TEKNOLOJİ - 17 Ocak 2017 Salı 11:50

Yerli arama motoru 'Geliyoo' test yayınına başladı

A
A
A
Yerli arama motoru 'Geliyoo' test yayınına başladı

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan’ın yerli arama motoru ile ilgili açıklamalarının ardından iki mühendis, 10 yıllık bir çalışmanın ürünü olan yerli ve milli arama motoru ’Geliyoo’yu test yayını ile online olarak hizmete açtı.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan’ın, "Yerli bir arama motorunu geliştirmemiz ülkemiz açısından çok önemli" sözleri büyük yankı uyandırırken, yerli arama motorunun nasıl olacağı da merak konusu olmuştu. 10 yıldır yerli bir arama motor üzerinde çalışan mühendisler Hakan Atabaş ve Fatih Arslan da yerli ve milli arama motoru ’Geliyoo’yu geliştirdi. Yerli arama motoru, www.geliyoo.com olarak ise online olarak yayınına başladı. Yıllardır arama motoru çalışması üzerinde emek veren ve bugüne kadarda Geliyoo isimli arama motoruna 10 milyon Türk lirası harcayan iki girişimci, yerli arama motorunda her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşündü.

"TÜRKİYE’NİN YERLİ ARAMA MOTORUNU YAYINA AÇMAYA TALİBİZ"

Yayına açıldığı günden bu yana hızlı bir ivme ile yükselen Geliyoo.com’un, 2018’te 3 milyon kullanıcıya ulaşarak yüzde 7’lik kullanım oranını yakalamasının beklendiği bildirildi. Öte yandan, yerli ve milli arama motorunda birçok önemli özellik bulunurken, Hakan Atabaş ve Fatih Arslan, Türkiye’nin yerli arama motorunu yayına açmaya talip olduklarını ve bu güce, bilgiye, beceri ve tecrübeye sahil olduklarını kaydederek yetkililere çağrıda bulundu.

"KAYDA DEĞER BİR ÇALIŞMA ORTAYA KOYULAMADI"

Geliyoo’nun CEO’su Hakan Atabaş, Türkiye’de en müsait alt yapının Geliyoo.com’da olduğunu söyledi. Atabaş, Geliyoo arama motorunun Türkiye’de bugüne kadar hiç bir arama motoru firması tarafından uygulanmamış çalışmalarla donatıldığını ifade ederek, yatırımcılara yatırım yapabileceklerinin sinyalini verdi.

Atabaş, "Bircok ülke Google’ın dünya genelindeki üstünlüğünü ortadan kaldıran çalışmalar ortaya koydu. Bunun ilk örneği; şu anda Türkiye’de de hizmete giren Rus arama motoru Yandex oldu. Sonrasında bunu Çin takip ederek Baidu adındaki arama motorunu hizmete açtı. Ülkemizde de bu ve buna benzer girişimler yapıldı; ancak kesinlikle kayda değer bir çalışma ortaya koyulamadı. Nedeni ise maddi olanakların yetersiz olması ve yeterli destek ve teknik personelin bulunmamasıydı. Aynı zamanda güçlü maddi imkanlara sahip yatırımcıların anlık para getiren yatırımlara daha çok önem vermesi bunu tetikleyen unsurlardır. Bu nedenle Türkiye’nin yerli bir arama motoruna sahip olması gerekiyor ve bu arama motoru ’Geliyoo’ ile neden olmasın" dedi.

"DESTEĞİ VE GÜVENİ KAZANACAĞINA İNANIYORUZ"

Bu konuda oldukça geç kalındığının altını çizen Atabaş, Geliyoo’nun gereken desteği ve güveni kazanacağına inandığını anlattı. Hakan Atabaş, "Daha bir çok özellik ve çalışma ile hizmet vermeye hazır olan Geliyoo’nun şu anda test sürümü olarak çalıştırılıyor olmasının en temel sebebi yatırım konusunda çok ciddi yatırım, teknik destek ve ekipmana ihtiyaç duymamızdandır. Geliyoo Şirketi, Türkiye’de yerli arama motoru yapabilecek güç ve tecrübeye sahip tek firma olma özelliğini bünyesinde barındırdığı gibi, aynı zamanda bilgi birikiminden faydalanarak yerli arama motoru çalışmasının da talibidir. Türkiye’de gerçekten bir arama motoru yapılmak isteniyor ise bu Geliyoo olmadan mümkün olmayacak gibi görünüyor. Geliyoo’nun bilgisi, tecrübesi ve algoritma bilgisi sayesinde teknolojik olarak en azından danışılması gereken bir kuruluş olduğunun altı çizilmesi gerekir" şeklinde konuştu.

