SAĞLIK - 15 Mayıs 2019 Çarşamba 12:04

Dyt Emre Uzun: "Turşu bilinenin aksine sağlık deposu değil"

A
A
A
Dyt Emre Uzun: "Turşu bilinenin aksine sağlık deposu değil"

Diyetisyen Emre Uzun, TV programlarında "Turşu sağlık için çok yararlıdır" gibi ifadelerin kullanıldığını ama turşunun tıpkı sucuk, salam, sosis gibi mide kanserine zemin hazırladığını söyledi.

Diyetisyen Emre Uzun, TV programlarında "Turşu sağlık için çok yararlıdır" gibi ifadelerin kullanıldığını ama turşunun tıpkı sucuk, salam, sosis gibi mide kanserine zemin hazırladığını söyledi.



Diyetisyen Emre Uzun, turşu ile ilgili bilinmeyenleri açıkladı. Son günlerde hemen her sağlık, kadın, diyet programlarında "Turşu sağlık için çok yararlıdır, yiyebildiğiniz kadar turşu yiyin, bol bol turşu suyu için" cümlelerinin duyulduğunu belirten Dyt Uzun, turşunun o kadar da ’sağlık deposu’ olmadığını, tıpkı sucuk, salam, sosis gibi mide kanserine zemin hazırladığını söyledi.


Son zamanlarda turşunun bir tür sağlık deposu gibi tanıtıldığını belirten Dyt Emre Uzun, "Ekşi, tuzlu salatalık ve lahana turşusunun zayıflamak isteyenler, şeker hastaları için yararlı olduğu, kanseri önlediği hatta içindeki probiyotikler nedeniyle bol bol turşu tüketmek gerektiği söyleniyor. Ancak turşu, tuz olmadan hazırlanamaz. Turşu suyu da öyle... Turşudaki sodyum, yani tuz da mide kanserine yol açabilir" dedi.



"Turşuda ’standart’ diye bir şey yok"


Diyetisyen Emre Uzun, Türkiye’de tüketilen turşuların standardı olmadığını da bildireren "Asıl mesele turşunun nasıl hazırlandığı, içine neler eklendiği, hangi sebze ve meyvelerden kurulduğu... Bütün bunlar turşunun besin değerlerini değişken haline getirir. Turşuda neyin hangi miktarda bulunması gerektiğine dair ülkemizde bir standart yok. Evdeki turşuyla merdivenaltında üretilmiş turşuyu ya da fabrikasyon üretilen turşuyu bir tutamazsınız! Bu bir yana, her ev hanımı da turşuyu aynı şekilde kurmaz; örneğin kimi limonla kurar kimi sirkeyle... Bu bile turşunun sadece tadına değil besin değerlerine, dayanma süresine etki eder. Bir örnek vermek gerekirse, ABD’de tek bir biber ya da kornişon turşusunda kalori 4 kcal, karbonhidrat 8 g, lif 3 g, protein 0,2, şeker 4 ve sodyum 283 mg olmak zorundadır. Tek bir adetten bahsediyoruz" şeklinde konuştu.



Turşu, sağlık için yararlı mı?


Diyetisyen Emre Uzun, turşunun eğer maya ile hazırlanıyorsa ve fermentasyon varsa sağlık için yararlı olduğunu vurgulayarak, "Çünkü ancak mayalı turşuda sağlıklı bakterilerin varlığından, bu bakterilerin meyve sebzelerdeki doğal şekeri çözmesinden, probiyotiklerden söz edilebilir. Tuz içinde bekletilmiş turşuda maya yoksa sağlığa zararlıdır. Ancak ne olursa olsun, turşu dediğimiz şey bir yan gıdadır, temel besin maddesi değildir. Evet, yararları da var ama turşuyu diyet için, antioksidan özelliği için, probiyotikleri için sürekli; haftada yedi gün tüketmek vücuda yarar değil zarar verir. İki orta boy kornişon turşusundan günlük ihtiyacınız olan tuz miktarının yarıdan fazlasını almış olursunuz. Bu sizi en iyi ihtimalle yüksek tansiyon hastası, börek hastası ve en kötü ihtimalle de mide kanseri yapar" uyarısında bulundu.


Probiyotikler için tek seçenek turşu olmadığını söyleyen Dyt Uzun; "Doğal yoğurt, peynir, yeşil bezelye, bitter çikolata gibi gıdaların her biri probiyotik kaynağı. Üstelik hiç biri turşu gibi risk de taşımıyor. İnsanların, bir tavsiyeye sarılmadan önce, kısa da olsa araştırma yapmasını tavsiye ediyorum" dedi.



Nasıl ve ne kadar turşu yemeli?


