TEKNOLOJİ - 07 Temmuz 2025 Pazartesi 11:55

Dron yarışları geleceğin yükselen sporu olma yolunda ilerliyor

A
A
A
Dron yarışları geleceğin yükselen sporu olma yolunda ilerliyor

Maltepe’de Türkiye Hava Sporları Federasyonu tarafından düzenlenen ’İnsansız Hava Araçları Yarışları (FPV Drone) 2025 Türkiye Şampiyonası’ finali renkli görüntülere sahne oldu.


Gençlik ve Spor Bakanlığı çatısı altında Maltepe Hasan Polat Stadı’nda düzenlenen etkinlik, pek çok şehir ve 12’ye yakın dron kulübünden toplam 32 sporcuya ev sahipliği yaptı. Sporcuların kıyasıya yarıştığı şampiyonada zorlu engellerle dolu parkuru en hızlı şekilde tamamlayabilen dronlar bir üst tura yükselirken, finale çıkan son grup pilotlarını büyük bir mücadele bekliyor. Türkiye Hava Sporları Federasyonu Teknik Kurul Üyesi Can Tayfun, insansız hava araçlarıyla yarış sporunun son dönemlerde hızlı bir şekilde yükselişe geçtiğini belirterek, dron yarışlarının yakın gelecekte adını daha çok duyuracak ve genç jenerasyon tarafından sıkça tercih edilecek bir spor dalı olacağını ifade etti. Dron pilotluğunun bir hobiden öte geleceğin mesleği olduğunu vurgulayan Tayfun; bu noktada insansız hava araçları sektörünün de yükselişte olduğuna dikkat çekti.



"Yeni olmasına rağmen dünyanın en hızlı gelişen sporu"


İnsansız Hava Araçları Yarışları (FPV Drone) 2025 Türkiye Şampiyonası hakkında bilgilendirmelerde bulunan Türkiye Hava Sporları Federasyonu Teknik Kurul Üyesi Can Tayfun, özellikle yarışlara hazırlık sürecinin büyük bir emek ve disiplinli çalışma gerektirdiğini vurguladı. Tayfun, "Burada final yarışını gerçekleştirdik, öncesinde Ankara ve İstanbul’da iki eleme yarışımız vardı. Oradaki sıralama yarışlarına 142 pilot kayıt yaptırdı, teknik kontrollerden geçen 85 pilot yarışa katıldı. Onların arasından da en iyi olan 32 pilotumuz şu an buradaki final yarışındalar. Bizim sporumuz çok keyifli bir spor. Yeni olmasına rağmen dünyanın en hızlı gelişen ve aynı zamanda da en hızlı sporu. Bu anlamda Türkiye, dünya sıralamasında ilk 7-8’inci sıralarda. Bunun yanında yurt dışına pilotlarımızı yolluyoruz, milli takımlarımızı gönderiyoruz. Bizim amacımız şu, bu elbette ki bir spor ama bundan öncesinde bu bir meslek. Dron geleceğin, bugünün ve hatta dünün mesleği. Çünkü şu anda takımımızdaki 150 pilotun 70’i dron sektöründe çalışıyor, çok saygın ve güzel işler yapıyorlar. Amacımız çocuklara, gençlere ve ailelere bu sporu izah edip anlatabilmek ve bu sporla birlikte bir meslek kazandırabilmek" ifadelerine yer verdi.



"Bir sporcu 1 yıl boyunca 40 saniyelik dron yarışı için hazırlanıyor"


Bu noktada Türkiye’den 500’den fazla gözlükle kullanılan dron kullanıcısı (FPV) olduğunu belirten Can Tayfun, bu branşın her geçen gün büyüyüp geliştiğini aktararak şu ifadelere yer verdi: "500’den fazla sporcunun 200’e yakını lisans alırken, 100’den fazlası da yarışıyor. Bu sene yeni açılan dron futbolu ve dron simülatörü yarışlarımız da olacak. Bugün buradaki aynı zamanda milli takımın da seçildiği bir yarışma, o yüzden stres de son seviyede. Çünkü burada seçilenler bizi yurt dışında temsil edecekler. Zaten bizim yarışlarımız toplasanız 35-40 saniye sürüyor. Yani bir sporcu oturup 1 yıl boyunca o 40 saniyelik dron yarışı için hazırlanıyor. O 40 saniye içinde başarılı olursa bir üst tura çıkabiliyor. İnanılmaz sebat gerektiren bir spor."



