EKONOMİ - 19 Ekim 2016 Çarşamba 11:38

Vodafone'un araştırmasına göre inşaat sektörünün dijitalleşme endeksi yüzde 47 oldu

A
A
A
Vodafone'un araştırmasına göre inşaat sektörünün dijitalleşme endeksi yüzde 47 oldu

Vodafone, inşaat sektörünün dijitalleşme haritasını çıkardı. Vodafone'un elde ettiği sonuçlara göre, inşaat sektörü yüzde 47'lik dijitalleşme endeksi ile Türkiye ortalaması olan yüzde 53'ün altında kalıyor.

Vodafone, kurumların dijitalleşmesi hedefiyle hayata geçirdiği 'Yarına Hazırım Platformu' kapsamında işletmelerin ardından sektörleri de mercek altına aldığını açıkladı. Yapılan açıklamaya göre; inşaat sektörünün röntgenini çeken Vodafone, şantiyeden proje ekiplerine, sektörün her kademesinde uçtan uca dijitalleşme için gerekli verileri ortaya koydu. Vodafone Türkiye Kurumsal İş Birimi tarafından yapılan araştırmada toplam bin 308 firmanın dijitalleşme endeksi hesaplandı. Buna göre, yaklaşık 63 bin işletmenin faaliyet gösterdiği ve 2 milyon çalışanla yüzde 10'luk istihdam payına sahip olan inşaat sektörünün yüzde 47'lik dijitalleşme endeksi ile Türkiye ortalaması olan yüzde 53'ün altında kaldığı görüldü. KOBİ pazarının en büyük sektörü olarak Türkiye'nin ekonomik kalkınmasında önemli bir yere sahip olan inşaat sektöründe, var olan çözümlerin kullanılmadığı, özellikle şantiyelerde dijitalleşme için atılması gereken adımların olduğu tespit edildi.

Sektörleri dijitalleştirmenin ilk adımının ilgili sektörü çok iyi anlamak, ikinci adımın ise ihtiyaca uygun çözümler sunmak olduğunu belirten Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy, "Vodafone Türkiye Kurumsal İş Birimi olarak, Türkiye'nin Dijital Dönüşümüne liderlik etme vizyonumuz doğrultusunda, ülkemizdeki işletmelerin telekomünikasyon ihtiyaçlarına yönelik uçtan uca çözümler geliştiriyor ve uyguluyoruz. Bu kapsamda, sadece kurumların değil sektörlerin de 'dijital iş ortağı' olarak tek çatı altında sunduğumuz çözümlerle, dijital bağlantılı yaşamı kolay ve erişilebilir kılmayı hedefliyoruz. Öncelikle ihtiyacı anlamaya yönelik kapsamlı araştırmalar gerçekleştiriyor; daha sonra sektörel ihtiyaçlara uygun çözümler geliştiriyoruz" dedi.

Bu doğrultuda, Yarına Hazırım Platformu ve Vodafone Dijitalleşme Endeksi ile sektörlerin dijitalleşme endeksini ölçtüklerini belirten Aksoy, "İlk olarak, Türkiye ekonomisinin lokomotifi inşaat sektörünün röntgenini çektik ve bu sektörün Dijitalleşme Endeksi'nin yüzde 47 ile Türkiye ortalaması olan yüzde 53'ün altında kaldığını gördük. Bu sonuç bize inşaat sektöründe dijitalleşmeyi artıracak önlemlerin hızla alınması gerektiğini gösteriyor. Vodafone olarak, biz de buradan yola çıkarak inşaat sektöründe hizmet veren her firmayı uçtan uca dijitalleştirecek bir portföy geliştirdik. Sektörün en büyük ihtiyacı şantiye alanlarını uzaktan denetlemek, 7/24 ofis dışında olduklarında proje dosyalarına erişebilmek, yeni yapılan konut /ofis projeleri için müşteri bulmak olarak öne çıkıyor. Şantiye denetim paketi ile firmalar, şantiye alanında ustaların giriş/çıkışlarını takip edebilir, şantiyedeymiş gibi biten uygulamaların görüntülerini denetleyebilir, görev ataması yaparak işin zamanında bitmesini kontrol altına alabilir. Proje tanıtım ve satış paketi ile yeni biten projelerini müşteri kitlesine tek bir tuşla duyurarak satışlarını artırabilir, müşterilerinin özel günlerini kutlayarak bağlılığını yükseltir. 7/24 İş Paketi ile ofis dışında nerede olurlarsa olsunlar firmalar tüm eskizlerini, proje dosyalarını, tekliflerini ceplerinde taşıyabiliyor. Bulut ortamında güvenle dosyalarınızı saklarken, yüksek boyutta e-mail gönderip alabiliyor" ifadelerini kullandı.

