ASAYİŞ - 18 Ağustos 2025 Pazartesi 09:41

İhale ile aldığı evde eski sahibin yaptıklarıyla hayatının kâbusunu yaşadı

A
A
A

Isparta’da Nisan ayında ihale yoluyla satın alınan dairede, eski mülk sahibinin evi boşaltırken tahrip ettiği ve yaklaşık 400 bin TL maddi zarar verdiği iddia edildi. Dairenin kapıları, mutfak dolapları, pencereleri ve diğer eşyalarının söküldüğü görüldü. Yeni ev sahibi Numan Karatepe, yaşananlar üzerine polise başvurarak eski mülk sahibinden şikâyetçi oldu.

Isparta’da Nisan 2025’te ihale yoluyla satın alınan bir dairede, eski mülk sahibi A.D.’nin evi boşaltmadan önce tahrip ettiği ve bazı malzemeleri götürdüğü öne sürüldü. Yeni daire sahibi Numan Karatepe, eski sahibine Temmuz ayı sonuna kadar ücretsiz kalabileceğini söylemesine rağmen, kişinin bu süre sonunda evi boşaltmadığını ve evi tekrar satın almak istediğini belirttiğini aktardı. Karatepe, eski sahibi A. D.’nin evi alamayacağı anlaşılınca, evden ayrılması gerektiğini bildirmesinin ardından evin dokuz kapısı, kombisi, mutfak dolapları, pencereleri ve diğer eşyalarını söküp kırarak yaklaşık 350-400 bin TL maddi zarara yol açtığını ifade etti. Sabah saatlerinde dışarıdan evi kontrol eden Karatepe, evin tamamen tahrip edildiğini görünce polise başvurdu ve çilingir yardımıyla evi açarak durumu tutanak altına aldı.

İhale ile aldığı evde eski sahibin yaptıklarıyla hayatının kâbusunu yaşadı

"Daireyi ihale yoluyla satın aldım"

Numan Karatepe, "Daireyi 2025 yılının Nisan ayında ihale yoluyla satın almıştım. İçinde eski mülk sahibi yaşıyordu. Kendisi benden, Temmuz ayının sonuna kadar evi kendisinin satın almak istediğini söyleyerek ricada bulundu. Ben de kendisine, Temmuz ayı sonuna kadar ücretsiz olarak evde kalabileceğini, Temmuz sonunda almak isterse de benden satın alabileceğini belirttim" dedi.

Eski mülk sahibi yaklaşık 350-400 bin TL maddi zarar verip evden çıktı

Temmuz ayının sonunda kendisinden haber gelmediği için Ağustos’ta kendisini aradığını belirten Karatepe, "Bana daireyn satın alamayacağını söyledi. Ben de evi satmak istediğimi belirttim ve isterse yine ücretsiz kalabileceğini söyledim. Kendisi, evden çıkmak istediğini söyledi ancak çıktığı tarihi bana bildirmedi. Eski mülk sahibi, evin dokuz kapısını, kombiyi, mutfak dolaplarını, pencerelerini, muslukları ve evdeki diğer eşyaları söküp kırmış. Yaklaşık 350-400 bin TL maddi zararım oluştu" ifadelerini kullandı.

İhale ile aldığı evde eski sahibin yaptıklarıyla hayatının kâbusunu yaşadı

"Kendisini aradığımda benimle dalga geçer gibi konuştu"

Olay öncesi eski mülk sahibini telefonla aradığını ve durumu sormak istediğini belirten Karatepe, "Kendisini aradığımda benimle dalga geçer gibi, "Ben eşya taşıyorum, çıkamıyorum" gibi ifadeler kullandı. Hâlâ bazı eşyalarının evde olduğunu ve çıkmayacağını söyledi. Ben kendisine iyilik amacıyla tolerans gösterdim fakat bu şekilde davranması gerçekten üzücü" şeklinde konuştu.

İhale ile aldığı evde eski sahibin yaptıklarıyla hayatının kâbusunu yaşadı

"Kendisinden şikayetçi oldum"

Bugün sabah dışarıdan evin durumuna baktığını belirten Karatepe, "Evin tahrip edildiğini ve kimsenin yaşamadığını gördüm. Polis çağırarak çilingir aracılığıyla evi açtım ve hasarı yerinde tespit ettim. Bu nedenle kendisinden hem şikâyetçi oldum hem de maddi zararlar nedeniyle gerekli taleplerimizi ileteceğiz. Bu durum bizim için gerçekten özel ve olumsuz bir durum oluşturdu" dedi.

