EKONOMİ - 16 Kasım 2018 Cuma 11:41

Evde enerji tasarrufu için 10 kural

A
A
A
Evde enerji tasarrufu için 10 kural

Binalarda en çok ısı kaybının gerçekleştiğine dikkat çeken Yapılarda Enerji Verimliliği Derneği (VERİMDER), enerji tasarrufu için alınması gereken önlemleri sıraladı.

Binalarda en çok ısı kaybının gerçekleştiğine dikkat çeken Yapılarda Enerji Verimliliği Derneği (VERİMDER), enerji tasarrufu için alınması gereken önlemleri sıraladı.



Kamuoyunu yapılarda ısı yalıtımı, enerji verimliliği ve tasarrufu konularında bilinçlendirmek amacıyla kurulan Yapılarda Enerji Verimliliği Derneği (VERİMDER), ev ekonomisinde planlanacak ilk adımın enerji tasarrufu üzerine olması gerektiğini vurguladı.



VERİMDER; tüketicilere tasarruf konusunda sunduğu 10 öneriyi şu şekilde açıkladı:


“Tasarruf odaklı alışkanlık edinin: Ev içerisinde tasarruf yapabilmek için ailedeki tüm bireylerin bilinçli olması gerekir. Ailece günlük hayatınızda edineceğiniz yeni alışkanlıklar ile enerji tüketiminde tasarruf elde edebilirsiniz. Duş süresini kısa tutmak, gereksiz yere açık olan ışıkları söndürmek, kullanılmayan elektronik cihazların kapatılması aslında yapılacak ilk basit önlemlerden bazıları.



Mutlaka yalıtım yaptırın: Binalarda en çok ısı kayıpları yaşanıyor. Kışın ısınmak yazın da serinlemek için kullanılan enerjiyi daha verimli kılmanın yolu ise yalıtımdan geçiyor. Isı yalıtımı ile kışın ödenen doğalgaz faturalarında yüzde 50dolaylarında tasarruf elde edebilirsiniz.



Kullanmadığınız radyatörü kapatın: Evinizde kullanmadığınız bir odada bulunan radyatörü pasif konuma getirebilirsiniz. Bu sayede kullandığınız diğer radyatörlerden sağlanacak daha fazla ısı gönderimi ile odanın sıcaklığını yükseltebilirsiniz.



Beyaz eşyalar da akıllanıyor: Teknolojinin ilerlemesi ile birlikte günlük hayatımızda yalnızca çamaşır yıkamaya, yemek pişirmeye ya da yemekleri saklamaya yarayan beyaz eşyalar da akıllı hale geldi. Beyaz eşyalarınızı değiştirmeyi düşünüyorsanız tercihiniz mutlaka yeni nesil akıllı beyaz eşyalardan olsun. Çamaşır makineleri, çamaşır miktarına göre su ve deterjan eklerken, akıllı fırınlar ise yemeğin cinsine göre derece ve süre ayarı yapabiliyor. Bu sayede enerjiyi daha verimli kullanabilmek mümkün.



Güneşli günlerde ev içine güneş depolayın: Doğal enerji kaynağı olan güneşten maksimum düzeyde faydalanmaya çalışın. Güneşli günlerde perdeli açık tutarak gün içinde evi içi sıcaklığı yükseltebilirsiniz. Her gün evinizi havalandırmak için sabah saatleri yerine güneşin en tepede olduğu öğlen saatlerini tercih edin.



Akıllı sayaçlar ile enerjiyi takip edin: Elektrikte yaşanan düzensizlikler ya da kaçak elektrik kullanımı en çok faturalara olumsuz yansıyor. Elektrikteki enerji kayıplarını engellemek için evinize takacağınız akıllı sayaçlar ile kullanılan enerjiyi takip edebilir, yaşanan değişimleri kontrol edebilirsiniz.



Sıcaklık pencerelerden kaçmasın: Bina duvarlarında yalıtım ile birlikte pencerelerinizi de kontrol etmeniz gerekir. Evinizdeki pencerelerin yalıtımlı olmasına dikkat edin. Ayrıca pencere kenarlarından da içerisi hava girişini engellemek için pencere kenarlarının iyice kapatıldığına emin olun.



Fişleri prizden çekin: Televiyon, bilgisayar gibi pek çok elektronik cihaz kapatılsa dahi prizde olmaları durumunda elektrik tüketimine devam eder. Bu nedenle kullanılmayan elektronik cihazların fişlerini prizden çektiğinize emin olun.



Estetiğine değil işlevine dikkat edin: Ev dekorasyonunda önemli bir yere sahip perdeleri yalnızca süs için kullanmayın. Uzun ve kalın perdeler sıcaklığı korurken, pencere önünde kullanılmalı. Sahip olduğunuz ısıtıcı radyatörün önü perde ile kapatılmamalı.



