ASAYİŞ - 27 Aralık 2025 Cumartesi 12:02

Balıklı Rum Hastanesi ihbarda bulunmuştu: "Sahte reçete" soruşturması tamamlandı

A
A
A
Balıklı Rum Hastanesi ihbarda bulunmuştu: "Sahte reçete" soruşturması tamamlandı

İstanbul’da bulunan Balıklı Rum Hastanesi Çocuk Psikiyatrisi bölümünde, usulsüz reçete düzenlenerek, muayene olmayan hastaların tedavi edilmiş gibi gösterip, SGK’nın ve hastanenin zarara uğratıldığı iddiasına ilişkin, yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede, bir sanık hakkında, 46 yıla kadar, 4 sanık hakkında ise 26’şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi.


Balıklı Rum Hastanesi’nde, çocuk psikiyatri doktoru Prof. Dr. A.E. ve tıbbi sekreter N.D. ile bir eczanede kalfa olarak çalışan R.Ç. başta olmak üzere 16 şahsın, sahte reçete düzenleyerek Balıklı Rum Hastanesini zarara uğratıldığı, konun ise hastane tarafından yapılan iç denetimde ortaya çıktığı olaya ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Soruşturma kapsamında geçtiğimiz günlerde yapılan operasyon neticesinde, 6 şüpheli gözaltına alınmış, bu şüphelilerden 3’ü tutuklanmıştı. Konuya ilişkin, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca hazırlanan 157 sayfalık iddianamede; Balıklı Rum Hastanesi Vakfı ‘müşteki’, 18 kişi ‘mağdur’, 16 kişi ‘müşteki’, 5 şahıs ise ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. İddianamede, tıbbi sekreter N.D. ve eczacı kalfası R.Ç. diğer sanıkların da içinde olduğu sahte reçeteler düzenlenmek suretiyle resmi evraklarda sahtecilik yapıldığı, müşteki hastane başta olmak üzere bir çok kişi ve kuruma zarar verdiği, Balıklı Rum Hastanesi Vakfı’nın kendi kurum bünyesinde yapmış olduğu iç denetim sonucunda; hastanede "Çocuk Psikiyatristi" olarak görev yapan sanık Prof.Dr. A.E. ve tıbbi sekreter sanık N.D.’nin, dışarıdan eczacılar ile anlaşarak, kimlik kontrolü yapmadan hastayı muayene ettikleri, resmi evrak düzenledikleri, hastaneye gelen kişi adına SGK sisteminde sorun olmadığı halde "Sistemde Problem Var" mazeretiyle kayıt açmadan işlem yaptıkları ve yeşil ile kırmızı reçete düzenledikleri, bunun sonucunda da kamu kurumlarını zarara uğrattıkları belirtildi.


"SİSTEM YOKTUR" kaşesi vurularak SGK zarara uğratıldı


Protokol numaralarının çoğunda muayene olan hastanın değil, başkalarının kayıtlı olduğunun belirtildiği iddianamede, hastaların kayıtlı oldukları tarihte hastaneye hiç gelmedikleri, dolayısıyla hastaların hastanenin resmi sisteminde hiç bir kaydı olmadığı, dolayısıyla o kişi adına hastanede kaydı olan başka bir kişinin protokol numarasına yazılarak adına sahte reçete düzenlendiği, sisteme kaydedilmeyen hastalara usulsüz reçete verildiğinde; "Kişinin ne kadar ilaç alıp alamayacağı, sistemin buna izin verip vermediğinin görülmediği, "kırmızı ve yeşil reçeteli ilaçların fazla miktarda ve kayıtsız alındığının tespit edildiği, bazı hastaların belirli bir tarihten sonra hastane sistemine hiç kayıt olmadıkları, ancak bu hastalar adına yeşil ve kırmızı reçete düzenlenmeye devam edildiği aktarıldı. İddianamede, hastanenin maddi zarara uğradığı gibi hastaneye gelmeyen bu hastaların adına kendilerinden habersiz reçete düzenlenmesi sebebiyle bu kişilerin kimlik bilgilerinin izinsiz kullanıldığı, birçok hastaya hastanenin yoğun olduğu söylenerek, sanık Doktor A.E. tarafından, anlaşmalı olduğu bazı psikiyatristlere yönlendirilme yapılarak hastanenin maddi kayba uğradığı, hastane ve sağlık çalışanlarının normalde "dışarıda başka eczane, sağlık kurumu gibi yerler ile resmi ve uygun olmayan ilişki içine girmesi" yasak olduğu halde sanık Doktor A.E’nin sürekli olarak eczane kalfası R.Ç. tarafından reçete edilen ilaçlar getirildiği, bunun sonucunda da her ikisi arasında menfaat ilişkisi olduğu bilgisi yer aldı. Hazırlanan iddianamede, bazı hastalara "SİSTEM YOKTUR" kaşesi vurularak sisteme kayıt edilmeden çokça yeşil ve kırmızı reçeteye tabi ilaçların hastane adına reçete edildiği, SGK’nın maddi kayba uğramasına sebep olunduğu bilgisi yer aldı.


