ÇEVRE - 12 Temmuz 2021 Pazartesi 11:38

Türkiye'nin en uzun yeraltı gölü mağarası yeniden ziyaretçileri ile buluştu

A
A
A
Türkiye'nin en uzun yeraltı gölü mağarası yeniden ziyaretçileri ile buluştu

Yağış ve mevsim geçişleri nedeniyle taş ve kaya düşme tehlikesi bulunduğu gerekçesiyle 1,5 yıl önce ziyarete kapatılan dünyanın 3'üncü, Türkiye'nin ise en uzun yeraltı gölü mağarası yeniden ziyaretçileri ile buluştu.

İbradı'da bulunan ve imzalanan sözleşmeyle işletmesi İbradı Belediyesine verilen Altınbeşik Mağarası ziyarete açıldı.

Türkiye'nin en uzun yeraltı gölü mağarası yeniden ziyaretçileri ile buluştu

Türkiye’nin en büyük yeraltı gölü mağarası Altınbeşik Mağarası, Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile İbradı Belediyesi arasında yapıla protokol ile 5+5 yıl olarak İbradı Belediyesi tarafından işletiliyor.

“Görsel güzellik”

Antalya'nın İbradı ilçesindeki Türkiye'nin en büyük, dünyanın üçüncü büyük yer altı gölüne sahip Altınbeşik Mağarası, her mevsim yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı oluyor. İçindeki sarkıt ve dikitlerle görülmeye değer manzaralar sunan Antalya Altınbeşik Mağarası, beyaz renkli traverten ve içindeki gölet oluşumlarıyla ziyaretçilerinin ilgisini çekiyor. İçindeki sarkıt ve dikitlerle dikkati çeken Antalya Altınbeşik Mağarası, beyaz renkli kalın traverten ve içindeki gölet oluşumlarıyla ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor.
Su derinliğinin bazı yerlerde 40 metreyi bulduğu mağaraya gelen turistler, etkileyici doğa oluşumunu kiraladıkları botlarla görme imkanı yakalıyor.

Türkiye'nin en uzun yeraltı gölü mağarası yeniden ziyaretçileri ile buluştu

Mağarayı ziyaret eden Alman turist Sabine Sehmeissmer, mağaranın gösterişi ve büyüklüğü karşısında çok etkilendiğini, Türkiye'nin güzelliğinin bilinenden daha büyük olduğunu söyledi. Ziyaretçilerden Şaban Tıraş, ilk defa geldiği mağaradan etkilenilmemesinin mümkün olmadığına dikkati çekti.

Türkiye'nin en uzun yeraltı gölü mağarası yeniden ziyaretçileri ile buluştu

Nevşehir'den Altınbeşik Mağarasına 5 yıl önce gelen Ebru Adıyaman, üçüncü kez tekrar Altınbeşik Mağarasını ziyaret ettiğini söyledi. Adıyaman, "Nevşehir'de turizm işi ile uğraşıyorum. Burayı 3yıl önce ikinci kez ziyaret etmiştim. Bu eşsiz güzelliği görmek için yeniden geldim. Torosları zaten eşsiz güzellikleri yeşili bol oksijeni ve köyleriyle biliyoruz. Fakat Avrupa'nın üçüncü, Türkiye'nin en büyük yer altı gölüne tekrar geldim ve burası gerçekten eşsiz bir güzellik. Eşsiz bir mavisi var. Travertenleri Pamukkale gibi bir harika. Mağaranın içerisine girdikten sonra sessizlik huzur ve muhteşem bir görüntüsü var. Buraya herkesin gelmesini istiyorum. Çünkü, Toroslar sadece yeşilden oluşmuyor. Bota biniyorsunuz. İçerisi serin ve muhteşem bir gezinti yapıyorsunuz. Bu muhteşem güzellik anlatılmakla bitmez." dedi.

Türkiye'nin en uzun yeraltı gölü mağarası yeniden ziyaretçileri ile buluştu

Altınbeşik mağarası hakkında

Antalya’nın İbradı ilçesi Ürünlü Mahallesi sınırlarında bulunan Altınbeşik Mağarası, milyonlarca yıllık sürecin izlerini taşıyor. İbradı ilçesine 13,5, Ürünlü köyüne 4 kilometre uzaklıktaki 2 bin 500 metre uzunluğundaki Altınbeşik Mağarası, içindeki sarkıt ve dikitler görülmeye değer bir doğa harikası. Türkiye’nin en büyük, dünyanın üçüncü büyük yer altı gölüne sahip Altınbeşik Mağarası adını üst kısmında yer alan Altınbeşik Tepesi’nden alıyor.

