GENEL - 19 Şubat 2020 Çarşamba 12:13

50 yıl önce yapımına karşı çıkılan Boğaziçi Köprüsü, trafik yoğunluğunu karşılamakta zorlanıyor

A
A
A
50 yıl önce yapımına karşı çıkılan Boğaziçi Köprüsü, trafik yoğunluğunu karşılamakta zorlanıyor

Türkiye’nin İstanbul Boğazı üzerinde inşa ettiği ilk köprü olma özelliğine sahip olan 15 Temmuz Şehitler Köprüsü (Boğaziçi Köprüsü) aradan geçen 50 yıl sonra artan trafik yoğunluğunu karşılamakta zorlanıyor.

Türkiye’nin İstanbul Boğazı üzerinde inşa ettiği ilk köprü olma özelliğine sahip olan 15 Temmuz Şehitler Köprüsü (Boğaziçi Köprüsü) aradan geçen 50 yıl sonra artan trafik yoğunluğunu karşılamakta zorlanıyor. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) 1968 yılında Boğaz Köprüsü yapılmaması için “Boğaz Köprüsü, Türkiye ve İstanbul’un başına gelen en büyük felakettir” sözleri ile dava açmıştı. Dönemin CHP Eski Genel Başkanı Bülent Ecevit ise mitinglerde dahi "Köprüden zenginler geçecek. Hiç gereği yokken İstanbul’a asma köprü yapıyorlar" sözlerini sık sık kullandığı iddia edilmişti. Bugün ortalama günde 150 bin aracın geçtiği köprünün yapımının ne kadar haklı olunduğu bir kez daha ispatlanmış oldu.



15 Temmuz Şehitler Köprüsü, Karadeniz ile Marmara Denizini birbirine bağlayan İstanbul Boğazı üzerinde yer alan üç asma köprüden biri. Köprünün ayakları Avrupa Yakası’nda Ortaköy, Anadolu Yakası’nda Beylerbeyi semtlerinde. 20 Şubat 1970 tarihinde yapımına başlanan köprü, 30 Ekim 1973 tarihinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 50. yıl dönümü şerefine Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk tarafından devlet töreniyle hizmete açıldı. 26 Temmuz 2016’da köprünün resmi adı, FETÖ mensuplarının askeri darbe girişimi sırasında köprüde hayatını kaybeden vatandaşların anısına 15 Temmuz Şehitler Köprüsü olarak değiştirildi.



2019 yılında günde ortalama 150 bin araç geçti


Yapım aşaması ile birlikte 50 yıllık bir geçmişe sahip olan köprü bugün gelinen noktada İstanbul’da bulunan araç trafiğini karşılamakta zorlanıyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2019 yılı Aralık ayı motorlu kara taşıtları verilerine göre, İstanbul’da trafiğe kayıtlı 4 milyon 190 bini aşkın araç bulunuyor. Boğaziçi Köprüsü, Avrupa ve Asya arasında sabit bağlantı olarak hem Türkiye hem de İstanbul ulaşım ağının çok önemli bir halkası. Köprüde, açılışından bugüne kadar trafik artışı beklenenin çok üstünde gerçekleşti. Günümüzde Boğaziçi Köprüsünden yalnızca belediye, halk otobüsleri ve turist taşıma belgesine haiz otobüsler ile otomobil ve motosikletlerin geçişine izin verilmekte. Boğaziçi Köprüsü 1978’den beri yaya trafiğine kapalı hizmet veriyor.