İlaçları el altından farklı kişilere yüksek fiyatlardan satarak haksız kazanç elde ettikleri belirtildi


Hazırlanan iddianamede, Doktor A.E.’nin, 2020 yılından beri hastanede çalıştığı, bir psikolojik danışmanlık merkezine yüzde 50 ortağı olduğu, bu merkezin 3 yöneticisinden de biri olduğu, ayrıca Doktor A.E.’nin eylemlerini hastane çalışanı N.D. ile birlikte hareket ederek gerçekleştirdikleri, sanıkların Balıklı Rum Hastanesine kayıt yaptırmayan ancak özel polikliniğe giden hastaların reçetesini hastane aracılığı ile SGK’ya fatura ettikleri, fatura edilen ve kırmızı ve yeşil reçetelere mahsus edilerek alınan ilaçları el altından farklı kişilere yüksek fiyatlardan satarak haksız kazanç elde ettikleri, yazılan usulsüz ilaçlardan dolayı temin edilen haksız kazancı diğer sanıkların aralarında paylaştıkları, bu ilaçları temin ederken Eczacı sanık A.H. ile ilaç mümessili sanık C.K.’nin iletişim kurarak ilaç temini yönünde birlikte hareket ettikleri, işlenen suç yönünden dosyadan bulunan tüm sanıkların iş birliği içerisinde hareket ettikleri aktarıldı.


Sanıklar hakkında değişen oranlarda hapis talebi


İddianamede, sanık A.H. hakkında, 5 suçtan 21 yıldan, 46 yıla kadar, sanık A.E. başta olmak üzere diğer sanıklar C.K., N.D. ve R.Ç. hakkında ise 11’er yıldan 26’şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Hazırlanan iddianame Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Sanatla buluşan genç yetenekler beğeni topladı Köşk Anadolu İmam Hatip Lisesi tarafından düzenlenen "Şiir ve Müzik Dinletisi" programı, öğrencilerin sahne performanslarıyla katılımcılardan büyük beğeni topladı. Köşk Anadolu İmam Hatip Lisesi tarafından hazırlanan "Şiir ve Müzik Dinletisi" programı, okulun konferans salonunda gerçekleştirildi. Şiir ve müziğin bir araya geldiği program, izleyicilere duygu dolu anlar yaşattı. Programa, Köşk Kaymakamı Hasan Taş, Köşk İlçe Milli Eğitim Müdürü Selim Karataş, Köşk Anadolu İmam Hatip Lisesi Okul Müdürü Kemal Başaran, ilçede görev yapan okul idarecileri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Öğrencilerin sahnelediği şiir dinletileri ve müzik performansları ilgiyle takip edilirken, program sonunda konuşan Köşk Kaymakamı Hasan Taş, öğrencilerin ortaya koyduğu sanatsal çalışmaları takdirle karşıladığını ifade etti. Kaymakam Taş, sanatsal faaliyetlerin öğrencilerin kişisel gelişimindeki önemine dikkat çekerek, programda emeği geçen öğretmen ve öğrencileri tebrik etti ve öğretmenlere teşekkür belgelerini takdim etti. Köşk İlçe Milli Eğitim Müdürü Selim Karataş ise konuşmasında, eğitim anlayışlarının yalnızca akademik başarıyla sınırlı olmadığını vurguladı. Karataş, köklerinden beslenen ve geleceğe emin adımlarla yürüyen bireyler yetiştirmenin temel hedefleri olduğunu belirterek, Köşk Anadolu İmam Hatip Lisesi’nin öğrencilerin sosyal, kültürel ve sanatsal alanlarda gelişimine önem verdiğini dile getirdi. Programın sonunda Köşk İlçe Milli Eğitim Müdürü Selim Karataş tarafından, etkinliğin hazırlanmasında görev alan öğretmen ve öğrencilere teşekkür belgeleri takdim edildi. Şiir ve müziğin buluştuğu anlamlı program, katılımcıların beğenisini kazanırken, öğrencilerin sahne performansları uzun süre alkışlandı.
