ASAYİŞ - 17 Ağustos 2025 Pazar 10:08

Yılların asansör sorunu yaşlı çifti evde hapis hayatı yaşatıyor

A
A
A

Isparta’da 86 yaşındaki bir adam ve yürümekte zorluk çeken eşi, apartmanlarındaki asansörün yıllardır çalışmaması nedeniyle evlerinden çıkamıyor. Çift, sorunu çözmek istediklerinde ise aynı binada oturan eski arsa sahibinin oğlundan sürekli ölüm tehdidi aldıklarını iddia ediyor. 86 yaşındaki adam, yaşadıkları mağduriyetin son bulması için yetkililerden biran önce yardım bekliyor.

Isparta’da yaşayan 86 yaşındaki Mehmet Şavklı Yıldız ve yürümekte zorluk çeken 82 yaşındaki eşi Gülsüm Yıldız, apartmanlarında uzun süredir çalışmayan asansör nedeniyle adeta evlerine hapsoldu. Yaşlı çift, asansörün tamiri için defalarca girişimde bulunmalarına rağmen sorun çözülemedi. Günlük ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandıklarını belirten çift, sağlık sorunları sebebiyle hastaneye gitmekte de güçlük çektiklerini söyledi. Asansör problemini çözmek için girişimlerde bulunduğunu anlatan Mehmet Şavklı Yıldız, bu süreçte eski arsa sahibinin oğlunun kendilerine ağır küfürler ederek ölümle tehdit ettiğini öne sürdü.

Yılların asansör sorunu yaşlı çifti evde hapis hayatı yaşatıyor

"Eşimin yürüme imkânı yok, asansör bizim için şart"

Mehmet Şavklı Yıldız, "Bu evi satın alalı tam 10 yıl oldu. Şimdiye kadar kimseyle bir sorun yaşamadık fakat asansör yüzünden birçok problem yaşadık. Asansörü birkaç kez yaptırdık ama sürekli bozuldu. Her bozulduğunda ‘tekrar yaptıralım’ dedim fakat apartman sakinleri ve arsa sahibinin oğlu karşı çıktı. Bu işle sadece ben uğraşıyorum. Yaşlı eşimle birlikte burada zorluk çekiyoruz. Eşimin yürüme imkânı yok, asansör bizim için şart. Borcu da ben üstleniyorum, ‘ne kadar masrafı varsa ben yaptırırım, parasını da ben veririm’ diyorum ama buna da karşı çıkıyorlar" dedi.

"Biz bu evi asansörlü diye aldık"

Eşini hastaneye götürürken ya da dışarıya çıkarırken zorluk yaşayan Yıldız, "Başka yardımcım yok, bu evde sadece ikimiz yaşıyoruz. Eşim bazen gece evin içinde yere düşüyor, kaldıramıyorum. Geçen gün sabah hastaneye gitmiştim, eve geldiğimde eşim düşmüş ve ben gelene kadar yerde kalmış. Biz bu evi aldığımızdan beri asansör hiç düzgün çalışmadı. Müteahhitten almıştık, o dönem mülk sahibi arsa karşılığı vermiş, biz de satın alıp malik olduk. Biz bu evi asansörlü diye aldık Asıl şikâyetim asansör. Bir ara ‘ruhsatı yok’ dediler, başka zaman ‘kaçak’ dediler. Asansör neden yapılmıyor biz de bilmiyoruz. Araştırıyoruz, çalıştırıyoruz ama yine bozuluyor. Bu asansör kendi kendine bozulmaz, birileri bozuyor. Önceden kimseyle bir problemimiz yoktu. Asansörün aylık faturasını ödemek istemiyorlar. Ben ‘hepsini ben öderim’ diyorum, ona da karşı çıkıyorlar" ifadelerini kullandı.

