SAĞLIK - 17 Nisan 2018 Salı 11:39

Büyükşehirler, ruhumuzu hasta ediyor

A
A
A
Büyükşehirler, ruhumuzu hasta ediyor

Prof.

Prof. Dr. Ahmet Tiryaki, büyükşehirlerin ruhumuzu hasta ettiğini belirterek, Türkiye’de depresyonun görülme oranının yüzde 15’lerde olduğunu söyledi.


İstanbul Aydın Üniversitesi VM Medical Park Florya Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Tiryaki, insanların, ruhsal sorunları olan komşulara ön yargılı olduğuna da dikkat çekti.


Tiryaki, birçok hastalık içerisinde toplumu en çok etkileyen, bir başka değişle en yaygın olan hastalıklardan birinin de depresyon olduğuna dikkat çekerek, “Son 1 yıl içerisinde, genel toplumda, depresyonda olan kişi sayısı yüzde 15’lerde görünüyor. Bu yüksek bir oran. Ruhsal bozukluklar, genel olarak toplumun üretkenliğini etkileyen hastalıklar arasında en sık görülenlerdendir ve bunlar içerisinde de depresyonda olanlar ilk sırada yer alıyor” dedi.


Depresyon en çok kadınlarda görülüyor


Birçok hastalıkta olduğu gibi ruhsal hastalıklarda ve dolayısıyla depresyonda da en çok kadınlar risk altında. Kadınların erkeklere oranla daha fazla risk altında olma nedenlerini açıklayan Tiryaki, toplumsal baskıya dikkat çekerek, “Sebepleri geniş bir yelpazede görebiliriz. Kadınlar, depresyon açısından çok daha büyük bir risk altında. Burada toplumsal cinsiyetin bir payı olduğunu görebiliyoruz. Erkeklerde ruhsal sorunlar, alkol-madde kullanımı gibi alışkanlıklar, depresyondan başka görünümlerle ortaya çıkabildiği için depresyon tablosu kliniğe daha az yansıya bilmektedir. Kadında ise toplumsal yapının kadını baskılaması, öfkesini bile göstermesini engelleyici olması, kadınlarda, depresyonun daha yaygın olmasının nedenleri arasında” ifadelerini kullandı.


Prof. Dr. Ahmet Tiryaki, kadınların daha riskli bir grupta yer almasının nedenlerinden birinin de biyolojisi olduğunu belirterek, “Hormonal özellikleri de depresyona zemin hazırlıyor. İlk adet görmeden menopoza kadar artan bir risk söz konusu. Gebelik döneminde, doğum sonrası dönemde yaşanan hormonal değişiklikler açısından bakıldığında, kadın cinsiyetinin daha riskli olduğunu görebiliyoruz” dedi.


Tiryaki depresyonun diğer nedenlerini de şöyle sıraladı: “Cinsiyet önemli bir faktör, alkol-madde kullanımı depresyonda ciddi etken, diğer tıbbi hastalıklar, işsizlik, maddi sorunlar, boşanma, erken ebeveyn kaybı, çocukluk döneminde maruz kalınan istismar (cinsel, fiziksel, duygusal) depresyonla ciddi ilişkili faktörler arasında”.


Yaşadığımız her hastalık artık çocuklarımızda da görülüyor, birçok hastalıkta olduğu gibi depresyonda da yaş sınırı düşük ve çocuklar da risk altında. Çocuklarda, normalin dışında görülen belirtilerin, hiperaktiflik olarak çatı bir ifade ile değerlendirilmek yerine, izlenmesi gerektiğine vurgu yapan Tiryaki, “Depresyon, yaşam boyu farklı görünümlerle karşımıza çıkar. Ergenlikle birlikte daha yakından tanıdığımız bir depresyon ile karşılaşıyoruz. Çocukluk ve yaşlılık depresyonlarının klinik görüntülerinde ise bazı farklılıklar var. Çocuklar depresyona girmez diye bir düşüncemiz yok. Depresyon çocuklarda huzursuzluk, mutsuzluk, hırçınlık, isteksizlik gibi kendini gösterebilir” ifadelerini kullandı.


Kentlerde yaşam depresyon tetikçisi


Prof. Dr. Ahmet Tiryaki, Türkiye ruh sağlığı profili çalışmasının uzun zamandır yapılmadığını belirterek, “Raporlama yapılamıyor ve verilerde eksiklikler var. Şuan hızlı bir dönüşüm devam ediyor, ülkemize göçler söz konusu, toplumsal bir basınç var, riskleri bunun üzerinden tahlil etmek gerekiyor. Kentlerdeki yaşamın çeşitli ruhsal bozukluklar açısından bir risk faktörü olduğunu biliyoruz. Bir başka boyutuyla da kentlere göç etmiş, işsiz, o kente ait olamamış gruplar, gençler bir de alkol-madde kullanımına başlamışsa, istismara uğramışsa depresyon için ciddi riskler söz konudur” dedi.