Kocaeli Gebze’de kar alarmı: 425 personel ve 73 araçla teyakkuzda Meteorolojiden gelen kar uyarısının ardından Gebze Belediyesi tüm birimleriyle alarma geçti. 425 personel ve 73 araçla sahada görev yapacak ekipler, ana arterler, hastane yolları ve kamu kurumlarının bulunduğu bölgelerde karla mücadele çalışmalarını sürdürecek. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün kar yağışı uyarısının ardından Gebze Belediyesi, tüm birimleriyle alarma geçti. Karla mücadele hazırlıklarını tamamlayan ekipler sahaya çıkarken, Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz de çalışmaları yerinde inceledi ve yürütülen hazırlıklar hakkında bilgi aldı. Hazırlık sürecine ilişkin açıklamalarda bulunan Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, kış şartlarına karşı gerekli tüm önlemlerin alındığını belirterek, "Meteorolojiden gelen kar uyarısıyla birlikte ekiplerimizi anında harekete geçirdik. Vatandaşlarımızın günlük hayatının olumsuz etkilenmemesi için tüm hazırlıklarımızı tamamladık. 425 personelimiz vardiyalı sistemle 24 saat esasına göre görev yapacak. Ekiplerimiz kesintisiz şekilde çalışmalarını sürdürecek" dedi. 73 araç ve iş makinesiyle sahada Karla mücadele kapsamında sahada görev alacak araç ve ekipmanlara ilişkin bilgi veren Başkan Büyükgöz, "7 tuzlama robotu, 14 beko loder, 2 greyder, 15 kamyon, 9 kamyonet, 1 bobcat, 2 mini tuzlama aracı ve 23 adet çift kabinli araç olmak üzere toplam 73 araç ve iş makinemizle hazır durumdayız. Herhangi bir aksaklık yaşanmaması adına 6 bin ton tuz stoğumuzu hazır bulunduruyoruz" ifadelerini kullandı. Karla mücadelede öncelikli güzergahların ana arterler, hastane yolları ve kamu kurumlarının bulunduğu bölgeler olacağını belirten Başkan Büyükgöz, vatandaşlara da çağrıda bulunarak, "Olumsuzluk durumunda belediyemizle iletişime geçilmesini rica ediyorum. Gebze Belediyesi olarak kış şartlarına karşı sahadayız ve görevimizin başındayız" dedi.
İstanbul Serdal Adalı: "Gün, suni kaoslara prim verme günü değil, Beşiktaş için kenetlenme günüdür" Beşiktaş Kulübü Başkanı Serdal Adalı, futbol gündeminde oluşturulan suni gündemlere prim vermeyeceklerini belirterek kenetlenme çağrısında bulundu. Beşiktaş Kulübü’nde 2025 yılı 3. Olağan Divan Kurulu Toplantısı, Akatlar Mustafa Kemal Merkezi Atilla İlhan Salonu’nda gerçekleştiriliyor. Toplantıda Beşiktaş Başkanı Serdal Adalı, yönetimin faaliyetleri ve planlamaları hakkında açıklamalarda bulundu. Camianın sponsorluk stratejisi hakkında konuşan Adalı, "Güçlü bir idari ve kurumsal yapılanma ancak verimli, nitelikli ve sürdürülebilir iş birlikleriyle desteklendiğinde güçlenir. Sponsorluk ağımızda ne yazık ki rakiplerimizin gerisinde kaldığımız süreçler yaşadık. Rekabet avantajımızı yeniden kazanmak ve bu alandaki mali kazanımlarımızı artırmak temel önceliklerimizden biridir. Sponsorluk stratejilerimizde, son yıllardaki performansımızı yukarı taşıyacak yeni bir dönemi başlatıyoruz. Mevcut ortaklıklarımızı tazelemekle kalmıyor, farklı branşlarımızda fark oluşturacak yeni ve prestijli iş birlikleri için çalışmalarımızı sürdürüyoruz" diye konuştu. "Her yönetim, kendi dönemindeki bütçe aşımından şahsen sorumlu olacak" Görev alan her yönetimin kendi dönemlerindeki mali tablodan sorumlu olacağını vurgulayan