GENEL - 27 Haziran 2023 Salı 10:16

Silivrikapı Mezarlığı’ndaki içler acısı görüntüye İBB seyirci kalıyor

A
A
A
Silivrikapı Mezarlığı’ndaki içler acısı görüntüye İBB seyirci kalıyor

Silivrikapı Mezarlığı’ndaki yüzlerce mezar taşı madde bağımlıları tarafından kırıldı.

Silivrikapı Mezarlığı’ndaki yüzlerce mezar taşı madde bağımlıları tarafından kırıldı. Vatandaşlar, daha önce defalarca İBB’ye ve Mezarlıklar Müdürlüğüne şikayette bulunduklarını ancak herhangi bir önlem alınmadığını söyledi. Bayram öncesinde, pek çok kişinin ziyaret edeceği mezarlıkta içler acısı bir görüntü oluştu.


Zeytinburnu’nda bulunan Silivrikapı Mezarlığı’ndaki yüzlerce mezar taşı kırıldı. Madde bağımlısı kişilerin mezarlığı mesken edindiği ve geceleri kendilerinden geçince mezar taşlarını talan ettikleri ortaya çıktı. Bağımlılarının mezarlara sürekli zarar verdiği ve defalarca İBB ile Mezarlıklar Müdürlüğüne şikayette bulunulmasına rağmen herhangi bir önlem alınmadığı öğrenildi. Mezarlığı ziyarete gelen vatandaşlar ise gördükleri manzara karşısında şoke oldu. Mezarlık güvenliğinin son derece yetersiz olduğunu söyleyen vatandaşlar, taşları kıran kişilerin insanlara da zarar verebileceğini söyleyerek, yetkilileri göreve davet etti.



“Yüzlerce mezar taşı kırılmış. Gerçekten can sıkıcı”


Aile kabristanını ziyarete geldiğinde gördüğü manzara karşısında şoke olduğunu söyleyen Ali Çelik, “Kurban Bayramı geldi, biz de bayram öncesi aile kabristanlığını ziyaret etmek için her bayram olduğu gibi Silivrikapı Mezarlığına geldik. Ama içler acısı bir görüntü ile karşılaştık. Yüzlerce mezar taşı kırılmış. Etrafta çok var, görüyorsunuz. Kimisi biraz toparlamaya çalışmış. Bizim de mezar taşlarımız kırılmış, canımız sıkıldı ve moralimiz bozuk. Yanımızda çocuklar var, onların da bu manzarayı görünce canları çok sıkıldı. Nereye şikayet edebileceğimizi araştırdık. Güvenlikçi arkadaşlarla konuştuk, onlar da İBB Beyaz Masa’ya şikayet edebileceğimizi ama daha önce defalarca şikayet edilmesine rağmen bir netice alamadıklarını söyledi. Biraz araştırdım; uyuşturucu bağımlısı bir çocuk yapıyormuş. Daha önce bir iki kere karakola alınmış, salınmış, bir netice alınamamış. Güvenlikçi arkadaşlar da, ’Ağabey, bizim de yapabileceğimiz bir şey yok. Biz kendimizi ona karşı nasıl koruyacağımızı bilmiyoruz. Çünkü madde kullandığı için ne zaman ne yapacağı belli olmuyor’ dediler. Ama manzara bu, görüyorsunuz. Etrafta bir sürü mezar taşı kırılmış. Ben de şimdi İBB Beyaz Masa’ya şikayette bulunacağım. Yarın arife ve ertesi gün bayram, insanlar buraya ziyarete gelecekler ve bunu gördüklerinde nasıl bir duygu ile bayrama girecekler, bilmiyorum. Gerçekten can sıkıcı” dedi.



“Mezar taşı için 3-4 bin TL civarında bir masraf çıkıyor”


Ali Çelik, bu durumun son derece tehlikeli sonuçlara da neden olabileceğini belirterek, “Bir de şöyle bir durum var; sahipsiz mezarlar var, onların da taşları kırılmış. Bunlar zamanla iyice sahipsiz kalıyor ve başka insanlar bu mezarları sahiplenebiliyorlar. Böyle enteresan da bir durum var. Buraya yaşlı teyzeler geliyor, ellerinde Kur’an-ı Kerim ile oturuyor. Burada mezar taşlarına zarar verenler insanlara da zarar verebilir. Güvenlik konusunda İstanbul Büyükşehir Belediyesinin, Mezarlıklar Müdürlüğünün kesinlikle bir an önce hareket etmesi gerekiyor. İşin bir de maddi boyutu var. Dışarıda mezar taşı yapan ustalar ile konuştuk. Bizim mezar taşı için 3-4 bin TL civarında bir masraf çıkartıyorlar. İşin maddi tarafından bakarsanız da oldukça ciddi bir maddi hasar var” diye konuştu.



