SAĞLIK - 16 Ekim 2019 Çarşamba 15:44

İşitme engellilerin elleri, sesleri olacak

A
A
A
İşitme engellilerin elleri, sesleri olacak

6-17 yaşındaki çocuklara özel hazırlanmış müfredatla renkli ve eğlenceli farklı bir eğitim veren Özay Günsel Çocuk Üniversitesi, okullarda büyük bir eksiklik ve ihtiyaç olan “İşaret Dili Dersi”ni eğitim müfredatına ekledi.

6-17 yaşındaki çocuklara özel hazırlanmış müfredatla renkli ve eğlenceli farklı bir eğitim veren Özay Günsel Çocuk Üniversitesi, okullarda büyük bir eksiklik ve ihtiyaç olan “İşaret Dili Dersi”ni eğitim müfredatına ekledi.


Çocukların duyarlılık kazanmalarını, işitme engelli çocukları anlamalarını, onlara destek olmalarını sağlamak amacıyla Özay Günsel Çocuk Üniversitesi 2019-2020 kış döneminde, 9-11 yaş arası Güneş grubu öğrencilerine ‘Ellerimiz Sesimiz Olsun’ başlıklı “İşaret Dili Dersi” farkındalık eğitimleri verildiği belirtildi.


Duyan çocuklarda, işaret dili eğitiminin, dil, bilinçsel, duygusal ve sosyal gelişimleri üzerinde birçok olumlu etkileri olduğu saptanan bilimsel çalışmalar neticesinde müfredata eklenen ’İşaret Dili Dersi’ gelecek dönemlerde daha geniş kapsamda verilecek.



“Farkındalık oluşturmayı amaçladık”


Toplum içerisinde farklı engel gruplarına rastlamanın mümkün olduğunu, bunlardan bir tanesinin de işitme engeli olduğunu dile getiren ’İşaret Dili Dersi’ eğitimcisi ve Yakın Doğu Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Emrah Soykan, toplumun en büyük problemi olan iletişim probleminin farkına varmak ve onların kültürünü daha yakından tanımak amaçlı ‘Ellerimiz Sesimiz Olsun’ isimli Türk İşaret Dili farkındalık dersini gerçekleştirdiklerini söyledi. Ders kapsamında öğrencilerin engellilere yönelik olan farkındalık ve tutumlarına olumlu yönde küçük de olsa bir katkı yapılması yanında, bu bireylere karşı sorumluluklarımız ve davranışlarımızın nasıl olması gerektiği konusunda fikir alışverişi gerçekleştirildiğini aktaran Soykan, işaret dili ile ilgili kendimizi tanıtma ve karşı tarafı tanıma amaçlı küçük çaplı uygulamalar yaptıklarını anlattı.



“Bir günde öğrenmek mümkün değil”


