TEKNOLOJİ - 09 Kasım 2022 Çarşamba 10:41

Türkiye’de 55 milyonun üzerinde akıllı telefon kullanıcısı var

A
A
A
Türkiye’de 55 milyonun üzerinde akıllı telefon kullanıcısı var

Dünya üzerindeki belirli ülkelerin akıllı telefon kullanıcı sayıları belli oldu. 2021 yılı verilerine göre Türkiye’deki akıllı telefon kullanıcı sayısı 55 milyon 140 bine ulaştı. Liderliği ise 953 milyonun üzerinde akıllı telefon kullanıcısı ile Çin göğüsledi.

Medya takip kurumu Ajans Press'in Statista verilerinden elde ettiği bilgilere göre dünyanın belirli ülkelerindeki akıllı telefon kullanıcı sayıları belli oldu. İlk sıraya 953 milyon kullanıcı ile Çin yerleşirken, 492 milyon kullanıcı ile Hindistan ikinci, 273 milyon kullanıcı ile de ABD üçüncü sırada yer buldu.

Araştırma kapsamına girerek listede yer alan diğer ülkeler ise; Endonezya (170 milyon), Brezilya (118 milyon), Rusya (102 milyon), Japonya (83 milyon), Meksika (74 milyon), Vietnam (66 milyon), Almanya (66 milyon), Bangladeş (61 milyon), İran (57 milyon), Türkiye (55 milyon), Birleşik Krallık (54 milyon) olarak kayıtlara geçti. Akıllı telefon satışları 2021 yılında, 1 milyar 433 milyon seviyesinde yer alırken satışlarda 2009’dan 2015’e kadar üç katından fazla artış yaşandı. Rekor satışın yaşandığı yıl ise 1 milyar 556 milyon ile 2018 yılında yaşandı.

95 bin 605 haber

Ajans Press, akıllı telefonların medya karnesini inceledi. Ajans Press’in 15 bini aşkın yazılı basın, TV kanalları ve internet haber sitelerini incelediği medya araştırmasında, akıllı telefonlarla ilgili 95 bin 605 haber yansıması tespit edildi. Haber yansımalarının yüzde 89’luk kısmı internet sitelerinde yer alırken, yüzde 8’i TV kanallarında yüzde 3’ü ise yazılı basında yer buldu.