“İçler acısı bir durum var. Defalarca şikayet ettiğimiz halde yine aynı”


Mezarlığın güvenlik sorunundan şikayetçi olduklarını ama bir sonuç alamadıklarını söyleyen Mustafa Günebakan isimli vatandaş ise, “Burada içler acısı bir durum var. Çünkü neticede burada ecdadımız yatıyor. Malum, hepimizin ölmüşü var. Ne hikmetse, ben anlamış değilim, bu mezar taşları sürekli kırılıyor. Şükür bizde bir şey yok da neticede orada da yatan mevta, burada da yatan mevta. Bizim ölümüze saygımız yoksa dirimize nasıl saygımız olacak. Defalarca şikayet ettiğimiz halde yine aynı, yine aynı. Buna bir önlem alınması, bir çare bulunması lazım. Defalarca bildirdiğimiz halde durum yine aynı. Mesela; Edirnekapı’ya gidin, Kozlu’ya gidin böyle bir şey göremezsiniz. Çünkü kamera sistemi var, her tarafı kontrol altında. Merkezi sistem nasıl ki kameralı ise buraya da aynısının yapılmasını ve aynı şekilde koruma altına alınmasını rica ediyorum. Güvenliğin yetersiz olduğu her konuda belli. Çünkü burada genelde madde bağımlıları yatıyor” şeklinde konuştu.



“Ölüye bu kadar mı saygı var?”