"Dronda milli olarak temsil edileceğiz, bizim için çok önemli bir şey"


Son olarak bu sene Uluslararası Hava Sporları Federasyonu’nun desteğiyle "World Games" yarışlarına katılacaklarını söyleyen Can Tayfun, "Olimpiyatın bir altı; yani olimpiyata henüz katılmamış ya da katılacak olan sporların yer aldığı ve Olimpiyat Komitesi’nin düzenlediği World Games’e dron sporu kategorisinde ilk defa bir sporcumuz davet edildi. Türkiye’den World Games’e 40’tan fazla sporcu gidecek ve biz de dronda milli olarak temsil edileceğiz. 18 ülke arasına girdik, bizim için çok önemli bir şey" şeklinde konuştu.



Dron yarışları geleceğin yükselen sporu olma yolunda ilerliyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Geçmiş ve gelecek ehramda buluşuyor Erzurum ve çevresinde kadınların örtü olarak kullandığı ehram, büyük ölçüde terkedilmesine rağmen moda dünyasına farklı tasarımlarla girmesi için özel çalışmalar yapılıyor. Erzurum’daki bir çok atölyede koyun yününden elde edilen ipliklerin dokunmasıyla elde edilen ehram kumaşıyla giyimden süs eşyalarına, tablolardan yastıklara daha onlarca ürün ortaya çıkarılıyor. Erzurum, Bayburt, Erzincan, Elazığ, Ağrı, Van, Malatya ve Kayseri gibi daha bir çok ilde ehram, ince eğrilmiş koyun yününden yapılan çok zahmetli aşamalardan geçerek düz yüzeyli mekikli dokuma ile elde edilen kadın dış giysisinin adı olarak özetleniyor. Yazılı kaynaklarda ehramın ilk ne zaman dokunmaya ve kullanılmaya başlandığına ilişkin kesin bilgiye ulaşılamamakla birlikte bugünkü şekliyle 1850’li yıllardan beri kullanıldığı belirtiliyor. "Kısır koyun ve koç yününden ehram olmaz" Ehram için koyunun 6-7 aylarında kırkılan yünü kullanılıyor. Bölge halkı bu yünün tellerinin uzun olduğuna, yağmurda çekmeyeceğine; kısır koyun ve koç yününden ehram olmayacağına inanıyor. Ehramın değeri ipin inceliği ile doğru orantılı olarak değerlendiriliyor. Ehramda genellikle kahverengi, siyah, krem gibi yünün doğal renkleri kullanılıyor, renkli iplerle ehram üzerine dokuma esnasında ya da sonradan elle nakış işleniyor. Yazın ve kışın yaygın olarak kullanılıyor. Yazın açık renk kışın koyu renk tercih ediliyor. Doğal yün oluşu nedeniyle özellikle kışın örtünmeyle beraber, ısınma avantajı da sağlıyor. Koyun yününden yapılan ve kimyasal madde içermeyen sağlıklı olması yönüyle tercih edilen el emeği olan bu kıymetli kumaş günümüzde kadın/erkek giysisi ve aksesuarlarına(kadın el çantası/cüzdan, dizlik, erkek yelekleri, kravat, kemer, anahtarlık, magnet) varana dek yapılmakta olup geleneksel ehram kullanımından modern kullanıma adapte edildi.
Rize Rize’nin denizi gören zirvesinde kar keyfi Rize’de şehir merkezine yakınlığı, deniz manzarası ve kristal kar kalitesiyle dikkat çeken Handüzü Yaylası, kurulan yeni kayak pisti ile kış sporları ve eğlencenin yeni adresi oldu. Rize’nin Güneysu ilçesine bağlı, şehir merkezine olan yakınlığıyla dikkat çeken Handüzü Yaylası, bu kış yoğun kar yağışıyla birlikte kış turizminin yeni cazibe merkezlerinden biri haline geldi. Bin 800 rakımdaki yayla, hem kolay ulaşımı hem de zirveden denizin görülebildiği eşsiz manzarasıyla ziyaretçilerine farklı bir deneyim sunuyor. Karla kaplanan yaylada her yaştan vatandaş keyifli anlar yaşarken, özellikle kar kalitesinin yüksek olması kış sporlarına ilgi duyanların dikkatini çekiyor. Daha önce hiç bu kadar kar yağışına şahit olmadığını o nedenle de karın tadını çıkardıklarını dile getiren Safiye