Türkiye'nin en uzun yeraltı gölü mağarası yeniden ziyaretçileri ile buluştu

Denizden 450 metre yükseklikte olan mağara 1966 yılında Türkiye speleoloji derneği kurucusu ve onursal başkanı Dr. Temuçin Aygen tarafından keşfedilip, 1994 yılında ise milli park olarak ilan edilmişti.

Ayşe Çatlı
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Edremit’te muhtarlar toplantısı yeniden başladı Edremit Belediye Başkanı Mehmet Ertaş, göreve başlamasından sonra muhtarlarla aylık değerlendirme toplantılarını yeniden başlattı. Meclis salonunda muhtarlarla bir araya gelen Başkan Ertaş, tabana yayılan katılımcı bir yönetim anlayışı ile vatandaşa hizmet için birlik içerisinde çalışacaklarını ifade etti. Edremit Belediyesi’nde mahalle muhtarları ile aylık değerlendirme toplantıları başladı. Belediye Başkanı Mehmet Ertaş başkanlığında yapılan toplantıda muhtarlarla birlikte Başkan Yardımcısı Cavit Cebeci, belediye meclis üyeleri ve belediyede ki daire müdürleri de yer aldı. Başkan Mehmet Ertaş, halkçı bir yönetim anlayışı ile tabana yayılan bir yönetim anlayışı içerisinde muhtarlar, esnaf odaları ve sivil toplum kuruluşları ile birlik ve beraberlik içerisinde hareket edeceklerini ifade etti. Her ay belediye meclis toplantısı öncesinde muhtarlarla buluşacaklarını kaydeden Başkan Ertaş, “Her türlü öneriye açık bir şekilde “ben yaptım oldu” değil ortak akılla birlikte karar vereceğiz. Halkımıza hizmet noktasında bir ve beraber hareket edeceğiz. En kısa yoldan halkımızın sorunlarına çözüm üretip hizmeti ulaştırma amacıyla çalışacağız” dedi. Mahalle muhtarları da tek tek söz alarak hem kendilerini tanıttılar hem de sorunlarını anlattılar. Doğalgaz hatlarının uzatılması ve bozulan yolların yapılması gibi konular başta olmak üzere mahalleleri ile ilgili istek, öneri ve şikayetlerini bildirdiler. Başkan Ertaş, yol yapım ve onarım için 14 ayrı ekibin sahada olduğunu kaydetti, sorunların ortadan kaldırılması için hızlı bir şekilde çalıştıklarını vurguladı.
Giresun Kadınlar baharla birlikte pazarda doğal ürünleri satıyor Baharın gelmesiyle kadınlar pazarındaki ürün çeşitliliği de arttı. Çoğu doğada kendiliğinden yetişen dikenucu, geldirdik, kabalak gibi bitkileri toplayarak kendi yetiştirdikleri ürünlerle beraber ilçe pazarında satan kadınlar aile ekonomilerine katkı sağlıyor. Giresun’un köylerinde yaşayan kadınlar, evde yaptıkları yöresel ürünler ile yetiştirdikleri sebze ve meyveleri ilçelerin pazarlarında satarak aile ekonomilerine katkı sağlıyor. Kendi yetiştirdikleri ürünlerle beraber, doğada kendiliğinden yetişen bitkilerin de pazarda yoğun ilgi gördüğünü anlatan Atike Sefer, “Bahar mevsimi geldiği için pazarda sattığımız ürünlerde arttı. Kendi yetiştirdiğimiz lahana, bezelye, kıvırcık, yeşil soğan gibi ürünlerin yanı sıra doğada kendiliğinden yetişen kabalak, galdirik, dikenucu olarak bilinen melocan da toplayarak pazara getiriyoruz. Bu tezgahta sattığım her şey organik ve tazedir. Köyde sabah erken saatlerde tarlalardan topladığım sebze ve meyveleri pazara getiriyorum. Yeter ki üretim olsun üretilen her şeyin pazarda müşterisi oluyor” dedi. Üretilen her ürünün pazarda yeri var Her ne kadar kadınlar pazarı olsa da üreten herkese pazarda yer olduğunu ifade eden Aydın Öztürk ise, “Artık köylerde pek üreten kalmadı. Köylüler de gelip lahanasını pazardan alır duruma geldi. Oysaki köylerde sadece ekip diktiğin değil doğada kendiliğinden yetişen birçok bitki de ihtiyaçlarını karşılamaya yetiyor. Ben bir emekli olmama rağmen köyde üretip gelip pazarda satıyorum ve ihtiyacımı karşılıyorum. Üreten herkese pazarda yer olduğu gibi üretilen her şeyinde alıcısı oluyor” dedi.