SPOR - 24 Ağustos 2025 Pazar 02:27

Iğdır FK - Van Spor FK maçının ardından

A
A
A
Iğdır FK - Van Spor FK maçının ardından

Trendyol 1. Lig’in 3. haftasında Iğdır FK-Van Spor FK maçının ardından teknik direktörler açıklamalarda bulundu.


Trendyol 1. Lig’in 3. haftasında Iğdır FK, sahasında karşılaştığı Van Spor FK ile golsüz berabere kaldı. Maçın ardından iki takımın teknik direktörleri basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Iğdır FK Teknik Sorumlusu Mete Işık, "Dost ve kardeş Vanspor’la oynadığımız karşılaşma, maçtan önce de söylediğim gibi centilmenlik içinde geçecek ve temposu yüksek bir maç olacak demiştim. Bizim takım geçen haftaki olumsuz sonuç nedeniyle bu hafta çok iyi konsantre olmuştuk. Maça çok iyi başladık. Hırslı, tempolu başladık ama şanssızlıklar üst üste geldi. 3. dakikada elektrikler kesildi bir anda. Tempomuz düştü. Yani bir anda oyuna konsantremiz düşüyor. Arkasından hakem kararları bizi çok fazla olumsuz etkiledi. Genelde teknik adamlar hakemlere bahane bulur ama şimdi en basit hepimizin bildiği gibi UEFA, FIFA futbolu hızlandırmak için kalecilerin topu 8 saniye içinde oyuna sokmasını istiyor. Rakibin kalecisi aut atışlarını bir dakikadan önce atmadı. Aynı kural topu elle oyuna sokmaktaki çabukluğu orada da hakemin ikaz etmesi lazımdı. Bazı hareketleri faullerde, kartlarda bize göre yanlış karar verdi. Penaltı verdi sonra vazgeçti gibi. Her şeye rağmen maç 0-0 bitti. Çok üzüldük. Yenmeyi çok istiyorduk. Ama zevkli, çekişmeli ve temposu yüksek bir maç olduğunu düşünüyorum. Son dakikalarda maçı verebilirdik. Vanspor yeni 1. Lig’e çıkmasına rağmen gayet kaliteli, güzel bir takım kurmuş. Zevkli, çekişmeli, güzel bir maç olduğunu düşünüyorum" dedi.



Hakan Kutlu: "Beraberlik bizim adımıza kötü gözükmüyor ama beraberliğe sevinmiyoruz"


Van Spor FK Teknik Direktörü Hakan Kutlu ise, "Oyunun ilk yarısında Iğdır bizden biraz daha üstün gözüktü. Hani şöyle diyebilirim yüzde 51’e yüzde 49 gibi bir üstünlükleri vardı. Ama tehlikeli bir pozisyonları yoktu. Tehlikeye dönüşebilecek atakları vardı. Ama son müdahalelerde bizim oyuncularımız çok başarılıydı ve tehlikeli atak pozisyon yemeden ilk yarıyı bitirdik. Ama oyunun ikinci yarısı tamamen oyun lehimize döndü. Gerçekten oyuncularımız müthiş bir mücadele örneği sergilediler. Oyunun ilk yarısında topa çok fazla sahip olmamıştık. İkinci yarısında hem topa sahip olduk hem hızlı hücumlar yakaladık hem de set hücumlarında pozisyonlar yakaladık. Özellikle son 10 dakika 3 tane çok net pozisyonumuz vardı. Beraberlik bizim adımıza kötü gözükmüyor ama beraberliğe sevinmiyoruz. Sadece bugün sevindiğimiz takımımızın sahada göstermiş olduğu mücadele ve oyun anlayışı. Deplasmanda Iğdır gibi güçlü bir takıma karşı hem maliyet açısından hem oyuncu kalitesi açısından çok güçlü bir takım. Biz ise yeni çıkmış, bir takım kurgusu oluşturmaya çalışan, neredeyse 5-6 tane alt ligden oyuncuyla ilk 11’imizde başlayıp daha sonra yine alt ligden oyuncuları oyuna soktuğumuz bir dönemde 3 maçta 7 puan ve Iğdır deplasmanından alınan 1 puan bizim adımıza iyi gözüküyor. Oynanan oyun da bizim adımıza çok iyi gözüküyor. İkili mücadelelerde, temaslı oyunlarda özellikle bugün üstünlük kurduk. Takımımı tebrik ediyorum. İnşallah önümüzdeki haftalarda daha da gelişerek devam edip bu form durumumuzu daha da yükseltiriz. Maçın hakemlerine ayrı bir parantez açmak istiyorum. Asla bizden yana yanlı kararlar vermedi. Hakemin kararları da yüzde 51’e yüzde 49 Iğdır lehine gibiydi. Ama saha duruşu, bize davranışı, oyunculara davranışı, oyunu oyun bilgisi benim hoşuma gitti. Türk futbolu da bir hakem kazanıyor diyebilirim. Onları da ayrıca tebrik ediyorum" açıklamasında bulundu.



