SAĞLIK - 20 Temmuz 2018 Cuma 14:24

Uzmanı Dr. Özay: "Doğum kontrol hapları vajinal mantar enfeksiyonuna neden oluyor"

A
A
A
Uzmanı Dr. Özay: "Doğum kontrol hapları vajinal mantar enfeksiyonuna neden oluyor"

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr.

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Özlen Emekçi Özay, kullanılan doğum kontrol hapları, giyilen naylon giysiler gibi etkenlerin vajinal mantar enfeksiyonunu tetikleyen faktörlerden bazıları olduğunu söyleyerek, tekrarlama riskinin çok fazla olduğunu ifade etti.


Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Özlen Emekçi Özay kadınların sık yaşadığı vajinal mantar enfeksiyonunun en önemli belirtisinin vajinada kaşıntı olduğunu, tanısı kolay konulan fakat tekrarlama riski fazla olan hastalık olmasına dikkat çekti.


Eski tip yüksek doz doğum kontrol haplarının kandida mantarları için uygun zemin hazırladığını söyleyen Uzman Dr. Özay, günümüzde düşük doz ilaçlarla bu görüşün geçerliliğini yitirdiğini belirtti. Uzman Dr. Özay, "Özellikle kilolu kadınlarda giyilen naylon giysiler ve çamaşırlar bölgede sıcaklık ve nem artımına neden olurlar. Bu durum mantar hücreleri için bir fırsattır. Gelişen enfeksiyon tekrarlama ve kronikleşme eğilimindedir. Lokal alerjenler renkli tuvalet kağıtları, parfümler, yüzme havuzundaki ilaçlar, tampon ve pedler alerjiye neden olabilir. Alerjik zemin üzerindeyse mantar enfeksiyonu gelişebilir. Metabolik hastalıklar tiroid hormonu bozukluğu gibi hastalıklar kandidiazis için uygun zemin hazırlar. Şişmanlık, kronik servisit ve radyasyon vajinal enfeksiyona yol açıyor" dedi.



"Mantar enfeksiyonu havuzdan bulaşmaz”


Vajinal mantar enfeksiyonlarına yol açan mikroorganizmalardan en sık görülenin ’Candida Albikans’ adı verilen bir maya hücresi olduğunu söyleyen Uzman Dr. Özay, "Vajinal mantar enfeksiyonu, cinsel yolla bulaşan bir rahatsızlık değildir. Vajinal mantar enfeksiyonu genellikle başkasından bulaşmaz. Kişinin kendi vajinasında bulunan maya hücrelerinin çeşitli nedenlerle aktif hale gelir ve enfeksiyona bağlı olarak mantar oluşur. Vajinal mantar enfeksiyonlarını tetikleyen birçok faktör olduğunu söyleyen Özay, "Vajinal mantar enfeksiyonları havuzdan veya bunun gibi yerlerden asla bulaşmaz. Kullanılan doğum kontrol hapları, hormon kullanımı, giyilen naylon giysiler, lokal alerjenler, metabolik hastalıklar, şişmanlık, rahim ağzında yara olması ve radyasyon gibi etkenler vajinal mantar enfeksiyonuna yol açan faktörlerdendir” diye konuştu.



Antibiyotik kullanımı hastalığı tetikliyor


Geniş spektrumlu olarak tabir edilen güçlü antibiyotiklerin vajinanın pH dengesini bozarak mantar enfeksiyonunu tetikleyebileceğini söyleyen Uzman Dr. Özay sözlerine şöyle devam etti:


"Risk faktörlerinden biri olan gebelik döneminde son üç ayda hücresel bağışıklık sisteminin zayıflaması ile kandida gelişimi kolaylaşır. Yine gebelikte vajinada glikojen adı verilen maddenin artışı da bu olayı hızlandırır. Vajinada glikojenin artmasına ise kanda östrojen ve progesteron miktarının yükselmesine neden olur. Vajinal mantara sebep olan şeker hastalığı ise kan şeker düzeylerinin dengesiz seyrettiği kontrolsüz diyabette, idrar ve vajinal salgılarda şeker düzeyleri artar, bu da mantar için uygun bir ortamdır. İlaçlar ya da sistematik hastalıklar sonucu hücresel bağışıklık sisteminin baskılanması kandida mantarlarının oluşmasını hızlandırır.”



