POLİTİKA - 07 Ağustos 2020 Cuma 15:45

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "TL’nin yerli yerine oturacağına inanıyorum"

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "TL’nin yerli yerine oturacağına inanıyorum"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan altın ve dolardaki yükselişe ilişkin olarak, "Türkiye’de ekonomi sistem olarak oturmuştur.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan altın ve dolardaki yükselişe ilişkin olarak, "Türkiye’de ekonomi sistem olarak oturmuştur. Bazı zamanda tırmanışlar inişler olabilir. Ben özellikle TL’nin yerli yerine oturacağına inanıyorum" dedi.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cuma namazını Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nde kıldı.



“Beyrut’ta felaketin boyutu çok büyük”


Namaz çıkışında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Erdoğan, Beyrut’ta yaşanan patlama ile ilgili olarak “Beyrut patlaması tabii neticeleri itibariyle failleri kimdir henüz bu belirlenmiş değil. Şu anda konu ile ilgili başta Lübnan Cumhurbaşkanı ile yaptığım görüşmede ve bizim istihbarat teşkilatımızın muhatapları ile yaptıkları görüşmelerde henüz kimdir hangi kuruluştur bir bilgi yok. Tabii buna benzer alınmış bir bilgi olmadığı için bizim şunlar yapmıştır dememiz biz siyasilere yakışmaz. Orada kardeş Lübnan halkının bizlere vereceği bilgileri önemle takip ediyoruz. Bu gerçekten çok ama çok büyük bir felaket. Benzerini Hariri zamanında da yaşamıştık. Şimdi çok daha ileri seviyede böyle bir şey gerçekleşti. Bu konu ile ilgili söylenenleri biliyorsun. Nitrat kaynaklı olduğu söyleniyor. Çok açık net olarak bilgilendirmeler yapıldı diyemeyiz. Bizler de takip ediyoruz. En son Başkan Yardımcım Fuat Bey ile Dışişleri Bakanım Lübnan’a bir ziyarette bulunup oradaki gelişmeleri yerinde takip ediyorlar. Daha da ileri bir adımla bir Koca Yusuf kargo uçağımızla oraya çok çeşitli yardımları gönderdik. Bunların içerisinde askeri diyebileceğimiz birçok yardımlar var. Bütün bunlarla beraber sağlık noktasında yardımlar var. Sahra hastanesi türü yardımlarımız var. Sayın Cumhurbaşkanı’na ‘hastanelerimiz sizin hastanelerinizdir. Yaralıları bize nakletme noktasında her an yanınızdayız. Ambulans uçaklarımızla yaralıları ülkemize taşıyabiliriz’ dedim. Bu konu ile ilgili Sağlık Bakanım Lübnan Sağlık Bakanı ile görüşüyor. Kardeş Lübnan’ı yalnız bırakamayız ama felaketin boyutu çok büyük. Lübnan özellikle Beyrut limanı ile bölgede çok büyük önem ifade eden bir limandı. Böyle bir limanın bu durumla karşı karşıya kalması bölgede ciddi bir sıkıntının da sebebi olmuştur. Şu anda tabii buranın yeniden inşası kaç yılı olur onlar da ayrı bir sorun. Biz madden manen her şeyimizle Lübnan’ın yanında olacağız” ifadelerini kullandı.



“Yunanistan ile Mısır arasında yapılan bu anlaşmanın hiçbir kıymeti harbiyesi yok”


Mısır ile Yunanistan arasında imzalanan “Deniz Yetki Alanlarını Sınırlandırma Anlaşması” konusunda değerlendirmeleri sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yunanistan ile Mısır arasında yapılan bu anlaşmanın hiçbir kıymeti harbiyesi yok. Buralaral baktığımız zaman özellikle Yunanistan’ın Libya ile ilgili olarak buradaki kıyıdaş olma konusunda bir alakası var mı. Ne işi var orada. Mısır’ın aynı şekilde bir alakası var mı yok. Biz Libya ile böyle bir anlaşmayı yaptıktan sonra bunların hepsi bu işin üzerine atladılar. Bize oralardan gelen bilgiler de biz bunu size karşı yapmış değiliz, burada yanlış anlaşılma olmasın gibi bilgileri de bize yansıtıyorlar. Olsa da olmasa da biz şu anda Libya ile yaptığımız anlaşmayı kararlılıkla sürdürüyoruz. En son Dışişleri Bakanım Malta Dışışleri Bakanı ile Libya Dışişleri Bakanı ile Malta ve Libya’da görüşmeler yaptılar. Bu görüşmelerimiz de kararlı bir şekilde devam ediyor. Bizler burada özellikle deniz yetki alanlarında hiç hakkı olmayanlarla buraları görüşmeye bile gerek duymuyoruz. Bakın Şansölye Merkel benden ricada bulundu. ‘Buradaki sondaj çalışmalarını durdursanız benim işimi kolaylaştırırsınız’ dedi. Ben de Merkel’e ‘eğer siz Yunaninstaa güveniyorsanız biz şöyle 3 haftalığına bu sondaj çalışmalarına ara veririz ama ben bunlara güvenmiyorum göreceksiniz bunlar sözünü durmayacaklar’ dedim. Nitekim öyle de oldu. Biz bu arada da Yunanistan’dan onların kendi gerek dışişleri bakanı gerek danışmanları benim Dışişleri Bakanım üçlü görüşmeler başlattılar. Almanya, Türkiye, Yunanistan arasında. Şimdi sözde durmayınca ne olacak. Şimdi sondaj çalışmalarına yeniden başladı. Barbaros Hayrettin’i de görevine gönderdik” açıklamalarında bulundu.