Yılların asansör sorunu yaşlı çifti evde hapis hayatı yaşatıyor

"‘Seni yerin yedi kat altına gömerim’ diyerek ölümle tehdit etti"

Geçtiğimiz gün mühendisleri çağırdığını ve sonra asansörcünün gelip asansörü çalıştırdığını dile getiren Yıldız, "Onlar gittikten sonra arsa sahibinin oğlu olan bu şahıs kapıma gelip, ‘Sen kimsin de asansörü çalıştırıyorsun’ diyerek tartışma çıkardı. Ben de hastam olduğunu söyledim, ‘Bana ne hastandan’ diyerek bana küfretti. Kavga çıkmaması için daha fazla tartışmak istemedim. Çünkü karşı taraf benden güçlü, olay büyüse dövüşe dönüşecekti. Hatta beni ölümle tehdit etti, ‘Seni yerin yedi kat altına gömerim’ dedi. Bu sözleri söyleyen, apartmanın önceki arsa sahibinin oğlu. Ayrıca apartmanın giriş kapısının kilidini de söküp bana gösterdi. ‘Gece kapı sesinden rahatsız oluyorum, bu yüzden kilidi çıkardım’ dedi. Ama bu durum benim can güvenliğimi tehlikeye atıyor. Eğer eve gece birisi girse kimsenin haberi olmayacak. Benim 16 bin lira emekli maaşım var, bu parayla çıkıp başka yerde kira ödeyip geçinmem mümkün değil" şeklinde konuştu.

"Dün polise gidip, ‘Hayatımız tehlikede’ diyerek şikâyetçi olduk"

Tek isteğinin asansörün onarılması olduğunu belirten Yıldız, "Yetkililerin bu asansör sorununu çözmesi ve bize güvenli bir yaşam ortamı sağlamasını istiyorum. Başımıza bir şey gelirse de sorumlusu bunlardır. Dün polise gidip, ‘Hayatımız tehlikede’ diyerek şikâyetçi olduk. Artık korkarak yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.

Yılların asansör sorunu yaşlı çifti evde hapis hayatı yaşatıyor

Yetkililerden yardım beklediklerini ifade eden yaşlı çift, hem sağlık sorunları hem de tehditler nedeniyle büyük bir korku yaşadıklarını dile getirdi.