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Başkan Kurnaz: "Cenaze hizmetlerimizi 7/24 ulaşılabilir hale getirdik" İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, belediyenin cenaze hizmetlerinin 7 gün 24 saat devam ettiğini söyledi. İlkadım Belediyesi, cenaze hizmetlerinin kapsamını genişletti. İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz’ın talimatı doğrultusunda cenaze hizmetlerinin ekipman ve araç sayısı artırıldı. İlkadım Belediyesi Cenaze Hizmetleri Müdürlüğü, bu doğrultuda çalışma süresini de 7 gün 24 saat olarak güncelledi. İlkadım Belediyesi’nin sosyal belediyecilikte önemli roller üstlendiğinin altını çizen Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, "Belediyemiz bünyesinde değer ve kıymet verdiğimiz hizmetlerden birisi de cenaze hizmetleridir. Vatandaşlarımızın güzel günlerde yanında olduğumuz gibi zor günlerinde de yanlarında olmak asli görevlerimizdendir. Bu noktada Cenaze Hizmetleri Müdürlüğü ekiplerimiz, cenazesi olan hemşehrilerimize en hızlı sürede ulaşarak ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Cenaze hizmetlerimiz kapsamında hemşehrilerimize çadır, sandalye, masa, pide, çay ve su temin ediyoruz. Cenazesi olan vatandaşımızın bu ihtiyaçları düşünmemesi için tüm imkanlarımızı kullanıyoruz. Ayrıca cenaze hizmetlerimizde kullandığımız ekipmanlarımızın ve bu ekipmanları taşıdığımız araçlarımızın sayısını artırdık ve cenaze hizmetlerimizi 7 gün 24 saat ulaşılabilir hale getirdik. Her zaman dediğimiz gibi vatandaşlarımızın her anında hep yanındayız" dedi.
Antalya Kepez’de "Güçlü Kadınlar, Güçlü Yarınlar" konuşuldu Kepez Belediyesi, Türk kadınlarının seçme ve seçilme hakkını kazandıkları 5 Aralık’ta ‘Güçlü Kadınlar, Güçlü Yarınlar’ mottosuyla akademisyen ve hukukçuları buluşturan panele ev sahipliği yaptı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün birçok ülkeden önce 5 Aralık 1934’te Türk kadınlarına armağan ettiği seçme ve seçilme hakkının 91. yılı, Kepez’de düzenlenen ‘Güçlü Kadınlar, Güçlü Yarınlar’ paneliyle kutlandı. Kepez Belediyesi ev sahipliğinde,Konyaaltı Lions Kulübü işbirliğiyle Antalya Bilim Merkezi’nde düzenlenen panelde hukukçu ve akademisyenler bir araya geldi. Moderatörlüğünü Burçin Çakın Boyacı’nın üstlendiği panelde Hukukçu Figen Çalıkuşu ‘Erkek Egemen Toplumda Kadın Olmak’, Prof. Dr. Nurşen Adak ‘Türkiye’de Kadın Hakları Mücadele ve Kazanımları’, Av. Pınar Toğaç Bulut ise ‘Türk Kadınının Siyasi Tarihi’ başlıklı konuşmalar yaptı. "Kadınlar değişirse dünya değişir" Kepez Belediye Başkan Yardımcısı Evrim Yalçın, Başkan Mesut Kocagöz’ün sevgi ve selamlarını ileterek başladığı konuşmasında, "Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere açtığı yolda, Cumhuriyetimizin kadınlarını ön plana çıkaran tarihi bir güne hep birlikte eşlik ediyoruz. Bugünü ‘Güçlü Kadınlar, Güçlü Yarınlar’ başlığıyla daha da anlamlandırarak değerli konuklarımızı ağırlıyoruz. Bu anlamlı günde bizlere destek veren tüm katılımcılarımıza teşekkür ediyoruz. Konyaaltı Lions Kulübü’ne belediyemizle gerçekleştirdikleri iş birliği için ayrıca şükranlarımızı sunuyoruz" dedi. Neşet Ertaş’ın "Kadınlar insandır, biz erkekler ise insanoğlu" sözlerini hatırlatan Yalçın, "Kadınlar değişirse dünya değişir. Kadınlar güzelleşirse, dünya güzelleşir" diye konuştu. "Kadınlar cephede erkeklerle birlikte ülkenin kurtuluşu için büyük mücadeleler verdi" CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı da, kadınların cephede erkeklerle birlikte ülkenin kurtuluşu için büyük mücadeleler verdiğini ve önemli katkılar sunduğunu vurguladı. Atatürk’ün eğitim devrimini hayata geçirirken birçok kadını yurt dışına öğrenim görmeye gönderdiğini hatırlatan Kamacı, "Onlar orada aldıkları eğitimle adeta birer ateş olarak ülkemize dönmüş ve kadın devriminin kıvılcımını yakmışlardır" dedi. Kamacı, kadınların 91 yıl önce elde seçme ve seçilme hakkını kazandıklarını belirterek, "Bu büyük kazanımı elde eden tüm kadınlarımızı kutluyorum" diyerek sözlerini tamamladı. Panelin moderatörü Burçin Çakın Boyacı, "Bugün kalbimiz biraz buruk fakat boynumuz bükük değil. Hala istediğimiz noktada değiliz; kırgınız ama küs değiliz. 