“Türkiye adeta bir uçuşun içerisinde ama gözü olup görmeyenler var”


Ekonomide yaşanan gelişmeleri değerlendiren Erdoğan, “Dünyada şu anda ekonomik gelişmeleri gözden geçirecek olursanız Amerika olmak üzere Rusya Avrupa baktığınız zaman ekonomide korona virüs seyrinden sonra ciddi zikzaklar olduğunu görürsünüz. Ben içerideki düşmanları gündem getirmek istemiyorum. Bize zaten dışarıdakiler yetiyor ama içeridekiler de gayet güzel pompalama görevi ifa ediyorlar. Biz 2002 Kasımda göreve geldik. Göreve geldiğimizde toplam milli gelirimiz 236 milyar dolardı. 2019’da 754 milyar dolara çıktı. Aynı şekilde fert başı milli gelir 3 bin 581 dolardan 2019’da 9 bin 127 dolara çıktı. Bunun dışında otomobil noktasındaki satışlara bakalım. 2002’de otomobil yurt içi satışlar 91 bin. 2019 bu rakam 387 bine çıktı. 2016’da 756 bine çıktı. Türkiye bir tırmanışta. Ama bizim bu tırmanışımızı görmek istemeyen, gözü olup da görmeyenler var. Bu belgelere dayalı olarak konuşurken sadece açılan şirket sayılarına bakıyorsunuz 30 bin 842 iken, şu anda 2017 yılında 85 bin şirket açılmış. Devamlı artış. İstihdama bakıyorsun 19,6 milyon iken şu anda 28 milyon 80 bin istihdam var. Bazı sıkıntılar yok değil. Türkiye adeta bir uçuşun içerisinde ama gözü olup görmeyenler hala bu gerçekleri yanlış yansıtmaya çalışıyorlar. Biz Türkiye olarak bu kalkınmamızı yüksek oranda devam ettireceğiz. Şu anda gerek TL’de gerek dövizde gerek altın rezervinde, göreve geldiğimizde Türkiye’nin IMF borcu 23.5 milyar dolardı. Mayıs 2013 ne oldu sıfırladık. Döviz rezervi 27.5 milyar dolardı şu an 105 milyar dolar. Türkiye dimdik ayakta. Kimse halkımızı yanıltmaya çalışmasın. Biz güçlenerek yolumuza devam ediyoruz. Bugün dünde daha güçlüyüz, yarın daha güçlü olacağız” diye konuştu.


Terörle mücadelede gelinen noktayı vurgulayan Erdoğan, “Türkiye’de 17 yıl önce terörle verilen mücadeleyi bir düşünün. Bu terör ile mücadelede 17 yıl önce neredeydik bugün terörle mücadelede neredeyiz. Terörle mücadele ücretsiz yapılmıyor. Ciddi manadan harcamalarımız oluyor. Savunma sanayiinde terörle mücadeleye yönelik ciddi harcamalar yaptık. Bunların hepsi belli bir maliyeti getiriyor. Bu maliyetle beraber Türkiye şu anda bölgede değil dünyada farklı bir yerde. İHA’larla SİHA’larla gerek içeride, gerek Suriye kuzeyinde, Irak kuzeyinde ciddi mücadeleler veriyoruz. Biz Libya’ya zevk için gitmedik. Libyalı kardeşlerimiz özellikle Türkiye’yi bu yaptığımız anlaşma ile davet ettiler ve orada da bizim kendi askerimiz var. Şu anda orada da bu mücadele sürüyor. Bu mücadeleyi de onurlu şekilde sürdürüyoruz” şeklinde konuştu.