Iğdır FK - Van Spor FK maçının ardından

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir 6 gündür kayıp olan öğretmeni bulmak için çalışmalar devam ediyor Eskişehir’de 6 gündür kayıp olan 51 yaşındaki Türkçe öğretmeni Tuncay Arslan’ı, bulmak için AFAD Eskişehir İl Müdürlüğü koordinesindeki 40 kişilik ekip, havadan ve Porsuk Çayı’nın içinde arama çalışmalarını sürdürüyor. Eskişehir’de 6 gün önce kaybolan Türkçe öğretmeni Tuncay Arslan’ı arama çalışmaları devam ediyor. Öğretmenin son görüldüğü yer olan Porsuk Çayı’nın Gökmeydan Mahallesi kısmında Eskişehir İl Afet Ve Acil Durum Müdürlüğü’nden 9, Odunpazarı Belediyesi Arama Kurtarma Ekibi’nden (OBAK) 5, Dorlion Arama Kurtarma’dan (DAK) 4, MEB Arama ve Kurtarma Birimi’nden (AKUB) 5, Şişecam’ın Acil Vaka Ekibi (SAVE) 4, itfaiyeden 6,Tepebaşı Arama Kurtarma (TAK) 5 ve Sivil Arama Kurtarma Derneği’nden (SARTEM) 2 çalışan olmak üzere toplam 40 kişilik ekiple aramalar, öğretmenin kaybolmasının 6’ıncı gününde devam etti. Havadan dron ve su da ise hem ekiplerin girmesi hemde botlarla yapılan aramalar sabah saatlerinde başladı. Ankara’dan ve Bursa’dan getirilen özel burunlu köpeklerin işaret ettiği yerde arama çalışmaları yoğunlaştı. Ekiplerin kıyı taraması da sürüyor. Tuncay Arslan’ın yakınlarının da çalışmaları yakından takip ettiği bölgede gözlendi. AFAD Eskişehir İl Müdürü Aslan Mehmet Coşkun çalışmaları sahada koordine edip yakından takip ediyor.
Kahramanmaraş MADO’dan "Salep Manifestosu" MADO, Anadolu’nun kadim lezzetlerinden biri olan salebe yönelik yaklaşımını "Salep Manifestosu" ile kamuoyuyla paylaştı. Manifestoda salebin bir içeceğin yanı sıra, kültürel miras, doğaya saygı ve sürdürülebilir üretim vurgusu öne çıktı. MADO tarafından yapılan açıklamada, salebin Anadolu’nun bin yıllık topraklarında, Torosların eteklerinde yetişen orkide köklerinden elde edildiği hatırlatılarak, her fincanın bu coğrafyanın belleğini taşıdığı ifade edildi. Salebin geçmiş ile gelecek arasında bağ kuran bir sembol olduğuna işaret edildi. Kültürel miras olduğu da vurgulandı. Manifestoda, MADO’nun salebi yalnızca bir ürün değil, kültürel bir miras olarak ele aldığı belirtildi. Bu kapsamda Türkiye’de tescilli salep yetiştiriciliği yapan ilk markalardan biri olunduğu, kendi tarlalarında üretim yapıldığı ve orkide koruma ile yaygınlaştırma projelerinin yürütüldüğü kaydedildi. Salep üreticilerine alım garantisi sunularak sürdürülebilir tarımın desteklendiği aktarıldı. Ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığı ile üniversitelerle iş birlikleri gerçekleştirildiği, Salep çalıştayları ve farkındalık programlarıyla üreticiler, öğrenciler ve kamuoyunun bilgilendirildiği ifade edildi. "Katkısız ve sürdürülebilir üretim" Doğallık ve saflık başlığı altında, ürünlerde katkı maddesi ve sentetik aroma kullanılmadığı belirtilirken, salep orkidesinin doğadaki dengesini korumak amacıyla kontrollü kök kullanımı ve sürdürülebilir hasat uygulamalarının hayata geçirildiği bildirildi. Manifestoda, gerçek salebin sabır ve ustalık gerektirdiği vurgulandı. MADO üretim sürecinde geleneksel yöntemlerin çağdaş tekniklerle birleştirildiği, her aşamanın deneyimli ustalar tarafından denetlendiği belirtildi. Salep kıvamı ve aromasının nesiller boyu korunan orijinal MADO reçetesiyle sağlandığı, bu bilgi birikiminin usta-çırak eğitim programlarıyla aktarıldığı kaydedildi. MADO’nun salebi yalnızca kış mevsimiyle sınırlamadığına dikkat çekilen açıklamada, Türkiye’de soğuk salep ürününü ilk kez ticarileştiren marka olduğu hatırlatıldı. Soğuk salep ve incirli, Antep fıstıklı, Türk kahveli gibi yeni çeşitlerle genç neslin damak zevkine hitap edildiği ifade edildi. "Her Mevsim Salep" vizyonu doğrultusunda global lansmanlar gerçekleştirildiği bildirildi. MADO, Salep Manifestosu kapsamında salebi çeşitlendirmeyi, geliştirmeyi ve yeniliklerle zenginleştirmeyi sürdüreceğini açıkladı. Soğuk salep çeşitleri ve farklı tat kombinasyonlarıyla salebin geleceğin içeceği haline getirilmesinin hedeflendiği belirtilirken, salebin Türk mutfak kültürünün evrensel elçisi olarak dünyaya tanıtılacağı vurgulandı. Orkide koruma ve sürdürülebilirlik konusunda da daha kapsamlı adımlar atılacağı ifade edildi.