- 07 Ocak 2020 Salı 15:16

Emir Kaan’a donör olmak için sıraya girdiler

A
A
A
Emir Kaan’a donör olmak için sıraya girdiler

Hatay’da yaşayan kemik iliği yetmezliği hastası olan 13 yaşındaki Emir Kaan’ın okulunda başlatılan kampanyaya, Hataylılar akın etti.

Hatay’da yaşayan kemik iliği yetmezliği hastası olan 13 yaşındaki Emir Kaan’ın okulunda başlatılan kampanyaya, Hataylılar akın etti. Emir Kaan’a donör olmak isteyenler kan vermek için ve kök hücre bağışında bulunmak için adeta birbirleriyle yarıştı.


Hatay’ın Antakya ilçesinde yaşayan ve 10 yaşındayken İdiyopatik Aplastik Anemi (Kemik iliği yetmezliği) hastalığına yakalanan Emir Kaan Sevik’e, küçük kardeşinden verilen ilikler uymayınca, Emir Kaan için okulunda kampanya başlatıldı. Kentin birçok noktasında başlatılan kampanyanın ardından, Emir Kaan’ın okuduğu Hüseyin Özbuğday Ortaokulu’nda da kan ve kök hücre bağışı kampanyası başlatıldı.


Yüzlerce insanın katılım gösterdiği bağış kampanyasında konuşan anne Aynur Sevik, Emir Kaan’a daha önce kardeşinden 2 defa ilik nakli yapıldığını fakat sonuç alınamadığını söyledi. Kök hücre bağışının insana bir zararı olmadığını söyleyen anne Sevik, “Emir Kaan’ın hastalığı 3 yıl önce başladı. İdiyopatik Aplastik Anemi hastası olarak teşhis konuldu. Hastalığının ilaçla tedavisi olmadığı için direk nakil yapıldı. Önce kardeşinden yüzde 100 uyumlu 2 kez nakil yapıldı, maalesef ikisinden de olumlu sonuç alınamadı. Daha sonra Emir Kaan’da Graft VersusHost Hastalığı meydana geldi. İki hastalıkla mücadele ediyor ve şu an hastalığı tekrarladığı için acilen 3. nakli olması gerekiyor. Riskli bir dönemde, hayati önem arz etmekte, bunun için bir donöre ihtiyacımız var. Türkiye’de şu ana kadar tarama yapılan vericilerin hiç biri ile uyumlu değiliz, yurt dışı taramamız da gerçekleştiriliyor. Onun için uygun donör arıyoruz, kök hücre kampanyaları yapıyoruz. Halkımızı bilinçlendirmeye çalışıyoruz çünkü bu konuda çok fazla eksik bilgi var. Bu bir ameliyat değil, acılı ve ağrılı, uzun süren bir işlem değil. Sizin sosyal hayatınızı etkileyecek bir işlem değil. Daha önce benim 3.5 yaşındaki kızımdan Emir Kaan’a 13 kez kök hücre toplandı. Bir zararı olsa kendi evladıma yaptırmazdım” dedi.


Emir Kaan’ın okulunda çok güzel bir kampanya gerçekleştirildiğini ifade eden Aynur Sevik, Emir Kaan’ın bağışıklık sistemi olmadığı için kampanyalara katılamadığını söyledi. Anne Sevik, “Burası Emir Kaan’ın okulu. Okul müdürü, veliler, öğretmenler ve küçücük öğrenciler bile kapıda sokaktan geçenleri çeviriyorlar, Emir Kaan için kök hücre verir misiniz diye. O kadar güzel bir organizasyon oldu ki Hataylılar çok çok güzel katılımlar sağladı bu kampanyalara. Muhtemelen kök hücre kampanyasında en fazla donör unvanına ulaşacağız gibi geliyor. Emir Kaan da kampanyalara katılamıyor maalesef. Çünkü bağışıklık sistemi yok ve insan içerisine, kalabalığa çıkartamıyoruz. Bunun için de çok üzülüyor ama herkese çok selamı var. Selamını sevgisini iletiyoruz ve destek olan herkese teşekkür ediyoruz” açıklamalarında bulundu.


