GÜNDEM - 25 Şubat 2016 Perşembe 15:03

Van’da 668 esnaf kepenk kapattı

A
A
A
Van’da 668 esnaf kepenk kapattı

Van Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Muhittin Aydemir, bölgede yaşanan olaylar ve çatışmalardan dolayı 668 esnafın kepenk kapattığını söyledi.

Van’da yaşanan depremler sonrası toparlanamayan kentte bir de bölgede yaşanan olayların ekonomiyi etkilediğini ifade eden Van Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Muhittin Aydemir, günden güne birçok esnafın kepenk kapatmak zorunda kaldığını belirtti. Aydemir, “Son dönemlerde ülke genelinde olduğu gibi bölgemizde de yaşanan ekonomik nedenlerle esnafımız sıkıntılı günler yaşamaktadır. Bu ekonomik sıkıntılardan dolayı 2015 yılında toplamda 668 iş yeri kapanmış oldu. Kapanan iş yerleriyle beraber 121 iş sahibi esnafımız mesleğini küçültmeye gitmiştir. Bazı esnafımız iki iş yerinden birini kapatarak iş alanına devam etmiştir. Esnafın yükünü hafifletilmesi için vergi telkininin yapılmasını ve kamu ile özel sektör bankacılık sisteminde geçilmelidir. Van'da 2011 yılında meydana gelen depremden sonra önce bir yıl, ardından da bir kaç kez kademeli olarak ertelenen vergi ödemeleri için Van esnafları olarak esas beklentimiz, geçmişte Kocaeli'nde olduğu gibi vergi terkini yapılmasıdır. Van'da yaşanan deprem ve devamındaki olaylar nedeniyle ekonomik dengeleri bozulan esnaf; çek, kredi ve banka ödemelerini düzenli yapamadığı için kredi sicili bozuldu. Sicili bozulan esnafın tefecilere mahkum olmaktan kurtarılması için kamu ve özel sektör bankacılık sisteminde de geçerli olabilecek şekilde sicil affı getirilebilir” dedi.

“ULUSAL MARKETLERİN SAYISI 350’İ BULDU”

Van merkez ve mahallelerde olmak üzere çoğalan ulusal marketlerin çalışma sürelerine yeni düzenleme getirilmesi gerektiğini de vurgulayan Aydemir, “İlimizde sayıları 350'yi bulan AVM'lerin çalışma şartlarını ve sürelerini düzenleyen ve meclis genel kuruluna gelmek üzere olan yasa gibi, büyük marketlerin de şehir dışına taşınması ve çalışma sürelerinin düzenlenmesine yönelik bir yasanın hazırlanması, esnafın varlığını sürdürebilmesine önemli katkıda bulunabilir. Ulusal satış merkezi zincirlerinin mahalle bakkalı mantığı ile her mahallede açtığı marketler nedeniyle küçük esnaf iş yapamaz hale geldi. Zincir marketlerin her şubesinden 2 kişi çalışırken, 20 küçük esnafın işine engel oluyor. Vergi dairesi ve belediye tarafından yapılması gereken iş yeri denetimlerinin düzenli bir şekilde yapılması ve kayıtsız esnafın kayıt altına alınması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“EKONOMİNİN CANLANMASI İÇİN BUNLAR YAPILMALI”

İran ile Türkiye arasındaki Kapıköy Sınır Kapısı ile Hakkari Esendere Sınır Kapısı’nın açılması ve 24 saat hizmet verir hale getirilmesi gerektiğini de sözlerine ekleyen Aydemir, “Sınır kapılarındaki işlemler kolaylaştırılarak Van ticareti için önemli bir potansiyel olan İranlı turistlerin gelişi kolaylaştırılmalıdır. Sınır ticareti büyük işletmelerin yaptığı bir ticaret olmaktan çıkarılıp, küçük işletmelerin de yapabileceği bir ticaret haline getirilmeli. Sınır ticaretinin kapsamı genişletilerek ihracat ve ithalata konu olan her mal ve hizmet sınır ticaretinin de konusu olmalı. Belirlenecek kotalar içerisinde her esnaf bundan yararlanabilmeli ve sınır ticareti, ekonomik sıkıntı çeken esnafımız için ferahlık sağlayan bir pencere gibi olmalıdır. Bölgedeki imalat sanayi ve turizm işletmelerine, hizmet sektörüne proje karşılığı hibe desteği sağlayan kalkınma ajanslarının verecekleri hibeler için Kalkınma Bakanlığınca tahsis edilecek ödenek miktarı arttırılabilir. Son zamanlarda kentte büyük bir sorun haline gelen elektrik kesintilerinin önüne geçilmesi için, altyapı çalışmalarının düzeltilmesi gerekiyor. Van ve ilçelerde deprem öncesi ve depremden sonra uygulanmaya başlanan kentsel dönüşüm projeleri çok yavaş ilerliyor. Bu da halkın sorun yaşamasına ve projeler ile ilgili olumsuz düşüncelerin oluşmasına neden oluyor. Ayrıca depremde ağır hasarlı ve ahşap olan binaların önemli bir kısmı mesken ve iş yeri olarak kullanılmaya devam ediyor. Can ve mal güvenliği açısından büyük risk oluşturan ağır hasar raporu bulunan söz konusu binaların yıkılması, orta hasarlı binaların ise bir an önce güçlendirilmesi gerekiyor. Son olarak 6’ncı bölge kapsamında bulunan Van'a yatırımcıları, Türk Cumhuriyetleri'ne, Ortadoğu'ya ve Uzakdoğu'ya ihracat avantajlarını sunarak yatırım yapmaya davet ediyoruz. Ancak Van'dan tarifeli uluslararası uçuşların bulunmaması, Van-İran, Van-Irak, Van- Azerbaycan ve Van-Gürcistan gibi bölge ülkeleri başta olmak üzere ihracat potansiyeli olan ülkelere ulaşımı zorlaştırmaktadır. İstanbul üzerinden yapılan ulaşım da zaman kaybına neden olmaktadır. Bu nedenle Van'a davet edilecek yatırımcılar, Van Havalimanı’ndan bölge ülkeleri başta olmak üzere uluslar arası tarifeli uçak seferleri ile desteklenmelidir” ifadelerini kullandı. 

