GÜNDEM - 10 Ocak 2025 Cuma 11:35

İstanbul Valisi Davut Gül: "Geçen yıl sahte içkiden 48 kişi hayatını kaybetti"

A
A
A
İstanbul Valisi Davut Gül: "Geçen yıl sahte içkiden 48 kişi hayatını kaybetti"

İstanbul Valisi Davut Gül, "Geçen yıl sahte içkiden 110 vatandaşımız zehirlendi. 48’i hayatını kaybetti. Bu sebeple 63 işletmeye cezai işlem uygulandı" dedi. Vali Gül, ayrıca 2024 yılında terör örgütlerine yönelik yapılan operasyonlarda yakalananların sayısının bir önceki yıla göre yüzde 7 arttığı ifade ederek, bu sayının 6 bin 885 olduğunu söyledi.


İstanbul Valisi Davut Gül, 2024 yılına ilişkin asayiş olayları verilerini AFAD binasında gerçekleştirilen basın toplantısında açıkladı. Toplantıya Vali Yardımcısı Hasan Gözen, İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Yusuf Kenan Topcu, İl Emniyet Müdürü Selami Yıldız ile Sahil Güvenlik Marmara ve Boğazlar Bölge Komutanı Tuğamiral Serkan Tezel eşlik etti.



“Terörün her türlüsünü bitirmeye kararlıdır”


Terörün her türlüsünü bitirmeye kararlı olduklarını söyleyen Vali Gül, “2024 yılında terör örgütlerine yönelik yaptığımız operasyonlarda yakalanan şahıs sayısı bir önceki yıla göre yüzde 7 arttı, 6 bin 885 oldu. Terörizmi besleyen, finansını sağlayan kaynaklara karşı yürüttüğümüz operasyonlarda ele geçirilen miktar 3 katına çıktı, 11 milyon 183 bin Türk Lirası oldu. Şunun çok iyi anlaşılmasını gerekiyor. Türkiye Cumhuriyeti, binlerce yıllık geleneği olan çok güçlü bir devlettir. Terörün her türlüsünü bitirmeye kararlıdır. Allah’ın izniyle de bitirecektir” dedi.



“Çökertilen suç çetesi sayısı yüzde 33 arttı”


Suç çetelerine yönelik yapılan operasyonlardan bahseden Vali Gül, “İstanbul’umuzun Huzuru için en önemli mücadele alanlarımızdan biri olan organize suçlarla mücadelemizde operasyon sayımız 2024’te yüzde 56 artışla 273’e yükseldi. Çökertilen suç çetesi sayısı yüzde 33 arttı. El konulan mal varlığı 3 buçuk katına çıkarak 33 milyar Türk Lirası oldu. Tıpkı terörde olduğu gibi bu suçlara ve organize eşkıyalara karşı mücadelemize kararlılıkla devam edeceğiz. Kimsenin şehrimizin, vatandaşlarımızın huzurunu bozmasına fırsat vermeyeceğiz. Kuralsızlığın kural olmasına izin vermeyeceğiz. İstanbul’umuzun asayişi için 6 bin 517 ekip, 54 bin 544 personelimiz ile suçla ve suçluyla mücadelemize devam ediyoruz” şeklinde konuştu.



“Kişilere karşı işlenen suçlarda yüzde 9,6 mal varlığına karşı işlenen suçlarda ise yüzde 28’den fazla azaldı”


