ASAYİŞ - 07 Ağustos 2025 Perşembe 16:13

Birlikte yaşadığı eski eşini boğarak öldürdükten sonra ev sahibine sığınmış

A
A
A
Birlikte yaşadığı eski eşini boğarak öldürdükten sonra ev sahibine sığınmış

Isparta’da yabancı uyruklu çiftin tartışmasında, birlikte yaşadığı eski eşini boğarak öldüren zanlı, ev sahibinin kapısını çalıp "Karımı öldürdüm, polisleri de aradım" dedi. Ev sahibi, "Aşağıya inip baktık, yapacak bir şey kalmamıştı. Zanlı da bizimle birlikte oturup ekiplerin gelmesini bekledi" diyerek yaşanan o anları anlattı. Bilinci kapalı bulunan kadın ise kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.


Olay, saat 02.15 sıralarında Isparta’nın İskender Mahallesi 122. Cadde’de bulunan bir apartmanın zemin katında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Afganistan uyruklu Muhammed M. R. (29) ile birlikte yaşadığı eski eşi Fatıma Rahmani (28) arasında henüz bilinmeyen bir nedenle tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Muhammed M. R., eşini boğmaya başladı.


‘Karımı öldürdüm, polisleri de aradım diyerek merdivene oturup bekledi’


Cinayetin ardından zanlı apartmanın yöneticisi ve aynı zamanda mahalle muhtarı ve ev sahibi olan Ramazan Geyranlı’nın kapısını çaldı. Geyranlı, "Kapıyı açtığımda kiracım olduğunu gördüm. Bana ‘Karımı öldürdüm, polisleri de aradım’ dedi. Sonra birlikte aşağıya indik. Merdivene oturdu, biz de olayı gördükten sonra yanında oturup ekiplerin gelmesini bekledik" ifadelerini kullandı. Geylanlı’nın yönlendirmesiyle vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezini aradı.


Kalp masajıyla hayata dönen kadın hastanede yaşamını yitirdi


Polis ve sağlık ekipleri olay yerine sevk edildi. Eve giren ekipler, Fatıma Rahmani’yi sırt üstü hareketsiz yatarken buldu. Bilinci kapalı ve nabzı zayıf olan kadına ilk müdahaleyi olay yerinde yapan sağlık ekipleri, kalp masajıyla hayata döndürdü. Ambulansla Isparta Şehir Hastanesi’ne kaldırılan Rahmani, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.


Kimsesiz kalan çocuklar yetiştirme yurduna gönderildi


Olay sırasında evde bulunan 2, 6, 8 ve 12 yaşlarındaki dört çocuk, polis ekiplerince koruma altına alınarak polis merkezine götürüldü. Buradaki işlemlerin ardından çocuklar Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne bağlı yetiştirme yurduna gönderildi.


Koca tutuklanarak cezaevine gönderildi


Gözaltına alınan Muhammed M. R., emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.


"Aralarında hiçbir sorun yok gibiydi"


Muhtar Geyranlı, ailenin 7 ay önce binaya taşındığını belirterek, "Aralarında hiçbir sorun yok gibiydi, komşularla da iyi geçiniyorlardı nasıl böyle oldu anlam veremedik" dedi.


