ASAYİŞ - 27 Aralık 2025 Cumartesi 19:49

Futbolda şike kumpası soruşturmasında 4 şüphelinin savcılık ifadeleri ortaya çıktı

A
A
A
Futbolda şike kumpası soruşturmasında 4 şüphelinin savcılık ifadeleri ortaya çıktı

FETÖ’nün ’futbolda şike’ soruşturmasında kumpas kurduğu iddialarına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında Lütfi Arıboğan, Ahmet Gülüm, İlhan Helvacı ve Ebru Köksal’ın savcılık ifadeleri ortaya çıktı.


İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, kamuoyunda ’2011 yılında futbolda şike soruşturması’ şeklinde bilinen, Fenerbahçe Spor Kulübü’nün eski Başkanı Aziz Yıldırım da olmak üzere spor camiasından birçok kişinin hedef alındığı, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensubu bir kısım eski kamu görevlilerince usulsüz şekilde yürütülen soruşturma ve kovuşturmalarla ilgili yürütülen soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında şüpheliler Lütfi Arıboğan, Ahmet Gülüm, İlhan Helvacı ve Ebru Köksal’ın savcılığa verdiği ifade ortaya çıktı.



"Benim bulunduğum dönem içerisinde herhangi bir olağandışı işlem görmedim"


Şüpheli Ebru Köksal ifadesinde, 1 Aralık 2011 tarihi itibariyle TFF genel sekreteri olarak göreve başladığını ve daha önce Galatasaray Spor Kulübü’nde bazı görevlerinin olduğunu söyledi. Köksal, "Ben zaten Galatasaray Spor Kulübü’nden geldim ve bunu saklamadım. TFF’deki görevimi profesyonel bir şekilde yürüttüm. Mehmet Baransu’yu tanımıyorum. Benim bulunduğum dönem içerisinde yapılan iş ve işlemlerde herhangi bir olağandışı işlem görmedim. Herşey kurallarına göre gerçekleştirildi. Federasyon içerisinde FETÖ mensubu şahıslar olduğuna dair herhangi bir bilgim olmadı. Görev yaptığım süre boyunca olağandışı herhangi bir işleme şahit olmadım. Lütfi Arıboğan ile iletişimim kısıtlıydı" dedi.



"Ortalık adeta yangın yeriydi"


Şüpheli İlhan Helvacı ifadesinde şike soruşturmaları sürecinde TFF’de hukuk kurulu başkanı olarak görev yaptığını belirterek, "Benim Mehmet Baransu ya da başka bir gazeteci ile hukuka aykırı herhangi bir mail gönderimim ya da almam söz konusu değildir. 3 Temmuz 2011 günü şike soruşturması başladığı haberini aldıktan sonra neredeyse her gün bu meseleyi konuşuyorduk. Ortalık adeta yangın yeriydi. Birçok fikir ortaya atıldı ancak biz hukuk ekibi olarak masumiyet karinesini baz alarak soruşturma gizlidir, biz ifade alamayız, dolayısıyla da PFDK’ya sevki yapamayız dedik. Ben görevde olduğum sürece FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü mensuplarınca herhangi bir şekilde hukuka aykırı işlem tesis edilmesi adı altında yönlendirmeye şahit olmadım. Federasyondaki görevlerim federasyon mevzuatını FİFA mevzuatına uyumlu haline getirilmesi ve federasyonun sözleşmelerini dikkatli ve özenli bir şekilde hazırlanması noktasına yoğunlaşmıştı. Zaten haftada 1 ya da 2 yarım gün giderek sürdürdüğüm bir görevdi. Günlük rutin işlerin ve idari işlerin içerisinde yer almadım" diye konuştu.



"Türk futbolunu korumak zorundaydık"


Şüpheli Lütfi Arıboğan ifadesinde, mail içeriklerinin Şekip Mosturoğlu’na kim tarafından ve neden gönderildiğini bilmediğini söyleyerek, "3 Temmuz süreci başladıktan sonra Ağustos ayı içerisinde UEFA’dan bir yazı TFF’ye geldi. Bu yazıda Fenerbahçe’nin şampiyonlar liginden çekilmesini, bu kararı bizzat Fenerbahçe’nin almasını, Fenerbahçe almazsa TFF’nin bu kararı almasını, aksi halde milli takımlar ve kulüpler düzeyinde Türk futboluna ağır yaptırımların geleceğini, bir iki paragrafta da daha önce uyguladıkları ülkelerden örnek vererek gösterdiklerini gördük. Bunun üzerine Fenerbahçe Spor Kulübü’nden yöneticilerini çağırdık. Ali Koç ve Nihat Özdemir geldiler. Kendilerine gösterdik. Bu kararı alacağını söyleyip gittiler. Daha sonra Fenerbahçe böyle bir karar almadı. Daha sonra biz TFF olarak bu kararı aldık. Türk futbolunu korumak zorundaydık" şeklinde konuştu.


