GENEL - 13 Mart 2020 Cuma 09:16

Prof. Dr. Bekir Karlığa: “İslamiyet Batı’yı 900 senelik cehalet uykusundan uyandırdı”

A
A
A
Prof. Dr. Bekir Karlığa: “İslamiyet Batı’yı 900 senelik cehalet uykusundan uyandırdı”

Medeniyetler İttifakı Türkiye Eşgüdüm Kurulu Başkanı Prof.

Medeniyetler İttifakı Türkiye Eşgüdüm Kurulu Başkanı Prof. Dr. Bekir Karlığa, Batı Platformu’nun Mart ayı toplantısının konuğu oldu. Toplantıda “Avrupa Merkezli Medeniyet Anlayışı ve İslam” konusu ele alınırken, Karlığa, İslamiyet’in Batı’yı 900 senelik cehalet uykusundan uyandırdığını ifade etti.


İstanbul Aydın Üniversitesi bünyesindeki düşünce kuruluşlarından Batı Platformu’nun Mart ayı toplantısının teması “Avrupa Merkezli Medeniyet Anlayışı ve İslam” olarak belirlendi. Toplantının ana konuğu Medeniyetler İttifakı Türkiye Eşgüdüm Kurulu Başkanı Prof. Dr. Bekir Karlığa, İslam medeniyetinin Batı medeniyetinin oluşmasındaki katkılarını tarihsel boyutuyla ortaya koydu. 18. yüzyıldan itibaren tüm dünyada egemen olan Batı Merkezli Medeniyet algısının oluşmasındaki dayanaklara değinen Prof. Dr. Bekir Karlığa, Batı’nın üstünlük iddiasının sadece Batı emperyalizminin ve sömürgeciliğinin kazandırdığı gücün ötesinde bir anlam taşımadığını söyledi.



“Orta çağ karanlığı içerisinde derin uykudaydılar”


Batı kültürünün oluşmasında en önemli motor güçlerden birinin İslam düşüncesi, bilimi, kültürü ve sanatı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Bekir Karlığa, “Özellikle 12. yüzyılda İslam dünyasının bütün bilgi mirası, düşünce ve kültür birikimi Batı’ya aktarıldı. O günlerde Orta çağ karanlığı içerisinde derin bir uykuya dalmış olan Batı, İslam dünyasından gelen etkilerle yavaş yavaş uyanmaya başladı. 13. yüzyılda başlayan Rönesans hareketi 16. yüzyılda zirveye taşındı. Batı yeniden kendini keşfederek, yeni bir yorumla yeniden dünya gücü haline gelmeye başladı. Aynı zamanda skolastik ve dogmatik uykusundan da böylece uyandı. Bu uyku Batı’yı aşağı yukarı 900 sene korkunç bir cehalet karanlığı içeresine sürüklemişti. Batı’da bilim, düşünce ve uygarlık alanında büyük bir boşluk vardı” dedi.



“Ne Batılı olduk ne de Batı bizi kabul etti”


Batı medeniyetinin Türkiye’ye yansımalarını anlatan Prof. Dr. Bekir Karlığa, “Biz Batı medeniyeti ile 18. yüzyılda yakın temasa geçtik. 19. yüzyılda ise Tanzimat Dönemi ile beraber modernleşme hareketimiz başladı. Cumhuriyet Dönemi ise Batılılaşmanın zirveye taşındığı bir dönemdi. Bu dönemler boyunca Türkiye önemli tecrübelerden geçti. Türk aydınında Batı karşısında zaman zaman bir kompleks hasıl oldu. Kimi zamanlarda bu kültür tepki gördü. Türkiye’nin seyri Batı karşıtlığıyla Batı hayranlığı arasında devam ediyor. Kültür çatışmaları ise Türkiye’de farklı anlayışların doğmasına sebep oldu. Güçlü tarihi, köklü medeniyetimize karşı bir soğukluk meydana geldi. Güvensizlik durumu ortaya çıktı. Bunun neticesinde Türk aydını Batılılaşmayı kendisi için hedef haline getirdi. Ancak tam manasıyla ne kendi kültür kimliğimizi devam ettirebildik ne Batılı olduk ne de Batı bizi kabul etti. Dolayısıyla bu çatışma hala daha devam ediyor ve bunu toplumun her kesiminde görebiliyoruz” diye konuştu.



