. Hırslı bir ekip istiyorum. Tek gerçek var saha. Sahada olmak için o formayı taşımak için iyi bir mücadele yapmaları lazım. Pozitif yönden rekabetten bahsediyorum. Takımlarındaki performans sayesinde buraya geliyorlar” diye konuştu.

“Ekip ruhunu tekrar ortaya çıkarmamız gerekiyor”

Ruhsuz bir ekip görüntüsü çizdikleriyle ilgili gelen soruya Mircea Lucescu, şu cevabı verdi.
“Bu ekip ruhunu tekrar ortaya çıkarmamız gerekiyor. Galatasaray ve Beşiktaş dönemlerim oldu. Galatasaray’ı çalıştırdığım dönemde 8 tane oyuncum milli takıma gidiyordu. Bu tip ruh istiyorum. Buna uymayan oyuncu olursa onların yerine başka oyuncular gelir. Oyuncuları milletler arası, uluslararası seviyeye çekeceğiz. Ondan sonra onları bu güvenle bir yerlere getireceğiz.”

“Bizim oyuncular olgunluğa ulaştıktan sonra yurt dışına gitmeleri gerekiyor”

Oyuncuların kendi kulüplerinde bir yere gelmek için çalışması gerektiğini söyleyen deneyimli hoca, “Oyuncu kendi kulübünde bir yerlere gelmek için çalışacak. Oyuncu antrenörlerinden rica ediyorum bu oyunculara biraz daha zaman versinler. Ellerindeki takıma verilmesi gerekeni ben söyleyemem ama onlarında özel bir ilgi demesem bile milli takım oyuncusu olmaları açasından biraz daha şans verilmesi gerekiyor. İnşallah onlara verdiğim felsefe kendi kulüplerinde de kendilerine yardımcı olacaktır. Yarın oynayacağımız Arnavutluk ekibinin 7-8 tane oyuncusu İtalya’da oynuyor. Çok büyük kulüplerde oynamasalar bile yurt dışında oynuyorlar. Bizim oyuncularımızda belli bir olgunluğa ulaştıktan sonra yurt dışına gitmeliler. Büyük takımlarda da oynayanlar var. Arnavutluk’ta İtalya’da, Rusya’da oynayan var. Bizim oyuncularında olgunluğa ulaştıktan sonra yurt dışına gitmeleri gerekiyor. Oynayan oyunculardan kurulu takımı oluşturmak daha kolay” dedi.

“Ozan Tufan daha önce sağ bek oynadığı için orada tercih ettim”

Ozan Tufan’ın son Romanya maçında sağ bek oynatılmasıyla ilgili gelen soruya Mircea Lucescu,
“Kadroda orada oynatacağım başka bir oyuncu yok ki. Barışı bir gün önce çağırdık. Kaan, sakattı gitti. Bu grupta daha önce orada oynayan oyuncu yok ki. Ozan daha önce orada oynadığı için oynattım öyle bir imkan vardı. Gençlerbirliği’nden Uğur ve Ahmet’i izledim ama yeterli görmedim. Sabri’yi denedim. O da olmadı. Burada 22-23 oyuncumuz var. Romanya’nın 29, Arnavutluk’un 28 oyuncusu var. Hollanda ikinci liginde oynayan Erol’u getirdik, görmek için. Genç milli takımda da oynadı” diyerek cevap verdi.

“A Milli takım ikinci tercihleri”

Almanya’da birçok oyuncu seyrettiğini ancak bu oyuncuların milli takım tercihlerinin ikinci tercihi Milli Takım olduğunu ifade eden Lucescu, “Genç ve tecrübeli yetenekli oyuncuların bir çoğu Almanya’da oynuyor. İlk tercihleri Almanya, ikinci tercihleri Türkiye. Tarkan Serbest’i milli takıma almak istedim. Avusturya Wien’de oynuyor. Biraz beklemek istedi. Avusturya’dan teklif bekliyor, olmazsa gelmek istiyor” diye konuştu.

