SPOR - 13 Eylül 2017 Çarşamba 18:57

Abdullah Avcı: “Baskılı ve agresif olmalıyız”

A
A
A
Abdullah Avcı: “Baskılı ve agresif olmalıyız”

Medipol Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Ludogorets’in Bulgar Ligi’nin son 6 şampiyonu olduklarını belirterek, “Oynarken baskılı ve agresif olmalıyız” dedi.

Medipol Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Ludogorets’in Bulgar Ligi’nin son 6 şampiyonu olduklarını belirterek, “Oynarken baskılı ve agresif olmalıyız” dedi.


Medipol Başakşehir, UEFA Avrupa Ligi C Grubu ilk maçında yarın saat 20.00’de Bulgar ekibi Ludogorets ile mücadele edecek. Karşılaşma öncesinde düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Medipol Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı, “Şampiyonlar Ligi ön elemesinde ciddi ve test olabilecek 4 maç oynadık. Ludogorets, kendi liginin son 6 senenin şampiyonu. Geçen sene Şampiyonlar Ligi grup oynadı. PSG ile deplasmanda berabere kalmış bir ekip. Avrupa deneyimi olan bir ekip. Brezilyalı oyunculardan kurulu bir ekip. Oynamaya müsait edersen oynuyorlar. Kenar oyunları hızlı geçiş yapıyorlar. Topun kıymetini iyi bilmemiz gerekiyor. Oynarken baskılı ve agresif olmalıyız. Topu kaybettiğimizde savunma pozisyonumuzu iyi yapmalıyız. İlk maçımızı oynuyoruz. Kazanmak bizi grupta sonuna kadar ayakta tutacaktır. Bu seviyede her maç zor. Çalışmalarımızın karşılığını almak istiyoruz” şeklinde konuştu.



“Mahmut’un durumu belli değil"


Takımda sakatlığı bulunan futbolcular hakkında açıklamalarda bulunan Avcı, “Mossoro yarın bizimle olacak. Mahmut’un durumu belli değil. Bugün sahada koşu yapacak. Olmayacak gibi duruyor” dedi.



“Gruptan çıkabilmek gerçekçi bir hedef”


3 senedir gelişen bir takım olduklarını hatırlatan Avcı, “İki tane Şampiyonlar Ligi ön elemesi bize deneyim kazandırdı. Tecrübeli oyuncularım var ama kulüp olarak ilk defa oynuyoruz. Hep parçadan bütüne gittik. Gruptan çıkabilirsek bizim için gerçekçi bir hedef olur. Ondan sonrasına bakacağız” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü çökertildi. Operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İstanbul’da düzenlenen “Mahzen-34” operasyonunda elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütünün çökertildiğini belirterek operasyonda elebaşının da içerisinde bulunduğu organize suç örgütü üyesi 9 şüphelinin yakalandığını kaydetti. "Aziz milletimizin bilmesini isterim ki; hangi büyüklükte olursa olsun organize suç örgütlerini çökertip, adalete teslim edeceğiz. Şafak sökerken de gün batarken de operasyonlarımız devam edecek" diyen Bakan Yerlikaya şunları kaydetti: "Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde; İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu elebaşılığını Sezai Gülmez’in yaptığı organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, kasten adam öldürmeye teşebbüs, iş yerlerine yönelik çok sayıda molotofkokteyli ve silahlı saldırı, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, 6136 sayılı kanuna muhalefet, tehdit ve mala zarar verme suçlarını işledikleri tespit edildi. Operasyon sonucu 3 adet ruhsatsız tabanca, çok sayıda şarjör ve fişeğe el konuldu. Operasyonları gerçekleştiren kahraman polislerimizi tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.