Mezarlığın son derece bakımsız olduğunu ve ilgilenilmediğini dile getiren Birsen Koçyiğit isimli vatandaş da, “Bir baktık ki kadının üzerinden toprak yok olmuş. Bütün topraklar yerlerde, taşların üstünde. Yıkattık şimdi. Günah değil mi? Ölüye bu kadar mı saygı var? Yazık günah değil mi? Manzara leş gibiydi. Hiç ilgi yok. Mezarlar kırık, taşlar kırık. Bu neyin nesi” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Aydınlı 90 yaşındaki sarraf Bezirgan: "Dürüstlük, iş hayatının altın anahtarıdır" Aydın’ın en eski sarraflarından 90 yaşındaki Necdet Bezirgan, yarım asrı aşan meslek hayatında terzilikten çiftçiliğe, minibüsçülükten sarraflığa uzanan çalışma serüveninde başarıya giden yolun ’dürüstlükten’ geçtiğini belirterek, "Dürüstlük, iş hayatının altın anahtarıdır" dedi. İş hayatına erken yaşta çalışarak başladığını anlatan 90 yaşındaki Necdet Bezirgan, meslek yolculuğunun tek bir işle sınırlı kalmadığını dile getirdi. İlk olarak Yenipazar ilçesinde 15 yıl boyunca terzilik yaptığını ardından da 2 yıl çiftçilikle uğraştığını ifade eden Bezirgan, 9 yıl da minibüs şoförlüğü yaptığını söyledi. Şimdilerde oğluna devrettiği sarraflığa ise 1980’li yılında adım attığını belirten Bezirgan, o dönem meslektaşlarının kendisine büyük bir vefa örneği gösterdiğini belirterek kendilerine mesleği öğrenmek için ücret teklif ettiğini ancak ustasının bunu kabul etmeden ’bu mesleği sana öğreteceğiz’ diyerek kendisine yeni bir kapı açtıklarını kaydetti. Kendisine yaklaşık yarım asırdır iş kapısı olan sarraflığı öğreten ustasını saygıyla anan Necdet Bezirgan, "İlk önce 15 sene Yenipazar ilçesinde terzilik yaptım, sonrasında 2 sene çiftçilik ile uğraştım. 9 sene minibüsçülük yaptım ve ardından bu mesleğe atıldım. 1980 yılında bu mesleği öğrenmek için ustamın yanında sarraflığa başladım. Sağ olsunlar sarraf arkadaşlar ’bu mesleği sana öğreteceğiz’ deyip öğrettiler. Mesleği öğretmeleri karşılığında para teklif etsem de onlar almayacaklarını söyleyip bana yardımcı oldular. O günden bu yana sarraflık yapıyorum. Aydın’ın ilçelerindeki pazarlara giderek seyyar sarraflık yaptım. Sonrasında iş yerimi açarak bu günlere kadar geldim. Bu mesleği öğreten ustamı saygıyla anıyorum, Allah bana yardımcı olan herkesten razı olsun" dedi. Artık bayrağı oğlu Hakan Bezirgan’a devrettiğini ama iş yerinden de kopamadığını kaydeden Bezirgan, "Oğlum İzmir Ege Üniversitesi’nden mezun oldu. Mezuniyetinin hemen ardından oğluma, ’sermaye hazır, iş hazır, müşteri hazır gel işinin başına geç’ dedim. O da sağ olsun kırmadı ve birlikte çalıştık. Artık yaşım ilerlediği için mesleği tamamen oğluma bıraktım ama işten yine de kopamıyorum. Günün belli saatleri gelip burada oluyorum. Çayımı içer, gelen müşterilerle hal hatır sorarım. Bu dükkan benim için sadece bir iş yeri değil, ömrümün geçtiği yer. Evde otursam içim sıkılır, buraya gelince kendimi hala işe yarar hissediyorum" diye konuştu. "Dürüstlük vazgeçilmezim" Yıllar boyunca kazancını da kaybını da dürüstlükle karşıladığını belirten Bezirgan, kısa yoldan para kazanma hevesinin insanı hem mesleğinden hem itibarından ettiğini söyledi. Dürüstlüğün kendisi için vazgeçilmez olduğunu vurgulayan Bezirgan, "Benim bu hayatta en büyük sermayem dürüstlüğüm oldu. Dürüstlük vazgeçilmezimdir. İnsan yaptığı işi sevecek ama ondan önce doğru olacak. Ustasına saygısı olmayanın, işine de saygısı olmaz. Bazen zarar ettik, bazen çok kazandık ama hiç bir zaman hiç bir kimseye yanlış yapmadık. İnsan doğru olduktan sonra başı dik gezer, geceleri de rahat uyur" diye konuştu. Gençlere altın değerinde öğütte bulunan Bezirgan, "Parayı değil, itibarı düşünün. Para bugün var yarın yok ama dürüstlük bir kere kaybolursa bir daha yerine gelmez" ifadelerini kullandı.
İstanbul Büyükçekmece’deki adli emanet soyguncusu ve eşi için kırmızı bülten çıkarıldı Büyükçekmece Adliyesi Emanet Bürosundan, İstanbul merkezli 19 ilde sahte vatandaşlık operasyonunda ele geçirilen ziynet eşyalarını çalarak İngiltere’ye kaçan şüpheli ve eşi hakkında yakalanmalarına yönelik kırmızı bülten çıkarıldı. Büyükçekmece Adliyesi’nde 1 Aralık 2025’te Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Emanet Bürosunda görevli zimmet memuru Erdal T.’nin uzun süredir işe gelmediği Cumhuriyet Savcısı’na bildirilmişti. Bunun üzerine Cumhuriyet Başsavcısı, görevlilerle beraber, emanet bürosu odası ve içindeki kasaları açtırmıştı. Yapılan aramada yaklaşık 50 kilogram gümüş ve yaklaşık 25 kilogram altının kayıp olduğu tespit edilmişti. Arkadaşlarına, "Allah çarşınıza pazar versin" şeklinde mesaj attı Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla zimmet görevlileri Erdal T. ve diğer şüpheli Kemal D. hakkında yakalama kararı verilmiş, yapılan araştırmada zimmet memuru Erdal T.’nin 19 Kasım 2025 tarihi saat 08.22 sıralarında ailesiyle birlikte İngiltere’ye kaçtığı tespit edilmişti. Diğer şüpheli Kemal D. ise bulunduğu adreste yakalanarak gözaltına alınmıştı. Öte yandan şüpheli Erdal T.’nin Whatsapp uygulamasında arkadaşlarına, "Ben malları sattım, Allah çarşınıza pazar versin" diye yazdığı öğrenilmişti. 