Başkan Adalı, "Planladığımız idari dönüşüm ve yatırımlarla beklenen gelir artışının en büyük güvencesi ise inşa etmekte olduğumuz yeni mali sistemdir. Sürdürülebilir bir başarı için mali yapımızı kişilerin inisiyatifinden çıkarıp, sarsılmaz kurumsal kurallara bağlıyoruz. Bütçe disiplini ilkesini soyut bir kavram olmaktan çıkararak, kulübümüzün tüzüğüne açık, bağlayıcı ve kalıcı bir düzenleme olarak kazandırıyoruz. Yeni dönemde, görevdeki her yönetim kendi dönemindeki bütçe aşımından şahsen sorumlu olacaktır. Her yönetim, planlanan ve oluşturulan gelirden daha fazla harcama yaparsa aradaki farkı kendi kaynaklarıyla karşılasın istiyoruz. Kulübün imkanları, kulübün menfaatleri doğrultusunda ancak tanımlanan sınırlar dahilinde kullanılacaktır. Bizler de kendi dönemimizde oluşabilecek her türlü finansal farkı şahsi kaynaklarımızla kapatmayı taahhüt ediyoruz. Biz Beşiktaş’a hizmet etmek için buradayız. Beşiktaş’ı gelecek kuşaklara, devraldığımız tablodan çok daha iyi koşullarda bırakacağız. Bu koltuktan kulübümüze tek bir kuruş açık bırakmadan kalkacağımızın sözünü veriyoruz. 2026’nın ilk çeyreğinde bu tüzük tadilini yapmak istiyoruz" şeklinde konuştu. "Seçim süresini iki yıla indirmeyi hedefliyoruz" Başkanlık süresiyle ilgili tüzük değişikliği düşündüklerini ifade eden Serdal Adalı, "Bir diğer tüzük değişikliği planımız ise; seçimlerin iki yılda bir yapılmasına ilişkin. Önerdiğimiz tüzük değişikliğiyle, olağan seçimli genel kurullarımızı, Süleyman Seba dönemindeki gibi iki yıla indirmeyi hedefliyoruz. Bu düzenleme, bizim dönemimizden itibaren geçerli olacak. Yani mevcut yönetimin görev süresi de yeni düzenlemeyle bir yıl kısalmış olacak. Gelen yönetimler bu iki yıl içinde yapacaklarını yapsın; yapamıyorlarsa da kararı yine genel kurulda camiamız versin" değerlendirmesinde bulundu. "Gün, suni kaoslara prim verme günü değildir" Kasım ayının başında gerçekleşen mali ve genel Kurulda yaşananlar hakkında da konuşan Başkan Serdal Adalı, "Son mali ve genel kurulda yaşananlar açıkçası camiamız adına talihsiz bir süreçti. Sırf kaos ortamını beslemek adına, genel kurulumuzu provoke ederek ’ibra etmeme’ senaryoları kurgulayan ve bu camiaya o yakışıksız görüntüleri yaşatan arkadaşlara sormak istiyorum; devraldığımız o 20 günde ne yaptık da bu tepkiyle karşılaştık? Daha bir ay bile dolmamışken; hangi transferi yaptık? Hangi ihaleye imza attık? Hangi mülkümüz ile ilgili bir karar aldık? Bizim yaptığımız tek bir şey var; o da görevden kaçanların bıraktıkları enkazı kaldırmak ve Beşiktaş’ı yeniden ayağa kaldırmak için gece gündüz çalışmak oldu. Kendi oluşturdukları harabeyi görmezden gelip, Beşiktaş’ın menfaatlerini kişisel hırslarına feda edenlerin bu camiaya yaşattığı skandalı, Beşiktaş taraftarı ve kongre üyeleri asla unutmayacaktır. Soruyorum sizlere; planlarımızın ve projelerimizin henüz tohumları atılırken, sadece 20 gün için bu denli bir tepkiyle karşılaşmak ne kadar adildir? Bu aceleci tavrın, bu zamansız saldırıların altında art niyet yok mudur? Şunu herkes iyi bilsin ki; Beşiktaş sahipsiz değildir ve bu kirli oyunlara asla teslim edilmeyecektir. Beşiktaş gibi on binlerce kongre üyesi olan büyük bir camiada, yönetimin ibra edilip, edilmemesinin birkaç yüz oyla belirlenmesi tabii ki ideal bir tablo