91 yıl sonra kadın kotasının hala dolmuyor oluşu bizleri rahatsız etse de, mücadelemizi yüreğimize katık ettik. Yılmayacağız; başımız dik, hak ettiğimizi er ya da geç alacağız" dedi. Seçme ve seçilme hakkının 91. yılını kutladıklarını belirten Boyacı, "Aslında bunu yalnızca bir seçme ve seçilme hakkı olarak görmemek gerekir. Bu hak, kadınların toplumsal hayatta var olabilmesinin, eşitlik mücadelesinin ve özgürleşmesinin temel taşlarından biridir" ifadelerini kullandı. "Kadınlar aktif olarak hayatın içinde" Eski Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ve eski Antalya Milletvekili Hasan Subaşı ise, "Henüz birçok ülkede kadınlara bu haklar verilmemişken, Atatürk Türk kadınına bu hakları kazandırmıştı. Bugün geldiğimiz noktada öğretmenlerimize, doktorlarımıza ve pek çok meslek grubuna baktığımızda kadınlarımızın aktif olarak hayatın içinde yer aldığını ve eşitliği görüyoruz. Ancak kadınların her zaman dile getirdiği ve mücadele verdiği gibi siyaset hayatında bu haklar verildiği günden bu yana ilerleme değil, ne yazık ki zaman zaman gerileme olduğunu da müşahede ediyoruz. Sorun kadınların mücadelesinde değil, belki de Türk siyasetinin çok çekişmeli, çok zorlu bir yapıya dönüşmesindedir. Bu nedenle kadınların mücadelesinin yanında, siyasetin de topyekün bir düzenleme ve iyileştirmeye ihtiyaç duyduğu açıktır" dedi. Konyaaltı Lions Kulübü Başkanı Av. Pınar Toğaç Bulut, 5 Aralık ve 8 Mart’ın toplumda çoğu zaman yanlış anlaşıldığını belirterek, "Kadınlar bu haklarını büyük bir mücadeleyle kazandılar. 1934 yılı öncesinde kadınların başlattığı çok ciddi bir hak arayışı ve örgütlü bir mücadele vardır. Ancak biz bunları çoğu zaman görmezden geliyoruz. Bu nedenle Türk kadını olarak asıl kutlamamız gereken gün bugün. Bugün bizim günümüz; hepimiz için mutlu ve kutlu olsun" diye konuştu. "Sadece kadınların problemi değil" Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı ve AÜ Kadın Çalışmaları-Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nurşen Adak, konuşmasında kadın sorunlarının kadın haklarıyla olan bağını ele aldı. Adak, "Kadın sorunu, sadece kadınların sorunu değildir; aslında kadın–erkek eşitsizliğinin sebep olduğu toplumsal sorunlardır. Bu sorunlar hem kadınların hem erkeklerin sorunudur ve ancak birlikte çözülebilir. Örneğin siyasetteki sorunları sadece kadınlarla konuşarak çözebilir miyiz? Hayır. Bunları erkeklerle dayanışma ve iş birliği içinde çözebiliriz" dedi. "Boşanan kadınlarda şiddet daha yüksek" Türkiye’de kadınlara yönelik şiddet araştırmalarının verilerini paylaşan Prof. Dr. Adak, evli ve boşanmış kadınlar arasındaki şiddet oranlarının arttığını söyledi. Adak, evli kadınların yüzde 26’sının, boşanmış kadınların ise yüzde 62’sinin psikolojik şiddet gördüğünü, ekonomik ve fiziksel şiddet oranlarında da boşanmış kadınların yine daha çok şiddete maruz kaldığını bildirdi. Bu verilerin boşanmış olmanın doğrudan şiddete maruz kalma ihtimalini artırdığını gösterdiğini belirten Adak, "Kadınlar şiddet gördüğü için boşanıyor ancak boşandığı için de şiddet görmeye devam edebiliyor. Bu döngüyü kırmak ise ne yazık ki sanıldığı kadar kolay değil" ifadelerini kullandı. Panelin son konuşmacısı Hukukçu Figen Çalıkuşu, "Erkek egemen toplumda kadın olmak nasıldır? Erkek egemen bir toplumda zamanla bazı şeyler değişebilir; ancak özünde erkek kendisine hak gördüğünü kadına yasak görür" dedi. Kadınlara yönelik şiddet ve yargı süreçlerine de dikkat çeken Çalıkuşu, tahrik indirimlerine değindi. Çalıkuşu, erkek egemen toplumda yetişen birinin kendisini bir kadının yerine koyamayacağını, kadının gözünden bakamayacağını da sözlerine ekledi. Kadınların cinsiyetçi bir sistem fanusu içine hapsedildiğini savunan Çalıkuşu, "Bugün 5 Aralık" diyerek, Atatürk’ün 5 Aralık’ta kanunun kabul edilmesinin hemen ardından söylediği bir sözü şöyle hatırlattı: "Bu sözü özellikle önemsiyorum. Atatürk o konuşmasında sıcağı sıcağına şöyle diyor: ‘Kadına Seçme ve Seçilme Hakkı Kanunu, Türk kadınına sosyal ve siyasi hayatta bütün milletlerin üstünde yer vermiştir.’ Belli ki Mustafa Kemal Atatürk şunu düşündü: Eğer kadın seçme ve seçilme hakkına kavuşursa, toplum sosyal hayatta da büyük bir dönüşümü başaracaktır. Ama biz bunu başaramadık" dedi.