Vodafone'un Yarına Hazırım Platformu'na katılarak Dijitalleşme Endeksi'ni hesaplayan inşaat şirketlerinden elde edilen verilere göre; Her 10 işletmeden 6'sının proje tanıtımını etkili yaparak müşteri yönetimini ve bağlılığını artıracak çözüme ihtiyacı var. Ancak, işletmelerin yüzde 64'ü proje tanıtım ve yeni satış imkanı sağlayan çözümleri kullanmıyor. Bu çözümleri kullanan işletmeler ise yüzde 35'e varan oranda daha fazla müşteri adayına erişim sağlıyor.

Her 10 firmadan 4'ünün şantiye alanında ve ofis dışında ustası, kalfası ya da satış elemanı bulunuyor. Ancak, yüzde 80'i şantiyelerini denetleyebilecekleri ya da satış ekipleri ile anlık iletişim kurarak onları uzaktan yönetebilecekleri bir uygulamayı kullanmıyor. İnşaat sektörünün en büyük ihtiyacını 7/24 iş takip çözümlerinin kullanılması oluşturuyor. Sektör çalışanları, proje dosyalarından tekliflerine, tüm belgeleri her an her yerde yanlarında taşıyabiliyor. Dosyalarını bulut ortamında güvenle saklayarak yüksek boyutta e-posta gönderip alarak iş verimliliğini artırabiliyor.

Yapılan açıklamaya göre; Vodafone, inşaat sektöründe dijitalleşme endeksini hesaplayan işletmelere farklı ihtiyaçlarına özel verimliliklerini artırmaları için öneriler sunduğunu belirterek, bu kapsamda, sektörde bugüne kadar çok sayıda şirketin dijitalleşmesini sağladığını kaydetti. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Dilimli Barajı Sulaması 1. kısım yapım işinin sözleşmesi imzalandı Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde 14 bin dekarlık tarım arazisini suya kavuşturacak Dilimli Barajı Sulaması 1. kısım yapım işinin sözleşmesi imzalandı. Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde 14 bin dekarlık tarım arazisini suya kavuşturacak Dilimli Barajı Sulaması 1. kısım yapım işinin sözleşmesi imzalandı. Su tutan Dilimli Barajı’ndan alınacak suyu Yüksekova ilçesindeki verimli topraklarla buluşturacak sistemin 2028 yılının ilk çeyreğinde hizmete girmesi planlanıyor. Dilimli Barajı Sulaması 1. Kısım Projesi kapsamında 60 kilometreyi aşkın boru hattı döşenmesi, 25 kilometreden uzun işletme ve bakım yolu yapılması ve boru hatları üzerindeki sanat yapı inşaatlarının tamamlanması planlanıyor. 535 milyon TL tutarındaki projenin 2028 yılının ilk çeyreğinde hizmete sunulması öngörülüyor. İlk etabın hizmete girmesiyle işlenecek 14 bin dekarlık tarım arazilerinden yıllık 110 milyon liralık gelir elde edilmesi ve bin 300 kişiye istihdam sağlanması öngörülüyor. