KÜLTÜR SANAT - 05 Mayıs 2024 Pazar 10:31

Cam döşemesinin altında sergilenen eserlerle adeta müze olan Atik Mustafa Paşa Camii ibadete açılıyor

A
A
A

Sadrazam Koca Mustafa Paşa tarafından camiye dönüştürülen yapının 2021 yılında başlanılan restorasyonunda sona gelindi.

Fatih’te Kristos Pantepoptes Kilisesi olarak 1059’da inşa edilen ve Sadrazam Koca Mustafa Paşa tarafından camiye dönüştürülen yapı Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğünce 2021 yılında restore edilmeye başlandı. Tarihi camide sürdürülen çalışmalar esnasında hem Bizans hem de Osmanlı Cihan Devleti dönemlerinin özenle korunduğu görüldü. Yapının içi, bir metre kadar toprakla doldurulduğu için katmanda yapılan kazılarda, Bizans devrinin özgün kotuna inilerek zeminde zengin bir döşeme mozaiğiyle karşılaşıldı. Restorasyon çalışmaları çerçevesinde Bizans mimarisine ait çini, mermer ve sütunların yanı sıra cehennem tasvirlerinin yer aldığı fresklerin keşfedildiği yapının zemini camla kaplanarak adeta müzeye çevrildi. Halısı kaldırıldıktan sonra ortaya çıkan cam zeminin altına döşenen ışıklandırma sistemiyle, Bizans ve Osmanlı tarihine ışık tutan eserler sergileniyor. Yerli ve yabancı turistlerin ziyaret noktaları arasında yer alan cami, Sahabe Cabir bin Abdullah’ın türbesinin olması sebebiyle halk arasında Hazreti Cabir Camii adıyla da biliniyor. Restorasyonda depreme karşı da güçlendirilen 965 yıllık tarihi cami yarın ikindi namazının ardından ibadete açılacak. Öte yandan, restorasyonu tamamlanan tarihi camiinin son hali havadan görüntülendi.

Cam döşemesinin altında sergilenen eserlerle adeta müze olan Atik Mustafa Paşa Camii ibadete açılıyor“Cam döşemenin altında restorasyon sırasında çıkmış arkeolojik buluntular sergilenecek”

Hz. Cabir Camii’nin tarihi hakkında bilgi veren Vakıflar İstanbul 1. Bölge Müdürlüğü Sanat Eserleri ve Yapı İşleri Şube Müdürü Feyyaz Fidan, “Hz. Cabir Camii diğer adıyla Atik Mustafa Paşa Camii 1059 yılında bir manastır yapısı olarak inşa edildi. Sultan 2. Bayezid’in sadrazamlarından Koca Mustafa Paşa tarafından camiye çevrildi. Hz. Cabir Camii, içerisinde İstanbul kuşatması için gelen Sahabe Cabir bin Abdullah’ın türbesinin olması sebebiyle Hz. Cabir Camii olarak da bilinmektedir. Yaklaşık bin yıldır ayakta duran bu yapı tarihsel süreçte birçok deprem ve yangına maruz kaldı. 1509 depreminde bir hasar aldığını kaynaklardan öğrenebiliyoruz. 1792 yılındaki Balat yangınında ve küçük kıyamet olarak adlandırılan İstanbul depreminde bir hasar aldı. Bu depremde minaresi yıkıldı, kubbesi de tahribata uğradı. Yıkılan eski minare yerine kesme taştan bir minare inşa edildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak Hz. Cabir Camii’nin rölöve ve restitüsyon projelerini 2018 yılında Koruma Kurulu’na onaylattık. 2021 yılında ise restorasyon çalışmalarına başladık. Öncelikle araştırma kazıları ve raspa çalışmaları yaptık. Bu yapı içerisinde 1 metreye kadar kazı yapıldı ve 1 metre sonunda yapının ilk dönemine ait opus sectila ismiyle biline döşeme bulundu. Cam döşemenin altında restorasyon sırasında çıkmış arkeolojik buluntular, seramik ve mozaik parçaları, Osmanlı dönemine ait özgün şeşhaneler gibi restorasyonda çıkmış eserler sergilenecek. Halı kaldırıldığında ziyaretçiler bu görüntüyle karşılaşacaklar” dedi.

Cam döşemesinin altında sergilenen eserlerle adeta müze olan Atik Mustafa Paşa Camii ibadete açılıyor“Restorasyonda depreme karşı yapı güçlendirildi”

