SAĞLIK - 31 Ekim 2023 Salı 10:52

Erkeklerde yüzde 1 civarında görülen meme kanserine yakalandı, uzmanlar erken tanıya dikkat çekti

A
A
A
Erkeklerde yüzde 1 civarında görülen meme kanserine yakalandı, uzmanlar erken tanıya dikkat çekti

Adıyaman’da yaşayan genç adam, meme ucundaki kanamadan şüphelenerek doktora gidince meme kanseri olduğunu öğrendi. İstanbul’da gerçekleştirilen operasyonla sağ memesi alınan genç adam, “Meme ucuma yakın bir bölgede kanama olduğunu gördüm. Meme kanseri teşhisi kondu, cerrahi müdahaleyle memem alındı. Kadınlarda görülüyor, biz düşük bir ihtimalle meme kanseri oluyoruz ama daha ciddi oluyor” derken operasyonu gerçekleştiren Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Muzaffer Akıncı ise, "Kadınlar nasıl meme kanseri oluyorsa erkeklerde de meme kanseri olabileceğini hiçbir zaman unutmamamız lazım, erkeklerde daha agresif çünkü hastalığı kendilerine konduramamaktalar, kontroller çok önemli" dedi.


Adıyaman’da yaşayan 32 yaşındaki eczacı E. A. iddiaya göre, bir süre önce meme ucuna yakın bir noktada kanama olduğunu fark ederek doktora başvurdu, çeşitli testler yapıldı. İşlemlerin ardından kardeşlerinin yaşadığı İstanbul’a gelen genç adam, Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne başvurdu. Meme kanseri teşhisi konulan genç adam için değerlendirmeler sonucu ameliyat kararı verildi. Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Eğitim ve İdari Sorumlusu Doç. Dr. Muzaffer Akıncı ve ekibinin yaptığı operasyon başarıyla gerçekleştirildi. Ameliyatta sağ memesi alınan genç adam, taburcu edilirken çeşitli tedavilerinin devam edeceği öğrenildi. Doç. Dr. Muzaffer Akıncı da Ekim Ayı Meme Kanseri Farkındalık Ayı’nda erken tanı ve doğru teşhisin önemine dikkat çekti. Geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda meme kanserinin kadınlarda birinci sıraya yükseldiğini ifade ederek kontrolün önemine dikkat çekmişti. Doç. Dr. Akıncı da meme kanserinin sıklıkla kadınlarda görülmesi nedeniyle erkeklerde göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtti. Genç adam ise hastalık sürecinde yaşadıklarını anlattı.



“Meme ucumu sıktığımda kanama dışarı aktı”


Meme ucundan gelen sıvıdan şüphelenerek doktora gittiğini anlatan 32 yaşında eczacı E. A., “Üstümü değişirken farkına vardım, meme ucuma yakın bir bölgede hafif bir kanama olduğunu gördüm. Sonra meme ucumu sıktığımda kanama dışarı aktı. Orada bir kitle olduğunu hissettim. Sonra kardeşlerim de burada olduğu için Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne geldim. Meme kanseri teşhisi kondu, sonrasında cerrahi müdahale yapıldı. Memenin hepsi alındı, patoloji sonucundan sonra onkolojik tedavi devam edecek. Kadınlar da görülüyor da erkekler de görülünce de daha kötü huylu olabiliyor. Eğer memelerinde böyle bir kitle varsa çekinmeden direkt en yakın sağlık kuruluşlarına başvursunlar, biz evet düşük bir ihtimalle meme kanseri oluyoruz ama bizimkiler daha ciddi oluyor” dedi.



“Erkeklerde meme kanseri kadınlara göre daha agresif ”


Meme kanserinin kadın hastalığı olarak düşünülmesi nedeniyle erkeklerde daha geç başvuru olabildiğini aktaran Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Eğitim ve İdari Sorumlusu Doç. Dr. Muzaffer Akıncı şöyle konuştu: “Meme kanseri hanımlarda en sık görülen kanserlerin başında geliyor biz ortalama 9 hanımda 1 meme kanseri görmekteyiz. Ailesel etkinliği, yatkınlığı olan, bazı genetik testleri pozitif olan hastalarda bu oran daha da artıyor. Örneğin; annelerinde, teyzelerinde, halasında meme kanseri olan kişilerde. Halkı bilinçlendirmek, bu konuda dikkat çekmek amacıyla her yıl ekim ayı Meme Kanseri Farkındalık Ayı olarak sosyal, yazılı, görsel medyada lanse edilmektedir. Meme kanseri sırf hanımlara has bir hastalık değil, nadir de olsa erkeklerde görülmekte. Genellikle hanımlara göre daha ileri yaşlarda 50-60 yaşından sonra görülmekte ve hanımlardaki meme kanserine göre daha agresif seyretmekte. Niye agresif, erkekler daha çok hekimlere müracaatta biraz sıkıntı yaşamakta, hastalığı kendine konduramamakta, geç müracaat etmeleri, tarama yaptırmamaları nedeniyle. Hanımlar sıklıkla meme şikayetleri dolayısıyla doktora sık gittikleri için tanısı biraz daha kolay olmakta. Erkek meme kanseri bu nedenle bize gecikmiş olarak gelmekte”