2021 yılından beri adliyede çalışıyordu Olaya ilişkin soruşturma Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından titizlikle yürütülüyor. Şüpheli Erdal T.’nin, hizmetli kadrosunda çalıştığı, kendisinde adli emanet kasasının anahtarının bulunmadığı, yalnızca odanın anahtarının bulunduğu öğrenilmişti. Ayrıca, gözaltına alınan bir diğer şüpheli Kemal D.’nin ise 2021 yılından beri adliyede memur olarak çalıştığı, hem adli emanet kasasını, hem de adli emanet odasının anahtarının kendisinde olduğu, Erdal T.’nin ise 2022 yılında çalışmaya başladığı ortaya çıkmıştı. İki ay önce büroda denetim yapılmış Adli emanet kapısının çift anahtar sistemi ile çalışan çelik kapı olduğu, bu kasaların iki ayda bir denetlendiği, en son denetimin ise iki ay önce yapıldığı, herhangi bir olumsuzluğa rastlanmadığı bilgisine ulaşılmıştı. Yaşanan olayın ise büroda rutin denetim yapıldığı sırada, denetimi gerçekleştiren Cumhuriyet Savcısı tarafından fark edilmişti. Sahte vatandaşlık operasyonu ziynetleri olduğu ortaya çıkmıştı Öte yandan, Erdal T.’nin, çaldığı altınların İstanbul merkezli 19 ilde sahte vatandaşlık soruşturması çerçevesinde, gözaltına alınan 113 şüpheliye yönelik düzenlenen operasyon kapsamında ele geçirilen ziynetler olduğu da ortaya çıkmıştı. 5 şüpheli tutuklanmıştı Ayrıca yürütülen soruşturma kapsamında, 10 Aralık günü Firari Erdal T.’nin kaynanası, kayınbiraderi, kayınpederiyle, çalıntı altının alım ve satımına aracılık edenlerin de bulunduğu 13 şüpheli emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından Büyükçekmece Adliyesi’ne getirilmişti. Savcılıkta ifade işlemleri tamamlanan şüpheliler Ö.K., Z.V., E.İ.S., G.V., Y.E.K., tutuklanarak cezaevine gönderilmiş, M.T., B.Ç., M.S. isimli şahıslar ’ev hapsi’ tedbiriyle serbest kalmış, diğer şüpheliler Y.T., A.T., F.T., A.S. ve D.D. ise ’yurt dışına çıkış yasağı’ şartıyla serbest bırakılmıştı. Şahıs hakkında kırmızı bülten talebi Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma sürerken, şahsın olayı gerçekleştirirken bağlantı kurabileceği kişiler tek tek araştırılıyor. Soruşturma derinleştirirken, İngiltere’ye kaçan şüpheli Erdal T. İle eşi Esma T. hakkında da, Adalet Bakanlığı’na kırmızı bülten çıkarılması yönünde ihbarda bulunulduğu öğrenilmişti. İngiltere’ye kaçan şüphelilere kırmızı bülten Yürütülen soruşturmada yaşanan yeni gelişmeyle, olay sonrası İngiltere’ye kaçan şüpheli Erdal T. ve eşi Esma T. hakkında yakalanmalarına yönelik kırmızı bülten çıkarıldı. (GŞ-
Şırnak Cizre’de öğrencilere MEBİ’nin eğitimdeki etkisi anlatıldı Şırnak’ın Cizre ilçesinde Şehit Sait Atak İlkokulu-Ortaokulu öğrencileri ile bir araya gelen Milli Eğitim Müdürü Şahan İke, MEBİ’nin (Bireysel Öğrenme Platformu) eğitime olan katkısı ve sunduğu ayrıcalıkları öğrencilerle paylaştı. Cizre İlçe Milli Eğitim Müdürü Şahan İke, Şube Müdürü Sabri Salgut ile birlikte Menderes Ortaokulu ile Şehit Sait Atak İlkokulu-Ortaokulunu ziyaret ederek öğretmen ve öğrencilerle bir araya geldi. Okul yöneticileri ve öğretmenlerle görüşen İlçe Millî Eğitim Müdürü İke, eğitim öğretim süreçlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İke, bilgiyi hikmetle yoğurarak iyi, doğru ve güzel olanı merkeze alan eğitim anlayışının maarif davanın temelini oluşturduğunu vurgulayarak, asırlardır sözünü hikmetten, yönünü irfandan alan köklü eğitim geleneğinin, çağın imkanlarıyla buluşarak geleceğe taşındığını ifade etti. Ortaöğretim Genel Müdürlüğü tarafından geliştirilen yapay zeka destekli bireysel öğrenme platformu olan MEBİ’nin eğitim sistemine sağladığı katkılara da değinen İke, ücretsiz olarak sunulan platformun, öğrencilerin bireysel öğrenme hızlarına uygun içerikler sunması, öğretmenlere rehberlik etmesi ve eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmesi açısından önemli bir kazanım olduğunu belirtti. İke, MEBİ platformunun bireysel farklılıkları gözeten esnek öğrenme ortamları sunduğunu, beceri ve yetkinlik temelli yaklaşımıyla ölçme ve değerlendirme süreçlerini güçlendirdiğini ifade ederek, ilçede platformun yaygın ve etkin şekilde kullanılmasını sağlamak amacıyla tanıtım faaliyetlerinin ardından okul idareleri ve öğretmenler tarafından bilgilendirme ve yönlendirme çalışmalarının sürdüğünü sözlerine ekledi.