Arıboğan, "O günlerde emniyet müdürlüğü birkaç günde bir gözaltına alınan ve serbest bırakılan kişileri yayınlıyordu. Emniyetin gönderdiği kurumlardan bir tanesi de TFF’dir. Mehmet Baransu isimli kişi o dönem ’Telegol’ isimli programda yorumcuydu ve TFF Başkanımız Mehmet Ali Aydınlar o programa telefonla katılmıştı. O gün İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nce yayınlanan gözaltı listesinde 90 kişinin gözaltına alındığını ifade etmişlerdi ancak 60 kişinin gözaltına alındığı belirlenmişti. Başkan Aydınlar’ın ricasıyla ben de doğru listeyi Mehmet Baransu’ya atmıştım. Bu liste İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından TFF’ye gönderilmişti. O dönem emniyet şike soruşturmasında yaptığı adli işlemler bizi de ilgilendiriyordu" ifadelerini kullandı.



"15 yıldır bu gibi iftiralarla karşılaşıyorum"


İfadesinde federasyonun yargılama süreci başlamadan istifa ettiklerini söyleyen Arıboğan, "Mehmet Baransu ile ilgili herhangi bir hukukum bulunmamaktadır. Bu şahsın ya da başka bir şahsın o dönem TFF ve kurulları tarafından şike iddiaları ile ilgili yürütmüş olduğu soruşturmalara herhangi bir tesiri bulunmamıştır. FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü’nün o dönem TFF’ye herhangi bir yönlendirmesi olmamıştır. Bu soruşturmalar tamamen o dönem TFF’de görevli ve yetkili hukukçular tarafından usullere uygun gerçekleştirilmiştir. Soruşturmanın gizliliğine herhangi bir şekilde ne ben ne de TFF ihlal etmemiştir. Bana sormuş olduğunuz bilgi ve belgeler gazetelerde de dolaşıyordu. Biz bunları gizlilik kararı kaldırıldıktan sonra öğrendik. Kariyerim boyunca milli sporculuk yaptım. 243 defa milli formayı giymiş milli basketbolcuyum. Sonrasında üst düzey spor yöneticiliği yaptım. Sporculuğum, yöneticiliğim ve iş adamı olduğum her anda kanundan nizamdan hiç ayrılmadım. 15 yıldır bu gibi benzer iftiralarla karşılaşıyorum. Yapım gereği hiçbir örgütün üyesi olmam, kimsenin kontrolü altına girmem mümkün değildir" dedi.



"Şike soruşturmaları ile ilgili televizyonumda bir kelime bile geçmemiştir"