En önemli belirti vajinada kaşıntı


Vajinal mantar enfeksiyonunun en önemli ve en sık görülen belirtisinin kaşıntı olduğunu ifade eden Uzman Dr. Özay, kaşıntıların geceleri şiddetlendiğini ve sıcağın etkisini artırdığını kaydetti. Hastaların çoğunda dış genital organlarda yanma olduğunu vurgulayan Uzman Dr. Özay, özellikle idrarın değdiği bölgelerde şiddetli yanma hissinin yaşandığını belirterek, bazı hastalarda cinsel ilişki esnasında da ağrıya sebep olduğunu söyledi.



İlaçlar düzenli kullanılmalı


Tedavide kalıcılığı sağlamak için ilaçların düzenli şekilde kullanılması gerektiğini dile getiren Uzman Dr. Özay, lokal ilaçların hem fitil hem de krem şeklinde olabileceğini kaydetti. Ağızdan alınan sistematik tedavide tek günlükten bir haftalığa kadar tedavi protokolleri ve ilaçların mevcut olduğunu sözlerine ekleyen Uzman Dr. Özay, "Aynı durum vajinal ovüller içinde geçerli. Tedavi esnasında naylon giysiler giyilmemesi, çamaşırların pamuklu olması, kaynatarak yıkanması ve buharlı ütü ile ütülenmesi, dar giysilerden kaçınılması, vajinan su ile yıkanması bunun yerine nört pH derecelerine sahip ve bu amaçla üretilmiş sıvı sabunlarının kullanılması tedaviyi kolaylaştırır" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Başkan Ertemur’dan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü mesajı Pamukkale Belediye Başkanı Ali Rıza Ertemur, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Başkan Ertemur, “Emeğin ve dayanışmanın temsilcileri tüm işçi kardeşlerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyorum” dedi. Pamukkale Belediye Başkanı Ali, Rıza Ertemur, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında şu ifadelere yer verdi: “Bugün, emeğin onuru ve mücadelenin gücüyle dolu olan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nün kutlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Tüm emekçi kardeşlerimin hak ettikleri değeri bulduğu, adaletin ve eşitliğin hâkim olduğu bir dünyada birlikte omuz omuza mücadele etmeye devam edeceğiz. Emeğin ve mücadelenin bayramı olan 1 Mayıs’ta tüm işçi kardeşlerimin yanında olduğumu belirtmek isterim. Alın teriyle, emekleriyle toplumumuzu şekillendiren her bir işçinin hak ettiği değeri görmesi ve insanca yaşam şartlarına kavuşması için var gücümüzle çalışacağız ve çalışıyoruz. Ülkemize gelen baharla birlikte, bu 1 Mayıs’ında bir dönüm noktası olmasını temenni ederek, işsizliğin net çözüme kavuştuğu, iş cinayetlerinin sona erdiği, işçi kardeşlerimizin sömürülmesinin sona erdiği, gelir dağılımının düzeltildiği, çalışma şartlalarının iyileştirildiği, emeğin karşılığının alındığı, üretim ve üretenden yana olan Türkiye hayaline kavuşmamıza vesile olmasını diliyorum. Bu düşüncelerle, emeğin ve dayanışmanın temsilcileri tüm işçi kardeşlerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyorum.”
Afyon Başkan Köksal, Afyonkarahisar Belediyesinin borcunu açıkladı: Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal, göreve geldikleri andan itibaren belediyede 1 milyar 574 milyon 884 bin 596 TL’lik bir borçla karşılaştıklarını dile getirerek, “Biz bu yüksek borcu halleder ve buradaki bütün vatandaşlarımıza da en güzel şekilde hizmet ederiz. Belediyenin gelirlerini 3-4 kişiye, Suriyelilere değil bütün hemşehrilerimize hizmet için harcayacağım” dedi. 31 Mart yerel seçimlerinin ardından göreve gelen Başkan Köksal, Afyonkarahisar