Diyetisyen Emre Uzun, turşunun ne kadar ve nasıl yenmesi gerektiğini şöyle açıkladı: "Biz zaten tuzu fazla seven, çokça tuz kullanan bir milletiz. Hâlâ sofraya oturduğunda, yemeğin tuzuna bakmadan eline tuzluğu alan pek çok insan var. Tuz, elbette hayati öneme sahip bir mineral ama biz tuz tüketimini zaten ’abartan’ bir milletiz. Buna şimdi bir de "turşu yiyin, turşu suyu için" propagandası eklenince zaten fazla fazla aldığımız tuzu bir de turşudan almaya başladık. Bu sizi kalp damar, yüksek tansiyon ve böbrek hastası eder. Aşırı tuz tüketmek, kansere yakalanma riskini dört kat artırır. Zaten son 10 yılda Türkiye’deki mide ve bağırsak kanseri vakalarında artış yaşanırken, kim hangi turşuyu yiyor, sağlıklı mı sağlıksız mı bilmeden, içindeki tuz oranını takip etmeden, standardı bile olmayan turşuyu yiyin için diye topluma dayatırsanız, insanları sadece hasta edersiniz. Dünya Sağlık Örgütü WHO, 2011 yılında bir liste yayınladı ve turşuya da ’kansere sebep olabilen gıdalar’ arasında yer verdi. Bunu da unutmamak gerek".