Restorasyonu tamamlanan Hz. Cabir Camii’nde yapılan çalışmaları anlatan Feyyaz Fidan, “Yapının iç ve dış bedeninde raspa yapıldı. Eski onarımlarda yapılmış çimento esaslı sıvalar raspa edildi ve iç yüzeylerde freski sıvalara rastlandı. Freski sıvalar ve ’opus sectila’ belgelemesiyle, konservasyonu yapıldı. Bilim Kurulu kararı doğrultusunda yapının katmanlarının gösterilmesi adına harim içerisinde çelik konstrüksiyon ve üzerine cam bir döşeme yapıldı. Caminin iç tezyinatı hakkında bilgi vermek gerekirse, bitkisel kalem işleriyle süslenmiş bir yapıdır. Ve restorasyonda kalem işlerinin ihyası tamamlandı. Dış cephede özgün harç terkibine uygun derz yapıldı. Bu restorasyonda depreme karşı da yapı güçlendirildi. Enjeksiyon imalatı yapıldı. Minaresi şerefe kotuna kadar söküldü ve özgün tekniğinde tamamlandı. Kubbe üst örtüsü kurşunları yenilendi. Kirpi saçak imalatları yapıldı. İçlik, dışıklar, tüm kapılar, pencereler özgün malzeme cins ve boyutunda yenilendi. Özgün türbe kapısı ve Mahmud Güneşi fümigasyon işleri yapıldı. Hz. Cabir Camii’nin restorasyonunu en kısa sürede tamamlayarak ibadete açılmasını planlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Semanur Kaygısız - Ahmet Faruk Sarıkoç

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Selçuk beyaz perdede Bir kısmı İzmir’in Selçuk ilçesinde çekilen ’Dünya Malı-Eksi Bir’ film gösterime girdi. Selçuk Belediyesi, kentin tanıtım faaliyetleri kapsamında usta oyuncularıyla filmin çekimlerine destek verdi. Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, 17 Mayıs Cuma günü İstanbul’da gösterime giren filmin galasına katıldı. Selçuk’un tanıtımına katkı sağlayan "Dünya Malı-Eksi Bir" filminin İstanbul galasına, Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel de katıldı. Filmin bir sahnesinde Efes’in Kuşadası’nda değil, Selçuk’ta olduğunun ele alınması tanıtım açısından dikkat çekti. Filmin yönetmeni, oyuncuları ve yapımcılarıyla bir araya gelen Başkan Sengel, Selçuk’un tarihi ve kültürel zenginliklerinin sinema dünyası tarafından da fark edilmesinden dolayı mutluluk duyduğunu belirtti. Filmin gösterime girmesiyle birlikte Selçuk’un turizm tanıtımı açısından önemli olduğuna dikkat çeken Sengel, filmin kentin kültür değerlerine olumlu katkılar sağlayacağına inandığını kaydetti. Sengel galada, filmin yönetmeni Uygur Akkaya’ya Artemis heykeli hediye etti. Yönetmenliğini Uygur Akkaya’nın yaptığı, başrollerini Berk Hakman, Uğur Yücel, Erkan Köse, Asena Tuğal, Turgay Tanülkü, Erkan Köse, Serhat Özcan, Altan Erkekli ve Tolga Canbeyli gibi usta sanatçı kadrosunun yer aldığı filmin çekimleri, Selçuk ve Şirince sokaklarında gerçekleşti. Ayrıca filmin senaryo ekibinde Selçuk’un oyuncuları Korkut Soylu ve Tolga Mert yer alıyor. Filmin çekimlerinin Selçuk ve Şirince’de gerçekleşmesi, bölgenin turizm potansiyeline de olumlu sonuçlar vermesi bekleniyor. Hem yerel halkın katkıları hem de sanatın her alanında destek sağlayan Selçuk Belediyesi’nin katkılarıyla çekimleri tamamlanan film, Selçuk’un kültürel ve sanatsal kimliğini daha geniş kitlelere ulaşması amacını sağlıyor.
Ankara Gölbaşı’nda pedallar sağlıklı yaşam için çevrildi Ankara’nın Gölbaşı Belediyesi, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle bisiklet sürme etkinliği gerçekleştirdi. Gölbaşı Belediyesi ev sahipliğinde Atatürk Sahil Parkı’nda 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı Doğa Şenliği düzenlendi. Gölbaşı Belediye Başkanı Yakup Odabaşı’nın da katıldığı etkinlikte 7’den 70’e onlarca kişi bisikletleriyle sağlıklı yaşam için pedal çevirdi. Etkinlikte çocukların ekolojik farkındalıkları artırma, çocukların okul dışında fiziksel aktiviteler ile hareket becerilerini destekleme, okul aile işbirliği doğrultusunda etkinlik yapmaya yönelik mesajlar verildi. Odabaşı, etkinlik alanında bulunan stantları gezerken, dilek asma ağacına “Mutlu yaşam için doğaya sahip çıkalım” notunu düştü. “Sporun ve sporcunun her zaman yanındayız” Etkinlikte “Burada öncelikle amaç sağlıklı yaşam” diyerek sözlerine başlayan Odabaşı, “Biz Gölbaşı Belediyesi olarak sağlıklı yaşam için sporun ve sporcunun her zaman yanındayız ve yanında olmaya devam edeceğiz. Bu tür etkinliklerin Gölbaşı’mızda yapılmasından mutluluk duyuyoruz ve teşvik de edeceğiz. Ankara’mızın incisi Mogan Gölü’müzün sahil alanında sizleri burada görmekten, sizleri ağırlamaktan onur duyuyorum” diye konuştu. Bisiklet dağıtımının ardından Odabaşı’nın start vermesiyle, katılımcılar gruplar halinde bisikletleriyle Mogan Gölü’nün etrafında tur attı.