GÜNDEM - 16 Nisan 2020 Perşembe 10:06

Yargıtay'dan salgındaki ölümle ilgili emsal karar

A
A
A
Yargıtay'dan salgındaki ölümle ilgili emsal karar

Yurt dışı seferinde, salgın hastalığa yakalanan tır şoförü hayatını kaybetti. Sosyal Sigortalar kurumu, ölümü iş kazası saymadı. TIR şoförünün ailesi konuyu yargıya taşıdı. Mahkemenin 'Maktul, iş kazası sonucu vefat etmemiştir' kararıyla sarsılan aileye müjdeli haber Yargıtay'dan geldi.

Özel bir şirkette tır şoförü olarak çalışan işçi, 11 Aralık 2009 günü Ukrayna seferinden döndükten sonra rahatsızlandı. Yapılan tedavi sonrası TIR şoförü için ' “ akut üst solunum yolu enfeksiyonu, tanımlanmamış' raporu verildi. Bir süre sonra şoför, trafik kazası geçirince yeniden devlet hastanesine kaldırıldı. Tedavinin ardından taburcu edilen şoför, Üniversite Hastanesi'ne müracaat etti.

Yapılan teşhiste tır şoförünün domuz gribi salgınına yakalandığı belirlendi.

Tıp Fakültesi Hastanesi tarafından H1N1 ( domuz gribi ), pnömani ( zatürre ) ve ARDS ( akut solunum sıkıntısı sendromu ) tanısıyla tedavi altına alınan şoför, on gün yoğun bakımda kaldıktan sonra vefat etti.
Tır şoförünün ölümüne 'iş kazası' denilmedi. Sosyal Sigortalar Kurumu'nun 'iş kazası değil' kararına karşı İş Mahkemesi'nde dava açan acılı aile, salgın hastalığın Ukrayna seferi sırasında bulaştığını öne sürdü. Mahkeme, davanın reddine hükmetti. Kararı aile temyiz edince devreye Yargıtay 21. Hukuk Dairesi girdi. Yargıtay, TIR şoförü hakkında Adli Tıp Kurumu'nca hazırlanan raporda salgın hastalığın yurt dışında yakalandığının vurgulandığı hatırlatıldı.

İş kazasının tarifinin de yapıldığı Yargıtay kararında şu ifadelere yer verildi: "Yasada iş kazası, sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen engelli hale getiren olay olarak tanımlandığından, olayın etkilerinin bir süre devam ederek zaman içinde artması ve buna bağlı olarak sonucun daha sonra gerçekleşmesi mümkündür. Yani,iş kazası ani bir olay şeklinde ortaya çıkıp ,buna bağlı olarak zarar, derhal gerçekleşebileceği gibi, gazdan zehirlenme olayında olduğu şekilde etkileri daha sonra da ortaya çıkabilir. Sonradan oluşan zarar ile olay arasında uygun illiyet bağı bulunması koşuluyla olay iş kazası kabul edilmelidir. Yasanın iş kazasını sigortalıyı zarara uğratan olay biçiminde nitelendirmiş olması illiyet (nedensellik) bağını iş kazasının bir unsuru olarak ele almayı gerektirmiştir. Ne var ki, burada aranan “uygun illiyet (nedensellik) bağı” olup, bu da yasanın aradığı hal ve durumlardan herhangi birinde gerçekleşme olgusu ile sonucun birbiriyle örtüşmesi olarak anlaşılmalı, yasada olmadığı halde, herhangi başkaca kısıtlayıcı bir koşulun varlığı aranmamalıdır. Kısacası; anılan yasal düzenleme, sosyal güvenlik hukuku ilkeleri içinde değerlendirilmeli; maddede yer alan herhangi bir hale uygunluk varsa zararlandırıcı sigorta olayının kaynağının işçi olup olmaması ya da ortaya çıkmasındaki diğer etkenlerin değerlendirilmesinde dar bir yoruma gidilmemelidir."

Tır şoförünün Ukrayna seferi sırasında domuz gribine yakalandığının dile getirildiği Yargıtay kararında, "Somut olayda, tır şoförü olan davacı murisinin 26.11.2009 tarihinde davalı işveren tarafından Ukrayna’ya sefere gönderildiği,11.12.2009 tarihinde Türkiye’ye giriş yaptığı ortadadır. Adli Tıp Kurumu raporunda, H1N1 virüsünün kuluçka süresinin 1-4 gün arasında değiştiği, murisin 13.12.2009 tarihli hastaneye başvurusunda belirttiği şikayetlerin hastalığın başlangıç belirtileri olduğu taktirde hastalığın bulaşmasının bu tarihten 1-4 gün öncesinde gerçekleşmiş olacağının bildirilmiştir. Buna göre davacı murisinin, işveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle Ukrayna’ya yapılan sefer sırasında bulaştığı rapor kapsamından anlaşılan H1N1 virüsüne bağlı olarak, daha sonra meydana gelen ölümünün iş kazası olarak kabul edilmesi gerektiği açıktır. O halde, davacı ve davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm oy çokluğu ile bozulmuştur." denildi.

Emsal kararla birlikte; iş başında salgın sebebiyle vefat eden işçiler için 'iş kazası' kararı verilecek.