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesinde karla mücadele için tedbirler alındı Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi yönetimi, kar ve buzlanmaya karşı kapsamlı bir hazırlık süreci yürüterek tedbirler aldı. Kentte yarın ve perşembe günü yaşanması öngörülen kar yağışına karşı ekiplerin hazır şekilde beklediği, bu gece de dâhil olmak üzere tuzlama ve buzlanmaya karşı önleyici çalışmaların planlı ve koordineli biçimde sürdürüldüğü bildirildi. Özellikle gece ve sabah saatlerinde oluşabilecek buzlanmalara karşı yol güvenliğinin sağlanması amacıyla sahada kesintisiz çalışmalar yapılacağı ifade edildi. Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Mustafa Fidan, OSB sınırları içerisinde bulunan yaklaşık 45 kilometrelik yol ağının tamamının açık ve güvenli tutulmasının öncelikleri olduğunu söyledi. Başkan Fidan, bu amaç doğrultusunda 15 araç ve 25 kişilik karla mücadele ekibiyle sahada teyakkuz hâlinde olduklarını, tüm hazırlıkların tamamlandığını vurguladı. Fidan, bu gece boyunca buzlanmaya karşı tuzlama ve önleyici çalışmaların aralıksız devam edeceğini, yarın ve perşembe günü beklenen kar yağışı süresince de ekiplerin sahada aktif görev yapmayı sürdüreceğini ifade etti. Karla mücadele sürecinde sanayicilerin, çalışanların ve OSB’yi kullanan tüm sürücülerin can ve mal güvenliğinin öncelikli olduğunu dile getiren Fidan, sürücülere de dikkatli ve tedbirli olmaları çağrısında bulundu.
İstanbul Cumhurbaşkanı Erdoğan: "İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Somali’nin birlik ve bütünlüğünün her şart altında muhafazası bizim için öncelikli meseledir. İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ile Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir araya geldi. İki lider görüşme sonrası ortak basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Somali’yle her alanda gelişmeye devam eden ilişkilerimizin temelinde köklü, tarihi, beşeri ve kültürel bağlarımız vardır. 2026’da Somali ile diplomatik ilişkilerimizin tesisin 60’ıncı senesini idrak edeceğiz. Bu sağlam temel üzerinde ilişkilerimizi ilerletmeye ve Somali’nin güvenlik ve istikrarına destek vermeye devam edeceğiz. 2011 yılında Başbakanlığım döneminden kuraklık felaketiyle mücadele eden Somali ziyaretimin özellikle ardından kapsamlı bir insani yardım kampanyası başlatmıştık. Tüm dünyanın Somali’den ümidi kestiği bir dönemde Türkiye tarafından uzatılan dostluk eli iki ülke arasındaki kardeşlik duygularının pekişmesine vesile oldu. Aradan geçen süre zarfında Somali, eşine az rastlanır bir ilerleme kaydetti" diye konuştu. "Somali ile enerji alanındaki işbirliğimiz günden günde güçleniyor" "Somali’nin yeniden ayağa kalkmasını istemeyenlerin çeşitli sabotajlarına rağmen Somali’de güvenlik açısından ciddi bir iyileşme sağlandı. Bizler bu süreçte Somali’nin terörle mücadelesine kapsamlı desteğimizi sürdürdük sürdürüyoruz" ifadelerini kullanan Erdoğan, "Somali ulusal ordusuna verdiğimiz eğitimler ve ekipman desteğimizle teröre karşı Somali’nin yanında olduğumuzu gösterdik. Somali ordusunun terörle mücadelesinde son dönem de önemli başarılar elde ettiğini memnuniyetle müşhade ediyoruz. Güvenlik ortamındaki iyileşme Somali siyasetinde reform adımlarını beraberinde getirdi. 25 Aralık tarihinde başkent Mogadişu’nun da dahil olduğu Benadir idari bölgesinde uzun sürenin ardından yerel seçimler düzenlendi. Seçim sonuçlarının Somali halkı için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Somali ile enerji alanındaki işbirliğimiz günden günde güçleniyor. Oruç Reis Sismik Araştırma Gemimiz Somali deniz alanlarında 9 ay süren araştırma faaliyeti yürüttü. 4 bin 465 km karelik bir alanda yürütülen bu çalışmalar ile ülke tarihinde bir ilke imza atıldı. Gelinen noktada 2026 yılında sondaj faaliyetlerine başlamayı planlıyoruz. Bu faaliyetlerimiz Somali halkının refahına önemli katkılar yapacaktır" dedi. "Türkiye olarak filomuza 2 yeni derin deniz sondaj gemisi dahil etmiş bulunuyoruz" Türkiye’nin 4’üncü büyük filoya sahip olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Burada şu müjdeyi de sizlerle ve Somalili kardeşlerimle paylaşmak isterim. Türkiye olarak filomuza 2 yeni derin deniz sondaj gemisi dahil etmiş bulunuyoruz. İsimlerini Çağrı Bey ve Yıldırım olarak belirlediğimiz bu iki gemimizden ilki Somali açıklarında diğeri Karadeniz’de görev yapacak. Çağrı Bey ve Yıldırım’ın da eklenmesiyle bu alanda dünyanın 4’üncü büyük filosuna sahip olduk. Her iki güzel haberimizin de hayırlı uğurlu olmasın diliyorum. Diğer taraftan balıkçılık alanında Somali ile imzalanan anlaşma ile işbirliğimiz yeni bir boyut kazanmıştır. Bu anlaşma kapsamında Somali’nin teknik kapasitesinin geliştirilmesine destek olurken, kaçak avlanma ile mücadelesine de katkı sağlayacağız" diye konuştu. "Somali’de bir uzay limanı kurmayı ön görüyoruz" "Somali Cumhuriyeti ile tarihi nitelikte bir işbirliğini uzay alanında hayata geçiyoruz" diyen Erdoğan, "İmzaladığımız anlaşmalar çerçevesinde Somali’de bir uzay limanı kurmayı ön görüyoruz. 3 fazdan oluşan projenin ilk fazının projelendirilmesini tamamlayıp Türkiye Uzay Ajansı eliyle yapımına başladık. Projemizle uzay fırlatma ve uzay uydu teknolojileri alanında önemli bir alt yapı oluşturmayı hedefliyoruz. Tüm bu projeleri hayata geçirirken Türk Kızılay, TİKA ve AFAD başta olmak üzere ilgili kuruluşlarımızla Somali’ye destek olmayı sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı. "Somali halkının yanında durmaya devam edeceğiz" Sözlerine devam eden Erdoğan, "Somali’nin birlik ve bütünlüğünün her şart altında muhafazası bizim için öncelikli meseledir. İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez. Elinde 71 bin Filistinli kardeşimizin kanı olan Netanyahu hükümeti Gazze, Lübnan,Yemen, İran, Katar ve Suriye’ye yönelik saldırılarının ardından şimdi de şimdi de Afrika boynuzunu istikrara sürüklemektedir. Mısır ve Suudi Arabistan başta olmak üzere bölge ülkelerinin yanı sıra Avrupa Birliği İslam İşbirliği Teşkilatı, ve Arap ligi de İsrail’in kararını reddeden açıklamalar yaptı. Amerikan Başkanı Trump’ın konuya dair ilk beyanatı da gayet anlamlıydı. Kendisinin göreve geldiğinden itibaren ortaya koyduğu bizimde destekliğimiz küresel barış vizyonunu teyit eder nitelikteydi. Somali’nin toprak bütünlüğüne ve egemenliğine vurgu yapan bütün bu açıklamaları oldukça kıymetli buluyoruz. Bizim buradaki tavrımız tamamen ilkeseldir. Çözüme hizmet etmeyen her adım sorunu daha da büyütür derinleştirir. Somali Federal Cumhuriyeti ve Somaliland bölgesinin geleceğine ilişkin kararlar tüm Somalilerin iradesini yansıtacak şekilde alınmalıdır. Biz bu süreçte Somali’nin toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini kararlılıkla desteklemeye ve Somali halkının yanında durmaya devam edeceğiz. Somalili kardeşlerimizin de birlik, beraberlik ruhu içinde hareket edeceklerine yürekten inanıyoruz" dedi.