SAĞLIK - 08 Aralık 2025 Pazartesi 10:02

İstanbul Tıp Fakültesi hekimlerinin projesine TÜBİTAK’tan destek

A
A
A
İstanbul Tıp Fakültesi hekimlerinin projesine TÜBİTAK’tan destek

İstanbul Üniversitesi-İstanbul Tıp Fakültesi hekimlerinin hem hastaya hem doktora muayene sürecinde kazanımlar sağlaması amacıyla çalıştıkları ‘Visit-e: Hastaları Doktor Randevusuna Hazırlayan Yapay Zeka Tabanlı Asistan’ projesi TÜBİTAK’tan destek almaya hak kazandı. Projeyle ilgili konuşan Doç. Dr. Naci Şenkal, "Pilot uygulamaya Ocak 2026’da hastanemizde başlayacağız. Yapay zeka, hastaya şikayetleri yönünde sorular soracak, sonucunda hastayı hekime hazır hale getirmiş olacak. MHRS’yi buna entegre edip ardından tüm dünyaya bu projeyi çıktı haline getirip bir satış, pazarlama haline getirme hedefimiz de var. Kesinlikle bir tavsiye yok, tamamen hastayı hekime hazırlama programı" dedi.


İstanbul Üniversitesi- İstanbul Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı’ndan Doç. Dr. Naci Şenkal ile Dr. Timur Cebeci üzerinde çalıştıkları ‘Visit-e: Hastaları Doktor Randevusuna Hazırlayan Yapay Zeka Tabanlı Asistan’ projesiyle TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu)’a başvuru yaptı. Çok sayıda proje arasından yapılan değerlendirmeler sonucunda proje ‘TÜBİTAK Mükemmelliyet Mührü’ kazandı. Doç. Dr. Naci Şenkal 900 bin lira destek alabileceklerini ifade etti. Proje ile hastayı doktor randevusuna hazırlamayı hedefledikleri ifade eden doktorlar, çalışmanın detaylarını paylaştı. Randevu alınması sonrası kişilerin telefonuna gelen kısa mesajda yer alan linke tıklanmasıyla yapay zeka tabanlı asistanın hastalarla iletişime geçerek şikayetlerini, kullandıkları ilaçlar, gördüğü tedaviler gibi süreçlere ilişkin hastanın hikayesini alıp randevu öncesi doktora sunmasını hedefleyen proje ile hem hastaların hem de hekimlerin muayene sürecine katkı sağlanması amaçlanıyor.



"Pilot uygulamasına Ocak 2026 itibariyle hastanemizde başlayacağız"


‘Projemizin adı E-visit yani muayene öncesi hastaları hekime hazırlama projesi’ diyerek sözlerine başlayan Doç. Dr. Naci Şenkal, "TÜBİTAK’ın 2’nci dönem başvuruları oldu, başvurduk. 2 bin 500 projenin arasından ilk 100’e girerek de hak kazandık. Pilot uygulamasına da Ocak 2026 itibariyle hastanemizde başlayacağız. Günümüz artık yapay zeka, zaman çağı. Zaman hem hastalar hem hekimler için en değerli argüman haline geldi. Hekimlerin yoğun poliklinik ortamı, yoğun hastayla karşılaşmaları, hastaların İstanbul trafiğinde doktora ulaşmada gecikmeleri, doktorun kendilerine az bir süre ayırdıklarını iddia etmeleri koşullarında bir zaman problemimiz var. Yapay zeka, hastaya şikayetleri yönünde sorular soracak, ona yönelik algoritmalarla onun ilerlemesini sağlayacak ve sonucunda hastayı hekime hazır hale getirmiş olacak. Örneğin; hasta, hekime sormak istediğini şeyleri, şikayetini unutuyor, kullandığı ilaçları unutuyor. Biz bunların hepsinin; unutulmayı, eksik söylemenin önüne geçmeyi hedefliyoruz. Özellikle iç hastalıkları polikliniği çok yoğun sadece muayene ile hastadan anamnez almayla ilerleyen bir poliklinik yükümüz var" dedi.



