SPOR - 31 Ağustos 2025 Pazar 13:31

Dünyanın ilk Asya ve Avrupa Triatlon Şampiyonası İstanbul’da yapıldı

A
A
A

İstanbul, dünya spor tarihinde bir ilke imza atarak Asya ve Avrupa Triatlon Şampiyonalarını aynı organizasyonda buluşturdu. Beykoz’da düzenlenen şampiyonada, 2 bin triatlet, Boğaziçi’nin eşsiz manzarası eşliğinde iki kıta arasında yüzdü, bisiklete bindi ve koştu. Zafer Bayramı coşkusuyla birleşen etkinlik, Türkiye’nin uluslararası spor arenasındaki prestijine katkı yaptı.

İstanbul, dünyanın kıtalararası ilk ve tek triatlon organizasyonuna ev sahipliği yapan şehir olarak spor tarihine yeniden adını yazdırdı. Oral-B Asya ve Avrupa Triatlon Şampiyonası, 30-31 Ağustos 2025 tarihlerinde İstanbul’da aynı çatı altında başarıyla gerçekleştirildi. Bir spor branşında iki farklı kıta şampiyonasının aynı organizasyonda yapılması, dünya spor tarihinde ilk kez İstanbul’da hayata geçirildi. Oral-B’nin ana sponsorluğunda Beykoz’da düzenlenen organizasyon, dünyanın en iyi triatletlerini ve binlerce sporseveri İstanbul’da buluşturdu. 30 Ağustos Zafer Bayramı coşkusuyla birleşen etkinlik, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın himayesinde; Türkiye Triatlon Federasyonu, Avrupa Triatlon Birliği ve Asya Triatlon Birliği iş birliğiyle düzenlendi. Etkinlik boyunca sporcular; Avrupa Kadınlar, Avrupa Erkekler, Asya Kadınlar, Asya Erkekler, Yaş Grupları ve Elit kategorilerinde mücadele etti. Güneşin doğmasıyla birlikte start alan şampiyona kapsamında toplam altı ayrı start verildi.

Dünyanın ilk Asya ve Avrupa Triatlon Şampiyonası İstanbul’da yapıldı

Sporcular iki kıta arasında kıyasıya mücadele etti

Triatletler, Boğaziçi’nin eşsiz manzarası eşliğinde zorlu bir parkurda ter döktü. Yarışmacılar, Kanlıca ile Küçüksu arasında uzanan 1500 veya 2200 metrelik yüzme etabının ardından, Küçüksu’dan başlayarak bisikletleriyle Asya’dan Avrupa’ya geçti. 40 kilometrelik bisiklet etabı için Fatih Sultan Mehmet Köprüsü tek yönlü olarak araç trafiğine kapatılırken, sporcular tarihi bir rotada pedal çevirme ayrıcalığını yaşadı. Son etapta Küçüksu ile Çubuklu arasında koşulan 10 kilometrelik parkur, yarışmacıların dayanıklılıklarını son noktaya kadar test etti. Organizasyon, yaklaşık 2 bin yerli ve yabancı sporcuyu İstanbul’da bir araya getirdi ve şampiyonayı izlemek için 5 bine yakın triatlon tutkununu da kente çekti. Şampiyona boyunca şehrin turistik ve ekonomik canlılığına da önemli katkı sağlandı.

Dünyanın ilk Asya ve Avrupa Triatlon Şampiyonası İstanbul’da yapıldı

"Oral-B ile değer katmaya devam edeceğiz"

P&G Türkiye, Kafkasya & Orta Asya Sağlık Kategorisi Ticari Operasyonlar ve Pazarlama Başkanı Özge Erdem, şampiyonanın tamamlanmasının ardından yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:

Dünyanın ilk Asya ve Avrupa Triatlon Şampiyonası İstanbul’da yapıldı

"Oral-B markasıyla ülkemizde triatlonun yaygınlaşmasına ve gelişimine katkı sunmaktan gurur duyuyoruz. 30 Ağustos Zafer Bayramı coşkusunu triatlonun disiplini ve azmiyle birleştiren bu tarihi organizasyonun 5. kez ana sponsoru olmak bizim için büyük mutluluk Ağız ve diş sağlığını destekleyen inovatif ürünlerimizle sporcuların performansına katkı sağlamaya devam edeceğiz. Herkesi içindeki triatleti ortaya çıkarmaya ve güçlü ve beyaz dişler için şampiyon gibi fırçalamaya davet ediyoruz."

