GENEL - 13 Haziran 2018 Çarşamba 16:27

İstanbul’u dumana boğan yangın havadan görüntülendi

A
A
A
İstanbul’u dumana boğan yangın havadan görüntülendi

Sarıyer’de 9 bin metrekare alanda kurulu kağıt ve kimyasal madde fabrikasında çıkan yangın, havadan görüntülendi.

Sarıyer’de 9 bin metrekare alanda kurulu kağıt ve kimyasal madde fabrikasında çıkan yangın, havadan görüntülendi.


Sarıyer Ayazağa’da 9 bin metrekare alanda kurulu kağıt ve kimyasal madde fabrikasında yangın çıktı. Yangına çok sayıda itfaiye ekibi müdahale ederken, fabrikadan çıkan kara dumanlar adeta gökyüzünü kapladı.


Kağıt ve kimyasal madde fabrikasında çıkan yangın havadan da görüntülendi. Görüntülerde yanan fabrikadan dumanların yükseldiği görülüyor. Helikopterin yangına müdahalesi de havadan çekilen görüntülere yansıdı.


İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) de çıkan yangınla ilgili bilgilere yer verdi. İBB tarafından yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Sarıyer Ayazağa Mevkiinde 9 bin metrekare alanda kurulu kağıt ve kimyasal madde fabrikasında çıkan yangın, İstanbul itfaiyesini alarma geçirdi. 14.57’ de alın ihbar üzerine hareket eden ekipler 15.04 olay yerine ulaştı. Yangının kısa sürede yayılma eyilimi göstermesi üzerine Avrupa ve Anadolu yakasındaki itfaiye gruplarından takviye istendi. Olay yerine 19 gruptan 50 araç 125 personel gönderildi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin diğer birimleri de alarma geçerek itfaiyeye destek veriyor. Yangının çevreye sıçraması önlendi. Söndürme çalışmaları sürüyor."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Dede Korkut hikayeleri Türklerde kadının konumunu ortaya koyuyor Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Türk Kültüründe Dede Korkut Kitabı” adlı konferansında Dede Korkut hikayelerindeki kadının konum ve önemine değindi. Prof. Dr. Şenesen, Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi’nde (ÇÜTAM) verdiği konferansta, Dede Korkut Hikayelerinde genel olarak Oğuzların birtakım mücadelelerinin yer aldığını ifade ederek, “Bu mücadelelerin ikisi Oğuzların kendi aralarında yaptıkları mücadelelerdir. Bunlardan birinde Dirse Han ve oğlu Boğaç Han arasında geçer. Bir başka mücadele ise İç Oğuz ve Taş Oğuz karşılaşır” dedi. Prof. Dr. Şenesen, şunları kaydetti: “Dede Korkut Hikayelerinde sağlam temellere oturtulmuş bir sosyal yapıyla karşılaşırız. Eski kültür hayatımızı ile ilgili zengin bilgiye bu hikayelerde rastlıyoruz. Hikayelerde toplumun başında hanlar hanı diye gösterilen Begil oğlu Emren Hikayesinde padişah olarak ifade edilen Bayındır Han vardır. Bayındır Han’ın hikayelerindeki rolü beylere akın izin vermek, divanı toplamak, yılda bir defa büyük bir ziyafet vermektir. Hikayelerde kahraman olarak görünmez.” Dede Korkut Hikayelerinde hemen hemen tüm hikayelerde kadının önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Ç.Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refiye Şenesen, “Kadın bir güzellik sembolü olmanın yanında sosyal hayat içinde erkeğin yanında onun eşi ve ortağı olarak yer alır. Kadın sosyal hayat içinde düşüncesi alınan, eş seçiminde özgür, vefa duygusu gelişmiş, anne, iffet sahibi, saygı duyulan biridir. Bu özelliklerinin yanı sıra ata biner, kılıç kullanır, ok atar ve erkeklerle yarışır” şeklinde konuştu. Konferans sonunda Prof. Dr. Refiye Şenesen’e teşekkür belgesi verilirken hatıra fotoğrafı çekimi de gerçekleştirildi.