"Uygulamamızda kesinlikle bir tavsiye yok, tamamen hastayı hekime hazırlama"


Sözlerini sürdüren Doç. Dr. Şenkal, "MHRS’yi buna entegre edip ardından tüm dünyaya bu projeyi çıktı haline getirip bir satış, pazarlama haline getirme hedefimiz de var. Projemiz hem hekim hem hastalar için olumlu çıktıları olacak bir proje. Yapay zekanın tıbbi konularda tavsiye vermesini engelleyen bazı uygulamalar da var. Uygulamamızda kesinlikle bir tavsiye yok, tamamen hastayı hekime hazırlama programı. Hastaya ilaç ve tedavi yaklaşımı yok. Şikayetine yönelik yapay zeka tarafından hastaya ‘Şu ilacı al, şunu yap, uyu, dinlen’ gibi şeyler değil. Tamamen 1-2 gün öncesinden hastayı hekime hazır hale getirmek o yüzden yapay zeka üzerinden yanlış tedavi, tanı sürecine gitme gibi bir durum kesinlikle olmayacaktır" dedi.



"Randevusu oluşturulduğunda telefona giden SMS’e bir link ekliyoruz"


‘Proje hastaları doktor randevusuna hazırlayan, yapay zeka tabanlı bir asistan’ diyen Dr. Timur Cebeci, "Hasta randevusunu oluşturduğu anda telefonuna giden konfirmasyon SMS’ine bir link ekliyoruz. ‘Doktor muayenenize hazırlanmak için asistanınıza bağlanın’ diye, hasta linke tıklayıp asistana bağlanıyor. Asistan hastanın demografik bilgilerini topladıktan sonra güncel şikayetini detaylı bir şekilde sorgulayıp hastanın zaman baskısı olmadan, uzun uzun hem güncel derdini hem geçmiş tıbbi öyküsünü anlatmasını sağlıyor. Topladığı bilgileri, standart tıbbi bir özet halinde doktora sunuyor. Hastalar hem şikayetlerini hem tıbbi öykülerini olabildiğince detaylı anlatmak istiyor çünkü bir hasta neyin önemli olduğunu seçemeyebilir ancak çok fazla hasta var, muayene süreleri kısa. Randevuya hazırlık asistanı hem hastadan gerekli bilgileri topluyor hem de doktor muayenesi için nasıl hazırlanması gerektiğini anlatıyor. Doktorlar da hastalarının tıbbi profilini bir bakışta tanıyıp randevu, muayene süreçlerini çok daha verimli hale getiriyor. TÜBİTAK’ın 2025 yılı 2’nci çağrısı bu süreçlere çözüm üretecek ürünümüzü sunmamız için bir fırsat oldu. 2025 yılı temmuz ayında 2’nci çağrısına başvurumuzu yaptık. Eylül ayının sonunda final sunumumuzu yaptık, kasım ayının 2’nci haftasında da projemizin kazandığı açıklandı. Kazanmayı bekliyorduk çünkü yetkin ve dinamik bir ekibiz" şeklinde konuştu.



"Projemizin hem hastaların hem doktorların kritik bir problemini çözdüğünü biliyoruz"


Sözlerini sürdüren Dr. Cebeci, "Projemizin hem hastaların hem doktorların kritik bir problemini çözdüğünü biliyoruz. Bu prototipi ürettik, şu an çalışan bir prototip var. TÜBİTAK jürisi de inancımızı boşa çıkarmadı. İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi’nde pilot uygulamayı dekan hocamız Prof. Dr. Tufan Tükek’in onayı ve izni sayesinde yeni yıldan itibaren hastaların hizmetine sunmayı hedefliyoruz. İlk pilot uygulamamızdaki sonuçları veriye dayalı analitik bir şekilde toplayıp umuyorum ki önce bütün ülkemizde sonra bütün dünyada hastaların ve doktorların sorununu çözecek bir ürün olarak piyasaya sürmeyi düşünüyoruz. Bir yapay zeka asistanı hem doktorlara hem hastalara yardımcı olmak için hazır, umuyorum herkese hizmet edip herkesin hayatını kolaylaştıracaktır. TÜBİTAK’tan 900 bin liralık proje desteği almamız mümkün, Mükemmelliyet Mührü kazandık, proje desteğine dönüşmesi için şirketleşme sürecimiz olacak. Alacağımız destekle de yerli veri merkezinde yurt dışında hiçbir veri yollamadan ürünümüzü çalıştırabileceğiz" ifadelerini kullandı.



