GENEL - 21 Eylül 2022 Çarşamba 15:55

AK Parti İstanbul İl Başkanı Kabaktepe’den Levazım Tüneli önünde açıklama

A
A
A
AK Parti İstanbul İl Başkanı Kabaktepe’den Levazım Tüneli önünde açıklama

AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, yapımı durdurulan Dolmabahçe-Levazım Tüneli önünde yaptığı açıklamada, "İBB yönetimini, Büyükşehir Belediye Başkanı’nı 70 dakikayı 5 dakikaya indirecek, günde 50 bin aracın geçeceği, her yıl 200 binin üzerinde yeni arabanın trafiğe katıldığı İstanbul’un can damarı olacak bu ulaşım yatırımını ve benzerlerini planlayıp yapmaya davet ediyoruz" dedi.

AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, yapımı durdurulan Dolmabahçe-Levazım Tüneli önünde yaptığı açıklamada, "İBB yönetimini, Büyükşehir Belediye Başkanı’nı 70 dakikayı 5 dakikaya indirecek, günde 50 bin aracın geçeceği, her yıl 200 binin üzerinde yeni arabanın trafiğe katıldığı İstanbul’un can damarı olacak bu ulaşım yatırımını ve benzerlerini planlayıp yapmaya davet ediyoruz" dedi.


AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe ile Bağcılar Belediye Başkanı, İBB Trafik ve Ulaşım Komisyonu Başkanı Abdullah Özdemir, İBB yönetimi tarafından yapımı durdurulan Dolmabahçe-Levazım Tüneli önünde basın açıklaması yaptı. AK Parti İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe; şehirlerin tarihleriyle kimliklerini ve ruhlarını kazandıklarını, bugünleriyle de ritimlerini kazandıklarını belirterek, "Yöneticilerinin vizyonlarıyla da geleceklerini belirlerler. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın da bir görevi var. Şehri geleceğe hazırlaması. Bu açıdan baktığımızda, Levazım, neme lazım diyen bir Büyükşehir yönetimi var. Şehrin geleceğine dair proje üretebilmek vizyon gerektirir. Şimdi siz, bildiğim kadarıyla TÜİK verilerine göre İstanbul’umuzda bir önceki yıl ortalama her gün 585 tane araç trafiğe katıldı. Yıllık 200 bin aracın trafiğe katıldığı bir kentten bahsediyoruz. Bu kenti yöneten büyükşehir belediye başkanı ise çıkıyor diyor ki; efendim 50 bin tane aracın geçeceği tünele niye yatırım yapalım diyor” dedi.



"İstanbul’un ulaşımıyla ilgili başlamış projeleri devam ettirin"


Trafik konusunda İmamoğlu yönetimimin çalışmalarını yetersiz bulduğunu söyleyen Kabaktepe, "Eğer köprü ve yol yapmayacaksanız bu kadar aracın trafiğe çıkmasına engel olun. İki tane sorunsal alan var burada. Birincisi, eğer siz bu kentin en temel sorunu olarak görünen trafik problemi ile ilgili yatırım yapmayacaksanız bu parayı nereye harcayacaksınız. İkincisi eğer ulaşım sorunuyla ilgilenmeyecekseniz bunun ifade yöntemini şöyle de söyleyebilirsiniz. Biz size kolaylık sağlamış olalım. İstanbul’a da bu kadar aracın trafiğe katılmasını lütfen engelleyin. İstanbul’umuzun en temel deprem ve trafik yaklaşımı konusunda Levazım neme lazım diyerek sınıfta kalmıştır. Çünkü şehrin yaşam kalitesini gösteren hususlardan bir tanesi de trafikte geçirdiğiniz süredir. Siz rahmetli Kadir abinin döneminde başlanmış 1.4 kilometresinin tamamlandığı bir projeyi durdurma bahtsızlığını gösterip bunun da üstüne ’neye lazım neme lazım’ diyorsanız İstanbul’u ileriye taşıyacak vizyon konusunda eksiklik içerisinde olduğunuzun en temel göstergesidir. İBB yönetimini, Büyükşehir Belediye Başkanı’nı 70 dakikayı 5 dakikaya indirecek, günde 50 bin aracın geçeceği, her yıl 200 binin üzerinde yeni arabanın trafiğe katıldığı İstanbul’un can damarı olacak bu ulaşım yatırımını ve benzerlerini planlayıp yapmaya davet ediyoruz. İstanbul’un ulaşımıyla ciddi olarak ilgilenmeye davet ediyoruz. Lütfen İstanbul’un sorunlarıyla samimi bir şekilde ilgilenin. Lütfen günde 500 yeni aracın trafiğe katıldığı İstanbul’un ulaşımıyla ilgili başlamış projeleri devam ettirin" dedi.