Konuşmasında suç oranlarındaki azalmaya dikkat çeken Vali Gül, “Tabii, bu hiç suç işlenmediği anlamına gelmiyor. Rakamlara baktığımızda göreceğiz ki olay sayıları düşüyor. Aydınlatma oranları yükseliyor. Elbette bu başarıda Sayın Bakanımızın ilimize ilave personel ve araç göndermesi de çok etkili oldu. Sokaklarda görünürlüğümüz ve ekiplerimizin sayısı daha da arttı. Rakamlara tekrar döndüğümüzde güvenlik güçlerimizin, istihbaratımızın fedakar çalışmalarıyla 2024 yılında önceki yıla göre olay sayıları; kişilere karşı işlenen suçlarda yüzde 9,6 mal varlığına karşı işlenen suçlarda ise yüzde 28’den fazla azaldı. Aydınlatma oranları; kişilere karşı işlenen suçlarda yüzde 97,8 ’den yüzde 98,6 ’ya; mal varlığına karşı işlenenlerde ise yüzde 78 ’den yüzde 83’e yükseldi. 2024 yılında bir önceki yıla göre otodan hırsızlıkta, kapkaçta, yankesicilikte, oto hırsızlığında, evden hırsızlıkta büyük başarılar elde edildi. Hapis cezası sebebiyle yıllardır aranan şahısları yakalama oranı yüzde 15’ten fazla arttı. Özelikle 7 önemli suçta yakalama oranımız yüzde 24,6 oranında yükseldi” ifadelerini kullandı.



“Maalesef tüm bu çalışmalara rağmen geçen yıl sahte içkiden 110 vatandaşımız zehirlendi, 48’i hayatını kaybetti”


Konuşmasında sahte içkiye yönelik yapılan çalışmalara da değinen Vali Gül, “Suç işleme potansiyeli olan bu şahısların yakalanması demek, yeni suçların önüne geçmek demek. Güvenlik ve asayiş noktasında hassasiyetle takip ettiğimiz başlıklardan biri de izinsiz olarak günübirlik kiralanan konutlar 2024 yılında kanuna aykırı olarak kiraya verildiğini tespit ettiğimiz 508 konuta 53 milyon 800 bin Türk Lirası cezai işlem uyguladık. İllegal üretim ve haksız kazanca karşı 3 bin 747 operasyon düzenlendi. Bu kapsamda 2024 yılında bir önceki yıla göre kaçak ve sahte alkolle mücadelemizde denetimlerimiz arttı. Ele geçirilen alkol miktarı 2 buçuk katını geçti. Denetimlerimiz sonucunda kaçak ve sahte içki satan işletmelerin ruhsatlarının iptali için talimat verildi. Maalesef tüm bu çalışmalara rağmen geçen yıl sahte içkiden 110 vatandaşımız zehirlendi. 48’i hayatını kaybetti. Bu sebeple 63 işletmeye cezai işlem uygulandı” ifadelerini kullandı.



“2024 yılında yakalanan ruhsatsız silah sayısı 2023 yılına göre yüzde 8 arttı”


Çocukları zararlı alışkanlıklardan korumak, 18 yaşından küçüklere alkol ve sigara satışını engellemek için alkol satılan, tütün ve mamulleri satılan yerlere kamera sistemi takma zorunluluğu getirdiklerini belirten Gül, "Amacımız, kanunu uygulamak. Yani, 18 yaş altındakilere alkol, sigara satışını ve saat 22’den sonra alkol satışını engellemek. Temel amaçlarımızdan biri de sahte alkolün yanında kaçak alkol satışının önüne geçmek. Akaryakıt kaçakçılığıyla mücadelemizde ise ele geçirilen yakıt miktarı yüzde 127 arttı. Kaçak ürünlerin piyasaya sürülmesinin engellenmesi neticesinde önlediğimiz vergi kaybı 2023 yılına göre 4 katına çıktı. 2024 yılında yakalanan ruhsatsız silah sayısı 2023 yılına göre yüzde 8 arttı. Bu konuda İçişleri Bakanlığımız ve Adalet Bakanlığımızın çalışmaları neticesinde bu suçun kapsamı genişletildi ve cezaların caydırıcılığı artırıldı. Artık bu mücadelede elimiz daha güçlü. Mücadele verdiğimiz en önemli konulardan biri uyuşturucu ve madde bağımlılığı. Uyuşturucuyla mücadele bir devlet politikası. Bu belaya karşı mücadele ve çalışmalarımızı etkin bir şekilde sürdürüyoruz” diye konuştu.