Belediyesinin borçlarının yaptırdığı pankart ile belediye binasına astırdı. Ardından borçlar ve yapacakları çalışmalar hakkında açıklamalarda bulunan Başkan Köksal, “Seçimler öncesinde şeffaf bir yönetim anlayışı sergileyeceğimizin sözünü vermiştik. Mazbatamızı aldıktan sonra belediyemizin mali durumu ile ilgili bir bağımsız denetçi ile görüşerek mali durum tespiti yapılmasını istedik. Borç tablomuzu belediye binamızın dışına ve içerisine asacağız. Buna göre güncel borç toplamımız 1 milyar 574 milyon 884 bin 596 TL’dir. Sizlerin bizlere olan güveni ve sabrıyla her tülü zorluğu aşacağımızı biliyoruz. Söz verdiğimiz gibi gece ve gündüz demeden, yorulmak bilmeden çalışıp belediyenin borçlarını azaltıp, gelirleriniz arttıracağız” dedi. “Harcadığımız her kuruşun hesabını verecek, şeffaf bir yönetim sergileyeceğiz” Amaçlarının Afyonkarahisar’ı daha yaşanabilir kılmak olduğunu ifade eden Başkan Köksal açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Afyonkarahisar’ımızı daha güzel kılmak için gerekli yatırımların yapılmasına teşvik edeceğiz. Yemişler içmişler faturaların ödenmesini bize bırakmışlar. Biz bu yüksek borcu halleder ve buradaki bütün vatandaşlarımıza da en güzel şekilde hizmet ederiz. Belediyenin gelirlerini 3-4 kişiye, Suriyelilere değil bütün hemşehrilerimize hizmet için harcayacağım. Harcadığımız her kuruşun hesabını verecek, şeffaf bir yönetim sergileyeceğiz. Her şey daha güzel bir Afyonkarahisar için.”
Çorum 150 yıllık tarihi Redif Kışlası kültür merkezi oldu Osmanlı döneminde ordunun modernize edilmesi çalışmaları kapsamında ülke geneline inşa edilen redif kışlalarından biri de Çorum’un İskilip ilçesinde bulunuyor. Yaklaşık 150 yıllık geçmişe sahip kışlada devam eden restorasyon çalışmaları tamamlandı ve Redif Kışlası kültür merkezi olarak hizmet verecek. Redif Kışlası’nın korunarak yaşatılması amacıyla Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı (OKA) ve yerel paydaşların iş birliği ile bugüne kadar önemli çalışmalar yürütüldü. Kalkınma Ajansı’nın 2014 yılındaki desteği ile İskilip Kaymakamlığı bugünkü değeri 1 milyon TL’yi bulan Rölöve ve Restitüsyon Projesi uygulandı. OKA’nın 2016 Yılı Turizmin Geliştirilmesine Yönelik Küçük Ölçekli Alt Yapı Yatırımlarına Mali Destek Programı çerçevesinde uygulanan Redif Kışlası Restorasyon Projesinde ise bugünkü değeriyle 10 milyon TL’yi aşan ajans desteği sağlandı. İş artışı nedeni ile tasfiye edilen Restorasyon Projesinde çalışmalar 2023 yılında tekrar başladı. Çorum İl Özel İdaresi tarafından yürütülen restorasyon sürecinin ardından tarihi yapı, Nisan ayı itibarı ile 265 koltuk kapasiteli konferans salonu, sahne, depo ve kulis odalarıyla Misak-ı Milli İlkokulu ek binası şeklinde hizmet vermeye başladı. İlk gününde öğrencilere sinema gösterimi Redif Kışlasının ilk gününde; İskilip Kaymakamlığı proje ekibi koordinasyonunda, İskilip Halk Kütüphanesi Müdürlüğü tarafından, Ebussuud Efendi İlkokulu öğrencilerine yönelik sinema gösterimi yapıldı. Kültür merkezine dönüşen binada, İskilip’in kültürünü en iyi şekilde yansıtacak etkinlikler yapılması planlanıyor. İskilip ilçesinde Meydan Mahallesi’nde yer alan, 720 metrekarelik alan üzerine taştan 3 kat inşa edilen Redif Kışlası, Balkan, Birinci Dünya, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşlarında faal olarak kullanıldı. Kışlanın 1945 yılına kadar kullanılmaya devam ettiği biliniyor.