50 yıl önce istemediler, bugün talebi karşılamakta zorlanıyor


Öte yandan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) 1968 yılında 1. Boğaz Köprüsü’nün yapılmaması için dava açmış, "Boğaz Köprüsü, Türkiye ve İstanbul’un başına gelen en büyük felakettir" açıklaması yapmıştı. Rahmetli Başbakan Adnan Menderes Boğaza köprü yapmak isteyince, İsmet İnönü ’yıkılır’ diyerek karşı çıkmıştı. Diğer taraftan dönemin CHP Eski Genel Başkanı Bülent Ecevit’in de köprüyü istemediği tarihçiler tarafından sıkça dile getirildi. Ecevit’in mitinglerde dahi "Köprüden zenginler geçecek. Hiç gereği yokken İstanbul’a asma köprü yapıyorlar. Bu köprüden mutlu azınlık, zenginler geçecektir" sözleri dönemin gazete manşetlerinde sıkça yer aldı. CHP’li Bayındırlık Bakanı Ali Çetinkaya da, "Boğazın güzelliğini bozar" ifadelerini kullandı. CHP’li Eski Maliye Bakanı Prof. Dr. Besim Üstünel ise, "Köprü akıl ve hesap işi değildir" iddiasında bulundu. Öte yandan bazı kesimler ise "Boğaz Köprüsü yerine Zap Suyu’na köprü yapalım" diyerek açık açık yatırımın önüne set oldu. O gün yapılmaması için davalar açılan ve akla hayale gelmeyecek sözler söylenen köprüden bugün günde yaklaşık 150 bin araç geçerek yapımının ne kadar doğru bir adım olduğu bir kez daha ispatlandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bulgaristan’da ‘Yedi Tepeler Bulgar-Türk Dostluk Sergisi’ sanatseverlerle buluştu Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi, Türkiye Cumhuriyeti Filibe Başkonsolosluğu, Filibe Belediye Başkanlığı, Filibe Ressamlar Derneği ve Nöbet Tepe Kültür Sanat ve Edebiyat Kulübü iş birliğiyle düzenlenen ‘Yedi Tepeler Bulgar-Türk Dostluk Sergisi’, Bulgaristan’ın kültür başkenti Plovdiv’de sanatseverlerle buluştu. Plovdiv Belediye Sanat Galerisi’nde gerçekleştirilen serginin açılışı, yoğun katılım ve güçlü diplomatik temsil ile görkemli bir atmosferde gerçekleşti. Açılışa Türkiye Cumhuriyeti Filibe Başkonsolosu Emre Manav başta olmak üzere diplomatik temsilciler, yerel yöneticiler, sanatçılar ve çok sayıda sanatsever katıldı. Küratörlüğünü Aynur Mahmudova Kaplan’ın üstlendiği sergide, 30 Türk ve 30 Bulgar sanatçının 120 eseri yer aldı. Resim, özgün teknikler ve çağdaş yorumlarla zenginleşen eserler; iki ülke arasındaki ortak kültürel hafızayı, tarihsel bağları ve sanat yoluyla kurulan dostluğu görünür kıldı. Türkiye Cumhuriyeti Filibe Başkonsolosu Emre Manav yaptığı konuşmasında, iki ülkenin gerek coğrafi gerek kültürel benzerliklerinden bahsederek, bu tür etkinliklerin daha da artmasını diledi. Organizasyonun gerçekleşmesinde emeği geçen Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Grafik Tasarım Bölüm Başkanı Prof. Birsen Çeken ve ekibine de teşekkür belgesi sunuldu. ‘Yedi Tepeler Bulgar-Türk Dostluk Sergisi’, 15 Ocak 2026 tarihine kadar Plovdiv Galerisi’nde ziyaret edilebilecek.