“Ele geçirilen uyuşturucu miktarı, yüzde 32 artışla 25 tona yükseldi. Yakalanan hap miktarı 3 kat arttı”


Uyuşturucu tacirlerine yönelik operasyonların aralıksız sürdürüldüğünü belirten Gül, “Her zaman vurguluyoruz: Bir kişiyi bile burada heba etme lüksümüz yok. Bu bataklıktan bir kişiyi bile kurtarabilirsek ne mutlu bizlere. 6 Mücadelelerini bu anlayışla canla başla sürdüren güvenlik güçlerimizin başarılı çalışmaları sonucunda imal ve ticarete yönelik operasyon sayımız, 7 bin 836’dan 10 bin 288’e çıktı. Ele geçirilen uyuşturucu miktarı, yüzde 32 artışla 25 tona yükseldi. Yakalanan hap miktarı 3 kat arttı. Diğer yandan okullarımızın çevresindeki kafeler, parklar ve bahçelerdeki denetim sayımızı yüzde 33 artırdık. Bu işin sadece polisiye tedbirlerle çözülemeyecek bir mesele olduğunun farkındayız. Öncelikle talep boyutunun ortadan kaldırılması gerekiyor. Bu anlayışla Valilik olarak meseleyi kökünden halledebilmek için çocuklarımızı spor, sanat ve sosyal faaliyetlerle buluşturacak birçok projeyi hayata geçirdik. Bu mücadelenin en büyük yardımcılarından olan annelerimize yönelik yürüttüğümüz En İyi Narkotik Polisi Anne projesinde bilgilendirdiğimiz anne sayısını iki katına çıkardık. İstanbul’u geleceğimizi zehirleyen uyuşturucu tacirlerinden, aile kurumunu bitiren bu illetlerden kurtarmakta son derece kararlıyız” şeklinde konuştu.



“Siber güvenlik ekiplerimizle sıkı bir mücadele veriyoruz”


Sanal dünyanın hayatın bir parçası olduğunu bu alanda da siber güvenlik ekipleriyle sıkı bir mücadele verdiklerini kaydeden Gül. "2023 yılına göre terörde iltisaklı olanlarda yüzde 52, yasa dışı bahiste yüzde 123, çocuk istismarında yüzde 154 artırdığımız operasyon sayılarımızla 7 siber alemde de suç ve suçluların peşini bırakmıyoruz. Kolluk kuvvetlerimizin önceliklerinden biri de trafik kazalarıyla mücadele. Yani, terörle mücadeleye verdiğimiz önemi, uyuşturucuyla mücadeleye verdiğimiz önemi trafik kazalarıyla mücadeleye de veriyoruz. Bu maksatla İstanbul’umuzda trafikte görevli ekip sayımızı 2024 yılında iki katına çıkardık. Denetimlerimizi yüzde 90 artırdık. Maalesef alınan tüm önlemler, gerçekleştirilen denetimler ve yapılan ikazlara rağmen 150 ölümlü kazada 166 vatandaşımızı kaybettik. Ayrıca, okul servisi denetimleri, 2023’e göre yüzde 142; yasa dışı çakarlı araçlara uygulanan cezai işlem sayısı yüzde 18 arttı. Artık bu ihlali yapanlara verilecek para cezası yeni yılla birlikte ilk sefer için 138 bin liraya, 8 ikinci seferde ise 276 bin liraya yükseltildi. Bu cezalarla birlikte bu meselenin azalarak gündemimizden çıkacağına inanıyorum” diye konuştu.