Emir Kaan ve diğer lösemi hastaları için bu kampanyayı başlattıklarını söyleyen Hüseyin Özbuğday Ortaokulu Müdürü Halit Yaylacı, “Bu etkinliğe başlarken öğrencimiz başta olmak üzere Türkiye’de lösemi tedavisi gören, ilik nakli bekleyen tüm insanlara faydamız dokunması amacıyla böyle bir kampanya başlattık. Sosyal medyada ve haber ajanslarında bunların duyurusunu yaptık. Çok yoğun bir katılım oldu, destek veren herkese teşekkür ediyoruz” dedi.


Fanatik Beşiktaşlı olan Emir Kaan’ı yalnız bırakmadıkları için Hataylılara teşekkür eden Hatay Beşiktaşlılar Derneği Başkanı Mehmet Yıldız, tüm Türkiye’yi kan ve kök hücre bağışına davet etti. Başkan Yıldız, “Minik yavrumuz Emir Kaan’ın fanatik bir Beşiktaşlı oluşundan ve Hataylı oluşundan dolayı yanındayız. Böyle bir hastalığı var. Tüm Hatay’ımızda ve tüm Türkiye’mizde herkesi Emir Kaan ve diğer hastalarımız için kan vermeye davet ediyoruz. İnşallah en kısa zamanda Emir Kaan’ımız sağlığına kavuşur. Emir Kaan’ın yanında Türkiye’de tüm ilik nakli bekleyen çocuklarımıza da inşallah bir an önce gerekli ilikler bulunur ve hepsi sağlığına kavuşur. Buradan tekrar tüm Hatay halkımıza teşekkür ediyoruz. Antakya’da, İskenderun’da yoğun bir ilgi var. Ama lütfen bıkmadan, usanmadan hayret ederek Emir Kaan’ımıza ilik bulunana kadar devam edelim” diye konuştu.