“Önemli bir yatırımın, projenin başladığı noktadayız”


Bağcılar Belediye Başkanı, İBB Trafik ve Ulaşım Komisyonu Başkanı Abdullah Özdemir ise “İstanbul adına önemli bir yatırımın, projenin başladığı noktadayız. Bildiğiniz gibi İstanbul’da özellikle Cumhurbaşkanımızın belediye başkanı olduğu dönem ile başlayan geleneğin devamında 2002 yılında AK Parti hükümeti ile 2004 yılında da AK Parti Belediye Başkanlığı ile tanışan İstanbul’da, ulaşım alanında önemli yatırımlar yapıldı. İlk olarak İstanbul’un geneli ele alındı. Ulaşım ana planları düzenlendi. Bu ana planlar çerçevesinde de özellikle raylı sistemleri merkeze alan, ardından da lastikli trafiği düzenleyen çalışmalar söz konusu oldu. Bildiğiniz gibi raylı sistemlerde 2004 yılından 2019 yılına kadar 5 kilometre olan raylı sistemler, 300 kilometreye çıktı. Bunun yanında tüneller boyutunda da önemli yatırımlar yapıldı. Ve yine şu anda üzerinde bulunduğumuz noktadan başlayan Kilyos’a kadar devam edecek olan, İstanbul adına bir gerdanlık şeklindeki önemli 6 tünelden bir tanesinin olduğu noktadayız. Dolmabahçe-Levazım tüneli, 7.7 kilometre uzunluğunda iki tüp şeklinde toplamda 4 kilometreye yakın bir mesafeyle başlanmış bir tünel. Bu noktada özellikle Kağıthane’den gelen trafiği, Kabataş’tan gelen trafiği ve Taksim’den gelen trafiği alarak Levazım bölgesine, Levent’e, Ortaköy’e gidecek trafiği düzenleyecek bir projeydi. Bu noktada 70 dakikada geçilen trafiği, 5 dakikaya kadar düşürecek, sonrasında da üçüncü köprüye uzanacak boyutta planlanmış bir tüneldi. Fakat maalesef bu tünelin bin 400 metrelik uzunluğu tamamlandıktan sonra, 220 milyonluk da bir yatırım gerçekleştirildikten sonra yeni yönetim tarafından durdurulduğunu gördük. Sonrasında durdurmadık açıklamaları yapıldı. Devam ediyoruz açıklamaları yapıldı. Fakat yine yaptığımız incelemeler neticesinde durdurulduğunu gördükten sonra başka bir açıklama yapılmadı. Ben belediye başkanımızı İstanbulluların yararına olacak bu projenin devam ettirilmesi için göreve davet ediyorum” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Antalya tarımında kayıtlı istihdama yeni model hazırlığı Sosyal Güvenlik Haftası kapsamında Antalya Ticaret Borsası ile bir araya gelen SGK İl Müdürlüğü, tarım sektöründe kayıt dışılığı azaltmak ve sigortalılığı artırmak amacıyla tarıma özel sosyal güvenlik modeli üzerinde çalıştıklarını açıkladı. SGK İl Müdürü Mehmet Tanrıöver, "Yapacağımız düzenleme ile tarımda istihdamın daha da artacağını umuyoruz" dedi. Antalya Sosyal Güvenlik (SGK) İl Müdürü Mehmet Tanrıöver, Sosyal Güvenlik Haftası nedeniyle Antalya Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır’ı ziyaret etti. ATB Yönetim Kurulu Üyeleri Cüneyt Doğan ve Ragıp Gök’ün de bulunduğu ziyarette, tarıma özel sosyal güvenlik sistemi, kurumlar arası iş birliği, istihdamda kayıt dışı ile mücadele konuları gündeme geldi. Antalya Sosyal Güvenlik İl Müdürü Mehmet Tanrıöver, 12-18 Mayıs 2025 tarihleri arasında Sosyal Güvenlik Haftası’nı kutladıklarını belirtirken, bu yılın mottosunun "Kayıtlı Çalış, Güvenli Yaşa" olduğunu, etkinlikler kapsamında kayıt dışı istihdamın olumsuzluklarına dikkat çektiklerini söyledi. Kayıt dışı istihdamın hem çalışanlar hem işverenler hem de devlet açısından ciddi olumsuzluklara yol açtığını kaydeden Tanrıöver, sigortasız çalışanların birçok yasal haktan mahrum kaldığını, işverenlerin haksız rekabetle karşılaştığını ve devletin prim ve vergi kaybına uğradığını ifade etti. "Tarım, istihdamda önemli" Antalya’nın hizmet kalitesinde Türkiye’nin birinci ili olduğunu söyleyen Mehmet Tanrıöver, "Akdeniz’in incisiyiz" dedi. Turizm ve tarım sektörünün istihdamda önemli iki sektör olduğunu belirten Mehmet Tanrıöver, tarımda istihdamın daha da artırılması için Antalya Ticaret Borsası ile ortak çalışmalar yürüttüklerini kaydetti. Tarıma özel sosyal güvenlik sistemi için ATB ile odak grup toplantıları düzenlediklerini, tarım sektörünün ve çalışanlarının beklentileri doğrultusunda kayıt dışılığı azaltacak sistem üzerinde çalıştıklarını anlatan Tanrıöver, "Bu konuda Antalya Ticaret Borsası ile entegre çalışıyoruz. Yapacağımız düzenleme ile tarımda istihdamın daha da artacağını umuyoruz" diye konuştu. "Tarımda en