“Kamptan kampa gelip evime giden bir yapım yok”

Büyük umutlar vaat eden, genç bir ekipleri olduğunu söyleyen Lucescu, “Onlara yardım edeceğim ve iyi bir ekip olacak. Bir tane isim üzerine geri dönmenin önemi yok. Çözümü olan yargılama olmalı diye düşünüyorum. Elimden geleni yapacağım ama iyi bir ekip yapacağıma inanıyorum. Bu sadece benim sorumluluğum değil Türkiye’de çalışan herkesin sorumluluğu. Benim de sorumluluğum, sorumluluğu da almasını bilirim. U21’de çok iyi bir potansiyel var. Onların da maçlarını seyredeceğim. Onlardan da bazı oyuncu alacağım. Türk futbolunun geleceği için çalışıyorum. Boş durmuyorum. Kamptan kampa gelip evime giden bir yapım yok. Ben zaten burada yaşıyorum. Benim için önemli olan yarın Arnavutluk’a karşı iyi ve güzel bir maç çıkaracağız. Onu umut ediyorum” şeklinde konuştu.

Okay: “Hocanın felsefesini sahaya yansıttığımız zaman başarıların geleceğini düşünüyorum”

Trabzonspor forması giyen 23 yaşındaki milli futbolcu Okay Yokuşlu ise, “Çok iyi jenerasyon olduğumuzu düşünüyorum. Çok yetenekli ve nitelikte oyunculardan kurulu olduğunu düşünüyorum. Biraz sabır ve zaman ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Oynama alışkanlığımızı, felsefemizi sahaya yansıtmak istiyoruz. Öz güven hemen olmuyor. Biraz zaman içerisinde kazanmayı uymuyoruz. Takım uyumumuz iyi. Hocanın felsefesini sahaya yansıttığımız zaman başarıların geleceğini düşünüyorum” dedi.

Ömer Toprak kadrodan çıkarıldı

A Milli Futbol Takımı’nın başarılı defans futbolcusu Ömer Toprak, sağ diz eklemi çevresindeki ağrıları nedeniyle kadrodan çıkarıldı. 

Bundesliga ekiplerinden Borussia Dortmund’da forma giyen Ömer Toprak, yaşadığı sakatlık nedeniyle A Milli Futbol Takımı'nın aday kadrosundan çıkarıldı. Türkiye Futbol Federasyonu'nun resmi intetnet sitesinden konuyla ilgili yapılan açıklamada, Arnavutluk ile yarın Antalya'da özel maçta karşılaşacak ay-yıldızlılarda Ömer Toprak'ın, sağ diz eklemi çevresindeki ağrıları nedeniyle aday kadrodan çıkarıldığı bildirildi.

Tedavisi dolayısıyla milli takımın son antrenmanda da yer almayan Ömer Toprak'ın bugün Almanya'ya döneceği belirtildi.

MAÇI CANLI OLARAK İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN

Panucci: “Türk milli maçını ciddiye almalıyız”

Türkiye 2-3 Arnavutluk|Türkiye Arnavutluk Maçı Geniş Özeti

Arnavutluk Teknik Direktörü Christian Panucci, “Oyuncularım çok çalıştı. Çok ciddi çalıştı. Çok kolay bir durumda değiliz. Maçı ciddiye almamız gerekiyor. Takımımızla gurur duyuyoruz, inşallah maçta iyi bir sonuç alırız” dedi. 

Pazartesi günü saat 20.30’da Antalya Stadyumu’nda Türkiye A Milli Takım ile karşılaşacak Arnavutluk’ta İtalyan Teknik Direktör Christian Panucci, basın toplantısında konuştu. Basın toplantısına 44 yaşındaki teknik adam ile birlikte kaleci Etrit Berisha katıldı.

“Maçı ciddiye almamız gerekiyor”

Futbolcuların maça çok iyi hazırlandığını ifade eden Arnavutluk Teknik Direktörü Christian Panucci, “Oyuncularım çok çalıştı. Çok ciddi çalıştı. Çok kolay bir durumda değiliz. Maçı ciddiye almamız gerekiyor. Takımımızla gurur duyuyoruz, inşallah maçta iyi bir sonuç alırız” dedi.

“Arnavutluk ciddi bir takım herkes bunu bilmeli”

Sakat oyuncularının olduğunu ve yarın ki maçta kendileriyle beraber olamayacağını ifade eden Panucci, “3 sakat oyuncumuz var. 3 oyuncunun sakatlığı takım için ciddi bir şey. Bu futbolcular gerçekten bir sorun yaşamışlarsa ciddi bir raporla gelmeli. Bazı oyuncularım rapor almış ama sorduğunda iyiyim dediler. 2’si oynamayı denediler ama durumları iyi olmadığı için bizimle değiller. Biri denemedi bile. Arnavutluk ciddi bir takım herkes bunu bilmeli. Ne kadar sakat olduklarını belirtmedikleri sürece oynayamaya gelmeliler” dedi.