“Yetişemedikleri üzüme ‘koruk’ diyorlar”


Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’a yönelik sosyal medyadan yapılan karalamalarla ilgili konuşan Erdoğan, “Benim Ekonomi, Hazine Maliye Bakanımla ilgili sosyal medya yaptıkları karalamalar, bunlar yetişemedikleri üzüme ‘koruk’ diyorlar. Sen ülkeye bak ülke nerede. Türkiye nerede, batı nerede, dünya nerede. İşte korona virüste biz şu anda 150’ye yakın ülkeye korona virüs salgını ile ilgili maskeden tuluma varıncaya kadar her şeyi gönderiyoruz. Bunlar bedelsiz olmuyor. Bunları görmüyor musunuz. Bunlara şunu söyleyin ‘siz kör müsünüz’. Böyle bir dönemde biz Çam ve Sakura hastanesini bitirdik. 45 günde iki hastane bitirdik. Bunlar neyle oluyor. Bu Türkiye’nin gücünü gösteriyor. Biz gücümüzü milletimizden alıyoruz ama bu millete bunlar layıktır bunları yapacağız. Milletimizi biz birilerine muhtaç etmeyeceğiz” dedi.



“Sayın Bahçeli’nin daveti yadırgadığım bir davet değil”


Muharrem İnce’nin parti kurma çalışmalarını ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Lideri Devlet Bahçeli’nin İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e yönelik ‘eve dön’ çağrısını yorumlayan Erdoğan, “Bu tür şeylere yabancı değiliz. Bizim içimizden de birileri ayrıldı, gitti partilerini kurdular. Bu parti kuruşları nereye varır bilemem. Şu anda sayın Muharrem bey ile ilgili olarak o da onun en doğal hakkıdır. Eski bir siyasetçidir, yeni değildir. Sayın Bahçeli’nin daveti ise doğrusu benim yadırgadığım bir davet değildi. O da olabilecek makul bir çizgide davettir. Temenni ederim ki birlik beraberliğin tesisine yönelik inşallah bir adım olabilir. Dağınıklıkta bir şey yok. Ne kadar birlik beraberlik artarsa hele hele HDP ile terör örgütleri ile el ele olmak milli ve yerli olarak düşündüğümüz İYİ Parti’ye hiç uygun da düşmeyebilir. Böyle bir sıkıntının olması hasebiyle böyle bir davet gerçekleşmiştir diye düşünüyorum. Ülke genelinde bir bütünleşmenin gereği bana göre önemlidir diye düşünüyorum” diye konuştu.



“TL’nin yerli yerine oturacağına inanıyorum”


Altın ve dolardaki yükselişe ilişkin görüşlerini de açıklayan Erdoğan, şunları söyledi:


“Bunun yerli yerine oturacağı inancındayım. Bu konulardan hiç rahatsız olmayın. Türkiye’de ekonomi sistem olarak oturmuştur. Sistem oturduğu için bazı zamanda tırmanışlar inişler, birkaç ay yılbaşı itibariyle 10 TL’den bahsediyorlardı. İş nerelere geldi bulunduğumuz noktalara geldi. Tüm mesele korona virüs önemli. Beyrut gelişmeler ortada. Bunları aşmak suretiyle ben özellikle TL’nin yerli yerine oturacağına inanıyorum. Dövizin de yerli yerini bulacağına, altının bulacağına inanıyorum. Bunlar gelip geçici bu dalgalanmalar her zaman olur bunu görmemiz lazım. Dün Merkez Bankası ile özellikle bankalar birliğinin toplantıları bunlara yönelik atılan adımlardır.”


