ÇEVRE - 05 Haziran 2023 Pazartesi 09:42

Çevre Gününde acı gerçek: 1 milyon kuşun ölümüne sebep oluyor

A
A
A
Çevre Gününde acı gerçek: 1 milyon kuşun ölümüne sebep oluyor

5 Haziran Dünya Çevre Günü ile ilgili yapılan araştırmalar üzerinden değerlendirmelerde bulunan Doç. Dr. Mustafa Aydın sigaranın çevreye verdiği zararlar ile ilgili konuştu.

Aydın, “Dünya üzerinde her yıl neredeyse 5 trilyon sigara izmariti üretiliyor ve 1 milyon civarı kuş da yere atılan bu izmaritleri yuttuğu için ölüyor. Sigaranın hem insan sağlığına hem de çevreye verdiği zarar büyük” dedi.


Çevrenin korunması adına farkındalık oluşturmak ve doğa bilincini artırmak amacıyla her yıl 5 Haziran’da kutlanan Dünya Çevre Günü ile ilgili Türkiye Sigarayla Savaş Derneği Genel Başkanı ve aynı zamanda Yeşil Vatan Platformu Kurucu Başkanı Doç. Dr. Mustafa Aydın açıklamalarda bulundu. Doç. Dr. Aydın, “İnsanlarda çevre bilincini oluşturmak maksatlı yapılan Dünya Çevre Günü etkinlikleri çerçevesinde özellikle sigaranın çevreye verdiği etkileri ortaya koymak gerekiyor. Dünya üzerindeki ölümlerin ciddi bir kısmının sigara kaynaklı olduğu düşünülürse sigaranın hem insan sağlığına hem de çevreye verdiği zarar büyük” dedi.



“Sigara, sağlık üzerinde ciddi yıkıcı etkiye sahip”


Sigara kullanımının kötü yaşam biçiminin bir işareti olduğunu, kalp ve damar hastalıkları başta olmak üzere birçok kanser türüne sebebiyet verdiğini belirten Doç. Dr. Aydın, “Ülkemizde görülen kalp ve damar hastalıklarının yüzde 70 ile akciğer kanserlerinin yüzde 90’ı sigaradan kaynaklanmaktadır. Sigara içen insanların kalp krizi geçirme ihtimali sigara içmeyen insanlara göre beş kat daha fazladır. Günde sadece 1 adet sigara içmek bile kalp damar hastalıkları riskini artırmaktadır. Bunun yanı sıra gırtlak kanserine yakalanma riskinin sigara içen insanlarda 20 kat daha fazla olduğu da bilinmektedir. Birçok kanser türünde riski arttıran önemli unsur olan sigara, sağlık üzerinde ciddi yıkıcı etkiye sahip bir zehir” İfadelerini kullandı.



“Sigara, ormansızlaşmaya sebep oluyor”


Sigaranın var olduğu yerde yaşam belirtisinin gözlenmediğini söyleyen Doç. Dr. Aydın, “Sigara izmaritlerinin doğal yaşam üzerine olumsuz etkilerini tespit eden birçok çalışma mevcut. Bu çalışmalardan çıkan sonuçlara göre sigara izmariti, özellikle bitkilerde büyüme geriliğine neden olmaktadır. Ülkemizde meydana gelen orman yangınlarının yaklaşık yarısı sigara izmaritleri sebebiyle çıkmaktadır. Piknik alanları, sahil kenarları ve şehirlerde toplanan çöplerin neredeyse yüzde 40’ı da yine sigara izmaritlerinden kaynaklanmaktadır. Ayrıca uzmanların yaptığı çalışmaların sonucu gösteriyor ki sigara, ormansızlaşmaya, su ve toprak hasarına ve asitlenmeye neden olarak doğal çevreye büyük zarar veriyor” dedi.



1 milyon kuş telef oluyor


Sigaranın, ekolojik yaşam üzerindeki etkilerinin tehlikeli boyutta olduğunu kaydeden Doç. Dr. Aydın, “Sigaranın ilk zararı toprak üzerine. Örneğin, tütün tarımı sırasında kullanılan tarım ilaçları toprak ve suya karışarak kirliliğe sebep olmakta. Sigara ve tütün mamullerinin üretilmesi esnasında kullanılan yöntemler sebebiyle 2 milyon ton karbondioksit ve 5 milyon ton metan gazı atmosfere karışıp canlı yaşamını etkilemekte. Ayrıca sigara yapımında kullanılan kâğıt ve kartonun elde edilmesi için maalesef binlerce ağaç kesiliyor ve sigara filtrelerinde bulunan plastikler, doğada uzun yıllar parçalanamadığı için kalıyor. Dünya üzerinde her yıl neredeyse 5 trilyon sigara izmariti üretiliyor ve 1 milyon civarı kuş da yere atılan bu izmaritleri yuttuğu için ölüyor” diyerek sigaranın doğaya verdiği zararların altını çizdi.