“Haziran’a kadar yeni yetenekler aramaya devam edeceğiz”

Haziran’a kadar yeni yetenekler aradıklarını ifade eden Panucci, “Haziran ayına kadar yeni yetenekler aramaya devam edeceğiz. Yarın göreceğiniz şuan ki en yetenekli oyuncular olacak. Yeni bir şey görmeyebilirsiniz” diye konuştu.

“Naser Aliji’nin durumuna çok üzülüyorum”

Naser Aliji’nin durumuna çok üzüldüğünü ifade eden Christian Panucci, “Naser Aliji’nin durumuna çok üzülüyorum. Biz bir takımdan önce bir aileyiz. Onun durumunu da yakından takip ediyorum. Ocak ayına kadar inşallah ona da bir takım buluruz. Ondan sonra da takımda olan her oyuncunun bir takımı olmuş olur” dedi.

Berisha: “Kupalara gitmek için çok çalışıyoruz”

Kupalara gitmek için çok çalıştıklarını söyleyen Arnavutluk Milli Takım Kalecisi Etrit Berisha, “Biz çok çalıştık. Her ihtimali göz önüne alıyoruz. Her maçı öneme alıyoruz” şeklinde konuştu.

“Türk takımından kimseden korkum yok”

Berisha, “Türk takımında güzel ve yeni yetenekler var. Her şeyden haberimiz var. Biz çok çalıştığımız için umutluyuz. Türk takımından kimseden korkum yok ama biliyorum ki zor bir maç olacak” dedi.