Diğer yandan, bugün başlatılan kampanyada bine yakın insanın kan ve kök hücre bağışında bulunduğu ve bu sayının gün sonunda bini geçmesinin beklendiği öğrenildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bingöl Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "22 yılda üniversite sayımız 76’dan 208’e yükseldi" Genç ve dinamik nüfusun bir ülkenin en büyük sermayesi ve varlığı olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "2 yılda üniversite sayımız 76’dan 208’e, öğretim personeli sayımız 70 binden 185 bine yükselmiştir. Öğrenci sayımız ise 2002’de 1,6 milyon iken bugün 8 milyonu aşmış durumdadır" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Bingöl Üniversitesi 2023-2024 Akademik Yılı Mezuniyet Töreni’ne katıldı. Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Karşıyaka Kapalı Spor Salonu’nda düzenlenen mezuniyet töreninde, fakülte ve bölüm birincilerine diplomaları takdim edildi. Ardından sahneye çıkan ve açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, üniversitelerin toplumun ve hayatın tam merkezinde yer aldığını söyledi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, “Ülkemizde yükseköğretim alanında gerçekleşen köklü reform süreci ve ilerlemenin öncüsü Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın sizlere selamlarını ve başarı dileklerini iletiyorum. Üniversiteler, ekonomik ve sosyal kalkınmanın itici gücü olarak toplumun ve hayatın tam merkezinde yer alır. Nitelikli beşeri sermaye yetiştirerek dinamik, üretken ve gelişmeye açık şekilde bilgiyi insanlığa kazandırır. Ban bir ülkenin en büyük serveti, büyük varlığı nedir diye sorarsanız insanıdır derim. Yetişmiş, nitelikli, girişimci, yenilikçi bir insan gücü, genç ve dinamik bir nüfus bir ülkenin en büyük sermayesi ve varlığıdır. Öğrenciler geleceğe ve işgücü piyasasına üniversitelerde hazırlanır. Bizler de üniversitelerimizi kaliteli beşeri sermayenin ve toplumsal refahın kaynağı olarak görüyoruz. Asırlara sığmayan düşünür Ibn-i Haldun’a göre, ’Eğitim; kültür ve medeniyet değerlerinden kopuk şekilde düşünülemez’. Her bir üniversitemiz aynı zamanda bilimin toplum için faydalı bir ürüne dönüşmesine imkan veren kurumlardır. Yükseköğretim, cumhurbaşkanımızın öncülüğünde üzerinde hassasiyetle durduğumuz ve en çok yatırım yaptığımız alanların başında geliyor. Üniversiteleri, doğu batı ayırmadan ülkemizin dört bir yanında yaygınlaştırırken yükseköğretimde ihtisaslaşma ve güçlü akademik performansı destekledik. Üniversiteye girişte yaşanan katsayı adaletsizliklerini ortadan kaldırarak her bir öğrencimizin yarışa eşit şartlarda başlamasını sağladık” diye konuştu. “Öğrenci sayımız 8 milyonu aşmış durumda” Yılmaz, “Yükseköğrenim dahil eğitim-öğretim bütçesini 2002 yılındaki 10 milyar lira seviyesinden bugün 1 trilyon 615 milyar liraya taşımış durumdayız. 22 yılda üniversite sayımız 76’dan 208’e, öğretim personeli sayımız 70 binden 185 bine yükselmiştir. Öğrenci sayımız ise 2002’de 1,6 milyon iken bugün 8 milyonu aşmış durumdadır. Türkiye Yüzyılı’nda, kalkınmanın en önemli unsuru olan eğitim, temel önceliğimiz olmaya devam ediyor. Üniversitelerimizi yaygınlaştırırken öğrencilerimizin barınma ihtiyaçlarını da göz önünde bulundurarak yurt-yatak kapasitesini 1 milyona yaklaştırdık. Dünyada bu alanda en ileri ülkelerden biri olduğumuzu söyleyebilirim. Burs ve kredi imkanlarını miktarlarını, imkanlarını sayı olarak arttırmaya devam ettik. Diğer taraftan bilim insanı desteklerini artırdık ve akademisyenlerimizin özlük haklarında iyileştirmeler yaptık. Savunma Sanayi, siber güvenlik gibi alanlarda artan beşeri sermaye ihtiyacından yola çıkarak özel sektör-üniversite işbirliklerini destekledik. Yükseköğretim programlarını yapay zeka, bulut veri ve makine öğrenmesi gibi çığır açan teknolojilere ve geleceğin mesleklerine uyumlu hale getiriyoruz. İstihdam odaklı program seçimi, akademik üretkenlik hedefleri, üniversite-sanayi işbirliğinde yeni modeller, teknoparklar ve dijital imkânlarla yükseköğretim sistemimizi her açıdan güçlendirmeyi sürdüreceğiz. Bu hafta içi Milli Eğitim Bakanlığı’mızın Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesini ve bu kapsamda özellikle istihdam odaklı olarak izleyeceğimiz stratejileri kamuoyuyla paylaşacağız. Meslekî ve teknik eğitim mezunlarının istihdamında eğitimlerine uygun asgari ücret veya özlük haklarının iyileştirilmesi gibi politikalar, mezunlar için İŞKUR işbirliği ve gerekli mevzuat değişiklikleri gündemimizdedir" şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından Yılmaz, İslami İlimler Fakültesi birincisi olan Mustafa Barman’a belgesini ve hediyesini verdi. Birinci olan öğrencilerin kütüğe çivi çakmasının ardından, toplu fotoğraf çekildi ve öğrenciler keplerini fırlattı. Törene Cumhurbaşkanı Cevdet Yılmaz’ın yanı sıra Vali Ahmet Hamdi Usta, AK Parti Bingöl Milletvekilleri Feyzi Berdibek ve Zeki Korkutata, Belediye Başkanı Erdal Arıkan, Bingöl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Çapak, AK Parti İl Başkanı Yılmaz Seven, akademisyenler, öğrencilerin aileleri katıldı.