“2024 yılında gönüllü olarak geri dönüş yapan Suriyelilerin sayısı 6 buçuk katına çıktı”


Ülkesine dönüş yapan Suriyelilerin sayısındaki artışı hakkında bilgi veren Vali Gül, “1 milyon 31 bin 985 yabancının yaşadığı şehrimizde bu sayının 503 bini Suriyeli misafirlerimiz. 2024 yılında gönüllü olarak geri dönüş yapan Suriyelilerin sayısı 6 buçuk katına çıktı. Bu konuda hamdolsun, Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettikleri gibi ’Tarihin doğru tarafında yer aldık.’ Mazlumların sığınağı olduk. Bu çok kıymetli bir şey. İnşallah Suriye’de huzur ve güvenlik sağlandıkça Suriyeli kardeşlerimizin gönüllü geri dönüşleri artarak devam edecektir. Biliyorsunuz, dünyada ilk defa mobil göç noktaları 2023 yılında İstanbul’da başladı. Göçle mücadelemizde elimizi rahatlattı. Sistemin oturmasını sağladı. Ekranda gördüğünüz gibi, sorguladığımız yabancı sayısı, 2024 yılında 5 buçuk katına çıktı. Kaçak göçle mücadelemiz milli menfaatlerimiz doğrultusunda, insan haklarına uygun, kamu düzeni ve güvenliğimizden taviz vermeden sürecektir” dedi.


Konuşmasının ardından Vali Davut Gül, haber yapmak için toplantıya katılan basın mensuplarının kutlayıp, çikolata ikram etti. Vali Gül, daha sonra basın mensupları ile fotoğraf çektirdi.