Mak "Özlemişiz karı. O nedenle şuan çok eğlenceli vakitler geçiriyoruz. Bu yıl ilk kez şahit oldum bu kadar fazla kar yağdığına. Normalde alışkın olmadığım bir ortam aslında. Günlerimiz güzel geçiyor" ifadelerini kullandı. Her yaştan insanın Handüzü Yaylası’nda keyifli vakit geçirdiğine değinen Gizem Yağız "Gerçekten çok eğlenceli vakit geçiriyoruz. Geçen yıl daha erken yağmıştı kar ama bu yıl biraz geç geldi. Güzel bir pist açmışlar burada. Çok mutlu olduk. Her yaştan insan burada eğlenebiliyor. Herkes çok güzel vakit geçiriyor" dedi. Aslında bir su sporu olan Flyboard Dünya Şampiyonu olan fakat kış sporlarını da denemek istediği için Rize’nin Güneysu ilçesine bağlı Handüzü Yaylası’na gelen Kahraman Aktaş ise "Yaz sporlarından sonra kış sporlarını da denemek istedik ve Handüzü Yaylası’na geldik. Rakımımız bin 800 şuan ve ben tek olduğunu düşündüğüm bir noktadayım. Deniz manzarasına karşı snowboard ile kar sporları yapıyorum. Bunun yanında kar motorları ile turlar atıyoruz. Güneysu’daki kar tahminimce kristal. Bu da dünyada nadir bulunan kar kalitesinden bir tanesi. Şunu söyleyebilirim snowboard yapanların tercih ettiği tek kar. Diğer karlar yapıştığı için tercih edilmiyor. Handüzü Yaylası bence Türkiye’de 1 numara olacak" ifadelerini kullandı. Rusya’dan Handüzü Yaylası’na snowboard yapmak için geldi Bölgeye Rusya’dan gelerek kar sporları için Handüzü Yaylası’nı tercih eden Kristina Timonova da "Bu manzarada bir yeri dünyada hiçbir yerde bulamadım. Serbest snowboard yaptığım için burayı ayrıca seviyorum. Şuanda buraya gelmek için Batum Havalimanı’nı kullanıyoruz. Eğer Rize’ye Rusya’dan direk uçuşlar olursa burada turizm yüzde 100 artar" şeklinde konuştu. Bölgede turizmcilik yapan Cihan Tüylüoğlu ise Handüzü Yaylası’nın en güzel özelliğinin denizi gören bir kış sporları merkezi olması olduğunu dile getirerek "Geçtiğimiz yıl kar 18 Ekim’de yağmıştı ancak bu yıl biraz geldi ama çok güzel geldi. Görünüşe göre de çok güzel kar yağışları olacak. Handüzü Yaylası güzel bir kış sporları merkezi olma yolunda ilerliyor. En büyük özelliği buranın denizi görmesidir. O nedenle de tektir. Burası Türkiye’de denizi tek gören spor merkezi diyebiliriz" dedi.
İstanbul Yurtta hava durumu Ülke genelinde parçalı, yer yer çok bulutlu, Güney ve İç Ege, Batı Akdeniz, İç Anadolu, Batı ve Orta Karadeniz ile İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Bilecik, Kırklareli’nin kıyı kesimleri ve Balıkesir’in kuzey kesimlerinin aralıklı yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların, genellikle yağmur ve sağanak, Batı Akdeniz ile Güney Ege kıyılarında yer yer gök gürültülü sağanak, Batı ve Orta Karadeniz’in iç kesimlerinin yüksekleri, İç Anadolu’nun kuzey ve doğusunun yükseklerinde karla karışık yağmur ve yer yer kar şeklinde olması bekleniyor. Yağışların, Antalya çevreleri ile Muğla’nın kıyı kesimlerinde yer yer kuvvetli olacağı tahmin ediliyor. Sabah ve gece saatlerinde kuzey, iç ve doğu kesimlerde buzlanma ve don ile birlikte pus ve yer yer sis bekleniyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden alınan tahminlere göre, hava sıcaklıkları ülke genelinde mevsim normalleri civarında seyredeceği tahmin ediliyor. Rüzgarın ise genellikle güney yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette esmesi bekleniyor. Bazı illerde beklenen hava durumuyla günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle: Ankara: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı yağmurlu, akşam saatlerinden sonra kuzeydoğusunun yüksekleri karla karışık yağmur ve kar yağışlı 9 İstanbul: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı yağmur ve sağanak yağışlı 12 İzmir: Parçalı ve çok bulutlu, güney kesimleri yer yer sağanak yağışlı 15 Bursa: Parçalı ve çok bulutlu 14 Adana: Parçalı ve çok bulutlu 17 Antalya: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların yer yer kuvvetli olması bekleniyor. 