Doç. Dr. Mustafa Aydın son olarak, “Aydınlık yarınlarımızın teminatı olan çocuklarımıza ve gençlerimize temiz bir doğa bırakmak hepimizin görevi. Türkiye Sigarayla Savaş Derneği ve Yeşil Vatan Platformu olarak yıllardır bunun için mücadele vermekteyiz. Hem sigaranın insan sağlığına verdiği zararın anlatılması hem de çevresel sorunlara karşı gösterdiğimiz hassasiyet ve duyarlılık bunun önemli bir göstergesi. Geleceğimizi bugünden itibaren inşa edelim ve doğamıza, vatanımıza sahip çıkalım." diyerek sözlerini noktaladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Hülya Koçyiğit: "Berrin Menderes’i canlandırmak içimde ukde kaldı" Esenler Film Festivali kapsamında düzenlenen panelde konuşan usta oyuncu Hülya Koçyiğit, Halit Refiğ’in yazdığı senaryoda Berrin Menderes’i canlandırmak istediğini ancak "Şeytan Aldatması" filminin çekilemediğini belirterek, "Bu rol içimde ukde kaldı" dedi. 6. Esenler Film Festivali; sinemanın estetik, teknik ve düşünsel boyutlarını bir araya getiren çok yönlü programıyla üçüncü gününde de sinemaseverlerden yoğun ilgi gördü. Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde "Onuruna Filmler" bölümü kapsamında bu yıl ‘Jüri Özel Ödülü’ kendisinin adına verilen efsane yönetmen Halit Refiğ’in "Bir Türke Gönül Verdim" filmi izleyiciyle buluştu. Filmin ardından düzenlenen "Bir Yorgun Savaşçı: Halit Refiğ" başlıklı panelde, usta yönetmenin sinemaya yaklaşımı ve Türk sinemasındaki yeri; usta oyuncu Hülya Koçyiğit, Gülper Refiğ ve Suat Köçer’in katılımıyla ele alındı. "Refiğ popüler kültüre hizmet etmiyordu" Halit Refiğ’i zamanın ruhuna yelken açmış bir düşünce adamı olarak tanımlayan Koçyiğit, "O sıradan bir yönetmen, günün popüler kültürüne hizmet eden bir sinemacı değildi. Hem ülkesi hem dünya için özgün fikirleri olan bir düşünce adamıydı. Ülkemizin yetiştirdiği nadide değerlerden biriydi. Sinema yoluyla insanlarla iletişime geçerek bütün erdemleri, güzel düşünceleri, saygıyı, sevgiyi vicdanı paylaşmak istedi. O yorgun bir savaşçıydı. Zamanın ruhuna yelken açmış bir düşünce adamıydı. O günlere değil, bugünlere seslenmek istedi" şeklinde konuştu. Usta yönetmenin öngörüsü sayesinde Altın Portakal aldığını anlatan Koçyiğit, ‘Karılar Koğuşu’ filminde Perihan Savaş’ın oynadığı Hanım karakterini beğendiğini; ancak usta yönetmenin Töze karakterinde ısrar ettiğini söyledi. Berrin Menderes’i canlandırmak istediğini usta yönetmen ile paylaştığını ve Refiğ’in çok güzel bir senaryo yazdığından bahseden Koçyiğit, "Muhteşem bir senaryo yazdı. Ancak o dönem, ben de sinemacı olarak çaldığım kapılardan olumlu dönüş alamadım. Bu nedenle ’Şeytan Aldatması’ filmi çekilemedi ve içimde ukde olarak kaldı" dedi. "Agresif karakterler beni rahatsız ediyor" Türk sinemasında son dönemlerde yer alan karakterleri gerçekçi bulup bulmadığı sorusu üzerine, dizi izleyicisi olmadığını belirten Koçyiğit, "Kanallar arasında gezinirken gözümün takıldığı, şaşırdığım ve beğendiğim işler oluyor. Ancak günümüzde hayat şartları, insan ilişkileri, var olma kaygıları insanları o kadar bunaltmış ki; bu karakterlere de yansımış. Agresif, kıskanç, kavgacı, sürekli gizli işler peşinde olan karakterlerin izlenmesi beni rahatsız ediyor. Böyle olmamalı bence. Toplum içinde bu tarz insanlar olabilir; ama herkes böyle değildir" ifadelerini kullandı.
Bursa Bursa Büyükşehir’den çiftçiye ‘çevreci’ destek Bursa Büyükşehir Belediyesi, tarımda verimliliği artıran suyu koruyan ve çevreye nefes aldıran projeleriyle örnek olmaya devam ediyor. Bursa’da her alanda çiftçiyi destekleyen projeleri hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, üretici maliyetlerinin düşürülmesi, suyun verimli kullanılması ve bereketli toprakların yeniden hayat bulması amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. Türkiye’ye örnek proje Parklardan ve terminalden toplanan plastik atıkları, Damla Sulama Boru Üretim Tesisi’nde (Tarım Plast Fabrikası) modern teknolojilerle işleyerek damla sulama borusu olarak çiftçinin hizmetine sunan Büyükşehir Belediyesi, geliştirdiği çevreci ve doğa dostu projelerle Türkiye’ye örnek olmaya devam ediyor. Hem çiftçi hem çevre dostu Tarım Peyzaj AŞ’nin hayata geçirdiği ‘Eskiyi Getir, Yeniyi Götür’ projesiyle 17 ilçede ömrünü tamamlamış plastik borular toplanarak yenisiyle değiştiriliyor. Proje çerçevesinde kilosu 10 liradan hesaplanan plastik borular, yüzde 30 fire uygulanarak yeni damla sulama hortumu alımında çiftçiye sağlanan yüzde 50 hibe desteğine ek olarak fiyattan düşülüyor. Böylece üreticilerin yeni borulara çok daha uygun ve erişilebilir fiyatlarla ulaşması sağlanıyor. 110 bin kilogram plastik geri dönüşüme kazandırıldı Böylece hem atıklar geri dönüşüm sürecine dahil ediliyor hem de üreticilere ekonomik katkı sağlanıyor. Proje kapsamında şimdiye kadar 110 bin kilogram hurda damla sulama borusu toplanarak geri dönüşüm sürecine kazandırıldı. Geri dönüşümü teşvik eden uygulamayla üreticilerde çevre bilincinin artırılması, hava ve toprak kirliliğine karşı duyarlılığın güçlendirilmesi ve modern sulama sistemlerinin yaygınlaştırılması hedefleniyor.