“Kontrollerini yaptırmaları çok önemli”


Kişilerin elle muayeneyi öğrenmeleri gerektiğini ve kontrollerini ihmal etmemeleri gerektiğini aktaran Doç. Dr. Muzaffer Akıncı, “Sert bir nodüler kitlesi vardı, tanı da meme kanseriydi, koltukaltlarından lenf nodlarından örnekleme yaptık. Erkeklerde genellikle memenin komple alınması ameliyatı uygulanıyor, kadınlardaki gibi parsiyel mastektomi çok nadir koşullarda yapılır. Pet’inde, taramalarında meme başı dışında herhangi bir yerde yayılım görmedik. Bu yönden de çok şanslı, güzel, başarılı da bir ameliyat oldu. Bundan sonra onkoloji tedavisine devam edecek ama kadınlar nasıl meme kanseri oluyorsa erkeklerde de meme kanseri olabileceğini hiçbir zaman unutmamamız lazım. Bu konuda da halkın daha bilinçli davranması, ellerine gelen bir kitle olduğu zaman hemen hekime müracaat etmelerini öneriyoruz. Bu konuda hakikaten Bakanlığımız olarak da çok yol aldık. Gelişmiş cihazlarla hastaneler donanımlı, hastalar bu konuda çok derece bilinçlendiriliyor. Normal kontrollerini yaptırmaları, 40 yaşını geçenlerde muhakkak mamografi, ultrasonografide tarama yaptırmalarını bütün dünyada olduğu gibi bizde öneriyoruz” diye konuştu.



Erkeklerde yüzde 1 civarında görülen meme kanserine yakalandı, uzmanlar erken tanıya dikkat çekti