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Uluslararası Urla Enginar Festivali başladı Uluslararası Urla Enginar Festivali, 10’uncu kez misafirlerini ağırlamaya başladı. Kortej yürüyüşü ve resmi törenle açılan festivalde konuşan Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, “Bu festival bir Urla hikayesidir. Bu hikayeyi çiftçilerimiz, aşçılarımız yazdılar” dedi. Bu yıl 10’uncusu düzenlenen Uluslararası Urla Enginar Festivali kortej yürüyüşü ve açılış töreniyle ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. Üç gün boyunca renkli ve coşkulu programlarla devam edecek olan festival pazar günü sona erecek. Festivalin ilk gününde Urla Jandarma Kavşağından Cumhuriyet Meydanına doğru yapılan kortej yürüyüşü ve törene İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, CHP Genel Başkan Yardımcıları Deniz Yücel ve Gülşah Deniz Atalar, Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, Urla Kaymakamı Mustafa Gözlet, milletvekilleri, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, oda başkanları, çiftçiler ve çok sayıda vatandaş katıldı. Urla Jandarma Kavşağından Cumhuriyet Meydanına kadar kalabalık bir kortejle belediye binasına kadar yürüyen grup ardından korteje katılan çiftçileri, üreticileri ve STK’ların geçişini izleyerek selamladı. Kortej geçişinin ardından resmi açılış törenine geçildi. Festivalin açılışında konuşan Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, festivalin tüm Urlalıların emeği olduğuna dikkat çekerek, "Enginarın hikayesini bugün yeniden daha güçlü ve daha lezzetli yazmanın heyecanını yazıyoruz. Bu festival bir Urla hikayesidir. Bu hikayeyi çiftçilerimiz, aşçılarımız yazdılar. Bu festivalde Ahmet amcanın Fatma teyzenin alın teriyle topladığı ürünlerin tadına bakacaksınız. Birbirinden farklı lezzetlerle buluşacaksınız. Bu festivalde stantları başında 100’den fazla enginar üreticimiz sizleri ağırlayacak. Urla’da toplam bin 900 ton enginar üretiliyor” diye konuştu. "Toprağımız üreticide kalsın" Festivalin temel amacının üretimde kalkınma olduğunun altını çizen Balkan, “Bu festival bizlere atalarımızın mirası. Asıl amacımızın, alacağı ile vereceğini denk getirmeye çalışan esnafımızın yüzünü güldürmek için olduğunu bilmeliyiz. Bu festivalin asıl amacının; üreticimizin alın teriyle okuttuğu çocukları için olduğunu bilmeliyiz. Bu festivalin asıl amacının; topraktan sofranıza aracısız sağlıklı ürünler götürecek olan sizler için olduğunu bilmeliyiz. Bu bereketli topraklar bizlere asırlardır Yarımadaya özgü çok özel tarım ürünleri armağan ediyor. Enginarımız, kınalı bamyamız, susuz kavunumuz, çileğimiz, kuşkonmazımız, üzümümüz, otlarımız, hurma zeytinimiz ve çok daha fazlası Bu coğrafya bize çok cömert davranıyor. bizim görevimiz de bu coğrafyaya ve tarım arazilerimize sahip çıkarak gelecek nesillere bırakmaktır. Biz istiyoruz ki, bizim toprağımız üreticide kalsın. Tarım arazilerimizi korumak, sürdürülebilir kırsal kalkınma politikaları geliştirip, pazar payımızı büyütmek en büyük hedeflerimizden biri. Amacımız katma değeri yüksek pazar payı olan ürünler yetiştirmek. Bizim amacımız, enginar gibi anlatacağımız yeni hikayeler yazmak. Bugüne kadar yanlış tarım politikaları yüzünden toprağına küsen çiftçimizin ekonomisine can suyu sağlamak boynumuzun borcu. Ülke kalkınması yerelden başlar diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yolundan giderek kooperatiflerimizi desteklemek bizim boynumuzun borcudur. Ülkemizi kalkındıracak politikanın üretim politikası aşikarken bizler ürünlerimizi ithal etmek yerine kendimiz yetiştireceğiz” dedi. "Selçuk Başkanımızı tebrik ediyorum" İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ise Urla’nın kayyumdan alındığına dikkat çekerek başladığı konuşmasında şunları söyledi: "Bizler kısa bir süre önce İzmir’imize hizmet etmeye talip olduk bunu yaparken en önemli amaçlarımızdan biri kentimizi bir demokrasi kenti yapmaktı. Binaların depreme dayanıklılığı nasıl sağlam bir temel