çok sigortalı Antalya’da" Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır ise şöyle konuştu: "Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği toplantılarında tarıma özel sosyal güvenlik sistemiyle ilgili taleplerimizi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Sayın Vedat Işıkhan’dan talep etmiştik. SGK İl Müdürlüğümüzle bu konuda çalışıyoruz, önümüzdeki günlerde Çalışma Bakanımızı davet edip sosyal güvenlik zirvesi yapmayı planlıyoruz. Zirvenin ardından tarımda sosyal güvenlikle ilgili olumlu gelişmeler kaydedilmesini bekliyoruz". Türkiye’de kayıtlı tarım sigortalısının en çok olduğu ilin Antalya olduğunu söyleyen Çandır, yapılacak düzenlemelerle sayının daha da artacağını kaydetti. Ali Çandır, "Tarım sektöründe çalışanların sigortalılığının kolaylaştırılması ve desteğin artırılması için il müdürlüğümüzle birlikte çalışıyoruz. Mali yükler hafiflerse tarımda daha çok istihdam sağlanır" diye konuştu.
Kastamonu Öldürdükleri şahsı çuvalla dereye attığı iddia edilen sanıkların yargılanmasına devam edildi Kastamonu’da samanlıkta balta ile öldürüldükten sonra çuvala koyup dereye atılan şahsın öldürülmesi olayıyla ilgili sanıkların yargılanmasına devam edildi. Duruşmada sanık, pişman olduğunu belirterek tahliyesini istedi. Olay, 17 Temmuz 2023 tarihinde Kastamonu’nun merkez ilçesine bağlı Ahlat köyünde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, evden ayrıldıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan 57 yaşındaki Satı Doğruoğlu’nun cenazesi, Kastamonu İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından dere yatağındaki çuval içerisinde bulundu. Çuvalın izlerini takip eden ekipler, izlerin köyün yaklaşık 300 metre yakınındaki Behice Ç.’ye ait evin samanlığına kadar devam ettiğini tespit etti. Jandarma ekipleri, samanlıkta yaptıkları incelemede, 57 yaşındaki Satı Doğruoğlu’nun balta ile öldürüldükten sonra cesedinin çuvala koyulduğu ve sürüklenerek dereye atıldığını belirledi. Olayın ardından gözaltına alınan samanlığın sahipleri Behice Ç., eşi Bayram Ç. ve oğlu Ümit Ç. adli makamlarca tutuklandı. Olayın ardından şüpheliler hakkında "kasten öldürme" suçundan, Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle açılan dava görülmeye devam edildi. Duruşmaya tutuklu sanıklar Behice Ç. ile yargılama sürecinde tahliye edilen eşi Bayram Ç. ve oğlu Ümit Ç. ile avukatları katıldı. Maktul Satı Doğruoğlu’nun oğlu O. Doğruoğlu, sanıkların cezalandırılmasını talep etti. "Çok pişmanım, tahliyemi istiyorum" Tutuklu sanık Behice Ç. de, "Önce Allah’a sonra adaletinize sığınıyorum. Çok pişmanım, tahliyemi istiyorum" dedi. Tutuksuz yargılanan sanık Bayram Ç. ile oğlu Ümit Ç. ise suçsuz olduklarını söyledi. Tutuklu sanık Behice Ç.’nin avukat Mehmet Çiftçi de, "Müvekkilimin cezai ehliyetinin olup olmadığı yönündeki alınacak raporun beklenmesini talep ediyoruz. Ayrıca daha önceki duruşmada karar verilen ara karar gereğince müvekkilimin, eşi ve oğlu ile cezaevinde görüşme taleplerini içeren görüşme kayıtlarının dosya içerisinde yer alan bilirkişi raporunun, hukuka aykırı bir delil olması sebebiyle bu raporun kabulünün mümkün olmayacağını belirtiyoruz. Ayrıca müvekkilim, diğer sanıkların birbirleriyle olan yaptıkları görüşmelerin müvekkilim açısından delil oluşturmayacağı da ortadadır. Yapılan keşif, keşif sonrasında alınan bilirkişi raporu ve GSM operatöründen gelen sonuçlar dikkate alındığında sanıklardan Bayram ile Ümit’in olay günü, olayın olduğu saatte olay yerinde olmadıkları, müvekkilim Behice’nin ise evinden uzakla olan maktul Satı’nın kendisine samanlıkta cinsel amaçla saldırması üzerine kendisini korumak amacıyla eylemi gerçekleştirdiği sabit olup, buna göre müvekkilim Behice’nin tutuklu kaldığı süre, toplanan delil durumu da göz önüne alınarak tahliyesine karar verilmesini talep ediyoruz" şeklinde konuştu. Mahkeme heyeti, Behice Ç.’nin İstanbul Adli Tıp 4. İhtisas Kurulunda cezai ehliyetinin olup olmadığına dair rapor alınmasını ve bu raporun dönüşünün beklenmesini kararlaştırdı. Mahkeme heyeti, ayrıca sanık Behice Ç.’nin tutukluluğunun devamına, Bayram Ç. ile oğlu Ümit Ç.’nin de adli kontrol şartlarının devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.