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, tarımsal üretimde suya göre tarımın ve su verimliliğinin ön plana çıktığı politikaları kararlılıkla uygulamaya koyduklarını hatırlatarak toplulaştırma, sulanan tarım arazilerini artırma ve modern sulama sistemlerini yaygınlaştırma gibi yapısal dönüşümlere ağırlık verdiklerine dikkati çekti. "Son 22 yılda hayata geçirdiğimiz bin 733 sulama projesiyle sulanan alan miktarını 48 milyon dekar artırarak 71 milyon dekara yükselttik" diyen Yumaklı, hizmete aldıkları sulama yatırımları ile aynı tarladan aynı üretim sezonu içerisinde 2 veya 3 ürün alınmasını sağladıklarını bildirdi. "75 bin dekarlık geniş bir tarım arazisini suyla buluşturmuş olacağız" Yumaklı, sözleşmesi imzalanan Dilimli Barajı sulamasının ilk etabının tamamlanmasıyla da bölgedeki tarım arazilerinin ihtiyaç duyduğu suyun, borulu ve basınçlı modern sulama teknikleri ile verimli topraklara sağlıklı bir şekilde ulaştırılacağının altını çizerek, şunları kaydetti: "Proje tamamlandığında sulamanın damla ve yağmurlama şeklinde yapılacak olması, su kaynaklarımızın etkin bir şekilde kullanılmasını sağlayacağı gibi tasarruflu ve ölçülebilir su kullanımını da teşvik edecek. Bugün sözleşmesi imzalanan projeyi 2028’in ilk çeyreğinde, sulama sezonu başlamadan hizmete alacağız. Projenin tamamı hizmete girdiğinde ise 75 bin dekarlık geniş bir tarım arazisini suyla buluşturmuş olacağız. Projenin Hakkari’ye ve Yüksekova’ya hayırlı olmasını, çiftçilerimize, üreticilerimize bereket getirmesini temenni ediyorum."
Erzurum Erzurum’un dağlarında kar, bağlarında kiraz var Geniş bir coğrafyaya ve farklı iklim özelliklerine sahip olan Erzurum’da yüksek kesimlerde kar eksik olmazken, düşük rakımdaki yerleşim alanlarında meyveler yetişmeye başladı. Erzurum’un Oltu ilçesinde yüksek kesimlerde karlar henüz erimemişken Ayvalı Mahallesi’nde dut, kiraz, can eriği ve çilekler yetişmeye başladı. Ayvalı’da bahçe sahibi Musa Demir, bahçesinde bu günlerde yetişen meyvelerden herkese tattırıyor. Dağlarının zirvesinde kar bulunan ve Oltu’ya 70 kilometre uzaklıktaki Ayvalı Mahallesi’nde mayıs ayının ilk haftalarında meyveler ağaçlarda kendilerini gösterdi. Ayvalı Mahallesi’nin eski muhtarı Musa Demir, "Bugün mayıs ayının ilk günlerinde bahçemizde kiraz, dut, can eriği ve çileğimiz mevcuttur. Yemek için tüm eş dost akraba ve arkadaşlar gelebilirler, bahçemizden tadabilirler. Bu kirazları toplamak çok zor ve ben de yalnız toplayamıyorum. Buyursun gelsinler kendileri toplayıp yesinler" şeklinde konuştu. Bahçeyi ziyaret eden Öner Elibol ise, "Bugün farklı bir güne şahit olduk. Adeta üç mevsimi bir anda yaşadık. İlçemizde bulunan Kırdağ’da önce kar yedik sonra yarım saatlik bir yolculuğun ardından Ayvalı Mahallesi’ne geldik. Bu güzel mahallemizde Musa kardeşimizin bahçesinde yetişen kiraz, dut, can eriği ve çileklerinin tadına baktık. Musa kardeşimize misafirperverliğinden dolayı çok teşekkür ederiz" dedi.