Faik Güven Yılmaz

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kırklareli Kırklareli’nde yılbaşında alınacak tedbirler masaya yatırıldı Kırklareli’nde uygulanacak yılbaşı güvenlik tedbirleri çerçevesinde, asayiş, trafik, kamu düzeni, sağlık, itfaiye ve acil müdahale hizmetlerine yönelik alınacak önlemler değerlendirildi. Kırklarelililerin yeni yıla sağlık, huzur ve güven içerisinde girmelerini sağlamak, yılbaşı tatilinin il genelinde sorunsuz ve emniyetli bir şekilde geçirilmesi amacıyla alınacak tedbirlerin ele alındığı Yılbaşı Tedbirleri Toplantısı, Vali Uğur Turan başkanlığında Valilik Atatürk Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıda, İçişleri Bakanlığı’nın talimatları doğrultusunda ülke genelinde uygulanan yılbaşı güvenlik tedbirleri çerçevesinde, asayiş, trafik, kamu düzeni, sağlık, itfaiye ve acil müdahale hizmetlerine yönelik alınacak önlemler detaylı şekilde değerlendirildi. Toplantıda ayrıca, emniyet ve jandarma birimleri başta olmak üzere tüm ilgili kurumların, yılbaşı süresince 7/24 esasına göre görev yapacağı, denetimlerin ve uygulamaların artırılacağı vurgulandı. Kırklareli Valisi Uğur Turan, vatandaşların huzur ve güvenliğinin her zaman öncelikli olduğunu belirterek, İçişleri Bakanlığı’nın ’tedbir, denetim ve koordinasyon’ anlayışı çerçevesinde, kurumlar arası iş birliği ve koordinasyonun en üst seviyede sürdürüleceğini ifade etti. Vali Turan, kamu düzenini bozabilecek her türlü olumsuzluğa karşı gerekli tüm önlemlerin kararlılıkla uygulanacağını dile getirdi.
İstanbul Yusuf Güney’den uyuşturucu soruşturması sonrası açıklama İstanbul’da ünlü isimlere yönelik yürütülen uyuşturucu soruşturması kapsamında ifadesinin ardından saç ve kan örnekleri veren şarkıcı Yusuf Güney serbest bırakıldı. Güney, konuya ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "On gündür hastalıklarla mücadele ediyorum. Telefonlarımı kapattım, kendimi iyileştirmek için istirahate çekildim, yer yerinden oynamış" dedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık, Narkotik ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından ünlü isimlere yönelik yürütülen uyuşturucu soruşturması sürüyor. Soruşturma kapsamında sanatçı Yusuf Güney ifadeye çağrıldı. İfadesinin ardından Güney, sevk edildiği Adli Tıp Kurumu’nda saç ve kan örnekleri verdikten sonra serbest bırakıldı. Yaşananların ardından Yusuf Güney, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Dört beş gündür yoktum. Niye yoktum biliyor musunuz? On gündür hastalıklarla mücadele ediyorum. O kadar ağır sendromlar yaşadım ki. Telefonlarımı kapattım, kendimi iyileştirmek için istirahate çekildim, yer yerinden oynamış. Elemanın bir tanesi adımı vermiş, olay sadece bu. ’O da içiyor’ demiş. Bundan dolayı aramam çıkmış. Öyle gözaltına alınmak, yakalama kararları yok. Benim haberim olduktan sonra da telefonu açtım, ’geliyorum’ dedim, özür dilerim sizi beklettiğim için ve gittim ifademi verdim. Kan tahlili, idrar tahlili ve saç tahlili verdim, sonuçları bekliyorum" ifadelerini kullandı.
Karabük Kuyumcu soygununda karar açıklandı Karabük’ün Safranbolu ilçesinde bir kuyumcuya silahlı ve maskeli şekilde düzenlenen soyguna ilişkin davada mahkeme karar vererek, sanıklar hakkında ’nitelikli yağma’, ’mala zarar verme’ ve ’ruhsatsız silah bulundurma’ suçlarından ayrı ayrı cezalandırıldı. Karabük 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 4. celsede karar duruşması görüldü. Mahkemeye tutuklu sanıklar Cemal Çelikay (21), Emre Ünlük (21), Rıza Çelikay (19), Ramazan Karakaş (33) ve Eyüp Emir Eper (20), avukatları ile sanık yakınları katıldı. Mahkeme başkanı soygunu gerçekleştirdikleri iddia edilen sanıklara tek tek son sözlerini sordu. Sanıklardan Cemal Çelikay, "Kendim için değil ailem için bir şans istiyorum. Kimseye zarar vermek istemedim ve silahı bir kez ateşledim. Pişmanım ve beraatimi istiyorum" derken, kardeşi Rıza Çelikay ise "Kimseye zarar vermek istemedim, sadece kaçarken kendi elimdeki silah ateş aldı ve yaralandım" diyerek beraatini istedi. Tutuklu sanıklardan Emre Ünlük, nitelikli yağmayı kabul ederek, öldürmeye teşebbüs suçunu kabul etmediğini ve bir anlık gafletle bu suçu işlediklerini, bunu da fakirlikten yaptıklarını ifade ederken, Ramazan Karakaş ise yardım ve yataklık ile gözcülük yapmadığını, üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek beraatini istedi. Soygun girişimine silah temin eden Eyüp Emir Eper ise silahı satın aldığı için çok pişman olduğunu, askerlik görevini yaparak topluma kazandırılmak istediğinden beraatini talep etti. Sanıkların son sözlerini dinleyen mahkeme heyeti, Cemal Çelikay, Rıza Çelikay ve Emre Enlük’e "Nitelikli Yağma Suçu"ndan 149/1 maddesinin A- B- C ve D bendinden 13 yıl hapis cezası ve ayrıca mala zarar vermeden de 1’er yıl hapis cezası verdi. Ramazan Karakaş ve Eyüp Emir Eper’e de aynı suçtan 13 yıl hapis cezası verirken, iki sanığa indirim uygulayarak 6 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme heyeti ayrıca, öldürmeye teşebbüs suçundan ise 3 sanığa ayrı ayrı berat verdi.