Aydın Aydınlı sağlık ekibi birinciliği bırakmadı Aydın Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Çocuk Yoğun Bakım ekibi, çocuk yoğun bakım alanında yürüttükleri bilimsel çalışmalarla üst üste dört yıldır ödül almayı başarırken, bu yıl da birincilik ödülüne layık görüldü. Geçtiğimiz ay Antalya’da düzenlenen Uluslararası Katılımlı 21. Ulusal Çocuk Acil Tıp ve Yoğun Bakım Kongresi ile 17. Çocuk Acil Tıp ve Yoğun Bakım Hemşireliği Kongresi’nde, Türkiye’nin saygın üniversiteleri ve eğitim araştırma hastanelerinin yer aldığı kategoride, Aydınlı ekibin çalışması birincilik ödülü aldı. Birincilik ödülüne layık görülen çalışma, kongrede ekip adına Selma Albayrak tarafından sunulan "Çocuk Yoğun Bakım Ünitesinde; Hemşire Odaklı Bispektral İndeks (BIS) İzlemiyle Uygulanan Sedasyon Protokolünün Klinik Sonuçlara Etkisi: Prospektif, Randomize Kontrollü Çalışma" başlığını taşıyor. Sağlık ekibi geliştirdikleri yeni protokol sayesinde, solunum cihazına bağlı çocuklarda kullanılan anestezik ilaçların miktarını belirgin şekilde azaltmayı başardı. Çocuk Yoğun Bakım ekibinin sorumlusu Doç. Dr. Ekin Soydan, başarıya ilişkin yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı: "Bu kongrelerde Türkiye’nin en saygın hastaneleri yer alıyor. Bildiğimiz kadarıyla dört yıl üst üste ödül alan başka bir merkez bulunmuyor. Bu nedenle elde edilen başarı bizim için ayrı bir mutluluk ve gurur kaynağı. Ekip arkadaşımız Selma Albayrak, yıl boyunca araştırmamızın bulgularını titizlikle derleyerek kongrede son derece başarılı bir sunum gerçekleştirdi. 1.lik ödülünü tekrar kazanmamızı sağladı. Yaklaşık 3,5 yıldır Aydın’da görev yapan bir hekim olarak, hasta bakımında son derece özverili, insani ve mesleki açıdan güçlü bir yoğun bakım ekibiyle çalışıyorum. Bu başarının arkasındaki en önemli güç, ekip arkadaşlarımdır. Önceki yıllarda birincilik ödülü alan çalışmalarımızın yurt dışında saygın dergilerde yayımlanacak olması bizi ayrıca mutlu etti. Çalışmalarımızda ve mesleki eğitim sürecimde büyük katkıları bulunan, İzmir Behçet Uz Çocuk Hastanesi’nden Prof. Dr. Hasan Ağın hocama da buradan özellikle teşekkürlerimi iletmek isterim’
Ankara Karahantepe, Archaeology Magazıne tarafından 2025’in ilk 10 keşfi arasında gösterildi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Karahantepe’nin Archaeology Magazıne tarafından 2025’in ilk 10 keşfi arasında gösterildiğini duyurdu. Şanlıurfa’da yürütülen Taş Tepeler Projesi’nin parçası olan Karahantepe, Archaeology Magazine tarafından 2025 yılının ilk 10 keşfi arasında gösterilerek derginin kapağına taşındı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Taş Tepeler Projesi kapsamında yürütülen bilimsel çalışmaların insanlık tarihine dair mevcut kabulleri yeniden şekillendirdiğini vurguladı. "Anadolu’nun 12 bin yıllık hikayesini, kültürel mirasımızı koruyarak dünyaya anlatmaya devam edeceğiz" Bakan Ersoy, yürütülen çalışmaların insanlık tarihine dair bilinenleri yeniden şekillendirdiğini aktararak, "26 Kasım’da 5. yılını kutladığımız Taş Tepeler Projesinin önemli bir parçası olan Karahantepe dünyanın saygın yayınlarından Archaeology Magazine tarafından 2025 yılının ilk 10 keşfi arasında gösterildi ve derginin kapağında yer aldı. Bu topraklarda yürüttüğümüz bilimsel çalışmalar, insanlık tarihine dair bildiklerimizi yeniden şekillendiriyor. İnanıyorum ki mikro analizlerden arkeometriye, sembolik buluntulardan koruma faaliyetlerine uzanan bu kapsamlı süreç, Taş Tepeler’i dünyanın Neolitik başkenti olarak tescilleyecek. Anadolu’nun 12 bin yıllık hikayesini, bilimle gün yüzüne çıkarmaya; kültürel mirasımızı koruyarak dünyaya anlatmaya kararlılıkla devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.