Toplumsal bakış açısının pratiğe de dönüştüğüne dikkat çeken Prof. Dr. Ahmet Tiryaki, “Ağır depresyonu ya da ruhsal bozukluğu olan kişileri, komşusu olarak kabul eden ve isteyen insan sayısı oldukça az. Ama aynı sorgulamayla baktığınızda, hipertansiyon hastası bir komşuya dair ön yargı olmadığı ortaya çıkıyor. Bazı tıbbi hastalıklar da damgalanıyor ama ruhsal bozukluklarda böyle net bir sorun var” dedi.


İlaçlar kısa süreli kullanılmamalı


Ruh sağlığı tedavisinde temel sorunlardan birinin de hastanın ilaca devam etmemesi olduğunu kaydeden Tiryak, “Ruhsal hastalıklarda ilaçların kısa süreli kullanılması gerektiği gibi bir algı var. Hâlbuki ki ruhsal hastalıkların da birçok tıbbi hastalıkta olduğu gibi, nüksetme ya da kronikleşme gibi riskleri var, bu nedenle tedavide kalmanız gerekiyor. İlaç kullanmanın kişi için bir tür zayıflık olarak görülmesi, kişinin başlanan tedaviden düşmesine neden olabiliyor” ifadelerini kullandı.


Anti depresan bağımlılık yapmaz


Tiryaki, antidepresan ve diğer ruhsal hastalıklar için kullanılan ilaçlara da ön yargılı bir yaklaşımın olduğuna dikkat çekerek, “Psikiyatri hekimleri olarak kullandığımız ilaçların çok azı, kişinin terk edemeyeceği sonuçlar doğuruyor, antidepresanların böyle bir riski yok. Antidepresanlar bağımlılık yapmayan ilaçlar. Ne kadar kullanırsanız kullanın bırakılabilirler. Bir kısım hastada bırakma sürecinde bazı sorunlar olabilir ama bu sizin o ilaca bir anlamda mahkûm kaldığınız sonucuna denk gelmeyecektir. Antidepresanlar, uyarıcı maddeler gibi sizde olmayan bir şeyi oluşturacak güce sahip değiller, sizi olmayacağınız bir insana çeviremezler, içinizde olmayan bir duyguyu oluşturamazlar. Sizi siz olmaktan çıkarma kapasitesine sahip değiller, sizi ele geçiremezler. İnsanlar, hipertansiyon ilacına bağımlılık gözüyle bakmıyorlar, ömür boyu kullanabileceklerini düşünüyorlar ama ruhsal bir hastalık söz konusu olduğunda bağımlı oldum gibi yanlı bir bakış açısı var” şeklinde konuştu.