Şüpheli Ahmet Gülüm ise TFF’de herhangi bir görevinin olmadığını belirterek, "Söz konusu maili hatırladım. Bu mail içeriğinde yer alan Aziz Yıldırım’ın ifade tutanağı Lütfi Arıboğan tarafından bana gönderilmiştir. Ben de buna karşılık ’çok yazık....mide bulandırıcı ve üzücü’ şeklinde mesaj yazmıştım. Söz konusu belgeyi ben istemedim, Lütfi Arıboğan kendisi bana göndermiş, göndermesinin sebebi de neler oluyor göreyim diyedir. Lütfi Arıboğan’ın FETÖ terör örgütü ile irtibatını bilmiyorum. Kendisi sporcudur. Bu işlerle alakalı olmadığını düşünüyorum. Soruşturmanın gizliliğini ihlal etmedim, şike soruşturmalarına dahil olan kamu görevlilerinden bana herhangi bir evrak gelmedi, bana sormuş olduğunuz belge o dönem her yerde dolaşan bir evraktı, çok daha başka belgeler de vardı. Benim konu ile alakam yoktur. Ülkesi için çalışan spor insanıyım. 15 yıldır ’Sports TV’ kanalının sahibiyim. Bütün Türkiye’ye açık bir kanaldır. Hiçbir zaman şike soruşturmaları ile ilgili televizyonumda bir kelime bile geçmemiştir" ifadelerini kullandı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Demirci’de kar nedeniyle yolda mahsur kalan 3 avcı kurtarıldı Manisa’nın Demirci ilçesinde dağlık alanda avlanmaya çıkan 3 kişi, yoğun kar nedeniyle araçlarıyla mahsur kaldı. Demirci Belediyesi Arama Kurtarma ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışması sonucu avcılar kurtarıldı. Alaşehir Avcılar ve Atıcılar Kulübü’nün eski başkanı Murat Yılmaz ile beraberindeki İsmail Gelin ve Çağlar Gökkaya, karlı havada av yapmak için Demirci Dağı’na geldi. 1530 rakımlı Hışırca Kaya mevkiinde yoğun kar yağışı nedeniyle araçlarıyla yolda kalan avcılar, Demirci Belediyesi’nden yardım talebinde bulundu. İhbar üzerine harekete geçen 5 kişilik Demirci Belediyesi Arama Kurtarma Timi, 45 kilometre mesafede zorlu arazi ve olumsuz hava şartlarına rağmen bölgeye ulaştı. Mahsur kalan avcıların aracı, halat yardımıyla çekilerek bulunduğu yerden çıkarıldı. Yaklaşık 2 saat süren çalışmanın ardından avcılar ve araçları güvenli bölgeye alınırken, herhangi bir yaralanma yaşanmadığı öğrenildi. Murat Yılmaz, "Karlı havada av için Demirci dağına geldik. Aracımız ile mahsur kaldık. Demirci Belediyesine ulaştık. Ekipler ulaştı bizi bulunduğumuz yerden kurtardılar. Demirci Belediye Başkanı ve ekibine teşekkür ediyorum" dedi. Yetkililer, kış şartlarında dağlık ve yüksek rakımlı bölgelerde vatandaşların daha dikkatli olmaları ve gerekli tedbirleri almadan yola çıkmamaları konusunda uyarılarda bulundu.
Aydın Aydınspor’un ’Müdürü’ cami tuvaletinde ölü bulundu Aydın’ın spor camiasında sevilen isimlerden olan ’Müdür’ lakaplı Nevzat Demircioğlu (65), cami tuvaletinde ölü bulundu. Olay, Efeler ilçesi Cumhuriyet Mahallesi 1964 Sokak üzerinde bulunan Hacı Fevzibey Camii’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre tuvaletleri kontrol eden cami görevlisi, tuvalette bir kişinin hareketsiz yattığını gördü ve durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri, yaptıkları incelemede yaşlı adamın hayatını kaybettiğini belirledi. Olay yeri inceleme ekiplerince yapılan çalışmaların ardından hayatını kaybeden kişinin, Aydın spor camiasının yakından tanıdığı ’Müdür’ lakaplı Nevzat Demircioğlu olduğu tespit edildi. Gerekli çalışmaların ardından Demircioğlu’nun naaşı Kemer Mezarlığı morguna kaldırılırken, ilk belirlemelere göre Demircioğlu’nun kalp krizi nedeniyle hayatını kaybettiği tahmin ediliyor. Aydın’ın spor camiasında sevilen isimlerinden olan Nevzat Müdür’ün ani ölümü ailesi sevenlerini yasa boğarken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Sevdiği takımın formasını üstünden çıkarmadı Öte yandan bugün öğle saatlerinde çok sevdiği Aydınspor’un antrenmanı izlemek için stadyuma gelen Nevzat Demircioğlu’na, Aydınspor teknik heyeti ve futbolcular tarafından soğuk havalarda üşümemesi için antrenmanda mont hediye edilmişti. Mont sürpriz karşısında duygulanan Nevzat Müdür ise teknik heyet ve futbolculara teşekkür etmişti.
Nevşehir Buzlanma kazaları da beraberinde getirdi: 6 kazada 12 kişi yaralandı Nevşehir’de aşırı buzlanma kazalara neden oldu. Son bir saatte meydana gelen 6 kazada toplam 12 kişi yaralandı. Nevşehir’de akşam saatlerinde meydana gelen aşırı buzlanma nedeniyle kazalar peş peşe geldi. Edinilen bilgiye göre, Nevşehir-Aksaray karayolu Karapınar Kasabası mevkiinde Mustafa. A.’nın kullandığı 38 AJY 094 plakalı tır, aşırı buzlanma nedeniyle kayarak karşı şeride geçti. Kayan tır önce Cahit D.’nin kullandığı 48 BSK 78 plakalı otomobile, daha sonrada Kadir Ö.’nün kullandığı 50 ADP 971 plakalı otomobile çaptı. Çarpmanın etkisiyle otomobiller şarampole devrilirken tırın dorsesi de koparak şarampole devrildi. Kazayı gören vatandaşların ihbarı üzerine kaza yerine çok sayıda sağlık, Afat, itfaiye, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Kazada yaralanan araç sürücüleri ve araçlarda yolcu olarak bulunan toplam 7 kişi yaralandı. Yaralılar kaza yerine gelen sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk müdahalenin ardından kentteki çeşitli hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı. Sağlık ekipleri kaza yoğunluğu nedeniyle kazalara yetişmekte zorlanırken Aksaray’dan da takviye ekipler istendi. Hafif yaralı bir vatandaş da bölgeye gelen AFAD ekipleri tarafından hastaneye kaldırıldı. Aynı güzergahta meydana gelen başka bir kazada Yıldırım E.’nin kullandığı 07 BJZ 683 plakalı otomobil aşırı buzlanma nedeniyle kayarak yol kenarına takla attı. Kazada otomobil sürücüsü ve otomobilde yolcu olarak bulunan 1 kişi yaralandı. Yaralılar sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırıldı. Acıgöl ilçe girişinde meydana gelen kazada ise Abbas A.’nın kullandığı 63 E 5859 plakalı tır buzlanma nedeniyle kaydı. Kontrolden çıkan tır, yol ortasında makaslayarak durabildi. Kazadan dakikalardan son aynı istikamete giden ve sürücüsü öğrenilemeyen 34 NKG 452 plakalı kamyonet makaslayan tıra çarptı. Kazada kamyonet sürücüsü yaralandı. Ayrıca aynı güzergahta meydana gelen 3 trafik kazasında ise 2 kişi yaralandı. Kazalar ile ilgili soruşturma başlatıldı.