Levent Doğan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Hülya Koçyiğit: "Berrin Menderes’i canlandırmak içimde ukde kaldı" Esenler Film Festivali kapsamında düzenlenen panelde konuşan usta oyuncu Hülya Koçyiğit, Halit Refiğ’in yazdığı senaryoda Berrin Menderes’i canlandırmak istediğini ancak "Şeytan Aldatması" filminin çekilemediğini belirterek, "Bu rol içimde ukde kaldı" dedi. 6. Esenler Film Festivali; sinemanın estetik, teknik ve düşünsel boyutlarını bir araya getiren çok yönlü programıyla üçüncü gününde de sinemaseverlerden yoğun ilgi gördü. Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde "Onuruna Filmler" bölümü kapsamında bu yıl ‘Jüri Özel Ödülü’ kendisinin adına verilen efsane yönetmen Halit Refiğ’in "Bir Türke Gönül Verdim" filmi izleyiciyle buluştu. Filmin ardından düzenlenen "Bir Yorgun Savaşçı: Halit Refiğ" başlıklı panelde, usta yönetmenin sinemaya yaklaşımı ve Türk sinemasındaki yeri; usta oyuncu Hülya Koçyiğit, Gülper Refiğ ve Suat Köçer’in katılımıyla ele alındı. "Refiğ popüler kültüre hizmet etmiyordu" Halit Refiğ’i zamanın ruhuna yelken açmış bir düşünce adamı olarak tanımlayan Koçyiğit, "O sıradan bir yönetmen, günün popüler kültürüne hizmet eden bir sinemacı değildi. Hem ülkesi hem dünya için özgün fikirleri olan bir düşünce adamıydı. Ülkemizin yetiştirdiği nadide değerlerden biriydi. Sinema yoluyla insanlarla iletişime geçerek bütün erdemleri, güzel düşünceleri, saygıyı, sevgiyi vicdanı paylaşmak istedi. O yorgun bir savaşçıydı. Zamanın ruhuna yelken açmış bir düşünce adamıydı. O günlere değil, bugünlere seslenmek istedi" şeklinde konuştu. Usta yönetmenin öngörüsü sayesinde Altın Portakal aldığını anlatan Koçyiğit, ‘Karılar Koğuşu’ filminde Perihan Savaş’ın oynadığı Hanım karakterini beğendiğini; ancak usta yönetmenin Töze karakterinde ısrar ettiğini söyledi. Berrin Menderes’i canlandırmak istediğini usta yönetmen ile paylaştığını ve Refiğ’in çok güzel bir senaryo yazdığından bahseden Koçyiğit, "Muhteşem bir senaryo yazdı. Ancak o dönem, ben de sinemacı olarak çaldığım kapılardan olumlu dönüş alamadım. Bu nedenle ’Şeytan Aldatması’ filmi çekilemedi ve içimde ukde olarak kaldı" dedi. "Agresif karakterler beni rahatsız ediyor" Türk sinemasında son dönemlerde yer alan karakterleri gerçekçi bulup bulmadığı sorusu üzerine, dizi izleyicisi olmadığını belirten Koçyiğit, "Kanallar arasında gezinirken gözümün takıldığı, şaşırdığım ve beğendiğim işler oluyor. Ancak günümüzde hayat şartları, insan ilişkileri, var olma kaygıları insanları o kadar bunaltmış ki; bu karakterlere de yansımış. Agresif, kıskanç, kavgacı, sürekli gizli işler peşinde olan karakterlerin izlenmesi beni rahatsız ediyor. Böyle olmamalı bence. Toplum içinde bu tarz insanlar olabilir; ama herkes böyle değildir" ifadelerini kullandı.
Bursa Bursa Büyükşehir’den çiftçiye ‘çevreci’ destek Bursa Büyükşehir Belediyesi, tarımda verimliliği artıran suyu koruyan ve çevreye nefes aldıran projeleriyle örnek olmaya devam ediyor. Bursa’da her alanda çiftçiyi destekleyen projeleri hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, üretici maliyetlerinin düşürülmesi, suyun verimli kullanılması ve bereketli toprakların yeniden hayat bulması amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Türkiye’ye örnek proje Parklardan ve terminalden toplanan plastik atıkları, Damla Sulama Boru Üretim Tesisi’nde (Tarım Plast Fabrikası) modern teknolojilerle işleyerek damla sulama borusu olarak çiftçinin hizmetine sunan Büyükşehir Belediyesi, geliştirdiği çevreci ve doğa dostu projelerle Türkiye’ye örnek olmaya devam ediyor. Hem çiftçi hem çevre dostu Tarım Peyzaj AŞ’nin hayata geçirdiği ‘Eskiyi Getir, Yeniyi Götür’ projesiyle 17 ilçede ömrünü tamamlamış plastik borular toplanarak yenisiyle değiştiriliyor. Proje çerçevesinde kilosu 10 liradan hesaplanan plastik borular, yüzde 30 fire uygulanarak yeni damla sulama hortumu alımında çiftçiye sağlanan yüzde 50 hibe desteğine ek olarak fiyattan düşülüyor. Böylece üreticilerin yeni borulara çok daha uygun ve erişilebilir fiyatlarla ulaşması sağlanıyor. 110 bin kilogram plastik geri dönüşüme kazandırıldı Böylece hem atıklar geri dönüşüm sürecine dahil ediliyor hem de üreticilere ekonomik katkı sağlanıyor. Proje kapsamında şimdiye kadar 110 bin kilogram hurda damla sulama borusu toplanarak geri dönüşüm sürecine kazandırıldı. Geri dönüşümü teşvik eden uygulamayla üreticilerde çevre bilincinin artırılması, hava ve toprak kirliliğine karşı duyarlılığın güçlendirilmesi ve modern sulama sistemlerinin yaygınlaştırılması hedefleniyor.