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Trafikte sürücüyü feci şekilde döven 3 şüpheli tutuklandı: O anlar kamerada Mersin’de trafikte yaşanan olayda bir sürücüyü darbeden şüphelilerden 3’ü tutuklandı, olaya karışan 3 şahsa da adli kontrol şartı getirildi. Olay anı cep telefonu kamerasına yansıdı. Olay, dün merkez Mezitli Davultepe GMK Bulvarı üzerinde trafikte yaşandı. Trafikte yaşanan tartışmada kırmızı ışıkla bekleyen hafif ticari aracın sürücüsü feci şekilde darbedildi. O anlar ise vatandaşlar tarafından cep telefonu kamerası ile görüntülendi. Görüntüler üzerine harekete geçen İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekipler şüphelileri tespit etti. Tespit edilen 6 şüpheli Mersin Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla polis tarafından gözaltına alındı. Gözaltına alınan şüpheliler emniyetteki ifadelerinin ardından adliyeye sevk edildi. Nöbetçi mahkemeye çıkartılan şüphelilerden M.T., C.T., E.T. tutuklandı. Diğer şüpheliler C.T., M.T., H.T. ise adli kontrol şartı ile serbest kaldı. Tutuklanan şüphelilerden C.T. hakkında ayrıca Karayolları Trafik Kanunu’nun "Trafik düzeni ve güvenliği ile ilgili kuralları ihlal etmek" maddesi uyarınca 4 bin 153 TL idari para cezası uygulandı. Ayrıca şüphelinin sürücü belgesine genel sağlık durumunun tespiti amacıyla sağlık kuruluşuna sevk edilmek üzere geçici olarak el konuldu. İl Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, "Şehrimizin huzur ve güvenliğini bozan, trafik güvenliğini tehlikeye atan hiçbir eyleme izin verilmeyecektir" denilerek yapılan adli işlemler hakkında bilgi verildi.
Aydın Aydın Açık Cezaevi’nde tahliye heyecanı: Yaklaşık 300 hükümlü serbest kalıyor Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) kabul edilerek yasalaşan 11’inci Yargı Paketi ile Aydın’da yaklaşık 300 hükümlünün tahliye işlemi başladı. İşlemleri tamamlanan ve cezaevinden tahliye edilenler, uzun süredir hasret kaldıkları yakınlarıyla kucaklaştı. Yasanın Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesinin ardından, tahliyelerin başlamasıyla birlikte hükümlü yakınları Aydın Açık Cezaevi önüne gelmeye başladı. Sevinç ve heyecanın hakim olduğu bekleyişte kimi aileler uzun süredir hasret kaldıkları yakınlarına kavuşurken kimilerinin ise bekleyişi sürüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür ettiler Eşinin tahliye olmasını bekleyen Aliye Sarıçiçek, "Benim eşim trafik cezasından dolayı içeride. 3 aydan beri cezaevinde. Gerçekten mezardan önceki son durak burası. Görüş günleri olsa da eşim aylardır evde değil, yokluğu zor geldi. Allah kimseyi buralara düşürmesin" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür eden hükümlü yakını Ramazan Eren Sarıçiçek, "Bu kararı çıkartan başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere herkese sevgi ve saygılarımı sunarak teşekkür ediyorum. Rabbim kimseyi ayrılıkla sınamasın, dertsiz derman vermesin. Babamın bugün çıkacak olmasından dolayı çok mutluyum. Heyecanla bekliyoruz, Allah bir daha buraları kimselere göstermesin" ifadelerini kullandı. Açık Cezaevi İnfaz Kurumu’ndan tahliye olan Gökhan Uyar, "Aile ve kurulu düzenim bozuldu. Bundan sonra her şeyi inşallah yeniden toparlamaya çalışacağız. Herkes için hayırlısı olsun" dedi. Dışarıda kendilerini yeni bir hayatın beklediklerini kaydeden Emrah Aktaş, "Çok şükür bugünlere kavuştuk. Allah herkese hakkında hayırlısını versin. Allah geride kalanların ailelerine sabır versin. Ailelerine kavuşanlar için de hayırlısı olsun" dedi.
Bursa Başkan Bozbey’den Antakya Ulu Cami çağrısı Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, Antakya Ulu Camii’nin restorasyon ve rekonstrüksiyon sözleşmesinin Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından tek taraflı feshedilmesine tepki gösterdi. Başkan Bozbey, "Bir an önce bu hatalı karardan dönülmesini istiyoruz. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak Antakya Ulu Cami’yi ayağa kaldırıp süresinde teslim edecek bilgi birikimimiz de ekonomik gücümüz de var" dedi. CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek ile Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Hatay Antakya Ulu Camii’nin restorasyon ve rekonstrüksiyon sürecine ilişkin sözleşmenin Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından tek taraflı feshedilmesi üzerine CHP Genel Merkezi’nde açıklamalarda bulundu. 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli depremde 11 kentin muhtelif tarihi yapılarında farklı farklı hasarların meydana geldiğini hatırlatan Gökan Zeybek, bunlardan birisinin de Antakya Ulu Cami olduğunu söyledi. Tarihi caminin depremle birlikte taş üstünde taş kalmayacak biçimiyle yıkıldığını belirten Zeybek, 2023 yılında yapılan anlaşmayla caminin Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılmasının imza altına alındığını hatırlattı. Rolöve, restorasyon ve konstrüksiyon projelerinin tamamlanmasıyla inşa faaliyetlerinin başladığını anlatan Zeybek, "CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 7 Ekim 2024 tarihinde imalatların başlaması için projelerin onaylanması gerektiğini açıklamıştı. 