İstanbul Valisi Davut Gül: "Geçen yıl sahte içkiden 48 kişi hayatını kaybetti"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir ESOGÜ‘de anlamlı sergi Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi geliri Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Servisinde tedavi gören çocuklara harcanacak olan ve 2 gün sürecek El İşi ve El Sanatları Sergisi’nin açılışı yapıldı. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi geliri kanserli çocukların ihtiyaçlarında kullanılmak üzere Çocuk Hematoloji ve Onkolojisi Bilim Dalı’nın El İşi ve El Sanatları Sergisi’nin açılışı yapıldı. Açılışa Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Haluk Hüseyin Gürsoy, Başhekim yardımcısı Prof. Dr. Pınar Yıldız , Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Hematolojisi-Onkolojisi Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Canan Özdemir, Hastane Yönetimi ve bölüm çalışanları ile hasta yakınları hastane öğretmenleri katıldı. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi öğrencileri, doktorlar, sağlık çalışanları ve gönüllü vatandaşların ürün verdiği sergi 24 ve 25 Aralık tarihlerinde sürecek. "Gerçekten çok büyük bir dayanışma sergiledi" Sergi ile ilgili Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Hematolojisi-Onkolojisi Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Canan Özdemir, "Biz hastanede bir el sanatları atölyesi kurduk ve bu el sanatları atölyesinde ben de dahil olmak üzere tüm çalışan arkadaşlarım, hemşirelerimize, öğretmenlerimiz el emeğiyle ürünler ortaya çıkardık. Tabii bunun yanında annelerimizin de çok fazla desteği oldu. Dışarıdan destek olan başka insanlar da oldu. Profesyonel destek aldık bu amaçla. Hepimizin el emeğiyle ortaya çıkardığımız eserler bunlar. Bu yeni yıl sergisinin amacı şu; Yeni yılı umutla beklediğimiz bu günlerde umudu ve dayanışmayı çoğaltmak için bu sergiyi düzenledik. Tabii ki kanserli çocuklar yararına etkinlik bu. Gelirleri oraya gidecek. Hatta bir çocuğumuza bilgisayar sözü vermiştik. Bilgisayarı olmayan bir çocuğumuza. Sergiden elde ettiğimiz gelirle çocuğumuzun ihtiyacını karşılayacağız. Tabii burada gördüğünüz her eser her bir çocuğa umut ve ailelerine destek olmak onların yalnız olmadığını hissettirmek için hazırladık bu sergiyi. Ben çok mutluyum, gururluyum. Gerçekten çok büyük bir dayanışma sergiledi. Herkes bu serginin oluşumunda pay sahibi. İnşallah güzel de satışlar yaparız ve çocuklarımıza bir nebze olsun katkımız olur" dedi.
İstanbul Başakşehir’de 12. Living Lab inovasyon ödülleri sahiplerini buldu Başakşehir Belediyesi tarafından bu yıl 12’ncisi düzenlenen Başakşehir Living Lab İnovasyon Yarışması’nda dereceye giren projelerin sahipleri ödüllerin kavuştu. Başakşehir Belediyesi tarafından bu yıl 12’ncisi düzenlenen Başakşehir Living Lab İnovasyon Yarışması’nda dereceye giren projelerin sahiplerine ödülleri verildi. Başakşehir Şehir Sanat Konferans Salonu’nda düzenlenen törene İstanbul Valisi Davut Gül, Başakşehir Belediye Başkanı Yasin Kartoğlu, Başakşehir Kaymakamı Cemil Özgür Öney ve AK Parti Başakşehir İlçe Başkanı Fethi Ahmet Balin, öğrenciler ve yarışmacılar katıldı. Yarışmaya bu yıl Türkiye’nin dört bir yanından 60 şehirden bin 202 proje başvurdu. Ortaokul, lise, üniversite ve akademisyen/öğretmen kategorilerinde dereceye giren katılımcılar ödüllerini alırken, toplamda 2 milyon TL’nin üzerinde ödül desteği sağlandı. Tören kapsamında "En Başarılı Okul", "Başvurusu En Çok Kabul Edilen Okul" ve "En Başarılı Danışman" kategorilerinde de özel ödüller verildi. "Buradaki fikirler ülkemizin yerli ve milli projelerine dönüşecek" Törende konuşan Başakşehir Belediye Başkanı Yasin Kartoğlu, yarışmanın artık ülke genelinde büyük bir marka haline geldiğini belirterek şunları söyledi, "Önce arkadaşlarımıza da teşekkür ediyorum. Bu yıl 12’ncisini düzenlediğimiz yarışmamız birazdan ödül törenimize geçeceğiz. Katılımcılarımız bizleri bekliyor. İnşallah çok güzel bir program olacak. 