Samsun Türkiye’nin sağlık turizmine katlı sağlayacak yeni estetik kliniği Samsun’da açıldı Samsun’da yeni bir estetik kliniği açan Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzm. Opr. Dr. Emre Kıymık, “Yerli ve yabancı hastalara hitap etmek, sağlık turizmine katkı sağlamak istiyoruz" dedi. Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzm. Opr. Dr. Emre Kıymık’ın Atakum ilçesi Güzelyalı Mahallesi’ndeki estetik kliğini düzenlenen törenle açıldı. Çok sayıda davetlinin katıldığı açılış töreninde kurdele kesildi. Kliniği açma amacının danışanlarına kaliteli ve üst düzet hizmet sunarak Samsun’un ve Türkiye’nin sağlık turizmine katkı sağlamak olduğunu ifade eden Opr. Dr. Emre Kıymık, "Bu kliniği açma amacım bize gelen danışanlarımıza çok kaliteli, üst düzey hizmet sunabilmektir. Geçirmek istedikleri operasyonlar hakkında ayrıntılı bilgiler vererek sunumlarla onları bilgilendirebilmektir. Bütün bu ameliyat süreçlerini başarılı bir şekilde yönlendirebilmektir. Tabii ki tek yaptığımız işlemler cerrahi işlemler değil, estetik işlemler dediğimiz bir sürü halk arasında bilinen ismiyle botulinum toksin, dolgu, PRP, ip askı gibi uygulamalarda yapmaktayız. Biz plastik cerrahlar genellikle hep estetik cerrahi üzerine tanınırız. Bütün bunların haricinde de bir takım hastalıkların tedavilerini de yapmaktayız. Deri kanseri cerrahileri, çenedeki yapısal bozukluklara bağlı olarak gelişen bir takım ameliyatlarımız var. Çene ilerletme, gerileme ameliyatları yapıyoruz. Meme kanseri sonrası memenin yeninde oluşturulması ameliyatları yapıyoruz. Kliniğimizde bütün bunlara dair hizmet vermeyi planlıyoruz" diye konuştu. "Samsun şehrimize hem de ülkemize katma değer oluşturmak istiyoruz" Bu tarz kliniklerin Samsun’daki sağlık turizmini ciddi manada attırması öngörüldüğünün altını çizen Opr. Dr. Emre Kıymık, "Sebebi ise özel ve kaliteli hizmet verilen sağlık kuruluşları ne kadar çok artarsa dış ülkelerden sağlık turizmi için daha çok insan ülkemize çekebiliriz. Bu çok önemli ve değerlidir. Biz de klinik olarak sağlık turizmi yetki belgemizi alma sürecindeyiz. Bu süreç tamamlanınca bizler de sağlık turizmine Samsun adına ülkemizi daha iyi hale getirerek dışardan kendi marka ve reklamımızı oluşturmak adına çalışmalarımızı sürdürmeyi planlıyoruz. Türkiye’nin dünyada estetik anlamında önde gelen ülkelerden biri olmasının en önemli sebebi cerrahi olarak diğer ülkelere nazaran erken dönemde cerrahi süreci olgunlaştıran hekimlerimizin olmasıdır. Eğitim sistemimizin hızlı bir şekilde bizi ileriye taşıyarak cerrahi nosyonunu hızlı kazandırması en önemli avantajlardan bir tanesidir. Türkiye’nin sağlık turizminde payının giderek artması dış ülkelerden gelen hasta sayısını arttırıyor. Bu durum ise Türkiye’yi dünyada öne çıkaran önemli etkenlerden bir tanesidir. Cerrahi sayımız çok arttı. Dünyada ilk 3 gerebilecek boyuta kadar ilerledi. Bizler de bu duruma bireysel olarak katkıda bulunan kurumlardan bir tanesi olmak üzereyiz. Elimizden geldiğince sağlık turizmine önem vererek hem Samsun şehrimize hem de ülkemize katma değer oluşturmak istiyoruz. Samsun, Türkiye’de estetik cerrahi özelin iyi bir yerleşim ve konumdadır. Ciddi sayıda ameliyat sayılarımız mevcuttur. Tabii ki İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya gibi nüfus olarak daha kalabalık ve sağlık turizmin daha fazla yapıldığı illerden sonra Samsun liste başı gelen şehirlerden biridir. Samsun bu konuda çok iyi bir noktadadır. Biz de bunu daha ileriye