9 Ekim 2024 tarihinde ise projeler onaylandı. Sonrasında Mustafa Bozbey başkanlığındaki Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yeni yönetimi, kurumlardaki devamlılık ilkesiyle caminin rekonstrüksiyon inşaatına başladı. 20 ay boyunca projeyi onaylamayan Vakıflar Genel Müdürlüğü Koruma Kurulları, 12 ay sonra cami inşaatının yeteri kadar ilerlemediğini gerekçe göstererek anlaşmanın 13. maddesine dayanarak tek taraflı olarak sözleşmenin feshettiğini açıkladı" diye konuştu. 12 Aralık 2023’te yıkım rölovesinin, 14 Mart 2024’te kalıntı rövolesinin, 20 Haziran 2024’te restitüsyon projesinin, 9 Ekim 2024’te rekonstrüksiyon ve güçlendirme projesinin, 22 Ekim 2025’te minare projesinin Koruma Kurulu tarafından onaylandığını hatırlatan Zeybek, bu dönemde ihaleyi Mustafa Bozbey’in yapmadığını, müteahhidi Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin seçmediğini, rakamları belirlemediğini anlattı. 97 milyon TL’lik keşif bedelinin 86 milyon 317 bin TL’sini Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin ödediğini açıklayan Zeybek, "54 milyon TL üzerindeki bir rakamın doğrudan doğruya keşiften geldiğini, geri kalan rakamların da fiyat farklarından geldiğini görüyoruz. Keşif incelemesine bakıldığında inşaatın yüzde 60’ının tamamlandığını görüyoruz. İnşaat, Haziran 2026’ta tamamlanacak. Hatta CHP Genel Başkanı Özgür Özel de açılışın bir Cuma günü yapılacağını ve ilk Cuma namazını hep birlikte kılacaklarını söylemişti. Ancak Bakanlık, 23 Aralık tarihinde Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne yazdığı yazıda, alandaki fiziki gerçekleşme oranı göz önüne alındığında cami inşaatının yapılamayacağını ya da zamanında teslim edilemeyeceği ileri sürerek sözleşmeyi tek taraflı feshettiğini açıklıyor" dedi. Antakya Ulu Cami’de önce zemin iyileştirmesi, arkasından temel güçlendirmesi yapıldığını söyleyen Zeybek, daha sonra orijinal yapıdan çıkartılan taşların kullanıldığını belirtti. İnşaatın son hali hakkında da resimlerle birlikte bilgi veren Zeybek, "Cumhurbaşkanı, Cumartesi günü Hatay’a gidecek. Bitmiş olan konutların kura çekimiyle sahiplerine teslimini yapacak. Tam da bu teslimden iki gün önce böyle bir yazının Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne iletilmesini anlamak mümkün değildir. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanımız ve Bursa Büyükşehir Belediyesi ekiplerimiz, üzerine düşen tarihi sorumluluğu yerine getirmenin huzuru içerisindedir. Bütün yetkililere çağrı yapıyorum. Bir yanlış yapılmaktadır. Bu yanlıştan hızlı biçimde dönülmelidir. Davulu vermişler Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin sırtına, tokmağı almışlar ellerine, tek taraflı tokmak çalıyorlar. Bursa Büyükşehir Belediyesi tüm birimleriyle, Başkan Mustafa Bozbey’in iradesiyle ve Genel Başkanımız Özgür Özel’in desteğiyle projeyi zamanından önce bitirmenin sözünü verdi. Sözünün de arkasında durduğunu belirtmek istiyorum" diye konuştu. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, son durumu kabul etmekte güçlük çektiklerini belirtti. Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün yazısını doğru bulmadıklarını ifade eden Başkan Bozbey, "Göreve geldiğimiz günden beri Bursa Ulu Cami’yle aynı ismi taşıyan kardeş Hatay Antakya Ulu Cami’yi ayağa kaldırma konusunda hassasiyet gösterdik. Yaklaşık yüzde 60’ını da tamamladık. Bu tip yapılarda tabanın yapılması hayli zaman alıyor. Üzerinin yapılması daha kolay. Tam kolay kısma geldik ki sözleşmenin feshedildiği belirtildi. Bizler hassasiyetle süreci takip ettik. Müteahhite her hak edişinin tamamını ödeyerek çalışmanın hızla devam etmesini istedik. Buna rağmen Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün, bazı siyasilerin oradaki söylemleri doğrultusunda hareket ettiğini gördük" dedi. Antakya Ulu Cami’yi bitirmekle ilgili sorumluluğu üstlenmeye devam ettiklerini dile getiren Başkan Mustafa Bozbey, Haziran 2026’da teslim edeceklerini de bir kez daha tekrarladı. İbadet alanlarına sahip çıkan, koruyan ve bu alanlarda Türkiye’de örnek hizmetleri yürüten bir anlayışa sahip olduklarını ifade eden Başkan Bozbey, "Bir an önce bu hatalı karardan dönülmesini istiyoruz. Var olan ekiplerimizi sahadan çekmeden aynı hızla devam etmesini ve Haziran ayında ibadete açmayı hedefliyoruz. Bu proje için ilave kaynak da ayırdık. Yaklaşık maliyetinin iki üç katından fazlasının harcanacağını bilerek bütçemizden pay ayırdık. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak Antakya Ulu Cami’yi ayağa kaldırıp teslim etmek istiyoruz. Bunu yapacak bilgi birikimimiz ve ekonomik gücümüz var. Süresinde tamamlayacak kapasitemiz de var" diye konuştu.