Süleyman Aydın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Samsun’da ‘sıfır atık’ için farkındalık etkinliği Samsun’da, ‘30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü’ dolayısıyla çevre temizliği etkinliği düzenlendi. Etkinlik, Samsun Büyükşehir Belediyesi, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ile Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) işbirliğiyle, ‘Geri Dönüşüme Atalım Doğaya Can Katalım’ sloganıyla Batıpark’ta gerçekleştirildi. Etkinlikte çocuklarda sıfır atık bilincinin oluşturulması ve atıkların değerlendirilerek yeniden kullanıma kazandırılmasının önemine dikkat çekildi. Etkinlik ile ilgili bilgi veren Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı Sıfır Atık Yönetimi ve Temizlik İşleri Şube Müdürü Yağmur Şafak Eraslan, “Sıfır atık konusundaki çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Büyükşehir Belediyesi olarak sıfır atık kapsamında 2023 yılında 11 adet atık getirme merkezini halkımızın kullanımına sunarak sıfır atık konusunda bir bilinç oluşturduk. Bugün de yine bu hedef doğrultusunda bir program düzenledik” diye konuştu. Programa, Vali Yardımcısı Vekili ve Atakum İlçe Kaymakamı Kemal Yıldız, Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Ali Tulumen, OMÜ Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü öğretim üyeleri ve öğrencileri, OMÜ Vakfı Koleji öğretmen ve öğrencileri, Bayındır İlkokulu öğretmen ve öğrencileri ile belediye personelleri katıldı.
Trabzon Bakan Abdulkadir Uraloğlu: “İstiyoruz ki en yüksek oy ile büyükşehir ve 18 ilçemizi alalım” Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Allah’ın izniyle Trabzon’da, Arsin’de 18 ilçemiz büyükşehrimizle beraber bu seçimi alacağız. Ama biz istiyoruz ki en yüksek oy ile alalım. Gururlanalım. Bütün Türkiye’de sadece Trabzon’da değil. Cumhurbaşkanımıza karşı daha böyle memnuniyet verici bir şekilde çıkalım inşallah” 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri kapsamında memleketi Trabzon’a gelen Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Arsin ilçesinde düzenlenen mitinge katıldı. Mitingde AK Parti Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ahmet Metin Genç ve Arsin Belediye Başkan adayı İbrahim Küçük’e destek isteyen Bakan Uraloğlu, yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Trabzon’a ayrı değer verdiğini söyledi. Bakan Uraloğlu, Atayurt ve Santa Harabeleri yolu projelerinin 5 yıllık süreçten gündemden çıkartılacağını kaydeden Bakan Uraloğlu, “Cumhurbaşkanı’mızın Recep Tayyip Erdoğan’ın Trabzon’umuza, Arsin’imize verdiği değeri hepimiz biliyoruz gerçekten. Bütün Türkiye’deki sonuçları takip ederken Trabzon’u mutlaka ayrı bir takip eder. Trabzon’a mutlaka ayrı bir değer verir. Onun yol arkadaşları arasında birçok Trabzonlu kardeşimiz, arkadaşımız oldu. Hep beraber olduk, daha yakın olan arkadaşlarımız oldu. Bizde şimdi bu görevle beraber bütün 81 ile olduğu gibi Trabzon’umuza da, Arsin’imize de inşallah önümüzdeki süreçte çok daha hizmet edeceğiz. 2003-2004 yılında Trabzon’da görev yaptım. Şu sahil yolu geçebiliyor muyduk oradan? Cumhurbaşkanımız geldi, hızlandırdı yolu bitirdik. Yolları Samsun’dan Sarp’a kadar bitirdik. Tertemiz oldu. En ufak bir sıkıntısı yok. Şimdi Arsin’de lazım olanlar var. Ben biliyorum. Bir Atayurt yolumuz vardı. Ben önceki görevimde de gelmiş bakmıştım defaatle bakmıştım. Orada çalışmalarımız sanki biraz yavaşladı. Bir ikmal ihalesi yapmamız gerekiyor. İnşallah önümüzdeki ay ikmal ihalesini yaparak yolumuza devam ediyoruz. Hayırlı uğurlu olsun. Şimdi dediler ki yukarıya doğru da Santa yolu var. Burayı da karayolları ağına al. Dedim ki şöyle yapalım. Büyükşehir ile beraber karayolları iş birliğiyle beraber o Santa’ya kadar olan yolu da bitirelim. Bu da hayırlı uğurlu olsun. Onun haricinde bizim grup yollarımız var, mahalle yollarımız var köy yollarımız var. Biz Arsin Belediyemizle, büyükşehir belediyemizle karşılıklı ve yine Karayollarımızla, Ulaştırma Bakanlığımızla paslaşacağız. Şu yol konusunu Allah’ın izniyle 5 yıllık süreçte sizin gündeminizden çıkaracağız. Bu da hayırlı uğurlu olsun” şeklinde konuştu. 31 Mart seçimlerine 1.5 gün kaldığını vurgulayan Bakan Uraloğlu, “Allah’ın izniyle Trabzon’da, Arsin’de 18 ilçemiz büyükşehrimizle beraber bu seçimi alacağız. Ama biz istiyoruz ki en yüksek oy ile alalım. Gururlanalım. Bütün Türkiye’de sadece Trabzon’da değil. Cumhurbaşkanımıza karşı daha böyle memnuniyet verici bir şekilde çıkalım inşallah. Şurada 1.5 günümüz kaldı” ifadelerini kullandı.