(FGY-SM-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir 6 gündür kayıp olan öğretmeni bulmak için çalışmalar devam ediyor Eskişehir’de 6 gündür kayıp olan 51 yaşındaki Türkçe öğretmeni Tuncay Arslan’ı, bulmak için AFAD Eskişehir İl Müdürlüğü koordinesindeki 40 kişilik ekip, havadan ve Porsuk Çayı’nın içinde arama çalışmalarını sürdürüyor. Eskişehir’de 6 gün önce kaybolan Türkçe öğretmeni Tuncay Arslan’ı arama çalışmaları devam ediyor. Öğretmenin son görüldüğü yer olan Porsuk Çayı’nın Gökmeydan Mahallesi kısmında Eskişehir İl Afet Ve Acil Durum Müdürlüğü’nden 9, Odunpazarı Belediyesi Arama Kurtarma Ekibi’nden (OBAK) 5, Dorlion Arama Kurtarma’dan (DAK) 4, MEB Arama ve Kurtarma Birimi’nden (AKUB) 5, Şişecam’ın Acil Vaka Ekibi (SAVE) 4, itfaiyeden 6,Tepebaşı Arama Kurtarma (TAK) 5 ve Sivil Arama Kurtarma Derneği’nden (SARTEM) 2 çalışan olmak üzere toplam 40 kişilik ekiple aramalar, öğretmenin kaybolmasının 6’ıncı gününde devam etti. Havadan dron ve su da ise hem ekiplerin girmesi hemde botlarla yapılan aramalar sabah saatlerinde başladı. Ankara’dan ve Bursa’dan getirilen özel burunlu köpeklerin işaret ettiği yerde arama çalışmaları yoğunlaştı. Ekiplerin kıyı taraması da sürüyor. Tuncay Arslan’ın yakınlarının da çalışmaları yakından takip ettiği bölgede gözlendi. AFAD Eskişehir İl Müdürü Aslan Mehmet Coşkun çalışmaları sahada koordine edip yakından takip ediyor.
Kahramanmaraş MADO’dan "Salep Manifestosu" MADO, Anadolu’nun kadim lezzetlerinden biri olan salebe yönelik yaklaşımını "Salep Manifestosu" ile kamuoyuyla paylaştı. Manifestoda salebin bir içeceğin yanı sıra, kültürel miras, doğaya saygı ve sürdürülebilir üretim vurgusu öne çıktı. MADO tarafından yapılan açıklamada, salebin Anadolu’nun bin yıllık topraklarında, Torosların eteklerinde yetişen orkide köklerinden elde edildiği hatırlatılarak, her fincanın bu coğrafyanın belleğini taşıdığı ifade edildi. Salebin geçmiş ile gelecek arasında bağ kuran bir sembol olduğuna işaret edildi. Kültürel miras olduğu da vurgulandı. Manifestoda, MADO’nun salebi yalnızca bir ürün değil, kültürel bir miras olarak ele aldığı belirtildi. Bu kapsamda Türkiye’de tescilli salep yetiştiriciliği yapan ilk markalardan biri olunduğu, kendi tarlalarında üretim yapıldığı ve orkide koruma ile yaygınlaştırma projelerinin yürütüldüğü kaydedildi. Salep üreticilerine alım garantisi sunularak sürdürülebilir tarımın desteklendiği aktarıldı. Ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığı ile üniversitelerle iş birlikleri gerçekleştirildiği, Salep çalıştayları ve farkındalık programlarıyla üreticiler, öğrenciler ve kamuoyunun bilgilendirildiği ifade edildi. "Katkısız ve sürdürülebilir üretim" Doğallık ve saflık başlığı altında, ürünlerde katkı maddesi ve sentetik aroma kullanılmadığı belirtilirken, salep orkidesinin doğadaki dengesini korumak amacıyla kontrollü kök kullanımı ve sürdürülebilir hasat uygulamalarının hayata geçirildiği bildirildi. Manifestoda, gerçek salebin sabır ve ustalık gerektirdiği vurgulandı. MADO üretim sürecinde geleneksel yöntemlerin çağdaş tekniklerle birleştirildiği, her aşamanın deneyimli ustalar tarafından denetlendiği belirtildi. Salep kıvamı ve aromasının nesiller boyu korunan orijinal MADO reçetesiyle sağlandığı, bu bilgi birikiminin usta-çırak eğitim programlarıyla aktarıldığı kaydedildi. MADO’nun salebi yalnızca kış mevsimiyle sınırlamadığına dikkat çekilen açıklamada, Türkiye’de soğuk salep ürününü ilk kez ticarileştiren marka olduğu hatırlatıldı. Soğuk salep ve incirli, Antep fıstıklı, Türk kahveli gibi yeni çeşitlerle genç neslin damak zevkine hitap edildiği ifade edildi. "Her Mevsim Salep" vizyonu doğrultusunda global lansmanlar gerçekleştirildiği bildirildi. MADO, Salep Manifestosu kapsamında salebi çeşitlendirmeyi, geliştirmeyi ve yeniliklerle zenginleştirmeyi sürdüreceğini açıkladı. Soğuk salep çeşitleri ve farklı tat kombinasyonlarıyla salebin geleceğin içeceği haline getirilmesinin hedeflendiği belirtilirken, salebin Türk mutfak kültürünün evrensel elçisi olarak dünyaya tanıtılacağı vurgulandı. Orkide koruma ve sürdürülebilirlik konusunda da daha kapsamlı adımlar atılacağı ifade edildi.