Atabaş şöyle devam etti:

"Geliyoo’nun sadece arama motoru sektöründe değil e-ticaret sektöründe de çok önemli projeleri bulunmakta. Çok yakında yayına açacakları ve Türkiye’de ilk kez kullanılacak olan e-ticaret arama motoru ile de farklı ve oldukça hızlı satış potansiyeli oluşturacak bir yapılandırma ile de karşımıza çıkacak olan Geliyoo’nun kendi içerisinde geliştirdiği gelir modelleri sayesinde şirketi ayakta tutarak bu teknolojinin ülkeye kazandırılması için gayret ettiğini görüyoruz. Robot teknolojileri, bilgi güvenliği, siber güvenlik, enerji ve uzay teknolojileri alanında da proje ve çalışmaları bulunan Geliyoo’nun yerli arama motoru ile hedeflediği noktada olması gerektiğine tüm kalbimizle inanıyoruz."

İSMİ NEDEN GELİYOO?

Kuruculardan Fatih Arslan, zorlu bir isim gibi gözükse de Türkçe’de en çok kullanılan yüklemlerden biri olan ’gelmek’ fiilinin ’geliyor’ çekiminin yaygın kullanımda olduğunu, telaffuzunun da yaygın olarak ’geliyoo’ şeklinde kullanıldığını ve bu bakımdan bu ismin verildiğini belirtti. Arslan, "Bir arama motoru olmanın yanında farklı servislerde sunan Geliyoo’da haberler, forum, e-okul, url kısaltma hizmetleri bulunmaktadır. Bir de e-mail hizmeti sunmak için hazırlanan Geliyoo, aynı zamanda ilk Türk internet tarayıcısı olan ’Geliyoo Browser’ çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu, 2018 ikinci çeyreğinde ilk yerli tarayıcının kullanıma sunulacağı müjdesini veriyor" diye konuştu.

DEVLET YETKİLİLERİNE ÇAĞRI VAR

Arslan, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:

"Geliyoo, Türk kültürüne, aile yapısını ve değerlerini korumak, gençlerin gelişimini, çocuklarımızın geleceğini daha temiz ve kültürümüze bağlı olarak sağlamak için de çeşitli girişimlerde bulunuyor. Zararlı içerikli sitelerden kullanıcıyı koruyacak tarama ve uyarı sistemleri geliştirilmektedir. Böylelikle tamamen güvenli bir internet kullanımı sağlanacaktır. Geliyoo’nun amaçlarından biride Türk halkının internet ortamında güvenliğini korumak ve gerçek bilginin kısıtlanmadan kullanıcıya ulaştırılmasını sağlamak. Devletin her kademesinin bu veri, bilgi, birikim ve tecrübeyi en iyi şekilde değerlendireceğine inanıyoruz. Teknoloji, bilişim ve siber güvenlik alanlarında da ciddi çalışmaları olan Geliyoo IT sektöründe kaliteli temiz bir isim sahibi olma yolunda ilerliyor."

(İHA)