60 şehirden 1202 proje yarıştı ve ödül kazanan, hak eden arkadaşlarımıza bugün ödül töreninde ödüllerini takdim edeceğiz. Aynı zamanda bu sadece ödül töreni değil, burada yeteneklileriyle ön plana çıkan arkadaşlarımıza Başakşehir Belediye’mizin inovasyon ve teknoloji merkezinde kuluçka hizmeti veren bir start-up’ımız var. Orada da buradaki ödül alan arkadaşlarımıza her türlü lojistik desteği verme imkanı sunacağız. Bence en önemli kısmı da bu. Eğer başka şehirlerden bu işlerle ilgilenen, teknolojiyle ilgilenen arkadaşlarımız varsa, öğrencilerimiz varsa, akademisyenlerimiz varsa onları da her yıl yapılan bu yarışmaları bekliyoruz. Bugün dört kategorimiz var: ilkokul, ortaokul, lise ve akademi tarafı. Farklı farklı ödüllerimiz olacak ve bu ödüller içerisinde aynı zamanda burada katılan tüm yarışmacı arkadaşlarımıza da melek yatırımcı olabilecek kişileri de buluşturmuş ve onlarla tanıştırmış olacağız. Buradaki hedefimiz ve amacımız ülkemizin yerli ve milli teknolojiye ulaşması için gereken altyapıyı oluşturmak ve fikirlerin gün yüzüne çıkmasını sağlamak. Buradaki gün yüzüne çıkan fikirler de kuluçka merkezinde vücut bulacak, yatırımcılarla birlikte inşallah ülkemiz adına yeni projeler olarak ortaya çıkacak. İsteğimiz ve dileğimiz ülkemizin yerli ve milli projeler noktasında çok daha büyük adımlar atmasıdır" ifadelerini kullandı. "Kimseyi arkada bırakmadan hizmet eden bir belediyecilik anlayışı var" Törende konuşan İstanbul Valisi Davut Gül ise, Başakşehir Belediyesi’nin örnek projelere imza attığını belirterek şu ifadeleri kullandı, "Şunu da yapsak, keşke bu da olsun dediğimiz hemen hemen her şey Başakşehir’de daha önceden yapılmaya başlanmış ve en güzeli başlanmış. Çocuğu, gençleri, kadınları, yetişkinleri, yaşlıları, engellileri, özetle hiç kimseyi arkada bırakmadan, herkesin sorununu, herkesin beklentisini, herkesin ihtiyacını vatandaşın ihtiyacı olarak kabul edip buna politika geliştiren bir yapı var. Belediye başkanımızı ve çalışma arkadaşlarını tebrik ediyorum, teşekkür ediyorum. Ona destek veren, bu işleri koordine eden kaymakamımızı, kamu görevlilerini, daha da önemlisi Başakşehirlileri tebrik ediyorum, teşekkür ediyorum. İnşallah el birliğiyle daha iyisi olacak. Biraz önce belediye başkanımız da söyledi, aslında bu tür çalışmalar 5 yaşında, 3 yaşında, 10 yaşında yaşına bakmadan ama bir iklimin oluşması lazım. TEKNOFEST’te gördünüz. Çocuklarımız memleketin ihtiyacı neyse, kimi zaman terörle mücadelede şehit verdiğimiz askerlerimizin, polislerimizin derdine çare bulmak için bir şey icat etmeye çalışıyorlar" şeklinde konuştu. Törende dereceye giren öğrencilere ödülleri protokol üyeleri tarafından takdim edildi. Program sonunda finalist projelerin sergilendiği alanda öğrencilerle fotoğraf çekimi gerçekleştirildi.
