Ödüllü romanı “Evvel Zaman İhtilali” ile büyük beğeni toplayan Faruk Yıldız, öğrencilerle edebiyat söyleşilerini sürdürüyor. Yıldız’ın bu seferki adresiyse Burdur’daki Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’ydi. İnonatif Düşünce ve Uygulama Kulübü tarafından Zeliha Tolunay Yüksek Okulu Konferans Salonunda düzenlenen etkinlikte konuşan Yazar Faruk Yıldız, “Edebiyat ve Kitap bize neler Katabilir?” konusunda bilgi ve tecrübelerini paylaştı. Son yüzyılın insanlık tarihi açısından kritik dönemlerden biri olduğunu belirten Yıldız, “İnsanoğlu bilgi ve teknik gelişmenin onu mutluluğa kavuşturacağına inandı. Fakat işler yolunda gitmedi. Sanayi inkılabıyla insanlık dünya savaşlarına ve ruhi boşluğa sürüklendi. İşlerin yolunda gitmediğini ilk fark eden edebiyatçılar oldu” dedi.
“İLK İNSAN, İLK HİKAYE İLE BAŞLAR”
“İnsan neredeyse edebiyat ve anlatı oradadır. İlk insan, ilk hikaye ile başlar. Bu yüzden edebiyatı bir zümrenin meşguliyeti olarak görmemeliyiz” diye devam eden başarılı yazar, “Hikaye kurma becerisi hayatın özünde var. Hepimiz kendi hikayemizin hem kahramanı hem de yazarıyız. Edebiyatın sunduğu zenginlikten hepimizin faydalanması gerekir. Bugün en üst düzey yöneticilerin drama ve hikaye kurma üzerine eğitim alması beklenir. Kişisel gelişim dediğimiz olgunun zirvesinde hikaye kurabilme becerisi vardır” ifadelerini kullandı.
“ÜRETMEDİĞİ ŞEYİN TÜKETİCİSİ OLUR İNSAN”
İnsan beyninde bir olayı yaşamak ve okumak arasında nörolojik olarak çok az fark olduğunun bilimsel olarak ispatlandığını anlatan Faruk Yıldız, “Bu, hayatımızı zenginleştirmek için edebiyatın gücünü bize gösteriyor” dedi. Her fikrin sosyal hayata uygulanmak istendiğinde bir hikayeye muhtaç olduğunu kaydeden Yıldız, “Bugün kullandığımız tekniğin, sosyal hayatın bir yerlerde kurgulandığını, hikayesinin yazıldığını bilmeliyiz. Üretmediği şeyin tüketicisi olur insan. Biz kendi hikayemizi yazmadıkça başkalarının yazdıklarını yaşamaya mecburuz” diye konuştu.
Programın sonunda öğrencilerin sorularını yanıtlayan başarılı yazar, onlar için kitaplarını da imzaladı.