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tunceli Tunceli’de DHKP/C operasyonu: 1 şüpheli tutuklandı Tunceli’de polis ekiplerince, DHKP/C terör örgütünün il genelindeki faaliyetlerinin deşifre edilerek engellenmesine yönelik yürütülen çalışmalar kapsamında düzenlenen operasyonda 1 şüpheli yakalanarak tutuklandı. Tunceli İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, DHKP/C silahlı terör örgütünün il genelinde yürüttüğü faaliyetlerin tespit edilmesi, deşifre edilmesi ve engellenmesine yönelik çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bu kapsamda yapılan istihbari ve teknik çalışmalar neticesinde, kendisini sözde gazeteci ve muhabir olarak tanıtarak habercilik faaliyeti adı altında örgüt propagandası yaptığı belirlenen bir şahıs hakkında operasyon düzenlendi. Yapılan çalışmalarda, C.B. isimli şahsın DHKP/C terör örgütünün talimatları doğrultusunda Moğultay Mahallesi’nde yasaklı materyallerin bulunduğu bir kütüphane oluşturduğu, bu içeriklerle ilgili olarak sosyal medya hesapları üzerinden örgüt propagandası yaptığı tespit edildi. Bunun üzerine şüphelinin yakalanmasına yönelik adli süreç başlatıldı. 19 Aralık 2025 günü sabah saatlerinde şüphelinin ikamet adresine Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince operasyon düzenlendi. Operasyonda C.B. yakalanarak gözaltına alındı. Şahsın ikametinde yapılan aramalarda, toplatma kararı bulunan çok sayıda kitap, dergi ve gazete ile birlikte 1 adet cep telefonu, 1 adet SIM kart, 1 adet dizüstü bilgisayar, 1 adet flash bellek ve 5 adet CD ele geçirildi. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheli, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Terörle mücadele kapsamında yürütülen çalışmaların kararlılıkla sürdürüleceği bildirildi.
Kütahya Bilal Erdoğan Kütahya’da konuştu: "Büyük mesafeler katettik" İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, Kütahya’da düzenlenen "Sivil Toplum Kuruluşlarının Rolü" paneline katıldı. Kütahya Kadim Konağı’nda gerçekleştirilen Küresel Araştırma ve Düşünce Merkezi Genel Kurulu ve panel programına İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, Prof. Dr. Ömer Türker, Prof. Dr. M. Sait Gökalp, Prof. Dr. Süleyman Elik, Prof. Dr. Ubeydullah Sezikli, akademisyenler, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve davetliler katıldı. Panelde konuşan Bilal Erdoğan, Türkiye’nin 25 yıl önce 200 milyar dolar seviyesinde olan milli gelirinin bugün 1,6 trilyon dolara ulaştığını söyledi. Kişi başına düşen milli gelirin ise 3 bin dolardan 18 bin dolara yaklaştığını ifade eden Erdoğan, bu ekonomik büyümenin toplumun beklentilerini de köklü şekilde değiştirdiğini dile getirdi. Ekonomik gelişmenin sivil toplumu da güçlendirdiğini vurgulayan Erdoğan, "Anne babalarımızın yaşadığı Türkiye ile bugün çocuklarımızın yaşadığı Türkiye aynı değil. Gelişen bir ülkede sivil toplumun büyümesi, taleplerin artması ve gönüllülüğün yaygınlaşması kaçınılmazdır" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde ulaşım, sağlık ve eğitim başta olmak üzere birçok alanda büyük mesafeler kat edildiğini belirten Bilal Erdoğan, geçmişte siyasetten beklentilerin ‘devlet baba’ anlayışı çerçevesinde şekillendiğini hatırlattı. Erdoğan, "Bugün Türkiye’de devletin sunduğu hizmetler birçok alanda gelişmiş ülkelerle yarışır hale geldi. Cumhurbaşkanımız siyasetin gerçekten bir şeyler yapabildiğini topluma gösterdi" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinin toplumsal dönüşümde belirleyici olduğunu ifade eden Erdoğan, "Toplumun önünde yürüyerek ezberleri bozdu. Değeri, elbette ki olmadığı zaman daha net anlaşılacak. Büyük liderlerden sonra bu hep yaşanmıştır" dedi. Sivil toplum kuruluşlarının sahaya daha fazla hakim olması gerektiğine dikkat çeken Bilal Erdoğan, sağlık, eğitim ve sanayi gibi alanlarda işi doğrudan yapanların çözüm üretmesi gerektiğini söyledi. Erdoğan, "Bir hastalığı yaşayanlar, o hastalıkla ilgili en doğru çözümü siyasetçiye anlatmalı. Seramikten eğitime kadar her alanda, o işin erbabı siyasete yol göstermeli" ifadelerini kullandı. Kültür ve kimlik vurgusu da yapan Erdoğan, Türkiye’nin gelişmek için kendi değerlerinden vazgeçmek zorunda olmadığını belirtti. Erdoğan, "Cumhurbaşkanımızın liderliğinde görüldü ki gelişmek için kimliğimizi reddetmemiz gerekmiyor. Kendi kültürümüzle, kendi inancımızla da dünyanın zirvesine oynayabiliriz" dedi. Kendi kültürüne yaslanmadan başka kültürlerle sağlıklı ilişki kurulamayacağını söyleyen Erdoğan, "Köklerimizden ilham alarak dallarımızı her yere yaymamız gerekiyor. Kendi toprağında kök salmayanın başka yerlere uzanması mümkün değildir" şeklinde konuştu. Program, panel değerlendirmeleri ve genel kurulun ardından sona erdi.