GENEL - 02 Ekim 2017 Pazartesi 11:24

Asimder Başkanı Gülbey: “Türkiye’de 37 bin 55 kripto Ermeni aile yaşıyor”

A
A
A
Asimder Başkanı Gülbey: “Türkiye’de 37 bin 55 kripto Ermeni aile yaşıyor”

Uluslararası Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMDER) Genel Başkanı Göksel Gülbey, 1915 yılında Osmanlı devletinde yaşayan ama isyan eden Ermenilerin belli kesiminin tehcir edildiğini ama gitmek istemeyen Ermeniler ‘Kürt, Alevi ve Türk’ olduklarını söyleyerek Türkiye’de 37 bin 55 kripto ermeni aile yaşadığını iddia etti.

Uluslararası Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMDER) Genel Başkanı Göksel Gülbey, 1915 yılında Osmanlı devletinde yaşayan ama isyan eden Ermenilerin belli kesiminin tehcir edildiğini ama gitmek istemeyen Ermeniler ‘Kürt, Alevi ve Türk’ olduklarını söyleyerek Türkiye’de 37 bin 55 kripto ermeni aile yaşadığını iddia etti.


1915 yılında Osmanlı devleti tarafından Taşnak ve Hınçak zihniyetinde ki asi Ermenileri tehcir etme kararı alındığında gitmek istemeyen Ermeniler kendilerini saklayarak ‘Kürt, Alevi ve Türk’ olduklarını diyerek bugüne kadar Türkiye’de yaşadıklarını belirten Asimder Genel Başkanı Gülbey, “Ermeni lobisi ve Ermeni devlet yetkilileri 1915 yılında sözde Ermeni soykırımı yapıldığını ve bu soykırımda sözde bir milyon Ermeni’nin katledildiği yalanı ile tüm dünya ülkelerini kandırmaktalar. Aslında 1915 yılında faşist Taşnak ve Hınçak partilerine aldanıp Rusya’nın oyuna gelerek büyük Ermenistan hayali ile yanıp tutuşan ve hizmet eden asi Ermeniler tehcir edilmiştir. Bu tehcirin uygulanmadığı Ermeni aileler ve evlerinden ayrılmak istemeyen Ermeni çetelerine destek veren aileler kendilerini yaşadıkları şehirlerde hangi ırk üstünse o ırktan ‘Kürt, Alevi, Türk’ olarak göstererek saklamışlardır. Bu kripto Ermenileri en son Türkiye Ermeni cemaati Patrik vekili Aram Ateşyan bir televizyon programında Tunceli’nin yüzde doksanın Ermeni olduğunu resmen açıkladı. Türkiye’de çeşitli araştırmacı ve yazarların yaptıkları araştırma sonucunda çeşitli şehirlerimizde 37 bin 55 kripto Ermeni aile yaşadığı ortaya çıkmıştır. Bu şehirler ve ailelerin sayılarını şöyle sıralayabiliriz. Diyarbakır bin aile Kürt, Süryani ve Alevi, Malatya 3 bin 655 aile Kürt, Alevi, Kayseri 5 bin aile Türk, Elazığ bin aile Kürt, Alevi, Van 4 bin aile Kürt, Tunceli 2 bin aile Kürt, Alevi, Şanlıurfa 3 bin 500 aile Kürt, Arap, Siirt bin 200 aile Kürt, Alevi, Türk-küçük bir kısmı, Erzincan bin 300 aile Kürt, Alevi, Sivas 2 bin aile Kürt, Alevi, Mardin bin 500 aile Arap, Kahraman Maraş 3 bin aile Kürt, Alevi, Adıyaman bin 600 aile Kürt, Adana 2 bin aile Kürt, Arap, Alevi. Bu veriler değişik kuruluş ve araştırmacıların devam eden çalışmalarından alınmış olup, çalışmaları önümüzdeki yıllarda tekrar paylaşacağız” dedi.


PKK ve diğer terör örgütlerinde kripto Ermenilerin yer aldığını söyleyen Gülbey, “Türk Tarih Kurumu eski başkanı ve MHP Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu yüze yakın Ermeni asıllı HDP üyesi ve PKK’lının isimlerini resmi belgeleriyle açıklamıştır. Asimder genel merkezi olarak bizde yıllardır bu kripto Ermenilerin bölgelerimizde nasıl gizli planlar peşinde olup Ermeni lobisine hizmet ettiklerini söyleyip durduk. Devletimizin yetkili organlarından bu kripto Ermeni aileleri tespit etmelerini ve kontrol altında tutmalarını istiyoruz. İspanyada ve Kuzey Irak’ta nasıl bağımsızlık referandumlarını merkezi yönetimini hiçe sayarak yaptılarsa, önümüzdeki süreçte o binleri bulan kripto Ermeni ailelerde PKK ve diğer terör örgütlerinin gücünü de kullanarak Doğu Anadolu ve Güneydoğu bölgelerinde böyle bir girişimde bulunabilirler” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AJet’in Ankara-Erzincan seferi yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara’ya geri döndü AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara Esenboğa Havalimanına geri döndü. Edinilen bilgilere göre AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan Boeing 737 tipi uçakta bomba ihbarı yapıldı. Ankara Esenboğa Havalimanından saat 23.55’te kalkan uçak, ihbar nedeniyle yaklaşık 40 dakika sonra Ankara Esenboğa Havalimanına döndü. Yolcuları tahliye edilerek güvenli bölgeye alınan uçakta güvenlik güçleri tarafından arama yapıldı. Yarım saat süren incelemenin ardından ihbarın asılsız olduğu öğrenildi. Uçakta bulunan yolculardan Murat Bozdelen ise o anları, “AJet firmasından Erzincan için biletimizi aldık. Saat 23.55’te bindik. Biz 40 dakikada indiğimizi sandık. Bize bilgilendirme yapılmadı. İndikten sonra sadece, kadınlar ve çocuklar çıksın, dediler. Biz de internete girip öğrendik ki bomba ihbarı varmış. Sonra buraya geldik, mağdur olduk. Bana kalsa ben biletin parasını isterim ama öyle bir şey yapmıyorlar. 7 gün bekletiyorlarmış” şeklinde anlattı. Uçakta bulunan başka bir yolcu Ayhan Akkaya ise “Saat 12’ye beş kala bindik. Uçak Ankara’ya geri indi. Bize hiçbir şey söylenmedi. 2 saat uçağın içerisinde bekledik. Yetkililerden cevap alamadık. Biz neden beklediğimizi sorduk. Pilot bey bilgi verecek, dediler ama bilgi veren olmadı. Güvenlik güçleri silahları ile gelince biz tedirgin olduk zaten. İlk önce bayanları aldılar. Sonra bizi aldılar. Buraya getirdiler bizi ama burada da yetkili bulamıyoruz” dedi.
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.