üzerine inşa edilmesine bağlıysa bizim de belediyeler olarak alacağımız yol demokrasi zeminine bağlıdır. Selçuk Başkanımızı tebrik ediyorum. Bizler de Büyükşehir Belediyesi olarak tüm çalışanlarımızla birlikte İzmir’in tüm ilçelerinin yanında olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. "Urla dayanışma ile kalkınmaya devam edecek" Festivalin Urla ekonomisine olan katkısına da değinen Başkan Tugay, “Güzel İzmir’imize hizmete talip olduğumuzda temel hedeflerimizden biri İzmir’i kalkınmada örnek bir kent yapmaktı. Bu hedefe kültürel, sosyal, güvenlik ve ekonomik boyutlarıyla bir bütün olarak ulaşabiliriz. Urla’ya baktığımızda şunu görüyoruz. Uzun yıllardır uygulanan yanlış politikalar sonucu çiftçimiz artık toprağını ekip biçmekte zorlanmaktadır. En temel gıdalarımız bile ithal ediliyor. Ama şartlar ne kadar zor olursa olsun bu zor şartlara rağmen Uluslararası Urla Enginar Festivali bugün 10 yaşında. Üretiyorlar. O ürünler ehil ellerde inanılmaz lezzetlere dönüşüyorlar. Festival, Urla’nın tanınırlığını uluslararası boyutta artırıyor. Şehrimizin turizm hacmi artıyor, satış kapasitesi artıyor. Urlalı esnafımızın yüzü gülüyor. Urla bir dayanışma içinde kalkınmaya devam edecek. Şaha kalkmada İzmir’in öncü ilçelerinden biri olacak. Sorunlarımızı biliyoruz. İzmir’in parlayan yıldızı Urla için çalışmalar yapıyoruz. Bugüne kadar yarım kalan her işi tamamlamakta kararlıyız” şeklinde konuştu. Urla Ziraat Odası Başkanı Muharrem Uslucan da zorlu ekonomik şartlara rağmen üretime devam eden çiftçilerin ülkede umudun artmasına katkı sağladığını belirtti.
Çanakkale Çanakkale’de kök hücre dolandırıcılığından tutuklanan 2’si doktor 5 sanığın yargılanmasına başlandı Çanakkale’de 60’tan fazla hastayı, kök hücre uygulamasında kullanılan ve piyasa değeri 200 lira olan kitleri 20 bin ila 100 bin liradan satarak dolandırdıkları iddiasıyla tutuklanan 2’si doktor 5 sanığın Çanakkale 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanmasına başlandı. Çanakkale’de 5 Şubat tarihinde meydana gelen olayda, İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerince yapılan teknik takip sonucunda Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Hastanesi’nde (ÇOMÜ) Ortopedi ve Travmatoloji bölümünde tedavi gören 60 hastaya, piyasadan 200 liraya temin edilen kök hücre uygulamasında kullanılan kitlerin 20 bin ila 100 bin lira arasında satıldığı tespit edildi. Bunun üzerine düzenlenen operasyonda, Prof. Dr. H.Y.E., Doç. Dr. T.K., medikal firma sahibi Ö.Ç, firma çalışanları B.C.T. ve Y.C.İ. gözaltına alındı. Polisteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden Ö.Ç., B.C.T. ve Y.C.İ. ’dolandırıcılık’ ve ’icbar suretiyle irtikap’ suçuna yardımdan tutuklanırken, Prof. Dr. H.Y.E. ile Doç. Dr. T.K. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Daha sonra savcılığın itirazının ardından Prof. Dr. H.Y.E. ile Doç. Dr. T.K. yeninden tutuklandı. Soruşturmanın tamamlanmasının ardından iddianame hazırlandı. İddianamede, Ömer Ç, Bilgecan T. ve Yunus Can İ’nin ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘icbar suretiyle irtikaba yardım’, Hüseyin Yener E. ve Tolgahan K’nin ise ‘zincirleme şekilde icbar suretiyle irtikap’ suçundan 20’şer yıla kadar hapsi istendi. Tutuklu sanıkların yargılanmasına bugün 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Duruşmaya tutuklu sanıklar Ömer Ç., Bilgecan T., Yunus Can İ., Hüseyin Yener E. ve Tolgahan K. hazır bulunurken, olaydan etkilenen 60’a yakın hasta ve yakını katıldı. Sanık Hüseyin Yener E., savunmasında, kendisinin 24 yıllık hekim olduğunu belirterek, üzerine atılı hiçbir suçlamayı kabul etmedi. Hüseyin Yener E., "Kök hücre tedavisi bir ameliyat değil ek işlemdir. Ben anestezi altında yapmayı tercih ediyorum. Bu yaptığım işlemden fakültenin haberi yoktu. Üniversite SGK ödemesi almadığı için kamu zararı oluşmaması adına yapılan bu işlemleri not almadık. Ameliyat öncesi raporlarda kök hücre tedavisinin nasıl yapılacağını belirttim. Hastalara da bunu belirttik. Ameliyatlara ek olarak bu işlemleri yapıyorduk. Kitler hastanede satılmıyor. 