Açıklamalarının ardından Ayasofya önünde toplanan vatandaşlara da hitap eden Erdoğan, korona virüs önlemlerini hatırlatarak maske, mesafe ve hijyen uyarısında bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Muhtarlık ikisine de yar olmadı Trabzon’un Çaykara ilçesi Yaylaönü Mahallesi’nde 31 Mart’ta yaşanan muhtarlık seçimi sonrası yaşananlar Karadeniz fıkralarını aratmadı. Seçimi kaybeden eski muhtar yeni seçilen muhtarın adli sicil kaydı olduğu için muhtar olamayacağını belirterek İlçe Seçim Kurulu’na şikayet etti, kendisi muhtarlığa geleceğini düşünürken aynı suçtan kendisinin de adli sicil kaydı olduğunu unuttu. İlçe Seçim Kurulu mahallede iki muhtarın da aday olamayacağı hükmederken, seçimde 3. bir aday olmaması nedeniyle mahallede 2 Haziran’da yeniden muhtar seçimi yapılmasına karar verdi. Deniz seviyesinden bin 890 metre yükseklikte bulunan bulutlara komşu Trabzon’un Çaykara ilçesi Yaylaönü mahallesinde tüm Türkiye’de olduğu gibi 31 Mart 2024 tarihinde seçmen sandık başına giderek muhtarını seçti. 2 muhtar adayından Hasan Asan 137 oyla seçimi önde tamamlarken, 3 dönemdir köyün muhtarlığını yapan Yakup Toprak ise 111 oy alarak seçimi kaybetti. Seçimi kaybetmeyi içine sindiremeyen eski muhtar, seçimi kazanan Hasan Asan’ın 2017 yılında Uzungöl’de yaptığı apart otel ile ilgili imar suçu nedeniyle aldığı adli ceza dolayısıyla İlçe Seçim Kurulu’na şikayet etti. Çaykara İlçe Seçim Kurulu’na mazbatasını almaya giden Hasan Asan, kendisi hakkında yapılan şikayet nedeniyle muhtar olamayacağını ve mazbatanın kendisine değil de seçimi kaybeden eski muhtara verileceğini öğrenince o da Yakup Toprak’ın benzer bir suç kaydı bulunduğunu belirterek o da şikayette bulundu. Konuyu değerlendiren İlçe Seçim Kurulu her iki adayın da muhtar olma yeterliliğine sahip olmadığına karar verdi. Kurul, Çaykara ilçesi Yaylaönü Mahallesi’nde Hasan Asan ve eski muhtar dışında 3. bir aday olmaması üzerine seçimin yenilenmesine ve her iki muhtar adayın aday olamayacağı seçimin 2 Haziran 2024 tarihinde yapılmasına karar verdi. "Daha önce biz onu şikayet etmemiştik ama o bizi şikayet etti" Hasan Asan, yaşanan olayla ilgili olarak yaptığı açıklamada, “2017 yılında Uzungöl’de bir apart otel yaptım. Daha önce yapılan işlem engel teşkil etmiyordu, 2019’da yasa değişti. 1 seneden fazla ceza alan her kimse seçilme yeterliliğini yitiriyordu. Biz de öyle bir engele takıldık. 12 yıllık muhtar rakibimdi, şikayet etti. Muhtarlık düştü. Onun da aynı suçu vardı ve biz onu önceki seçimde şikayet etmedik ama o seçimi kaybedince tuttu bizi şikayet etti. Bunun üzerine biz de onun muhtar olmaması için kendisini şikayet ettik, o da muhtarlığı alamadı. Şimdi 2 Haziran’da yeniden mahallede seçime gidilecek, ikimiz de muhtarlık yarışına giremeyeceğiz” dedi. Eski muhtar Yakup Toprak da yaşanan olayla ilgili “Rakibim benden çok oy aldı. Hukuki olarak işlemiş olduğu suçtan ötürü muhtarlık yapması mümkün değildi. Ben kendisini şikayet ettim. Aynı suçun benim de işlediğim ortaya çıkınca YSK 2 Haziran’da yeniden seçim yapılmasına karar verdi” ifadelerini kullandı.
İzmir Milyonluk tekneler İzmir’de vitrine çıktı Denizcilik sektörünün üreticilerini ve önemli markalarını deniz tutkunlarıyla buluşturan MAST İzmir Boat Show-Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, fiyatı on milyonlarca lirayı aşan tekneleri görücüye çıkardı. Yerli ve yabancı firmaların ürünlerinin sergilendiği fuar deniz tutkunlarının akınına uğrarken, birbirinden değerli tekneler için satış görüşmeleri de yapıldı. Fuara olan ilgi katılımcı firmalar tarafından memnuniyetle karşılandı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde, İZFAŞ ve ED Fuarcılık ortaklığında bu yıl ikinci kez düzenlen MAST İzmir Boat Show - Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, Fuar İzmir’de devam ediyor. 5 Mayıs’a kadar B ve C holünde devam edecek MAST İzmir Boat Show’da insan gücüyle çalışan su motorları, elektrikli sörf tahtaları, sürat tekneleri, boyutu 16 metreyi bulan büyük tekneler ve sektörün gelişimi için tasarlanan inovatif ürünler yerli ve yabancı ziyaretçilerin ilgisiyle karşılandı. Fuarı ziyaret eden yerli ve yabancı konuklar fiyatı 15-20 milyon liraları bulan tekneler için görüşmeler yaptı. Fuara katılan firmaların temsilcilerinden Buğrahan Biçer, “Çok güzel bir fuar, katılımcı ve ziyaretçi oranımız çok iyi” diye konuşurken, başka bir firmanın müdürü Hilal Kaya da, “Bundan sonraki yıllarda da katılmayı planlıyoruz. Böyle bir fuarın destekçisiyiz” ifadelerini kullandı.