Zonguldak Ortaokul öğrencisinin öldüğü servis kazasında 6 kamu görevlisine hapis talebi Zonguldak’ta 1 öğrencinin hayatını kaybettiği, 18 öğrenci ile sürücünün yaralandığı okul servisi kazasına ilişkin davada cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada 6 kamu görevlisi hakkında 3 yıl 6 aya kadar ayrı ayrı hapis cezası istendi. Zonguldak’ta 14 Aralık 2022 tarihinde Çatalağzı beldesinde meydana gelen ve ortaokul öğrencisi Büşra Akın’ın hayatını kaybettiği okul servisi kazasına ilişkin yargılamada kamu görevlileri hakkında görülen duruşmada cumhuriyet savcısı mütalaasını sundu. Zonguldak 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, sanık M.S. ile diğer 5 sanığın avukatları, kazada ölen 16 yaşındaki Büşra Akın’ın ailesi ve diğer öğrenciler katıldı. "Sanıklar, ihmal göstererek yıllardır yapılan şikayetleri göz ardı ederek kazanın meydana gelmesinde başlıca etken olmuşlardır" Bilirkişi raporuna itiraz ederek sanıkların ihmal göstererek yıllardır yapılan şikayetleri göz ardı ettiğini öne süren Büşra Akın’ın babası Yücel Akın, "Önceki beyanlarımı ve celse arasında sunduğum bilirkişi raporlarına karşı itirazlarımı içerir dilekçemi aynen tekrar ediyorum. Soruşturma aşamasında meydana gelen kazada sanıkların sorumlu olduğu bilirkişi raporlarıyla sabit hale gelmiş iken mahkemenizce dosyaya kazandırılan en son tarihli bilirkişi raporunda sanıkların meydana gelen olayda kusur ve sorumluluğu bulunmadığı yönünde görüş bildirilmiştir. Bu raporu kabul etmem mümkün değildir. Dosyanın geldiği aşamada tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde sanıkların ihmal göstererek yıllardır yapılan şikayetleri göz ardı ederek bu kazanın meydana gelmesinde başlıca etken olmuşlardır. Kaza tarihinden sonra kazanın meydana geldiği mahalle oto korkuluk yapılmıştır. Madem oto korkuluk şartları olay tarihinde de yoktu neden daha sonradan yapıldı. Sırf bu husus dahi sanığın savunmalarına itibar edilemeyeceğini göstermektedir. Bütün bu hususlar gözetilerek sanıkların sorumluluğu konusunda rapor düzenlemekle görevli bilirkişiler bütün hususları göz ardı ederek sanıkların sorumluluğunun bulunmadığına dair görüş bildirmişlerdir. Biz mahkemenizce rapor düzenleyen bilirkişiler hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz. Ayrıca kaza tarihinden önce servis aracının kontrolünü yapan sanıklar yönünden usule aykırı ve gerçek dışı düzenlenmiş belge nedeniyle resmi belgede sahtecilik suçunun işlendiğini düşünüyorum. Bu hususta da yine suç duyurusunda bulunacağım. Ben sanıkların eyleminin esasen bir ölüme neden olma suçunu oluşturduğunu düşünüyorum. Mahkemenizce de bu hususta birleştirme talebinde bulunulmasına rağmen ilgili mahkemede bu kabul görmemiştir ancak yine de mahkemenize bu hususta teşekkür ederim. En son dosyaya kazandırılan bilirkişi raporunun mahkemenizce hükme esas alınmamasını, tüm dosya kapsamı gözetilerek sanıkların atılı suçtan ayrı ayrı cezalandırılmalarını talep ediyorum dedi. "Kızımın mezuniyet gururunu yaşayamadık" Anne Oya Akın ise evladının kokusunu özlediğini söyleyerek, "Bu sene okul mezunlar verirken biz bu gururu, görevini doğru yapamayan insanlar tarafından yaşayamadık. Onlar bu durumları görmezden geldiler ve benim çocuğum hayatından oldu. Ben evladımın kokusunu özledim. Buna görevini kötüye kullanan insanlar sebep oldu. Bu şekilde dışarıda serbest gezmelerini istemiyorum. Sanıkların cezalandırılmalarını talep ederim" diye konuştu. Sanık Mustafa S. ise önceki savunmalarını tekrar ederek, ihale ve araç denetimine ilişkin herhangi bir görevinin bulunmadığını söyleyerek, "Benim mevcut olayda ihale ve araç denetimine ilişkin herhangi bir görevim bulunmamaktadır. Bu hususta mahkemenize detaylı olarak savunmada bulunmuştum. Bu savunmalarımı da aynen tekrar ediyorum. Öncelikle beraatimi, mahkeme aksi kanaatte ise lehime olan hükümlerin uygulanmasını talep ederim" şeklinde konuştu. Savcı, 6 sanık hakkında 3 yıl 6 aya kadar hapis istedi Cumhuriyet savcısı