değildir. Bunda hepimiz hemfikiriz. Fakat; ibra sürecinde; salonda sayım yapıldı, ibra gerçekleşti. Bütün bunlara rağmen, maalesef bir de bir mahkeme süreci yaşıyoruz. Bu tür tartışmalar Beşiktaş’a yakışmıyor. Artık böyle gündemler yerine Beşiktaş’ın başarısı için kenetlenme zamanıdır. Camiamız olağanüstü seçimlerle ve sürekli hoca değişiklikleriyle çok zaman kaybetti. Bizim için asıl olan istikrardır. Beşiktaş, ancak sağlam temeller üzerine kurulu bir istikrar ortamıyla hedeflerine yürüyebilir. Biz, bu operasyonlara boyun eğmeyecek; birlik ve beraberliğimizden aldığımız güçle Beşiktaş’ı daha aydınlık yarınlara taşımaya devam edeceğiz. Gün, suni kaoslara prim verme günü değil, Beşiktaş için daha sıkı kenetlenme günüdür" açıklamalarında bulundu. "Transferde nokta atışı yapmak istiyoruz" Futbol takımı için transfer planlarını anlatan siyah-beyazlıların başkanı, "Beşiktaş’ın transfer stratejisi; finansal disiplinden taviz vermeden, doğrudan 11’de oynayabilecek ve takıma anında güç katacak ’nokta atışı’ isimleri kadroya dahil etmektir. Sezonun ilk yarısında aldığımız sonuçlar her ne kadar tabelada bizi mutlu etmese de, sahadaki gerçekler çok daha farklı bir tablo çiziyor. Örneğin; pozisyon üretiminde lideriz. Ligin en çok gol pozisyonuna giren takımı olmamız, kurduğumuz sistemin işlemeye başladığının sinyallerini veriyor. İlk haftalara oranla sürekli gelişen, rakipten çekinmeyen ve oyunu domine eden bir kimliğe büründük ve ivmemiz yukarı yönlü. Bu konuda hocamız Sergen Yalçın ve teknik ekibin yoğun gayretlerine teşekkürlerimi sunuyorum. Oyun gücümüz bu seviyedeyken, kaçan pozisyonların skora dönüşmesinin sadece an meselesi olduğunu görüyoruz. Özetle skor geçici, sahadaki güçlü oyun kalıcıdır. Bu performans, ikinci yarıda beklediğimiz seri galibiyetlerin en büyük habercisidir. Buradan hareketle; takım değerimizde yakaladığımız yukarı yönlü ivmeyi, bu transfer döneminde gerçekleştireceğimiz hamlelerle daha da yukarılara taşımayı hedefliyoruz. Bildiğiniz üzere; TFF limitleri dahilinde Keny Arroyo ve Elan Ricardo gibi genç oyuncu transferleri gerçekleştirmiştik. Bu transferleri tekil değil, bir portföy başarısı olarak yönettik. Bu iki oyuncudan birinin 8 milyon Euro’luk satışı ve diğerinin kiralanmasıyla ekonomik girdi sağladık. Bu oyuncular bizim takımda uyuşmazlık yaşamış olabilirler fakat sonuçta ekonomik değere dönüştürdüğümüz transferlerdir. Bu sayede toplamda yaklaşık 9 milyon Euro nakit girişi sağladık" dedi. "Necip Uysal ve Mert Günok, yeni dönem planlamamızda yer almayacak" Necip Uysal ve Mert Günok ile ilgili alınan kararlara açıklık getiren Serdal Adalı, "Teknik heyetimizin raporu ve yönetim kurulumuzun onayıyla; profesyonel futbolcularımızdan Necip Uysal ile Mert Günok’a yeni dönem planlamamızda yer almayacakları tebliğ edilmiştir ve iki isimden kendilerine kulüp bulmaları istenmiştir. Her iki oyuncumuza da emekleri için teşekkür ediyor, kararın camiamıza hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu. "Amacımız Euroleague’de kalıcı bir marka haline gelmek" Basketbol şubesinde son dönemde atılan stratejik adımların, Beşiktaş’ın yeniden bir ’ekol’ haline geldiğinin en somut göstergesi olduğunu aktaran Adalı, "Başantrenörümüz Dusan hocamız yönetiminde, Nedim Yücel’in ve