taşıyarak diğer illerle aramızdaki farkı kapatarak onlarla yarışabilir pozisyona gelmek istiyoruz" şeklinde konuştu. "Yurt dışından hastalar geliyor" Yerli ve yabancı olan her hastaya hitap etmek istedikleri söyleyen Emre Kıymık, "Yabancı hasta sayımız giderek artmaktadır. Zaman zaman Almanya, Fransa, Gürcistan, Azerbaycan gibi ülkelerden hastalarımız gelmektedir. Öncesinde video konferans yöntemiyle görüşmeler yapmaktayız. Hastalarımız Samsun’a geldikten sonra ağırlamalarını yapıyoruz. Sağlık açısından tamamen kurallara uygun bütün bu süreci yönlendiriyoruz. İnsan sağlığı bu işlerdeki en önemli faktörüdür. Kim olursa olsun bu işi yapmaya yetkisi olan alanında bu branşta alanında uzman hekime başvurmalıdır. İnsanlar başvurmadan önce hekim seçiminde ve gideceği kurum seçiminde çok dikkatli olmalıdırlar. Önceden araştırmalılar. Estetik ameliyatlar şu anda çok popüler ve moda olduğu için herkes yapmak istiyor. Bu yüzden insanlar öncesinde hekim ve kurum seçiminde çok dikkatli olmalıdırlar" ifadelerini kullandı.
Erzurum ETSO’da, ‘EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti’ istişare toplantısı Özbekistan’ın ev sahipliğinde gerçekleştirilen Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) 4. Turizm Bakanları Toplantısında Erzurum’un ‘EİT 2025 Yılı Turizm Başkenti’ seçilmesinin ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla başlatılan çalışmalar kapsamında, Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası’nda (ETSO), EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti Koordinatörü Muharrem Çığlık’ın katılımıyla bir istişare toplantısı düzenlendi. Yönetim Kurulu Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıya; ETSO Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Üyesi Saim Özakalın, ETSO Meclis Başkanı Gökhan Yılmaz, Pasinler Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Taşbaşı, Erzurum Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Zafer Aynalı, ETSO Yönetim Kurulu Üyeleri, TOBB Genç ve Kadın Girişimciler Kurullarının Başkanları ile ilgili meslek komitelerinin başkan ve üyeleri katıldı. Özakalın, “Şehrimizin tanınırlığı için büyük bir fırsat” Toplantının açış konuşmasını yapan ETSO Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Saim Özakalın, Erzurum’un EİT 2025 Turizm Başkenti seçilmesinin önemini vurgulayarak, “Şehrimizin EİT Turizm Başkenti olarak seçilmesi bizim için büyük bir onur ve gurur kaynağıdır. Bu kapsamda ilimizde yapılacak her türlü organizasyon ve program şehrimizin, tarihi, kültürü, yaz ve kış turizmi potansiyeli, doğal güzellikleri, milli ve manevi kıymetleri gibi sahip olduğu tüm değerleri uluslararası anlamda tanıtımına ve tanınırlığına büyük katkı sağlayacaktır” dedi. “En üst seviyede çaba göstereceğiz” ‘EİT 2025 Yılı Turizm Başkenti’ çerçevesinde gerçekleştirilmesi planlanan bütün etkinliklerin, son dönemde bir çekim merkezi haline gelen Erzurum’un gerçek gücü ve cazibesinin ortaya çıkması için önemli bir fırsat olduğunu dile getiren Başkan Özakalın, ETSO olarak bu fırsatları değerlendirmek adına en üst seviyede çaba göstereceklerinin altını çizdi. Toplantıda daha sonra EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti Koordinatörü Muharrem Çığlık bir konuşma yaptı. 