İstanbul Tıp Fakültesi hekimlerinin projesine TÜBİTAK’tan destek

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Hastanede deprem ve yangın tatbikatı Bodrum Devlet Hastanesi’nde afet anlarında müdahale kapasitesini artırmak ve tüm ekiplerin koordinasyonunu güçlendirmek amacıyla "Deprem ve Yangın Entegre Tahliye ve Kurtarma Tatbikatı" gerçekleştirildi. Bugün saat 14.00’da başlayan tatbikata 112 Acil Sağlık, AFAD, UMKE, Bodrum İtfaiye Grup Amirliği, Bodrum Belediyesi Arama-Kurtarma Ekibi, Mahalle Afet Gönüllüleri, SAR ve Muğla 911 Arama Kurtarma gönüllüleri katıldı. Tatbikat kapsamında senaryo gereği hastanede meydana gelen deprem ve eş zamanlı bodrum kat yangını sonrası toplam 5 yaralı tespit edildi. Hastanede görevli doktorlar, hemşireler, teknik ekipler, güvenlik personeli ve idari kadro tatbikata tam uyum içinde katıldı. Hastanede sedyelere alınan yaralılar, 112 Acil Sağlık ekiplerine teslim edildi. Özellikle çatıda mahsur kalan yaralı için özel operasyon yapıldı. İtfaiye, sivil savunma ve sağlık ekiplerinin koordineli çalışmasıyla halat destekli sistem kurularak yaralı güvenli şekilde indirilerek ambulansa teslim edildi. Gerçeğini aratmayan tatbikat başarıyla sonlandırıldı. Bodrum Devlet Hastanesi Başhekimi Battal Yıldırım, tatbikatla ilgili basın mensuplarına yaptığı açıklamada şunları dile getirdi; "Bugün depremle birlikte yangın senaryosunu canlandırdık. Kurum ve STK’larımızın katılımıyla tatbikatımızı gerçekleştirdik. 5 yaralımız vardı, yangından kaçmak için çatıya sığınan bir yaralımızı indirme operasyonu yapıldı. Yoğun bakımdan hastamız sedyeyle aşağı indirildi. Hastalarımız ve hasta yakınları kurtarıldı. Tüm ekiplere katkılarından dolayı çok teşekkür ederiz. İnşallah hastanemizde böyle olayların yaşanmamasını dilerim. Böyle bir olay yaşandığında da tedbirli ve hazırlıklı olmamız için her yıl bu tatbikatları düzenli yapmayı planlıyoruz"
Zonguldak BEUN’da Moğolistan’daki Türk Kültür Varlıkları konuşuldu Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinde (BEUN), "Moğolistan’daki Türk Kültür Varlıkları: Yazıtlar, Şehir Harabeleri, Taşbabalar" başlıklı konferans yoğun katılımla gerçekleşti. Farabi Kampüsü Doç. Dr. Ali Arslan Konferans Salonu’nda düzenlenen konferansa, Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü Başkanı ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan konuşmacı olarak katıldı. Yoğun ilgi gören programa; BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Servet Karasu, BEUN Genel Sekreteri Prof. Dr. Zehra Safi Öz, senato üyeleri, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katılım sağladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından açılış konuşmasını gerçekleştirmek üzere kürsüye gelen Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, ilmin bir hakikat yolculuğu olarak taşıdığı değerin ve sorumluluğun önemine dikkat çekerek konuşmasına başladı. Prof. Dr. Özölçer, Prof. Dr. Şaban Doğan’ın Türkistan coğrafyasına gönülden bağlılığıyla yürüttüğü uzun soluklu çalışmalarını örneklerle aktardı; bu çalışmaların yüzyılları aşan bir hafızanın izini sürmek bakımından büyük bir anlam taşıdığını vurguladı. Ayrıca, programın