Özkan Arseven’in üstün çalışmalarıyla, parkede son derece üretken ve Beşiktaş ruhunu yansıtan bir takım izlemenin gururunu yaşıyoruz. Bugün itibarıyla ligde namağlup liderliğimizi sürdürürken, Avrupa’da da kupaya uzanma kararlılığımızı koruyoruz. Ancak bizim asıl hedefimiz, bu başarıların ötesinde, mali disiplinden taviz vermeden kulübümüzü Euroleague arenasında kalıcı bir marka haline getirmektir. Yönetimsel istikrar ve sportif başarıyla harmanlanan bu süreç, camiamızın beklediği o görkemli basketbol zaferlerinin sadece başlangıcıdır" şeklinde konuştu. "Haksızlıklara karşı 40 yıldır aralıksız mücadele ediyoruz" Siyah-beyazlı camiaya karşı taraflı bir tutum takınıldığını belirten Başkan Serdal Adalı, sözlerine şöyle devam etti: "Beşiktaş’ın hakkını korumak, bizim en öncelikli ve vazgeçilmez görevimizdir. Ancak gelinen noktada, futbolda, sistematik hale gelen hakem hataları artık tahammül sınırlarını çoktan aşmıştır. Bizler, geçmişte hakemden gol yediği günleri bile görmüş bir camia olarak, bu haksızlıklara karşı 40 yıldır aralıksız mücadele ediyoruz. Sadece futbolda değil, basketbolda da üzerimizde bir çifte standart uygulanıyor. Örneğin; geçtiğimiz maçlardan birinin sonrasında, haklı eleştirilerini dile getiren hocamız ve yöneticimize verilen orantısız ceza, bu durumun en somut göstergesidir. Normalde ihtar gerektiren konular için doğrudan en ağır para cezalarının kesilmesi, Beşiktaş’a karşı takınılan bu taraflı tutumun açık bir yansımasıdır. Saha içindeki emeğimizi, masa başındaki bu haksız yaptırımlara teslim etmeyeceğiz. Asla pes etmeyeceğiz. Geçmişte bu yolda yorulan veya pes edenlerimiz olmuş olabilir fakat biz buradayız ve dimdik ayaktayız. Geçtiğimiz haftalardaki TFF ve MHK ziyaretlerimde de açıkça belirttim ve çözüm önerimizi net bir şekilde masaya koydum. Bizim için yabancı VAR hakemi uygulaması bir lütuf değil, adaletin tesisi için artık kaçınılmaz bir gerekliliktir. Sahadaki adaleti sağlamanın önemli ayaklarından birinin bu olduğuna inanıyoruz. Bu talebimizi her fırsatta yüksek sesle duyurmaya devam edeceğiz. Beşiktaş’ın bir damla alın terini dahi hiç kimseye ziyan ettirmeyeceğiz. Haklarımızın göz göre göre gasp edilmesine sessiz kalmayacağız. Haklı mücadelemiz ve dik duruşumuzdan bir adım bile geri durmayacağız. Bu yolda en büyük gücümüz, sarsılmaz bir iradeyle arkamızda duran camiamızdır. Taraftarımızdan üyemize, camiamızın tüm bileşenlerinin bu kutsal mücadelede tek ses, tek yürek olacağına inancım tamdır. Biz birlikteyken aşamayacağımız engel, alamayacağımız hiçbir hak yoktur." "Yılı, şanımıza yakışır bir derbi galibiyetiyle uğurladık" Ziraat Türkiye Kupası’nda deplasmanda Fenerbahçe’yi yendikleri derbi için ise Serdal Adalı, "Yılın son derbisini deplasmanda kazanarak hepimizi gururlandıran futbol takımımızı ve teknik heyetimizi gönülden kutluyorum. Yılı, şanımıza yakışır bir derbi galibiyetiyle uğurladık. Şimdi 4 Ocak’ta parkedeki derbiyle, yeni yılı zaferle selamlamaya hazırlanıyoruz. Siz kıymetli üyelerimizin, büyük taraftarımızın ve tüm camiamızın ve yeni yılını en içten dileklerimle kutluyorum. 2026 yılının birliğimizin pekiştiği, başarılarımızın sürdüğü ve her branşta kupalarla, madalyalarla taçlanan bir yıl olmasını temenni ediyorum" diyerek sözlerini tamamladı.