duruşmada mütalaasını sundu. Mütalaada, Milli Eğitim çalışanı olan 6 sanık hakkında istenen cezalar da belli oldu. Sözleşme imzalanmadan önce ibraz edilen belgelerde yapılması gereken kontrolleri yapmayarak Mustafa Y., Mustafa S. ve Kadir B.’nin kasten görevinin gereklerine aykırı hareket ettiği ifade edildi. Ayrıca Ender B., Emre K. Ve Mehmet K. hakkında araç ve sürücüsünün günlük olarak denetlenmesi gerekirken uygun şekilde denetlenmeyerek ve belgelerin geçerlilik ya da uygunluğunun kontrollerini yapmayarak kasten görevinin gereklerine aykırı hareket ettiğine yer verildi. Geçerlilik süresi dolmuş sürücü belgesi ile yaş şartına haiz olmayan, sürücü Fikret B. ve sürücünün kullandığı periyodik muayenesi yapılmamış araçla öğrenci taşınmasına sebep oldukları iddia edilen sanıkların, belgeleri kontrol etmemesi ve denetlememesi şeklindeki icrai davranışları ile görevlerine aykırı hareket ederek neticeten meydana gelen ölüm ve yaralanmalar ile birden fazla mağduriyete yol açtıkları gerekçesiyle zincirleme suç hükümlerinin de tatbikinin gerektiği belirtildi. Kaza alanında oto korkuluk kullanımının zorunlu olmaması, trafik tespit tutanağında da ’’kazaya etken yol sorunu yoktur’’ şeklinde tespitlere yer verilmesi, ’’Trafik Kazalarında Yol Kusurları’’ konulu genelgede, oto korkuluk yapılmamasının kusur sayılamayacağının belirtilmesi dikkate alınarak Karayolları Şefi Serkan A.’nın bir kusurunun bulunmadığına dikkat çekildi. Savcılık, mütalaasında Serkan A. hakkında ’görevi kötüye kullanma’ suçundan kusuru bulunmaması nedeniyle beraat talep etti. Sanıklar Mustafa S., Emre K., Ender B., Mehmet K., Kadir B., Mustafa Y. hakkında ’zincirleme şekilde görevi kötüye kullanma’ suçundan 3 yıl 6 aya kadar ayrı ayrı hapis cezası talep edildi. Duruşma, tarafların mütalaaya karşı beyanda bulunulması talepleri doğrultusunda ileri tarihe ertelendi.
Ankara Pursaklar Belediyesi kadınlara 15 Temmuz Demokrasi Müzesi, Millet Camisi ve Millet Kütüphanesi gezisi düzenledi Pursaklar Belediyesi, ‘Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni Görmeyen Kalmasın’ etkinliği kapsamında Hanım Evleri kursiyerlerine, 15 Temmuz Demokrasi Müzesi, Millet Camisi ve Millet Kütüphanesi gezisi düzenledi. Pursaklar Belediyesi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni Görmeyen Kalmasın kültür gezileri etkinlikleri kapsamında Gülbahar Hatun Hanım Evindeki kursiyerlere, 15 Temmuz Demokrasi Müzesi, Millet Camisi ve Millet Kütüphanesi gezisi düzenledi. Ziyaret kapsamında ilk olarak Millet Camii’ni ziyaret eden kursiyerler, ardından Millet Kütüphanesi’nde incelemelerde bulunarak Türkiye’nin en büyük kütüphanelerinden birini yakından tanıma imkanı buldu. Programın devamında 15 Temmuz Demokrasi Müzesi’ni gezen kursiyerler, milli iradenin ve demokrasi mücadelesinin önemini bir kez daha yerinde görme fırsatı elde etti. "Hanım Evlerimizde eğitim alan kursiyerlerimizin sosyal, kültürel ve milli bilinçlerini güçlendirmek bizim için çok kıymetli" Hanım Evlerindeki kursiyerlere yönelik sosyal ve kültürel değerlerini tanıtmak amacıyla çeşitli geziler düzenlediklerini belirten Pursaklar Belediye Başkanı Ertuğrul Çetin, "Hanım Evlerimizde eğitim alan kursiyerlerimizin sosyal, kültürel ve milli bilinçlerini güçlendirmek bizim için çok kıymetli. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yer alan Millet Camii, Millet Kütüphanesi ve 15 Temmuz Demokrasi Müzesi; hem tarihimizin hem de değerlerimizin önemli simgeleri. Bu ziyaretlerin, kursiyerlerimize ilham verdiğine ve farkındalıklarını artırdığına inanıyorum" ifadelerine yer verdi.