Türkoloji camiasına değerli katkılar sunan, Moğolistan’dan Van’a uzanan kazılarıyla tanınan Prof. Dr. Şaban Doğan’ı konuk etmesi vesilesiyle, katılımcılara bu önemli şahsiyetin fikirlerini derinlemesine anlamaları için değerli bir fırsat sunulduğunu belirtti. Konuşmasının sonunda hocanın gönül adanmışlığıyla yürüttüğü çalışmaların öğrenciler için yeni ufuklar açacağına dair inancını ifade eden Prof. Dr. Özölçer, programın gerçekleşmesinde emeği geçen herkese teşekkürlerini sunarak konuşmasını sonlandırdı. Konferansa davetli konuşmacı olarak katılan Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şaban Doğan, "Moğolistan’daki Türk Kültür Varlıkları (Yazıtlar, Şehir Harabeleri, Taşbabalar)" başlıklı sunumunda, Türk kültür varlıklarının yerinde korunması ve bütüncül şekilde ele alınmasının önemini vurguladı. Prof. Dr. Doğan, Moğolistan’ın hemen her bölgesinde belgelenen yaklaşık 200’e yakın yazıtın, kadim bozkır medeniyetinin izlerini taşıyan büyük bir kültürel miras olduğunu belirtti. Sunumunda, Şamanizm ritüellerinden çaput bağlama geleneğine, atalara kurban sunulmasından atın özgürleştirilmesine kadar bozkır inanç ve yaşam kültürünü örneklerle aktardı; bu kültürel uygulamaların günümüzde yapılan arkeolojik çalışmaların anlamlandırılmasına ışık tutmaya devam ettiğini ve her bir bulgunun büyük bir bütünün parçası olduğunu ifade etti. Ayrıca, Bugut Yazıtı, Tes Yazıtı, Anıt Külliyesi Yazıtı, Çoyr Yazıtı ve 2022’de tespit edilen İlteriş Kağan Yazıtı gibi önemli buluntulara fotoğraflarla yer vererek katılımcıların bu mirası hem bilimsel anlatımla hem de görsel materyallerle yakından tanımasına imkân sağladı. Doğan, yazıtların yerinde sergilenmesine yönelik oluşturulan müze projesinin Kültür ve Turizm Bakanlığı ile TİKA iş birliğinde yürütüldüğünü ve açılışın Mayıs ayında gerçekleştirileceğini belirtti. Ayrıca, Köktürk döneminde 800’e yakın taşbabanın var olduğuna, bozkırda çatı kiremitlerinden kemiklere kadar pek çok nesneye yazıların kazındığına, hatta taşa kazınan yazıların sadece yönetici, din adamları ve askerler gibi imtiyazlı sınıflar dışında sıradan halk tarafından da kazınabildiğine dikkat çekti. Müzenin koleksiyonunda yer alan 7. yüzyıla ait Altay Yatıg başta olmak üzere çeşitli geleneksel çalgıların Türk kültürünün çok yönlülüğünü gösterdiğini ifade etti. Prof. Dr. Doğan konuşmasını, programın düzenlenmesinde başta BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ederek sonlandırdı. BEUN ev sahipliğinde gerçekleşen Moğolistan’daki Türk Kültür Varlıkları" (Yazıtlar, Şehir Harabeleri, Taşbabalar)" başlıklı konferans, Prof. Dr. Şaban Doğan’a teşekkür belgesinin takdim edilmesiyle ve günün anısına çekilen hatıra fotoğrafıyla son buldu. Program sonrasında BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’i makamında ziyaret eden Prof. Dr. Şaban Doğan "Moğolistan’daki Türk Kültür Varlıkları" (Yazıtlar, Şehir Harabeleri, Taşbabalar)" başlıklı etkinlikte konuk olarak yer almaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek göstermiş olduğu misafirperverlikten dolayı Rektör Prof. Dr. Özölçer’e teşekkürlerini sundu. Prof. Dr. Doğan’ın ziyaretinden duyduğu memnuniyeti belirten Rektör Prof. Dr. Özölçer ise Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şaban Doğan’ı BEUN’da ağırlamaktan mutluluk duyduğunu ifade etti.