“Hiçbir kültür diğerlerinden üstün değil”


Batı kültürünün üstün olduğu algısının yanlış bir düşünce olduğunu da belirten Karlığa, ”Hiçbir kültür diğerinden üstün değildir. Batı kültürünün üstün görülmesi aslında Batı Merkezli Medeniyet algısından geliyor. Batı kendini hep dünyanın merkezinde görmektedir. 16. yüzyılda yapılan haritalarda görüldüğü gibi dünyanın merkezi Batı’dan başlar. Hâlbuki Batı kültürü diğer kültürlerden üstün değildir. Her medeniyet ve her kültür birbirlerinden beslenir. Batı’nın üstünlük iddiası Batı emperyalizminin ve sömürgeciliğinin kazandırdığı gücün ötesinde bir anlam taşımaz. Nitekim şu anda Yunanistan sınırındaki göçmenlerin durumu da gösteriyor ki Batı’nın emperyalist tavrı hala etkin bir şekilde devam ediyor” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Eski bakan Osman Pepe’den "Yeni Yalta yazılıyor" uyarısı Eski Bakan Osman Pepe, Kocaeli’de yaptığı konuşmada, dünya siyasetindeki belirsizliklere, enerji ve maden kaynaklarındaki yeni paylaşım oyunlarına dikkat çekerek, "Yeni bir Yalta yazılıyor" ifadelerini kullandı. AK Parti Kocaeli Teşkilatı İl İstişare Kurulu Toplantısı, yoğun katılımla gerçekleştirildi. İl Başkanı Şahin Talus’un ilçelerde sürdürdüğü İstişare Kurulu buluşmaları kapsamında, Kocaeli’nin 12 ilçesindeki partililerle bir araya gelerek partinin kuruluşundan bu yana teşkilata emek veren isimlerle fikir alışverişinde bulundu. Toplantıda birlik ve beraberlik vurgusu ön plana çıkarken, küresel gelişmelere dair de dikkat çeken mesajlar verildi. "Kocaeli’de 319 bin 800 üyeye ulaştık" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamını getirdiğini söyleyen İl Başkanı Şahin Talus, "Partinin kuruluşundan beri öyle sağlam temeller oluşturmuşsunuz ki biz şu anda yöneticiler olarak Kocaeli’de bu sağlam temeller üzerinden yürüyoruz. Biz bir yıl önce, 13 Aralık’ta kongremizi yapmıştık. O tarihten itibaren sizlerin verdiği görev doğrultusunda, elimizden geldiğince her mahallede; ilçe başkanlarımızla, milletvekillerimizle ve belediye başkanlarımızla birlikte çalışmaya gayret ediyoruz. Özellikle Kocaeli’de şu anda 319 bin 800 üyeye ulaştık. Bir yıl içinde 36 bin 800 yeni üyemiz oldu. Her sabah üye sayımıza bakıyorum. Özellikle seçimden sonra ’AK Parti gitti, AK Parti gidiyor’ diyenlere Kocaeli’den bir ses olsun istiyoruz. Kocaeli olarak 472 mahallede elimizden geldiğince mücadele ediyoruz" diye konuştu. "Değerli madenler ve metaller zirveleri zorluyorsa, burada bir hazırlık var demektir" Eski bakan Osman Pepe ise "Dünya her günkü gibi deveran ediyor ama dünkü dünya değil. Yarın ne olacağını bugünden kestirmek hiç kolay değil. Dünyadaki emtia fiyatlarına bakıyorsunuz; bunlar neyin habercisi acaba? Eğer altın fiyatları katlanıyor, gümüş rekorlar kırıyorsa, diğer değerli madenler ve metaller zirveleri zorluyorsa, burada bir hazırlık var demektir. Peki ne olabilir? Bakın, Alman Başbakanı ne dedi: ’Artık Atlantik’in ötesinden umudumuz yok, kendi başımızın çaresine bakmamız lazım.’ Bunu Alman Başbakanı söylerken, Almanya’nın silahlanma yarışında rekorlar kırdığını görüyoruz. Almanya böyle derken, Fransa Başbakanı daha önce ne demişti? ’NATO’nun beyin ölümü gerçekleşmiştir’ demişti. Aradan birkaç yıl geçtikten sonra görüyoruz ki dünya belirsizliğe doğru gidiyor. Bir megaloman mikrofonu eline aldığı zaman, ya da mikrofonu gördüğü zaman, başta ne söylediğini, sonunda ne dediğini tam olarak kestirmek bile mümkün olmuyor. O şımarıklığın, insanlara saygısızlığın adeta kitabını yazıyor" şeklinde konuştu. "Yeni bir Yalta yazılıyor" Konuşmasını sürdüren Osman Pepe, "Düşünün, dünyanın en büyük devletinin başındaki kişi böyle davranıyor. Nijerya’yı bombalıyor, Venezuela’nın petrolüne göz dikiyor. Dünyanın en büyük petrol rezervi nerede arkadaşlar? Venezuela’da. Venezuela’dan sonra Suudi Arabistan geliyor. Venezuela’nın rezervleri Suudi Arabistan’ın neredeyse iki katı. Ukrayna’ya gelince; sözüm ona barış diyor ama önemli madenlerini bana vereceksin, ondan sonra araya girelim diyor. Alaska’da Putin’le pazarlık yapıyor. Bu tablo bize neyi hatırlatıyor? Yalta’yı. Hani Yalta’da bir araya gelip dünyayı, Avrupa’yı parçalayıp paylaşmışlardı. Yeni bir Yalta yazılıyor" ifadelerini kullandı. Katılım yoğun oldu Toplantıya Talus’un yanı sıra Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, AK Parti Kocaeli Milletvekilleri Sami Çakır ve Cemil Yaman, MKYK üyeleri Sadettin Hülagü ile Davut Coşkun Şiviloğlu, eski bakanlar Osman Pepe ve Fikri Işık, İl Kadın Kolları Başkanı Yasemin Özdemir, İl Gençlik Kolları Başkanı Doğan Orak, önceki dönem milletvekilleri Eyüp Ayar ve İlyas Şeker ile önceki dönem il ve ilçe başkanları ve istişare kurulu üyeleri katıldı.
Mersin Tarsus’ta şehitler dualarla yad edildi Tarsus’un Ulaş Mahallesi’nde, Kurtuluş Savaşı yıllarında bölgede kurulan Tozkoparan Müfrezesinde şehit düşenler başta olmak üzere tüm şehitler anısına anlamlı bir anma programı düzenlendi. Ulaş Mahallesi Camii önünde gerçekleştirilen programa; Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç, Mersin Büyükşehir Belediyesi Muhtarlık İşleri Daire Başkanı Soner Yetgin, Ulaş Mahallesi Muhtarı Mahperiye Apaydın ve mahalle sakinleri katıldı. Program kapsamında mahalle kadınları tarafından hazırlanan geleneksel dövme pilavı ve yüksük çorbası vatandaşlara ikram edilirken, ardından şehitler için Kur’an-ı Kerim okutularak dualar edildi. "Gelenekleri yaşatmak bizim sorumluluğumuz" Programda vatandaşlarla bir araya gelen Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç, şehitlerin anılmasının ve geleneklerin yaşatılmasının önemine dikkat çekti. Başkan Boltaç, "Memleketimiz için canını feda eden şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize sağlık ve sıhhat diliyorum. Tarsus Belediyesi olarak bu tür programlara her zaman destek vermeye hazırız. Geleneklerimizi ve göreneklerimizi gelecek nesillere aktarmak zorundayız. Aksi halde zamanla yok olup giderler. Çocuklarımızın ve gençlerimizin örf ve adetlerimizi öğrenmesi için var gücümüzle çalışacağız" ifadelerini kullandı. "Geçmişini bilmeyen geleceğini inşa edemez" Birlik ve beraberlik vurgusu yapan Başkan Boltaç, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: "Geçmişini bilmeyen, ecdadını tanımayan geleceğini inşa edemez. Kurtuluş Savaşı sadece askeri bir başarı değil, milletimizin birlik ve beraberlik ruhunun eseridir. Omuz omuza verdiğimizde bu milletin neler başarabileceğini tarih göstermiştir. Benim siyasetim gönül kazanmak üzerinedir. Bu millet bana hizmet etme sorumluluğu verdi ve ben de ‘ama, lakin, fakat’ demeden çalışmaya devam edeceğim." Başkan Boltaç, konuşmasının sonunda cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, vatan uğruna canlarını feda eden tüm şehitleri ve gazileri rahmet, minnet ve şükranla andığını ifade etti.