Dünyanın ilk Asya ve Avrupa Triatlon Şampiyonası İstanbul’da yapıldı

Erdem, organizasyonun Türkiye’ye kazandırılmasında büyük rol oynayan Türkiye Triatlon Federasyonu Başkanı Bayram Yalçınkaya’ya teşekkür ederek, Avrupa Triatlon Birliği Başkanı Marc D’hooge ve Asya Triatlon Birliği Başkanı Prens Fahad Bin Jalawi Al Saud’un İstanbul’u tercih etmelerinden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Erdem, sözlerine şöyle devam etti: "Biz 5 senedir Oral-B olarak kıtalararası Triatlon Şampiyonasına gururla sponsor oluyoruz. Bu sene de ilk kez bir ilke imza atarak Asya ve Avrupa Triatlon Şampiyonaları aynanda İstanbul’da düzenleniyor. Bu konuda emeği geçen değerli Federasyon Başkanı Sayın Bayram Yalçınkaya’ya çok teşekkür etmek istiyorum. 30 Ağustos’a denk gelmesi ayrı bir heyecan. 30 Ağustos, bir milletin egemenliğine kavuşmasıdır; aynı zamanda bir zaferdir. Her triatlet için de Asya’dan Avrupa’ya kulaç atarak, bisiklet sürerek ve koşarak kendi kişisel zaferlerine ulaşmanın simgesidir."

"Türkiye’nin prestiji için tarihi bir adım"

Türkiye Triatlon Federasyonu Başkanı ve Avrupa Triatlon Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Bayram Yalçınkaya ise, şampiyonanın ardından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

Dünyanın ilk Asya ve Avrupa Triatlon Şampiyonası İstanbul’da yapıldı

"Tarihte ilk kez bir spor branşında Asya Şampiyonası ve Avrupa Şampiyonası aynı anda ve aynı şehirde gerçekleştirildi. Bu şampiyona, Türkiye’nin prestiji bakımından büyük önem taşıyor. Şampiyonanın 30 Ağustos Zafer Bayramı’na denk gelmesi ayrı bir gurur kaynağı oldu. Triatlonda hızla gelişiyoruz ve şampiyonanın İstanbul’da yapılması, bu gelişmemizin uluslararası triatlon camiası tarafından takdir edildiğinin açık göstergesidir. Ayrıca, ana sponsorumuz Oral-B başta olmak üzere değerli markaların desteği bizim için önemli bir güç ve moral kaynağı oldu. Hem şimdiye kadar gerçekleştirdikleri katkılar hem de spor tarihinde yeni bir sayfa açan Asya ve Avrupa Triatlon Şampiyonası’nın İstanbul’a gelmesi sürecindeki destekleri nedeniyle Oral-B’ye triatlon camiası adına teşekkür ederiz" dedi. Triatlon sporcusu Murathan Akkan, "Parkur olarak 2 bin 500 metre yüzüp 40 kilometre bisiklet ve ardından da 10 kilometrelik bir koşu etabıyla tamamlamış olduk. Keyifli, yabancı sporcuların olması onlarla birlikte yarışmamızda bizim için çok büyük bir avantaj oldu" şeklinde konuştu.

Dünyanın ilk Asya ve Avrupa Triatlon Şampiyonası İstanbul’da yapıldı

İstanbul’un spor mirasına yeni bir halka

İstanbul, beş yıl boyunca dünyanın ilk ve tek kıtalararası triatlon yarışmasına ev sahipliği yaptıktan sonra, bu yıl Asya ve Avrupa Şampiyonalarını bir araya getirerek küresel spor takvimine damga vurdu. Katılımcılar Boğaziçi’nin eşsiz atmosferinde yüzerken, kıtalar arasında bisiklete bindi ve tarihin kalbinde koşarak bitişe ulaştı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.