2025 yılında Erzurum’da Cumhurbaşkanlığının himayesinde yapılacak geniş kapsamlı programlar ve öncesindeki hazırlık süreçleriyle ilgili katılımcıları bilgilendiren Çığlık, düzenlenecek olan belli başlı programlara yönelik yürütülen çalışmaları aktardı. Erzurum’un, kış turizmi ve kış sporları alanındaki potansiyelini ön plana çıkaracak ve şehrin bu anlamda cazibesini artıracak ‘Erzurum Kış Oyunları’ organizasyonu gerçekleştirmek amacıyla çalışmalara başladıklarını anlatan Çığlık, her yıl 6-12 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilmesi planlanan kış oyunlarıyla ilgili faaliyetlerin Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın koordinasyonunda yürütüleceğini söyledi. “Palandöken ekonomik forumu, Davos benzeri bir organizasyon olacak” Konuşmasında, etkinlikler kapsamında düzenlenecek olan ve iş dünyasını yakından ilgilendiren en önemli çalışmaların başında, 2025 Yılı Şubat ayında gerçekleştirilmesi planlanan, ‘Palandöken Ekonomik Forumu’nun (PEF)’ geldiğini ifade eden Koordinatör Muharrem Çığlık, Davos benzeri bir organizasyon olacak Palandöken Ekonomi Forumu’nun hazırlık çalışmalarına başladıklarını belirtti. Çığlık, “Ülkemizde gerçekleştirilecek ve uluslararası anlamda ses getirecek en önemli forumlardan birisi olacak bu etkinliğin, ülkemize ve Erzurum’a büyük değer katacağına inanıyoruz. Bu konuda, TOBB Başkanımız Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanımız Sayın Nail Olpak ve iş dünyamız bize büyük destek veriyor. Erzurum’da da ETSO Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Sayın Saim Özakalın zaten bizzat bu oluşumun içerisinde yer alacak ve bu forumu başarıyla gerçekleştirmek için birlikte çalışacağız” dedi. Koordinatör Çığlık ayrıca, EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti etkinlikleri kapsamında Mayıs 2025’te, ‘EİT Liderler Zirvesi’ ve ‘Uluslararası Gastronomi Fuarı’ gibi önemli etkinliklerin de hazırlık çalışmalarının sürdürüldüğünü sözlerine ekledi.
İstanbul Kaza yapan sürücü hıncını yanındaki kadından çıkardı: O anlar kamerada Eyüpsultan’da alkollü olduğu iddia edilen minibüs sürücüsü direksiyon hakimiyetini kaybederek kaldırımda bulunan beton mantarlara çarptı. Kaza anında kaldırımda yürüyen yaya faciadan kıl payı kurtuldu. Araç sürücüsü ise olayın ardından sinirle yanındaki kadını araçtan indirerek darp etti. Edinilen bilgiye göre olay, saat 06.30 sıralarında İslambey Mahallesi’nde meydana geldi. Alkollü olduğu iddia edilen minibüs şoförü direksiyon hakimiyetini kaybederek kaldırım kenarında bulunan beton mantarlara çarptı. O sırada kaldırımda yürüyen bir yaya çarpmanın etkisiyle etrafa savrulan beton parçalarından kıl payı kurtuldu. Savrulan beton parçaları çevredeki dükkanların kepenklerine hasar verdi. Önce kaza yaptı, ardından kadını darp etti Kazanın ardından minibüs şoförü ve kadın araçtan indi. İkili arasında olay yerinde sözlü tartışma başladı. Kazanın ardından sinirli minibüs şoförü hıncını yanındaki kadından çıkararak kadını darp etti. O anlar ise bir iş yerinin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. “O sırada bir yaya zor kurtuldu” Kadını darp eden minibüs şoförünün muhtemelen alkollü olduğunu belirten İsmail Kaya, “Kaza saat 06.00 sıralarında meydana geldi. Beyaz minibüs hızlı bir şekilde gelip buradaki dubaları parçalıyor. Dubalar savrulup bizim mağazalarımıza zarar verdi. O sırada bir yaya zor kurtuldu. Üzerine taşlar geldi. Daha sonra araç ileride durdu. İçerisinde bir bayan vardı. Muhtemelen tartışıyorlardı. Bayan indikten sonra alkollü şahıs bayanı darp etti. Tokatlayıp gönderdi. Polisler gelmeden kendisi kaçtı. Çok hızlıydı, muhtemelen alkollüydü. Burada bir yayaya zarar verebilirdi. Olan dükkanlara oldu” şeklinde konuştu.