3 yıldır Çanakkale’de çalışıyorum. Bu kiti getirecek firma Çanakkale’de yoktu. Sağlık Bakanlığından onaylı, ameliyata girme yetkisi olan firmalarla çalışılabiliyordu. Bu yüzden bu firmayla çalıştık. Kök hücreden her hangi bir kazancım yok. Firma çalışanları ve firma sahibinin iddialarını red ediyorum. Hastalarla maddi konularda konuşmadım. Konuşmayı da tercih etmiyorum. Fiyatları firma belirliyordu. Ben hiç bir hastaya fiyat söylemedim. Hastalara benim fiyat verdiği şeklindeki beyanları kabul etmiyorum” dedi. Sanık Tolgahan K. 3 yıldır ÇOMÜ’de görev yaptığını söyledi. Kendisine gelen hastalara tek bir medikal firma önermediğini belirten Tolgahan K., “Hastalar bana doğal olarak soruyordu. Nasıl ve nerden temin edebilecekleri konusunda. Bende kendilerine birden fazla firma öneriyordum. İnternetten araştırmaları gerektiğini söylüyordum. Kimseye fiyat vermedim ancak hastalardan ve firma sahiplerinden duyduğum kadarıyla aralıklı bir fiyat söyleyebiliyordum. Ben firma sahibinin iddialarını kabul etmiyorum. Kendileri bana iftira attı. Benim paraya ihtiyacım yok. Maddi durumum iyi. Ailemin durumu iyi. Böyle bir şey için kariyerimi riske atmam, itibarımı zedelemem” diye konuştu. Firma sahibi Ömer Ç. ise sektörde 19 yıldır faaliyette bulunduğunu söyledi. Resmi ve özel hastanelere ameliyat malzemesi temini sağladıklarını kaydeden Ömer Ç., "Doktorların talebi üzerine ilgili kök hücre kitini buldum. Fiyat belirledim. İthal olarak ilk etapta bin 500 liraya sonra da yerli olarak 600 liraya buldum. Bunun fiyatı ithal ve yerli olmak üzere değişiyor. Doktorlar daha sonra aldığım ürünleri uygun gördüler. Hastalar kabul ve uygun görürse temin edebileceğimi söyledi. Böylece kitler kullanılmaya başlandı. Tolgahan hoca bana hastalar size ulaşırsa benim dediğin fiyatı uygulayacaksınız dedi. Biz bu fiyatın içinden belirlediğimiz ücreti alıyorduk. Burada hastalar parayı elden veriyordu ya da bankaya yatırıyordu. Bizde parayı çekip elden doktorlara veriyorduk. Tolgahan beyin tavsiyesi üzerine Hüseyin bey bizi çağırdı. Özel ameliyatlar için kök hücre tedavisi uygulayacağını söyledi. Hüseyin beyle de çalışmaya böyle başladık. Hastalarının özel olduğu için ücreti kendisinin belirleyeceğini söyledi. Bununla ilgili telefonda yazışmalarımız var. Ben 19 yıllık sektör tecrübemde hiç böyle bir durumla karşılaşmadım. Biz hocaları amirlerimiz gibi gördüğümüz için bunun yasal olduğunu düşünerek bu işi yaptık. Bana ’senlik bir durum yok, hastalar bizim hastalarımız’ dediler. Bana atılı suçlamaları kabul etmiyorum" şeklinde konuştu. Firma çalışanlarından Yunus Can İ. ise firma sahibi Ömer Ç’nin talimatları doğrultusunda hareket ettiğini belirterek, Çanakkale’deki bir banka şubesinden bu şekilde hesap açtığını ifade etti. Yunus Can İ., "Hastalar kitlerin ücretlerini nakit veriyorlardı ya da banka hesabına yatırıyorlardı. Doktorlara para vereceğim zaman para havale ile gönderildiyse bankadan çekip öyle veriyordum. Eğer elden aldıysam direkt götürüp elden teslim ediyordum. Paraya verdikten sonra kalan parayı firma sahibi Ömer beye veriyordum. Ben iki doktora da para verdim. Paraları siyah bir el çantasına koyuyordum. Ödemeleri Ömer beyin söylediği tarihlerde veriyordum. Ben hastalarla pazarlık yapmadım. Doktorların pazarlık yaptığını görmedim. Kitlerin hazırlanmasında bende sağlıkçı olduğum için ameliyatlarda aktif olarak bulunuyordum. Ameliyatlarda kullanılmayan kit olmadı” dedi. Diğer şirket çalışan Bilgecan T. savunmasında söz konusu işlemlerde paranın kendi hesabına yatmasından dolayı tedirgin olduğunu aktararak, geçen yıl Şubat ayında firmadan istifa dilekçesini yazdığını belirtip, “Firma sahibi 45 gün ihbar sürem boyunca çalışmamı istedi. Bu süre sonunda arabanın anahtarlarını teslim etmek için odasına girdim. Bana, eleman yetersizliği nedeniyle bir süre daha devam etmemi söyledi. Bende bir süre daha