SAĞLIK - 08 Ağustos 2024 Perşembe 09:08

Guillain-Barre Sendromu’nda ölüm oranı yüzde 4-7 civarında

A
A
A
Guillain-Barre Sendromu’nda ölüm oranı yüzde 4-7 civarında

Guillain-Barre Sendromu (GBS) ile ilgili yapılan araştırmalardan bahseden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İhsan Başpınar, “Nadir ancak ciddi bir nörolojik hastalıktır ve toplumda yaklaşık her 100 bin kişiden 1’inde görülür. GBS, bağışıklık sisteminin sinir hücrelerine saldırdığı bir durumdur ve ölüm oranı yüzde 4-7 civarındadır. Her yaş grubunda görülebilen bu sendrom, genellikle aniden başlar ve hızla ilerleyebilir” dedi.


Guillain-Barre Sendromu’nun kesin nedeninin bilinmediğini belirten BHT CLINIC İstanbul Tema Hastanesi’nden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İhsan Başpınar, “Bağışıklık sisteminin sinir hücrelerini yabancı olarak tanıyıp saldırmasıyla ortaya çıktığı düşünülmektedir. Genellikle hastalıktan 1-2 hafta önce geçirilen viral veya bakteriyel enfeksiyonlar (Campylobacter jejuni), bazı aşılar, cerrahi müdahaleler veya bağışıklık sistemi bozuklukları bu sendromun tetikleyicileri arasında yer alır” ifadelerini kullandı.


Diğer nörolojik hastalıklarla karıştırılabiliyor


Dr. Başpınar, GBS’nin genellikle yavaş ilerlemesine rağmen bazı vakalarda hızla kötüleşerek hayati tehlike oluşturabileceğine dikkat çekti. Başlıca belirtiler arasında kas güçsüzlüğü, refleks kaybı, yutma ve yürüme güçlüğü, kas ağrısı, kalp ve solunum durması gibi ciddi tabloların bulunduğunu ifade eden Dr. Başpınar, bu belirtilerin diğer nörolojik hastalıklarla karışabileceği için tanı sürecinin başlangıçta zor olabileceğini vurguladı.


Erken tanı, tedavisinde büyük önem taşıyor


“GBS teşhisi, fiziksel muayene ve ileri düzey testlerle konulduğundan, bu testler arasında elektromiyografi (EMG) ve lomber fonksiyon (belden sıvı alma) yer almaktadır. Bu yöntemler, sinir sistemi üzerindeki etkileri ve hastalığın seyrini belirlemede kritik rol oynar” diyen, Dr. Başpınar, “Erken tanı, Guillain-Barre Sendromu’nun tedavisinde büyük önem taşır. Tedavi genellikle plazma değişimi (plazmaferez) ve intravenöz immün globülin (IVIG) uygulamaları ile yapılır. Bu tedavi yöntemleri, bağışıklık sisteminin sinir hücrelerine verdiği zararı ve ölüm riskini azaltmayı hedefler” şeklinde konuştu.