İşaret dilini öğrenmenin zaman alacağını belirten Soykan, “Alfabe, isim-soyisim, yaşadığımız ve doğduğumuz yer, yaşımız gibi konularda kendimizi ’Türk İşaret Dili’ni kullanarak ifade etmeyi öğrendik. Tabi ki işaret dili de tıpkı diğer yabancı diller gibi geniş bir içeriğe sahip o yüzden bir günde işaret dili öğrenmemiz mümkün değil. Bu sebeple dersimizi daha çok farkındalık oluşturmayı amaçlayarak planlayarak gerçekleştiriyoruz. Öğrencilerin ders süresince konuşmadan düşüncelerini ifade edebileceğini görmesi, onlarda işaret diline yönelik büyük şaşkınlık ve heves oluşturdu. İlerleyen süreçte daha kapsamlı ve daha uzun süreli bir eğitim ile bu dili kavrayacakları fırsatları onlara sağlayacağız” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Trabzon’da kaçak hafriyat sahasında heyelan alarmı Trabzon’un Yomra ilçesinde, geçmiş yıllarda kaçak hafriyat döküm sahası olarak kullanıldığı belirtilen alanda meydana gelen heyelan endişeye neden oldu. Yomra ilçesindeki Kaşüstü Mahallesi’nde 1311 Nolu Sokak üzerinde bulunan ve 2015-2019 yılları arasında bölgedeki inşaatların temel kazılarından çıkarılan hafriyatların döküldüğü alanda, yaklaşık 6 yıl sonra toprak kayması yaşandı. Heyelanın meydana geldiği bölgede çok sayıda konutun bulunması nedeniyle risk oluşurken, toprak kayması sonucu bazı sitelere ulaşımı sağlayan yollar ulaşıma kapatıldı. Olayın ardından bölgede güvenlik önlemleri artırılırken, yetkililer tarafından alanda inceleme başlatıldı. Edinilen bilgiye göre, söz konusu alanın geçmişte kaçak döküm sahası olarak kullanıldığı ve durumun daha önce Trabzon Büyükşehir Belediyesi’ne bildirildiği öğrenildi. Kaçak döküm yaptığı tespit edilen firmaya gerekli bildirimlerin yapıldığı, olayla ilgili hukuki sürecin ise devam ettiği belirtildi. Heyelanın ardından bölgede yeni bir risk oluşup oluşmadığının tespit edilmesi amacıyla teknik ekiplerin zemin etüt çalışmaları yapacağı öğrenildi. "Arkasındaki yerleşim yerlerindeki binalara bir zararın gelmeyeceğini düşünüyoruz" Yaşanan heyelan ile ilgili bilgiler veren Yomra Belediye Başkanı Mustafa Bıyık, kaçak döküm sahasına hafriyat döken firma ile ilgili hukuki sürecin devam ettiğini belirterek, "Kaşüstü mahallemizde meydana gelen heyelanlı alan 2015-2019 yılları arasında bölgede yapılan inşaat faaliyetleri döneminde hafriyatlarının döküldüğü bir sahadır. Büyükşehir belediyesine ait bir izinli döküm sahası olmaması vesilesiyle kaçak döküm alanı olarak söylenir. Burada sanırım yüzlerce araçlık bir malzeme var. Bu bölgede vatandaşların kullanmış olduğu yollar var. Aynı zamanda doğal gaz hattının geçtiği, su hatlarının geçmiş olduğu bir alan var. Aynı zamanda şu anda heyelanın olup da aşağıda inmiş olduğu alanda Kaşüstü mahallemizden hastaneye doğru yapılması planlanan yeni hastane yolunun olduğu güzergah var. Heyelanın oluştuğu alanın tahribatının giderilmesini bekliyoruz. Sonrasında da havaların biraz daha ısınmasının ardından alanda nasıl bir çalışma yapılacağını planlayacağız. Hafriyatın üzerine yapılmış olan yollar şu anda trafiğe kapatıldı. İnşallah kurumlarımızla birlikte ilgili çalışmaları yapacağız. Mahalleden bu sorunu ortadan kaldıracağız. Çünkü bu sorun yaklaşık 10 yıldır ilçemizin o bölgede olan ciddi bir sorunudur" ifadelerini kullandı.
Kayseri Başkan Bağlamış: "Yeni yılda da rekabet gücü artan bir Kayseri için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz" Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Yönetim Kurulu Başkanı Recep Bağlamış, yeni yıl dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Yönetim Kurulu Başkanı Recep Bağlamış, 2025 yılının son gününde yaptığı yazılı açıklamada, yeni yılın hayırlara vesile olmasını diledi. Başkan Bağlamış mesajında şu ifadelere yer verdi; "Yeni bir yıla girerken; 2026 yılının ülkemize, milletimize ve iş dünyamıza sağlık, huzur, bereket ve başarı getirmesini temenni ediyorum. Geride bıraktığımız yıl boyunca Kayseri Ticaret Borsası olarak; üreticilerimizin, tüccarlarımızın ve sanayicilerimizin yanında olmaya, tarım ve hayvancılık sektörümüzün gelişimi için var gücümüzle çalışmaya devam ettik. Şehrimizin ekonomik gücünü daha da ileriye taşıma hedefiyle, birlik ve dayanışma içerisinde önemli adımlar attık. Yeni yılda da sürdürülebilir üretimi destekleyen, katma değeri yüksek ve rekabet gücü artan bir Kayseri için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. İnancımız odur ki; ortak akıl, güçlü iş birliği ve azimle aşamayacağımız hiçbir zorluk yoktur. Bu duygu ve düşüncelerle; başta üreticilerimiz ve üyelerimiz olmak üzere, tüm hemşehrilerimizin ve milletimizin yeni yılını en içten dileklerimle kutluyor, 2026 yılının sağlık, mutluluk ve bol kazanç getirmesini diliyorum."
Ordu Ordulu çiçekçi Karadeniz zekasını konuşturdu: Gül buketini ’karalahana’ ile süslüyor Ordu’da çiçekçilik yapan Mevlüt Kuvan, Karadeniz Bölgesi’nin yöresel ve sevilen tatlarından olan karalahanayı gül buketlerinde kullanıyor. Karadenizli zekasını kullanan çiçekçi, güller ile gönüllere, yemek yapılabilen karalahanalar ile de mideye hitap ettiklerini belirtiyor. Karadeniz Bölgesi’nin en sevilen ve yöresel lezzetlerinden olan karalahana, özellikle kış aylarında sofraların vazgeçilmez lezzetleri arasında yer alıyor. Çorba, dolma, kavurma ve turşu yapımında sıkça kullanılan karalahana, Karadenizli zekasını kullanan çiçekçinin elinde farklı bir boyuta taşındı. Altınordu ilçesinde 25 yıldır çiçekçilik yapan Ekrem Kuvan (42), gül buketlerinde kullanılan ve bir süre sonra çöpe atılan yeşil yapraklı bitkiler yerine bölgede yetişen karalahanayı kullanıyor. Karalahanalar bir yandan buketleri süslerken, bir taraftan da müşteriler tarafından yemek yapımında kullanılabiliyor. Karalahanalı gül buketlerinin bir özelliği ise fiyatının diğer buketlere göre daha uygun olması. "Herke kokina buketi yaparken, biz karalahana yapmak istedik" Çiçekçi Mevlüt Kuvan, Buketlerinde farklı tasarımlar yapmayı sevdiğini belirterek, "Yeni yıl geldi çattı, herkes kokina buketi yaparken, biz de değişiklik yapmak istedik ve Karadenizli olduğumuz için pancar ve gülden buket yapmak istedik. Değişiklik her zaman daha güzel ve alışılmışın önüne geçtik. Bu buketimiz ilgi görüyor, Karadenizli olmamız ayrıcalıklı olduğu için karalahana buketini şuanda insanlara tanıtıyoruz" dedi. "Karalahana çorbası içtiğim esnada bu fikri tasarladım" Bir akşam yemeğinde içtiği karalahana çorbası üzerine bu fikri tasarladığını kaydeden Kuvan, "Ertesi gün geldim ve iş yerimde karalahana buketini yaptım. Müşteriler ilgi gösteriyor. Karalahanamızı günlük alıyoruz ve günlük kullanıyoruz. İnsanlar buketi eve götürdükleri zaman gülleri vazoya, pancarı da çorba ya da dolma yaparak kullanabilirler. Bu sayede çöpe gitmeyecek hepsini kullanabilecekler" diye konuştu. "Bu buket ile evlerde karalahana pişecek" Gülün içerisine yeşil yapraklı bitkiler yerine karalahana kullandıklarını kaydeden Kuvan, "Kış aylarının vazgeçilmez çorbası karalahana. Aynı zamanda 4 mevsim de tüketilebilir. Kar yağdı ve pancarın bulunması gerçekten zor. Bu buket sayesinde evlerde karalahana da pişecek. İnsanlar yeni yılda kokina yerine buketi alabilir. Karalahana olan buketimiz diğer buketlere göre daha da ucuz. Bunların yanında soğan buketi, pırasa, limon ve havuçlu buketimiz de var. Soğan her yemekte kullanılıyor, kış geldi pırasa da oldukça fazla tüketiliyor. Hem buket olarak götürecekler, hem de eşler bunları yemek yapabilecekler" şeklinde konuştu. (SK