Tiryaki sadece mevsimin yaza döndüğü dönemlerde değil, kışa döndüğü dönemlerde de depresyon belirtilerinin olabileceğine vurgu yaparak şunları ifade etti: “Yaz ya da kış döngüsünde depresyonlar görebiliyoruz. Depresyonun en hafif türleri bile 2-3 hafta sürse ve kendi kendine geçse bile, döngüsüne göre tedavi edilmeli”.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Aynı eğlence merkezinde arka arkaya silahlı saldırı: 2 günde 2 yaralı Bursa’da Podyum Park Eğlence Merkezi’nde çıkan silahlı kavgada güvenlik görevlisi olarak çalışan 26 yaşındaki genç bacağından vuruldu. Yaralı, ambulans ile hastaneye kaldırılırken, aynı mekanda çalışan güvenlik görevlileri ise olay yerinden görüntü alan İhlas Haber Ajansı muhabirini darp etti. Olay, merkez Nilüfer ilçesinde bulunan Podyum Park Eğlence Merkezi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Klarnet isimli bir eğlence mekanında güvenlik çalışan olarak çalışan Murat Enes K. (26), arasında husumet olan kişiyle mekan kapısında karşılaşınca aralarında sözlü tartışma çıktı. Kısa sürede büyüyen tartışma kavgaya dönüşünce saldırgan, Murat Enes K.’yi yanında taşıdığı silah ile bacağından vurdu. Panikleyen vatandaşlar kaçışırken, durum 112 ekiplerine bildirildi. İhbar üzerine bölgeye gelen sağlık ekipleri, yaralıya yaptığı ilk müdahale sonrası Çekirge Devlet Hastanesine sevk etti. Olay yerine gelen basın mensubunu darp ettiler Yaşanan hadise sonrası, olay yerinde polis ekiplerinin çalışmalarını görüntüleyen İhlas Haber Ajansı muhabiri Abdullah Bozkurt ise aynı mekanda çalışan özel güvenliklerin saldırısına uğradı. Haber görevini yerine getiren basın mensubu yaklaşık 10 kişinin kendisini darp etmesiyle yerde kaldı. Polis ekiplerinin müdahalesiyle saldırganların elinden alınan basın mensubu ambulans ile Bursa Şehir Hastanesine sevk edildi. Aynı eğlence merkezinde arka arkaya silahlı saldırı Öte yandan Podyum Park Eğlence Merkez’inde geçtiğimiz gün de silahlı saldırı yaşanmış ve bir kişi yaralanmıştı. “Saldırganların hak ettikleri cezayı almasını bekliyoruz” Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı, İHA muhabirinin görev yaptığı sırada saldırıya uğradığını üzülerek öğrendiğini belirterek kınama mesajı yayınladı. Saldırının faillerinin takipçisi olacaklarını belirten Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı, "Mesleğimize ve meslektaşlarımıza yönelik çirkin saldırılara bu akşam Bursa’da bir yenisinin eklendiğini üzülerek haber aldım. Edindiğimiz bilgiye göre, İhlas Haber Ajansı muhabiri genç meslektaşımız Abdullah Bozkurt, Podyum Park’ta meydana gelen bir olay hakkında bilgi toplarken Klarnet isimli mekanın yetkilileri ve güvenlikçileri tarafından feci şekilde dövülerek hastaneye kaldırılmış. Tek tesellimiz meslektaşımızın hayati tehlikesinin olmamasıdır. Halkın haber alma özgürlüğü adına fedakarca görev yapan meslektaşımıza ‘geçmiş olsun’ diyor, saldırganların yakalanarak hak ettikleri şekilde cezalandırılmasını bekliyoruz. Bursa Gazeteciler Cemiyeti olarak konunun takipçisi olacağız” dedi.
İzmir Göztepe taraftarları ile iş yeri çalışanları arasındaki kavgada 6 gözaltı İzmir’de, Göztepe taraftarlarından kaçarak iş yerlerine sığınan kişiyi kalabalık taraftar grubuna vermeyen iş yeri çalışanları ile taraftarlar arasında çıkan kavgada 6 şüpheli gözaltına alındı. Cep telefonu kamerasıyla da görüntülenen kavgada olaya karışan diğer şüphelileri yakalama çalışması başlatıldı. 1 Lig’in 32. haftasında Göztepe evinde karşılaştığı Gençlerbirliği’ni 2-0’lık skorla mağlup ederek, Eyüpspor’un ardındın Süper Lig’e çıkan ikinci takım olmuştu. Maçın bitiminden itibaren binlerce taraftar takımlarının bir üst lige çıkışını doyasıya kutlarken, akşam saatlerinde Konak Güzelyalı Mahallesi’nde kavgalar yaşandı. İddiaya göre, dün, kalabalık Göztepe taraftarının kovaladığı kimliği öğrenilemeyen bir genç, Mithatpaşa Caddesi’nde bulunan bir iş yerine sığındı. Bunun üzerine iş yeri çalışanları da içeri girerek genci darp etmek isteyen taraftarlara engel oldu. Bir süre aralarında sözlü tartışma yaşanan taraftarlar ile iş yeri çalışanları arasından bir anda kavga çıktı. Kavga anı cep telefonu kamerasına yansımıştı İş yeri çalışanları ile kalabalık Göztepe taraftarları arasında çıkan kavga, anbean cep telefonu ile görüntülendi. Görüntülerde; iş yeri çalışanları ile taraftarlar arasında sözlü tartışmanın ardından kavga çıktığı ve taraftarlar ile iş yeri çalışanlarının birbirlerine sandalye fırlattıkları, bu esnada kavganın arasına motosikletiyle dalıp bir kişiye çarpan iş yeri sahibinin ise kaskıyla çarptığı kişiye vurduğu anlar ile o esnada iş yerini önündeki masada bulunan müşterilerden küçük bir kızla yanındaki kadının kavganın ortasında kaldığı yer almıştı. Yine aynı caddede, taraftarların kendi aralarında yaptıkları bir başka kavga ve kavga esnasında kabalalık bir grubun yere düşürdükleri şahsa tekmeler attığı anlar cep telefonu kamerasıyla görüntülenmişti. 6 kişi gözaltına alındı Öte yandan, motosikletiyle gelerek kavgaya dahil olan iş yeri sahibinin başından yaralandığı olayla ilgili 6 şüphelinin gözaltına alındığı ve kavgaya karışan diğer şahısları tespit etme ve yakalama çalışmalarının sürdüğü öğrenildi.