16 Samsun: Parçalı ve çok bulutlu 14 Trabzon: Parçalı ve çok bulutlu 15 Erzurum: Parçalı bulutlu 5 Diyarbakır: Parçalı ve az bulutlu 12
Gümüşhane Gümüşhane’de şehrin gürültüsünden kaçanlar Torul’un zirvelerinde buluştu Gümüşhane’de şehrin gürültüsünden ve boğucu havasından uzaklaşmak isteyen 22 doğasever, bu hafta Torul ilçesinin karlar altındaki eşsiz coğrafyasında bir araya geldi. Pamuk tarlasını andıran orman yollarında gerçekleştirilen yürüyüş, katılımcılara hem fiziksel hem de zihinsel bir arınma imkanı sundu. Yürüyüş, Torul ilçesine bağlı Tokçam köyü Merkez Mahalle’de bin 481 metre rakımda başladı. Sporcular Yanıklık Sırtı, Sel Gediği, Mandızlı Sırtı ve Hanzarosman Sırtı gibi kritik noktaları aşarak ilerledi. Kar diz boyu, manzara on numara Kar kalınlığının yer yer diz boyuna ulaştığı parkurda, Torul ve Kürtün baraj göllerinin panoramik manzaraları yürüyüşe eşlik etti. Bin 668 metre yüksekliğe kadar tırmanan ekip, 12 kilometrelik rotayı bin 94 metre rakımdaki Yurt köyünde başarıyla tamamladı. Kristalize kar taneleri eşliğinde ilerleyen ekip orman içindeki yatay geçişlerde çam ağaçlarının üzerine çöken kar yükününün oluşturduğu masalsı görüntüleri bol bol fotoğrafladı. Yurt köyüne ulaşan sporcuların yorgunluğunu köy sakinlerinden İrfan Aydın’ın ikramı bitirdi. Aydın’ın evindeki sıcak sobanın etrafında toplanan ekip, demlenen çaylar eşliğinde haftanın stresini, günün yorgunluğunu geride bıraktı. Psikolojik sağlık için ’Doğa’ reçetesi Yürüyüşe katılan Psikolojik Danışman Zeliha Fatma Aykın, doğada vakit geçirmenin bilimsel olarak kanıtlanmış faydalarına dikkat çekerek, "Bugün Tokçam köyünden Yurt köyüne yürüdük. Harika manzarasıyla aslında kışa bir "merhaba" dedik. Kar yer yer diz boyuydu, bazı yerlerde de tozak şeklindeydi. Çok tatlı bir etkinlikti. Yeni gelen arkadaşlarımız da oldu. Onlara hem doğayı sevdirdik hem de doğa yürüyüşleri için katkıda bulunmaları adına bir nevi motive ettik diyebiliriz. Doğada, özellikle ormanlık alanda yapılan yürüyüşlerin depresyon ve anksiyete üzerindeki olumlu etkileri dünya genelinde yapılan çalışmalarla destekleniyor. Bugün burada sadece fiziksel bir aktivite yapmadık, aynı zamanda kışa ’merhaba’ diyerek ruhumuzu dinlendirdik. Tüm vatandaşlarımıza ’Doğada iziniz olsun’ diyerek bu deneyimi yaşamalarını öneriyorum" ifadelerini kullandı. GÜDAK Başkanı Mustafa Akbulut ise daha önce bahar ve sonbahar mevsiminde yürüdükleri parkuru kış mevsiminde ilk kez deneyimlediklerini belirterek, "Muhteşem bir kar parkuru yürüdük. Ormanlar, çam ağaçları yağan karla süslenmiş. Doğanın her güzelliğini gördük. Hava bazen rüzgarlıydı, bazen güneşli. Sona doğru biraz soğuk oldu ama çok güzeldi. Her mevsimde bu doğayı biz devamlı yürüyoruz. İlk defa kış mevsiminde burayı yürüdük. Gerçekten harika bir manzara vardı. Hafta sonunu evinde ya da kahve köşelerinde geçiren hemşehrilerimizi dağlara, temiz havaya, bu doğal güzellikleri görmeye davet ediyoruz" dedi.