Balıkesir Balıkesir’den can dostlara sıcak yuva Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, AFAD tarafından tahsis edilen, ömrünü tamamlayan ve barınma ihtiyacına uygun görülmeyen konteynerleri can dostlar için sıcak yuvaya dönüştürdü. Türkiye’de ilk kez içerisinde özel patili dostlar için oluşturulan özel alanların bulunduğu, bölgenin en büyük kapasitesine sahip "Yeniköy Can Dost Doğal Yaşam Alanı" görkemli bir törenle hizmete açıldı. 75 bin metrekare alanda kurulan tesis, 6 bin can dosta yuva olacak. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, Karesi ilçesi Yeniköy Mahallesi’nde Türkiye’de ilk kez içerisinde özel patili dostlar içinde özel alanların bulunduğu, bölgenin en büyük kapasitesine sahip "Yeniköy Can Dost Doğal Yaşam Alanı"nın açılışını gerçekleştirdi. Törene Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın ve eşi Arbil Akın’ın yanı sıra Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, CHP Balıkesir İl Başkanı Erden Köybaşı, Vali Yardımcısı Yusuf İzzet Karaman, İl Emniyet Müdürü Şükrü Yaman, Karesi Belediye Başkanı Mesut Akbıyık, Altıeylül Belediye Başkanı Hakan Şehirli, Manyas Belediye Başkanı Ahmet Duru, İvrindi Belediye Başkanı Önder Lapanta, Balıkesir Kent Konseyi Başkanı Sevinç Baykan Özden, BBB genel sekreter yardımcıları, daire başkanları, STK temsilcileri, muhtarlar, basın mensupları ve vatandaşlar katıldı. Tesiste AFAD tarafından özellikle hayvan barınağı yapılması amacıyla Büyükşehir Belediyesine tahsis edilen, ömrünü tamamladığı için barınma ihtiyacına uygun görülmeyen konteynerler kullanıldı. 75 bin metrekare büyüklüğündeki alanda oluşturulan tesis, 6 bin can dosta sıcak yuva olacak. Yaşam alanında özel can dostların tedavi ve bakım imkanlarının yanı sıra sosyalleşme ve oyun alanları da yer alıyor. Balıkesir’e yakışır, Türkiye’ye örnek bir projeyi hayata geçiren Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, eşi Arbil Akın öncülüğünde hayata geçen "Sahip çıkıyoruz, sahipsiz bırakmıyoruz" kampanyasıyla bin 409 can dostu sahiplendirerek sıcak yuvaya kavuşturduklarını söyledi. Vatandaşlara sahiplenme çağrısında bulunan Akın, sahiplendirilen can dostlara ücretsiz mama desteği ve veterinerlik hizmeti verdiklerini belirti. "Bin 409 can dosta sıcak yuva" Bir belediye başkanı olarak sadece insanların değil doğanın, çevrenin ve sokak hayvanlarının da belediye başkanı olduğunu belirten Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, başlattığı "Sahip çıkıyoruz, sahipsiz bırakmıyoruz" kampanyası ile web sitesi ve bakımevlerinden bin 409 can dostu sahiplendirerek sıcak yuvaya kavuşturduklarını söyledi. Akın, kampanyaya öncülük eden eşi Arbil Akın’a verdiği katkıdan dolayı teşekkür etti. Vatandaşlara çağrıda bulunan Akın, "Bütün Balıkesir’de yaşayan hemşehrilerim can dostlarımızı bizlerle iletişime geçerek sahiplensinler. Büyükşehir Belediyesi olarak sahiplendikleri can dostlara mama desteği ve veterinerlik hizmetini ücretsiz olarak sağlıyoruz. Yeter ki sahip çıksınlar yeter ki sahipsiz bırakmasınlar" diye konuştu. 