- 24 Mart 2017 Cuma 23:23

‘Teknolojinin Yıldızları’ ödülleri sahiplerini buldu

A
A
A
‘Teknolojinin Yıldızları’ ödülleri sahiplerini buldu

Türkiye’nin öncü teknoloji geliştirme merkezlerinden biri olan Yıldız Teknopark’ın, bu yıl ikincisini düzenlediği ‘Teknolojinin Yıldızları’ ödül töreni gerçekleşti.

Türkiye’nin öncü teknoloji geliştirme merkezlerinden biri olan Yıldız Teknopark’ın, bu yıl ikincisini düzenlediği ‘Teknolojinin Yıldızları’ ödül töreni gerçekleşti. Üç farklı kategoride sahipleriyle buluşan ödüllerde; Türkiye’nin ’teknoloji ve inovasyon yıldızı’ Vestel olurken, ’sosyal sorumluluk yıldızı’ ise Garanti Bankası oldu.


Yıldız Teknopark’ın bu yıl ikincisini düzenlediği Teknolojinin Yıldızları Ödülleri, ‘Kuluçkanın Yıldızları’, ‘Teknoparkın Yıldızları’ ve ‘Türkiye’nin Yıldızları’ olarak 3 farklı kategoride sahipleriyle buluştu. İnovasyon alanındaki en başarılı firmaların ödüllendirildiği, 24 Mart 2017 tarihinde Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Davutpaşa Kongre Merkezi’nde gerçekleşen törene STK, akademi ve iş dünyasından çok sayıda davetli katıldı.


Neutec, Ziraat Teknoloji ve Etiya sponsorluğunda gerçekleşen ödül töreninde açılış konuşmasını yapan Yıldız Teknopark Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Prof. Dr. Mesut Güner, "Ülkemizin lider teknoloji ve inovasyon üssü olan Yıldız Kuluçka’yı yeni ofisiyle Türkiye’nin en büyüğü haline getirdik. Önde gelen üniversitelerimiz ile Uluslararası Kuluçka Merkezimiz Starcamp’ı Silikon Vadisi’nde açtık. Pek çok kuluçkamız Start-up 100 listelerinde yerlerini alırken, firmalarımız ise teknoloji ve bilişim alanındaki ilk 100 listelerine girerek gurur kaynağımız oldular" dedi.


Güner, Yıldız Teknopark çalışmalarıyla ilgili ise, "2001 yılında Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Yasasının çıkması ile birlikte, ülkemizde teknoparklar teknolojinin gelişmesinde, üniversite- sanayi işbirliğinde ve yeni inovatif ürünlerin çıkmasında önemli rol oynamaya oynadı. Yıldız Teknik Üniversitemizin de 106 yıllık köklü geçmişiyle kurmuş olduğu Yıldız Teknoparkımız, 8 yıldır teknolojinin gelişmesine katkıda bulunan teknoloji üslerinin en iyi örneklerinden biri olarak öne çıkıyor. Bu teknoloji üssümüzde, bilişim teknolojileri, elektronik, ilaç, kimya, enerji, havacılık, makine, savunma sanayi, inşaat, gıda gibi çok farklı sektörlerde Ar-Ge çalışmalarını yürüten toplam 270 Ar-Ge, 90 kuluçka firması ve 7 binden fazla kalifiye Ar-Ge ve yazılım personeline ev sahipliği yapıyoruz" ifadelerini kullandı.


Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bahri Şahin ise, “Üniversiteler bilgi üretme yeridir. Sanayi de bilgiyi üretime dönüştürme yeridir. Bilim insanıyla sanayi bir araya gelirse muazzam bir sinerji olacaktır. Bünyemizde faaliyet gösteren firmaların çıktı sağlayabilmeleri için her türlü teşviki vermeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.


Teknolojinin Yıldızlarında ödül alan firmalar şu şekilde:


Türkiye’nin Yıldızları kategorisinde; Teknoloji ve İnovasyon Yıldızı Vestel, Sosyal Sorumluluk Yıldızı Garanti Bankası, Yatırımcıların Yıldızı Nevzat Aydın, Teknoloji Dergileri Yıldızı Chip, Teknoloji Haber Siteleri Yıldızı Webtekno, Teknoloji ve İnovasyon Odaklı Üniversitelerin Yıldızı Hasan Kalyoncu Üniversitesi.


Teknopark’ın Yıldızları kategorisinde; İnovasyon Yıldızı Neutec, Proje Yıldızı Vidizayn Bilişim Teknolojileri, Patent Yıldızı Yoroca Bilişim, İhracat Yıldızı Comodo Yazılım, İstihdam Yıldızı Etiya Bilgi Teknolojileri, Akademisyen İşbirliği Yıldızı Mir Araştırma ve Geliştirme, Öğrenci İşbirliği Yıldızı Onasor Bilgi Teknolojileri.


Kuluçkanın Yıldızları kategorisinde; Kuluçkanın Yıldızı Birbilenesor Teknoloji, Kuluçka Ticarileşme Yıldızı FBT Finansal Bilgi Teknolojileri, Kuluçka Patent Yıldızı HMY Kimya Enerji Danışmanlık, Kuluçka Yatırım Yıldızı Katı Hal Elektronik Yazılım, Kuluçka - TTO İşbirliği Yıldızı ÖZSRC Genetik Biyoteknoloji Ar-Ge Danışmanlık.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Nakipoğlu Mahallesi’ndeki evlerin restorasyonu tamamlanıyor Konya’nın merkez Karatay ilçesinin geçmişini yansıtan ve ilçenin çeşitli noktalarında bulunan 100 yılı aşkın tarihe sahip yapılar, Karatay Belediyesi’nin çalışmalarıyla bir bir yeniden ayağa kaldırılıyor. Söz konusu yapıların korunup geleceğe taşınması amacıyla Nakipoğlu Mahallesi’nde devam eden restore çalışmalarını yerinde inceleyen Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca; “Tarihimizi korumaya ve yaşatmaya devam ediyoruz” dedi. Konya’ya özgü mimari özellikleri yansıtan; kerpiç, ahşap ve taş kullanılarak inşa edilen tarihi yapılar, Karatay Belediyesi’nin yürüttüğü restorasyon çalışmalarıyla eski günlerine yeniden döndürülüyor. Bu çerçevede Nakipoğlu Mahallesi’nde 125 yıllık geçmişe sahip iki tarihi ev, Karatay Belediyesi ekipleri tarafından restore ediliyor. Söz konusu yapıların restorasyon çalışmalarında artık sona gelinirken; Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, çalışmaları yerinde inceledi. “Konya’mızın tarihi değerlerine sahip çıkıyoruz” Konya ve Karatay’ın yüzlerce yıllık geçmişini yansıtan tarihi evleri gelecek kuşaklara aktarmak için yürüttükleri restorasyon çalışmalarının başarılı bir şekilde sürdüğünü söyleyen Başkan Kılca, “Konya’mızın tarihi mimari özelliklerini taşıyan ve zaman içinde tahribata uğrayan evlerimizi tek tek tespit ederek önce korumaya alıyoruz. Konya’mızın tarihi değerlerine sahip çıkıyoruz. Şu anda tarihi bir Konya evindeyiz. Bu tür evlerimizi kamulaştırarak, restore ediyoruz. Nakipoğlu Mahallemizde tarihi bir evimizin restoresini tamamlamak üzereyiz. Burada eski yüklüklerimiz, aynalıklarımız ve sahanlıklarımız var. Ahşaptan ve hepsi el emeği ürünler. Bunları gelecek nesillerimize taşımış oluyoruz. Eski evlerimizde kerpiç ve ahşap malzemeler ve hasır tavanlardan oluşan bu yapıyı gelecek kuşaklara aktarmamız önemli. Bu tür yapılara sahip çıkacağız. Evde detaylar çok etkileyici. 125 yıl öncesine ait bir aynalığımız var ve bunu koruma kurulunun da görüşünü alarak eski haline uygun restore ediyoruz. Karatay Belediyesi olarak bu tür projelerimize sahip çıkarak Konya’mızın ve Karatay’ımızın kadim geçmişini yüzyıllar ötesine aktarmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Diyarbakır Uzmanlar, yaz ayalarının gelmesiyle göz sağlığını tehdit eden güneş gözlüğüne dikkat çekti Diyarbakır’da uzmanlar, yaz ayalarının gelmesiyle gözlük tercihi ve kullanımında dikkat edilmediğinde göz sağlığını tehdit eden sağlık sorunlarına dikkat çekti. Güneş gözlüğü, genellikle havaların ısınmasıyla birlikte yaz aylarında ağırlıklı olarak kullanımı tercih ediliyor. Uzmanlar ise, güneş gözlüğünün her mevsim göz sağlığı için önemli olduğuna dikkat çekerken, gözlük tercihinde standartlara uyulmadığı taktirde göz sağlığında ciddi sağlık sorunları ile karşılaşacağını vurguluyor. Diyarbakır’da Memorial Hastanesi’nde Op. Dr. Belgin Ekmekçiler, güneş gözlüklerinin çoğunlukla aksesuar amaçlı düşünüldüğünü ve bunun tam tam tersi bir şey olduğunu söyledi. Güneş gözlüklerini koruyucu bir tedavi olarak uyguladıklarını belirten Dr. Ekmekçiler, çünkü güneş ışınlarında göze zarar ultraviyole dedikleri