YEREL HABERLER - 27 Şubat 2017 Pazartesi 12:04

Abdulrezak Dağına zirve tırmanışı

A
A
A
Abdulrezak Dağına zirve tırmanışı

Türkiye Dağcılık Federasyonu (TDF) Hakkari İl Temsilcisi Naci Ertunç başkanlığındaki bir grup dağcı, kış programı çerçevesinde 3270 rakımlı Abdulrezak Dağına zirve tırmanışı gerçekleştirdi.
TDF kış programı kapsamında Hakkarili 6 dağcı, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü katkılarıyla tahsis edilen minibüsle Geçimli köyüne hareket ederek, buradaki dağ evinde ateş yakarak kamp kurdular. Ertesi gün erken saatlerde hazırlık yapan 6 dağcı, köyün kuzeyinde bulunan 3270 rakımlı Abdulrezak Dağına tırmanışa geçtiler. Oldukça zorlu parkurlardan geçen dağcılar, altı saatte zirveye ulaşmayı başardılar.
Zirvede yaklaşık bir saat kalan dağcılar, zirve defterini imzaladıktan sonra tırmanış esnasında kullandıkları sarp kayalık bölgeden kurtulup, ayrı bir parkurdan inişe geçerek toplam dokuz saatte faaliyeti sonlandırarak akşam geç saatlerde merkeze ulaşmayı başardılar.
TDF Hakkari İl Temsilcisi Naci Ertunç, bu kış yapmış oldukları dördüncü tırmanışı başarıyla bitirdiklerini belirterek, fırsat buldukça bu tırmanışları yapmaya devam edeceklerini söyledi. Ertunç, “Benimle beraber zirveye kadar tırmanış yapan başta H. Ramazan Akbaş ve avukat Turgut Besi, Yücel Işık, Hüseyin Kurt ve Süleyman Demirci’ye göstermiş oldukları yüksek performanslarından dolayı teşekkür eder, yürekten kutlarım” diye konuştu.
Bursalı tecrübeli dağcı Yücel Işık ise, daha evvel Ağrı gibi birçok dağa tırmandığını belirterek, hiçbirinin Abdulrezak Dağı tırmanışı kadar zor olmadığını söyledi.
Diğer dağcılarda, çok dik ve kayalık parkura sahip olan Abdulrezak Dağının zahmetli olduğu kadar keyifli olduğunu, bundan sonra yapılacak tüm faaliyetlere katılacaklarını ifade ettiler.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale 3 yıl sonra böbrek nakliyle sağlığına kavuştu Çanakkale’de, 3 yıl önce böbrek yetmezliğine yakalanan 41 yaşındaki Turan Cinislioğlu, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Organ Nakli Merkezinde gerçekleştirilen böbrek nakliyle tekrar sağlığına kavuştu. Çanakkale’de yaşayan Turan Cinislioğlu (41) 3 yıl önce hipertansiyona bağlı böbrek yetmezliği nedeniyle Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesine başvurdu. Diyalize girmeye başlayan Cinislioğlu, nakil için sıra bekledi. Cinislioğlu’na, Bursa’da trafik kazası sonucu hayatını kaybeden bir kadının ailesi tarafından bağışlanan böbreği başarılı bir şekilde nakledildi. Organ naklinin ardından sağlığına kavuşan Cinislioğlu’nun diyalize girme ihtiyacı kalmadı. ÇOMÜ Organ Nakil Merkezi Müdürü Prof. Dr. Cabir Alan, Turan Cinislioğlu’nun 3 yıl önce hipertansiyona bağlı böbrek yetmezliği tablosuyla hastanelerine başvurduğunu ve diyalize alındığını belirterek, "Ülkemiz şartlarında böbrek yetmezliğinin en önemli nedeni hipertansiyon ve diyabettir. Turan Beyde böbrek yetmezliği gelişince hem diyalize başladı hem organ nakli için sıraya girdi. 3 yıl önce merkezimize kayıt oldu. Bu süre zarfında biz kendisini 3 kere çağırdık ama uygun böbrek bulunmadı. 10 gün önce Bursa’da motosiklet kazası sonrası beyin ölümü gerçekleşen bir hastanın yakınları organlarını bağışlama kararı aldı. Organlardan bir tanesi de merkezimize uygun görüldü. Sağlık Bakanlığından gelen listede de Turan Bey ikinci sıradaydı. İlk hasta uygun olmadığı için. Turan Bey’in uygunluk testi de pozitif gelince kendisine böbreği naklettik. Ameliyatın onuncu günü idrar çıkışı 2 litrenin üzerinde. Böbrek fonksiyon değerleri de normale yaklaştı. Şu an itibarıyla Turan Bey’in artık diyalize girme ihtiyacı kalmadı. Günlük hayatını, iş hayatını eskisi gibi normal yoldan devam edebilecek" dedi. Organ naklinin ardından sağlığına kavuşan Turan Cinislioğlu, "Rahatsızlanarak ambulansla hastaneye geldiğim bir gün böbreğim alınmıştı. Cabir Hoca’yı tavsiye etmeleri üzerine Organ Nakli Merkezine başvurumu yaptım, bekliyordum. Ameliyattan korkuyordum ama ağrı sızı hissetmiyorum. Sağlığıma kavuştum Cabir Hoca’ya her gün dua ediyorum. Herkesi organ bağışçısı olmaya davet ediyorum. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesine, ÇOMÜ Hastanesine, Prof. Dr. Cabir Alan’a, hemşirelere tüm çalışanlara teşekkür ediyorum" diye konuştu.