Radyatörlerinize iyi bakın: Kullandığınız radyatör ve kombinizin düzenli bakımlarını aksatmayın. Mutlaka her sene en az bir kere radyatörlerin havası alınmalı ve aktif olarak kullanılmaya başlandığı zaman üzerine örtü ya da kurutmak için kıyafet konulmamalı.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bursa Ticaret Borsası yönetiminden Kardelen’e ziyaret Bursa Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı ve yönetimi, Kardelen markasıyla iç pazara Cardelion markasıyla dünyaya açılan İlka Şekerleme’nin hijyenik ve belgeli üretimine tam not verdi. Bursa Ticaret Borsası (Bursa TB) Yönetim Kurul Başkanı Özer Matlı ve Meclis Üyeleri, Kardelen ve Yaylacık markalarıyla iç pazara Cardelion ve markalarıyla dış piyasaya kestane şekeri üreten İlka Şekerleme’nin Nilüfer Yaylacık’taki modern tesislerini ziyaret etti. Heyeti, İlka Şekerleme Genel Müdürü Mümin Akgün ağırladı. Ziyarete; Bursa TB Meclis Başkan Yardımcısı Mustafa Aksu, Meclis Üyeleri Hakan Kırmızıay, Mehmet Korkmaz ve Mehmet Edemen, Genel Sekreter Fehmi Yıldız ile Yönetim Kurulu Başkan Danışmanı Cengiz Erdem de katıldı. Bursa TB heyetine üretim süreçlerini anlatan Akgün, 30 yılı aşan üretim tecrübeleriyle Bursa’nın geleneksel lezzeti olan kestane şekerini dünya sofralarına taşıdıklarını belirtti. Üretimin her aşamasında hijyen ve sanitasyon kurallarına titizlikle uyduklarını vurgulayan Akgün, "Sektörümüzde İSO 22000 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi belgesine sahip ilk firma biziz. Aynı zamanda TSE tarafından verilen FSSC 22000 belgesini alan ilk kestane şekeri üreticisiyiz. Kalite, bizim için vazgeçilmez bir ilkedir" dedi. Ziyaret sırasında firmanın iç piyasaya Kardelen ve Yaylacık, dış piyasaya ise Cardelion markasıyla ürün sunduğu aktarıldı. İlka Şekerleme, 50’ye yakın ambalaj çeşidiyle 34 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Mümin Akgün, kestanenin işlenip kestane şekerine dönüşüm sürecinde hijyen ve sanitasyon şartlarının eksiksiz sağlandığını belirtti. Bursa’daki kurum ve kuruluşlara çağrıda bulunan Mümin Akgün, kamu kurumlarının ve iş dünyasının yerel bir değer olan kestane şekerine sahip çıkmasını istedi. Akgün, "Kardelen markalı ürünlerimize Bursa’nın tarihi ve turistik simgelerini taşıyan üç ayrı ambalaj geliştirdik. Bu şekilde sadece ürünümüzü değil, şehrimizi de tanıtıyoruz" dedi. Bursa TB Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı da İlka Şekerleme’nin hem üreticiye hem de ihracat yoluyla ülke ekonomisine sağladığı katkının takdire şayan olduğunu belirterek, firma yöneticilerine misafirperverlikleri için teşekkür etti.
Mersin Tarsus Gastronomi Merkezi’ne ’Altın Elma’ ilgisi Tarsus, Altın Elma (Golden Apple) ödülünü almasının ardından yerli ve yabancı ziyaretçilerin akınına uğramaya devam ediyor. Tarsus mutfağının tanıtımında önemli rol oynayan gastronomi merkezi de ziyaretçilerin uğrak mekanları arasında yer alıyor. Dünya Turizm Yazarları ve Gazetecileri Federasyonu (FIJET) tarafından Altın Elma ödülü verilen Tarsus’a ilgi artıyor. Tarsus mutfağının tanıtımında önemli rol oynayan gastronomi merkezi de misafirlerden tam not alıyor. Belediye Başkanı Ali Boltaç’ın kente kazandırdığı Siptilli Çarşısı’nda bulunan, Tarsus Gastronomi Merkezi geleneksel tatları modern sunumlarla buluşturuyor. Pazartesi günleri hariç her gün hizmet veren mekan, Fındık Lahmacun, Humus, Tarsus Kebab’ı, Yüksük Çorbası ve Dövme Pilavı gibi yöresel tatları, şık sunumlar ve modern servis anlayışıyla bir araya getiriyor. Merkezde Analıkızlı yemeğinden karakuş tatlısına kadar, her damak zevkine hitap eden lezzetler özenle hazırlanıyor. "Yöremizin lezzet mirasını modern sunumlarla buluşturuyoruz" Tarsus mutfağının önemine değinen Başkan Ali Boltaç, ’’Altın Elma ödülünü aldığımız günden bu yana Tarsus Gastronomi Merkezi’nde gösterilen ilgi hepimizi sevindirdi. Tarihi Siptilli Çarşısı’nda, yöremizin binlerce yıllık lezzet mirasını modern sunumlarla buluşturuyoruz. Gastronomi Merkezi, üreticilerimizin emeğini ve mutfağımızın uluslararası tanınırlığının en somut göstergesidir" dedi.