SERKAN ASLAN
VAN 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Bitki özlerinden ekmekte küflenmeyi geciktirecek katkı maddesi ürettiler Zonguldak’ta 6. sınıf öğrencisi Ayşe Eslem Yangın, bitkilerin küflenme üzerindeki etkisine bakmak için çalıştığı projesiyle, TÜBİTAK Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’nda bölge birinciliği kazandı. Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı Bilim ve Sanat Merkezi 6. sınıf öğrencisi Ayşe Eslem Yangın, ekmeklerin daha geç küflenmesini sağlayacak doğal bir madde üretti. Danışman öğretmeni Burcu Atabey Özdemir ile birlikte çalışmaya başlayan Yangın, doğadaki bitkileri ve özelliklerini araştırdı. Yangın, çevresinden öğrendiği tüketilebilir bitkilerin özelliklerine yoğunlaşarak bitki özütleri elde etti. Bu özütleri kullanarak ekmekler hazırladı. Özütlerin bitkilerde küflenme süresi üzerindeki etkisini inceledi. Ot çayı özütünün küflenmeyi geciktirdiğini gözlemleyen Yangın, aynı özütleri kullanarak oluşturduğu biyobozunur ambalajlarında ekmeklerde aynı etkiyi gösterdiğini gözlemledi. Ayşe Eslem Yangın, projesiyle TÜBİTAK 2204-B Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması Ankara Bölge Finali’nde 1. olarak Türkiye Finali’ne katılmaya hak kazandı. Projesini gazetecilere anlatan Yangın, “Doğal gıda katkı maddeleriyle küflenmeyi önleyelim adlı proje yaptım. Bu projeyi yapmamın sebebi de bitkilerin küflenmeye olan ilgisine bakmak. Küflenme dünyanın bir sorunu olduğu için ben bu sorunu biraz da olsa engellemek istedim. Bazı bitkileri kullanarak bunların özlerini çıkartıp hem biyobozunur ambalaj hem de bunlardan ekmek yaptım. Bitki özütlerini soxhlet ekstraksiyon cihazında özütledim. Özütleme işlemi sonunda da özütleri kahverengi cam şişelere koyarak +4 derecede buzdolabında sakladım. Sonra bunlardan ekmek yaptım. Ekmekte sadece su yerine bitki özütlerini kullandım. Kullandığım bitkiler ot çayı, kuşburnu, ayva yaprağı, çakal eriği bu bitkilerin özütleriyle hazırlanan ekmekleri streç filme sararak her hafta boyunca ne kadar küflenip küflenmediğine baktık. Sonra bunları bir grafik haline getirdik. Ot çay özütü katkılı ekmek üç hafta boyunca küflenmeden dururken diğerleri küfleniyor. Ot çayı özütü katkılı ekmek dördüncü hafta başlarında küfleniyor. Ekmekleri desteklemek için biyobozunur gıda ambalajları yaptık. Biyobozunur gıda ambalajlarının içerisine gliserin, saf su, bitki özütü ve jelatin kattık. Bunları yaptıktan sonra kalıplara dökerek 24 saat boyunca oda koşullarında beklettik. Katkısız ekmekleri bunların içerisinde iki hafta boyunca beklettik. Ne kadar küflenip küflenmediğine baktık. Ot çayı özütü katkılı biyobozunur ambalajına sarılı ekmek dilimlerinde hiç küflenme olmuyorken katkısız biyobozunuru gıda ambalajına sarılı ekmek diliminde küflenme en fazla oluyor. Benim önerilerim ot bitkisinin kimyasal içeriği konusunda üst derece bilimsel araştırmalar yapılabilir. Küflenmeyi önleme mekanizması anlaşılabilir. Hem sadece ekmekte değil diğer gıdalar ve raf ömrünün arttırılıp arttırılmayacağına bakılabilir. Ben bu projem ile TÜBİTAK Ankara bölge birinciliğini elde ettim” dedi. Projesinin ekmek israfına da olumlu katkılarının olabileceğini sözlerine ekleyen Yangın, “İnsanlar ekmeği çok alıyor. Çok alınınca da yenmeden çöpe atılıyor. Ayrıca bu bitki özütlerini katarak ekmeğin ömrünü uzattıkça yenme süresini arttırıyor. Bu bitkileri ben amcamla yazın tarlaya çıktığımda topluyordum. Bu bitkilerden ot çayı bölgemize has bir bitkidir” ifadelerini kullandı.