gözle görülmeyen ışıkların olduğunu kaydetti. Bu ışıkların gözün birçok yapısına hasar verdiğinin altını çizen Dr. Ekmekçiler, şöyle konuştu: "Ciltten başlayıp retinaya kadar. Örneğin cildimizde kırışıklıkları artırıyor, et büyümesi yaparak görmemizi etkiliyor. Yine lensimiz dediğimiz gözümüzün merceğinde proteinleri de denature ederek katarak oluşmasını hızlandırıyor. Ve en önemlisi de gözümüzün arkasındaki fotoğraf filmi dediğimiz retinada sarı nokta oluşmasına sebep olarak da geri dönüşümü olmayan ciddi görme kayıplarına sebep oluyor. Biz de bu sebepten dolayı hastalarımızı ışıklardan korumak için güneş gözlükleri öneriyoruz." Güneş gözlüklerinin birçok yerde aksesuar olarak alınabildiğine dikkat çeken Dr. Ekmekçiler, “Ama güneş gözlüğünün asıl özelliği ultraviyole blokajının olması gerekiyor. Bu blokaj olmadan sadece renkli olmasında hiçbir anlamı olmuyor. Hatta siyah camlar göz bebeğimizi büyüterek gözümüze ultraviyole ışınlarının daha çok girmesine sebep olarak hasarı daha da katlayarak artırabiliyor. Bu sebepten güneş gözlüğü alacağımızda bunun aksesuardan çok koruyucu bir tedavi olduğunu bilmemiz gerekiyor. Ve aldığımızın camları hangi özellikte olduğunu, daha iyi bilmemizi gerektiriyor dedi. "Bizim açımızdan çerçeve önemli değil, camın üstünde olan ultraviyole blokajları" “Bizim açımızdan çerçeve önemli değil, camın üstünde olan ultraviyole blokajları” diyen Dr. Ekmekçiler, “Bunu da ancak nasıl anlayabiliriz? Gözle anlayabileceğimiz bir özellik değil. Ancak aldığımız gözlüklerin garanti belgelerinde ultraviyole yüzde 100 koruma şeklinde yazar. Ya da güneş gözlüklerinin CE belgesi dediğimiz denetlenmiş, kurumlar tarafından verilen özellikleri vardır. Bunun mutlaka olması gerektiğini kontrol etmemiz gerekiyor ki gözümüzü bu yüksek doz ultraviyoleden koruyabilelim” şeklinde konuştu. 21. Bölge Güneydoğu Optisyenler Gözlükçüler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahim Erdoğan ise, güneş gözlüğü mevsimsel olarak kullanılabilecek bir gözlük olmadığını, ultraviyole denilen olayın her ne kadar yaz aylarında özelikle bölge itibariyle güneş ışınlarının dik geldiği dönemlerde daha çok gözde ve ciltte hasara sebebiyet verse de, yılın geri kalan periyodlarında da ultraviyole yoğunluğu olduğu dönemler olduğunu söyledi. Güneş ışınların en dik geldiği baharın sonları ve yaz aylarının başlangıcına denk gelen mevsimde ultraviyole özellikli güneş gözlüğü takılması göz ve görme sağlığı adına ciddi bir önem arz ettiğini kaydeden Erdoğan, “Tüketicilerimizin dikkat etmesi gereken en önemli hususlardan biri her koyu renkli gözlük korucuyu bir güneş gözlüğü değildir. Bunu kesinlikle bilmemiz lazım. Hatta güneş gözlüğü camları ultraviyoleden değil de, boyadan elde edildiği takdirde daha koyu bir hal alır. Bu koyu cam rengi gözbebeğinin olağandan daha çok büyümesi, dolayısı ile ultraviyole dediğimiz sarı nokta görme alanlarına daha çok gelmesi, daha çok zarar vermesine sebebiyet verir. Bir güneş gözlüğü muhakkak suretle Sağlık Bakanlığının denetimi altında olan optisyenlik müesseselerinden temin edilmesi gerekir. Çünkü rutin olarak bakanlık ve sağlık müdürlüğü denetimi altında. Buna bağlı olarak ultraviyoleden elde edilen Avrupa standartlarına uyumlu güneş gözlükleri satışı mevcut” ifadelerine yer verdi. Müşterilerden Çağrı Eren, yaz aylarında genelde Diyarbakır çok sıcak olduğu için maalesef takmak zorunda olduklarını söyleyerek, “Gözlerimizi de güneş ışınlarından korumamız gerekiyor. O yüzden gözlüğümü tamire getirmiştim ve yenisini de almayı düşünüyorum” dedi.