Muğla Doç. Dr. Bedri Kurtuluş, "Akademik Palmiye Nişanı" ile onurlandırıldı Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bedri Kurtuluş, Fransa Cumhuriyeti tarafından verilen ve dünyanın en köklü sivil liyakat nişanlarından biri olan Ordre des Palmes Académiques (Akademik Palmiye Nişanı) ile "Chevalier" (Şövalye) derecesinde onurlandırıldı. Doç. Dr. Kurtuluş; hidrojeoloji, su kaynakları yönetimi, yapay zekâ uygulamaları ve uzaktan algılama gibi alanlardaki uluslararası akademik başarılarının yanı sıra, Fransa ile Türkiye arasında uzun yıllardır yürüttüğü bilimsel iş birlikleri ve burs programları sayesinde bu yüksek onura layık görüldü. Ayrıca Doç. Dr. Kurtuluş, 2012 yılından bu yana Sıtkı Koçman Vakfı ile Fransa Hükûmeti arasında yürütülen ortak yüksek lisans ve doktora burs programının kurucusu ve seçici kurul başkanı olarak da sayısız gencin yurtdışında akademik gelişimine öncülük etti. Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, bu değerli başarının, sadece bireysel değil; aynı zamanda Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi ve Jeoloji Mühendisliği Bölümünün bilimsel birikimi ve kurumsal desteğiyle mümkün olan bir gelişme olduğuna değinildi. Yapılan açıklamada, "Bölümümüzün vizyonu, uluslararası iş birlikleri ve araştırma odaklı akademik üretimi, bu tür küresel başarıların temelini oluşturmaktadır. Bedri Hocamızın başarısı, bölümümüzün ve üniversitemizin uluslararası görünürlüğüne ve saygınlığına doğrudan katkı sunmaktadır" denildi. Akademik Palmiye Nişanı Nedir? Bu prestijli nişan, 1808 yılında Napoléon Bonaparte tarafından kurulmuş ve yalnızca bilimsel mükemmeliyet ile değil, aynı zamanda Fransa’nın akademik ve kültürel değerlerini uluslararası düzeyde yaygınlaştıran seçkin kişilere verilmektedir.
Bursa Tarım arazilerinizi koruyun, hisseli satışlara dikkat Bursa Mudanya İlçe Kaymakamlığı tarım arazilerini parselleyip, zeytinlerin kesilerek arazi haline dönüştürüp küçük parseller halinde noter satışı ile hobi bahçesi yapmak isteyenlere kanun dışı satış yapıldığını tespit ederek, insanların mağdur durumda olduklarını ve geri dönülmeyen, tarım arazilerinin amacı dışında kullanılmaması için uyarıda bulundu. Yapılan açıklamada, "Son dönemde tarım arazilerinin hisseli satış yoluyla küçük parçalara bölündüğü, bu yöntemle vatandaşlarımıza yanlış bilgilendirme yapılarak noter kanalıyla satışlar olduğu tespit edilmektedir. Bu tür uygulamalar, tarım arazilerinin amacı dışında kullanılmasına yol açmakta, hem hukuki hem de tarımsal açıdan büyük sorunlar doğurmaktadır. Vatandaşlarımızın, tarım arazisi alımı veya kullanımı konusunda mutlaka kaymakamlık, belediye ve bağlı oldukları ilçe tarım müdürlüklerinden bilgi ve izin almaları gerekmektedir. Kooperatif veya hisseli satış gibi görünen bazı uygulamalar gerçekte tarım arazilerinin amacı dışında kullanımına zemin hazırlamakta ve ileride geri dönüşü zor mağduriyetlere sebep olabilmektedir. Tarımın geleceğini korumak ve arazi bütünlüğünü sağlamak adına, tarım arazilerinin bölünmesi ve amacı dışında kullanılması yasalarla da sınırlandırılmıştır. Bu sebeple vatandaşlarımızın, resmi makamların onayı olmadan noter kanalıyla yapılan satışlara ve vaatlere itibar etmemeleri büyük önem taşımaktadır. Tarım arazilerinin gerçek sahipleri olan çiftçilerimizin ve üreticilerimizin haklarını korumak için herkesi dikkatli olmaya ve şüpheli durumları ilgili mercilere bildirmeye davet ediyoruz" dendi. Tarım hepimizin geleceğidir. Gelin, toprağımıza sahip çıkalım uyarısında bulunuldu.