çalışmaya devam ettim. Benimde Çanakkale’deki bankadan hesap açmamın nedeni işlemlerin hızlı yapılması ve bankanın daha az komisyon kesmesi. Tolgahan hoca hastalara fiyatı kendi veriyordu. Hüseyin hoca ise Ömer bey ile görüşüp fiyatları buna göre belirliyordu. Her iki hocaya da elden para teslim ettim. Ameliyatlara bende giriyordum. Kök hücre uygulanmayan hasta olmadığını görmedim” diye konuştu. Sanıkların ardından müştekilerin ifadeleri dinlendi. Mahkeme heyeti, sanıkların yurt dışı çıkış yasağıyla tutuksuz yargılanmak üzere tahliyesine karar verirken, mahkeme heyeti davayı ileri bir tarihe erteledi.
Aydın Kuşadası’nda UNESCO onaylı eğitim programı MUNACS’24 başladı Aydın’ın Kuşadası ilçesinde, öğrencilerin gerçek bir Birleşmiş Milletler (UN) delegesi gibi giyinip, fikir alışverişinde bulundukları eğitim programı olan MUNACS 24 başladı. Üç gün sürecek olan programda 22 farklı okuldan yerli ve yabancı 200 öğrencinin yanı sıra öğretmen ve akademisyenler de yer alıyor. Kuşadası’nda Amerikan Kültür Kolejleri Genel Merkezi ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonu’nun desteğiyle 5 yıldızlı bir otelde düzenlenen eğitim programı MUNACS 24 başladı. ‘Dünya için Yapay Zeka: Etik ve Sürdürülebilirliği Yenilikçi Yaklaşımlarla Geliştirme’ ana temasıyla gerçekleştirilen etkinliğe ortaokul ve lise dengi okullardan 200’den fazla yerli ve yabancı öğrenci katılıyor. Üç gün sürecek etkinlikte öğrenciler ülke delegeleri olarak katılacakları konferanslarda, Birleşmiş Milletlerdeki komisyonları temsil eden çeşitli komitelerde yer alacaklar. Komitelerde görev alacak öğrenci delegeler, yapay zekanın etik ve sürdürülebilirlik boyutlarını temsil ettikleri ülkeler olarak ele alacaklar. Delegeler, günümüzün en önemli küresel sorunlarından biri olan yapay zekanın insanlık için sunduğu fırsatları ve riskleri tartışacak, yenilikçi çözümler üretecek ve uluslararası iş birliğinin önemini kavrayacaklar. Bu sayede öğrenciler, uluslararası ilişkiler, diplomasi ve küresel sorunlar hakkında bilgi edinirken, problem çözme, eleştirel düşünme ve iletişim becerilerini de geliştirme imkanı bulacaklar. “Öğrencilerimizi yapay zekanın yer aldığı dünyaya hazırlıyoruz” Teknolojinin hızla ilerlediği dünyada yapay zeka eğitimine dikkat çeken Amerikan Kültür Kolejleri Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Yaraş, “Bu yıl konferansımızın ana konusu yapay zeka. Hızla değişen dünyada yapay zeka giderek hayatlarımızda yer ediyor. Öğrencilerimizi yapay zekanın yer aldığı bir dünyaya hazırlamak için konferansımızı gerçekleştiriyoruz. UNESCO Türkiye Milli Komisyonu’nun desteğiyle gerçekleştirdiğimiz bu konferansın sonuç bildirgelerinin de, ülkemiz ve dünya çapında büyük ilgi göreceğine inanıyoruz” dedi. “Diplomasi açısından çok önemli bir konferans” UNESCO Türkiye Eğitim Komitesi Başkan Vekili Prof. Dr. Mustafa Sever ise, “Çocuklarımızın her açıdan geleceğe hazırlanması bizler için çok önemli. Ayrıca bu konferansın diplomatik yönü de büyük önem taşıyor. Burada farklı komiteleri temsil ederken diplomasi dilini de öğreniyorlar. Farklı ülkeleri, farklı kültürleri tanıma imkanı buluyorlar. Çocuklarımız üç gün boyunca, çağımızın en önemli ürünü yapay zekayı etik ve sürdürülebilirlik kavramları çevresinde tartışma imkanı bulacaklar” diye konuştu. MUNACS 24’ün amacı MUNACS 24’ün, yapay zekanın etik ve sürdürülebilirlik boyutlarını ele almak. Türkiye’nin her bölgesinden ve farklı ülkelerden katılım sağlayacak öğrencilerin bir araya gelerek küresel sorunlara çözüm bulmak için işbirliği yapmalarını sağlamayı da amaçlayan programda, öğrencilerin uluslararası ilişkiler, diplomasi ve küresel sorunlar hakkında bilgi edinmelerini sağlamak amaçlanıyor. Bunun yanında programda problem çözme, eleştirel düşünme ve iletişim becerilerini geliştirmelerine yardımcı olmak gibi amaçları bulunuyor. Konferansın ardından yazılacak sonuç bildirgesinin ise Paris’e gönderilerek Unesco Milli Komisyonu’na iletileceği belirtildi.