117 bin 50 can dost tedavi edildi Türkiye’ye örnek bir il olmak için gece gündüz çalıştığını söyleyen Akın, "Körfez bölgemize destek olmak amacıyla; Edremit-Çıkrıkçı’da bulunan bakımevinin tadilat, bakım-onarımını yaptık, tesisimizi tıbbi cihaz ve ekipmanlarla donatarak faaliyete geçirdik. Altıeylül, İvrindi, Bandırma ve Edremit’teki bakımevlerimiz ve tedavi merkezlerimizde, rehabilitasyon, acil müdahale ve cerrahi operasyonlar gerçekleştiriyoruz. Tesislerimizde göreve geldiğimiz günden bugüne kadar 117 bin 50 tedavi ve aşılama, 12 bin 14 kısırlaştırma operasyonu ve 2 bin 478 can dostumuzun ortopedik ve yumuşak doku cerrahi operasyonlarını uzman veteriner hekimlerimizce gerçekleştirdik. Can Dost Yerinde Hayvan Bakım ve Tedavi Aracımızla 20 ilçemizin tamamında; 17 bin 163 tedavi ve aşı işlemi, Yakın Çözüm ekibimize iletilen ihbarlarla 8 bin 645 acil vakaya müdahaleyi anında gerçekleştirdik. Valiliğimiz ile birlikte Bakanlığımızın tahsis ettiği bölgede 147 bin metrekarelik yeni bir doğal yaşam alanının yapımına başladık, en kısa sürede tamamlayacağız. Verdiğimiz sözü yerine getireceğiz" diye konuştu. "Pati kafede ziyaretçiler ağırlanacak" Türkiye’ye örnek olacak bir projeyi hayata geçirmenin gururunu yaşadığını ifade eden Akın, tesisteki tüm birim ve ünitelerin dostların hassasiyeti gözetilerek planlandığını belirti. 70 adet bölünmüş alanın yanında, özel dostların tedavi ve bakımlarının da bu tesiste yapılacağının bilgisini veren Akın, "Dostlarımızın davranışsal gelişimlerinin kontrolünü sağlayacağız. Ameliyathanemiz, tedavi ve bakım ünitelerimiz, son teknoloji tıbbi cihaz ve ekipmanlarımız ile en üst seviyedeki cerrahi operasyonlara hazırız. Pati kafemiz vatandaşlarımızı misafir edecek, bu şekilde toplumsal katılım ve gönüllüğü artıracağız. 92 adet kameramızla birlikte dostlarımızın güvenliğini sağladık. Üç ay boyunca kayıtlar tutulacak" diye konuştu. Akın’dan destek teşekkürü Doğal yaşam alanının oluşturulması süreci içerisinde yer alarak çalışmalara destek veren kurumlara teşekkür eden Akın, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Valiliğimiz ve ilgili kurumlarına, konteyner desteği sağlayan AFAD’a, gece gündüz çalışarak kısa süre içerisinde burayı hayata geçiren ilgili daire başkanlıklarımız ve personelimize, sahadan verdikleri geri bildirim ve görüşleriyle sürekli yanımızda olan sivil toplum kuruluşlarımız ve derneklerimize yürekten teşekkür ederim. Özel bir teşekkür daha etmek istiyorum. Bugüne dek can dostlarımıza şifa olmak için gecesini gündüzüne katan veteriner hekimlerimiz ile bakım personelimize özveri ve hassasiyetleri dolayısıyla teşekkür ediyorum." Vali Ustaoğlu: "Can dostlar için özel bir alan olacak" Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, açılışı yapılan doğal yaşam alanının can dostlar için çok özel ve anlamlı bir alan olacağını belirtirken, "Başkanımızın müjdesini verdiği İvrindi’de 140 dönümün üzerinde can dostlarımız için doğal yaşam alanı inşa edeceğiz. Tüm ilçelerimizde de bu faaliyetler devam ediyor. Ben, özellikle bu konuda hassasiyet gösteren ve konunun üzerinde duran Belediye Başkanlarımıza teşekkür ediyorum" dedi.