Dr. Başpınar, “GBS’nin iyileşme süreci aylar hatta yıllar sürebilir. Bazı hastalar kalıcı hasarlarla karşılaşabilir ve ölümle sonuçlanabilir. Erken teşhis ve tedavi, hastalığın seyrini olumlu yönde etkileyebilir” diyerek sözlerini sonlandırdı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars Sarıkamış şehitleri için eksi 10 derecede saygı nöbeti Sarıkamış Harekatı’nın 111’inci anma etkinlikleri kapsamında Allahuekber Dağları’nda donarak şehit olan binlerce Mehmetçiğin anısına öğrenciler sıfırın altında 10 derece soğukta temsili saygı nöbeti tuttu. Etkinlik, Kafkas Üniversitesi Sarıkamış Meslek Yüksek Okulu önünde başladı. Okul önünde toplanan öğrenciler ve protokol üyeleri, ellerinde Türk bayraklarıyla yaklaşık 4 kilometre yürüyerek Alisofu Şehitlik Anıtı’na geldi. Buradaki program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. O dönemde yaşanılan zorlukları hissetmek adına asker kıyafeti giyen öğrenciler, değişimli olarak Alisofu Şehitlik Anıtı’nda temsili saygı nöbeti tutarak nöbet değişimi gerçekleştirdi. Kuran-ı Kerim tilaveti ve duaların ardından program sona erdi. Programın ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Kars Valisi Ziya Polat, "Ecdadın, atalarımızın izinde, onların iman dolu yüreklerine vatan, millet sevdasıyla Allahuekber Dağları’nda şahadet şerbeti içmesinin 111’inci yılındayız. Öncelikle tüm şehitlerimizi, bütün ecdadımızı rahmetle, minnetle anıyoruz. Kardan kefen giyen atalarımızı, büyüklerimizi bu imanı, inancı gençlerimize aktarmak için bugün 22 Aralık’ta genç kardeşlerimiz, hemşehrilerimiz, STK’larımız, kurum kuruluşlarımız, saygı nöbeti yürüyüşümüzü devraldık. Genç kardeşlerimizle saygı nöbetine başladık. Tabii bu dağlar, Allahuekber Dağları on binlerce yiğidin iman dolu, inanç dolu, devlet, millet için düşmandan çok soğukla mücadelesinin hüzün hikayesinin yazıldığı topraklar. Bu devlet, bu millet için şehit olan şehadet şerbeti içmek için yola çıkan tüm şehitlerimize rahmet, minnet, saygılar diliyoruz" dedi. Polat, "Bugün nöbeti devralan genç kardeşlerimiz aynı kalple, aynı akılla bu iman, bu inançla yürüdüler ve yürüyecekler. Bu devlete hizmet etmek, bu millete hizmet etmek için gerektiğinde de canımızı seve seve feda etmek için yürüyoruz. Nöbeti tutuyoruz, nöbeti devralıyoruz. Sarıkamış şehitlerimizi anma programı 3-4 Ocak’ta bu topraklarda olacak. Tüm hemşehrilerimizi anma töreni programımıza davet ediyoruz. Birlikte dağlarda aynı soğuğu hissediyoruz. Belki aynı soğuk olmayabilir ama bu imanla, bu inançla, bu düşünceyle bu yollarla şehitlerimizin izinde yürümek için tüm hemşehrilerimizi, tüm insanlarımızı, Türk milletimizi buraya davet ediyoruz" diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından program sona erdi. Programa, Vali Ziya Polat, Kars Belediye Başkanı Prof. Dr. Ötüken Senger, Sarıkamış Kaymakamı Enis Aslantatar, Sarıkamış Belediye Başkanı Serdar Kılıç, AK Parti Kars İl Başkanı Muammer Sancar, Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Tolga Adıgüzel, Kızılay Kars Şube Başkanı Kübra Hüryurt, daire amirleri, STK temsilcileri ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Ankara AK Parti Milletvekili Ensarioğlu: "Söz konusu açıklamalarım, Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu, "Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" dedi. Ensarioğlu, bir yabancı yayın kuruluşuna verdiği röportajla ilgili yazılı açıklama yaptı. Ensarioğlu şunları kaydetti: "Yabancı bir yayın kuruluşuna Terörsüz Türkiye süreci ve Meclis Komisyon çalışmalarıyla alakalı verdiğim bir mülakatta, sürece dair yaptığım değerlendirme sonunda, sunucunun ısrarlı Suriye politikası konusunda, sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanı sayın Hakan Fidan’ın politikalarında çelişkiler olduğuna dair verdiğim cevapta, böyle bir şeyin olmayacağını söyledim. Sözlerimin sonunda partimizin ve hükümetimizin politikalarını belirleyen iradenin sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi olduğunu, buna karşı bir irade ortaya koyanın ya görevi bırakması gerekir, ya da görevden alınır şeklindeki ifademin amacı ve maksadı gayet net olduğu halde üç gündür, bağlamı ve maksadı dışında, bazı art niyetli çevrelerin çeşitli sosyal medya mecralarında çarpıtarak yorumladıklarını üzüntüyle müşahede ettim. Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi."