ASAYİŞ - 04 Kasım 2024 Pazartesi 10:48

İstanbul’da 30 milyon liralık kaçakçılık operasyonu: Yüzlerce tekerlek ve jant ele geçirildi

A
A
A

İstanbul’da polis ekiplerince düzenlenen operasyonda, piyasa değeri 30 milyon lirayı bulan 743 adet gümrük kaçağı lüks araç lastiği ve jantı ele geçirildi. Operasyonda 2 şüpheli de gözaltına alındı.

Türkiye’de kaçakçılara yönelik operasyonlarına aralıksız devam eden İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, “5607 Sayılı Kaçakçılık Kanununa Muhalefet” suçu ile ilgili yürütülen soruşturma çerçevesinde yeni bir çalışma daha gerçekleştirdi.

İstanbul’da 30 milyon liralık kaçakçılık operasyonu: Yüzlerce tekerlek ve jant ele geçirildi

Suç organizasyonlarının tespiti ve şüphelilerin yakalanmasına yönelik yapılan teknik ve fiziki takibin sonunda, yasa dışı yollarla ülkeye getirilen gümrük kaçağı lüks otomobil lastiği ve jantlarını piyasaya sürerek haksız kazanç elde ettikleri tespit edilen bir şebeke mercek altına alındı. Şebeke üyelerini takibe alan kaçakçılık polisi, Esenyurt ve Sultanbeyli’de bulunan işyeri ve depolara 30 Ekim’de operasyon düzenledi.

İstanbul’da 30 milyon liralık kaçakçılık operasyonu: Yüzlerce tekerlek ve jant ele geçirildi

Yürütülen soruşturma çerçevesinde düzenlenen operasyonda 2 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Baskın yapılan depo ve işyerlerindeki aramalarda, piyasa değeri yaklaşık 30 milyon lirayı bulan lüks otomobillere ait 743 adet araç lastiği ve jantı ele geçirildi. Otomobil jantlarına ve lastiklerine el konulurken, gözaltına alınan şüpheliler sorgulanmak üzere emniyete götürüldü. Zanlılar hakkında “5607 Sayılı Kanuna Muhalefet” suçundan yürütülen tahkikat işlemlerinin devam ettiği belirtildi. Öte yandan operasyonlarda ele geçirilen araç tekerlekleri ve jantlar, Fatih’teki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün Vatan Caddesindeki Yerleşkesinde sergilendi.

Sadık Kahraman

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Denizli’de feci kaza... Yolcu otobüsü akaryakıt istasyonundan çıkan tıra çarptı: 1 ölü, 20 yaralı Denizli’nin Sarayköy ilçesinde yolcu otobüsünün akaryakıt istasyondan çıkan tıra çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında 1 kişi öldü, 3’ü ağır 20 kişi yaralandı. Büyük korku yaşanan kazada otobüsün sağ tarafı koptu. Kaza, Denizli’nin Sarayköy ilçesine bağlı Duacılı Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre; Aydın’ın Didim ilçesinden yola çıkarak Antalya’nın Alanya ilçesine sefer yapmakta olan 07 ABL 737 plakalı şehirlerarası yolcu otobüsünün sürücüsü Ahmet G. (60), İzmir - Aydın - Denizli Karayolunda seyir halindeyken Duacılı Mahallesi’ne geldiğinde, akaryakıt istasyonundan yola kontrolden çıkış yaptığı iddia edilen İsmail T. (36) yönetimindeki 15 AAY 875 plakalı tırı fark etti. Ani bir manevra yaparak kazaya engel olmaya çalışan sürücünün tüm çabalarına rağmen, yolcu otobüsü tıra yandan çarptı. Otobüsün sağ tarafı parçalandı Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs metrelerce sonra güçlükle durabildi. Kazaya uykuda yakalanan yolcuların büyük korku yaşadığı kazada, büyük maddi hasar oluşan otobüsten kopan parçalar karayoluna saçıldı. Kazada otobüsün tek koltuklu olan sağ tarafında yolculuk eden Bulgaristan uyruklu Gulshen Kadirsancı olay yerinde hayatını kaybederken, 3’ü ağır olmak üzere 20 kişi de yaralandı. İtfaiye ekipleri tarafından kurtarılan yaralılar, olay yerinde yapılan ilk müdahalelerinin ardından Denizli ve Sarayköy’deki hastanelere sevk edildi. Kazada hayatını kaybeden yabancı uyruklu kadının cenazesi otopsi işlemleri için morga kaldırıldı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.
İstanbul Özel halk otobüsü esnafından Saraçhane’de İBB’ye protesto İETT Genel Müdürlüğüne bağlı çalışan özel halk otobüsü sahipleri, İBB’den yeterli ücret alamadıkları gerekçesiyle Saraçhane’de bulunan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) binası önünde protesto düzenledi. İstanbul’da 3 bin 41 İETT özel halk otobüsü sahibini temsilen bir araya gelen otobüs sahipleri, Saraçhane’de bulunan İBB binası önünde toplanarak bir protesto gerçekleştirdi. Ödemelerini alamadıklarını dile getiren otobüs sahipleri, güvenlik tedbirlerinin alındığı alanda yaşadıkları durumu protesto etti. Protestoda toplanan grup adına açıklamalarda bulunan Özel Halk Otobüsü Platformu sözcüsü avukat Erhan Güneş, mayıs ayından bu yana 4 defa toplandıklarını ancak İBB bürokratları tarafından "bugün, yarın, seçimden sonra" denilerek oyalandıklarını, 6 ayda bir adım ileri gidemediklerini dile getirdi. “Bizim İstanbul’da 3 bin 41 aracımız, araç başı 2 milyon TL’ye yakın alacağımız var. Bizler artık tekerimizi döndüremiyoruz.” diyen Güneş, “Esnafın içerisinde ticaret sicili bozulmayan hiç kimse kalmadı. En son biz ekimin üçünde buraya geldik. Ekimin üçünde İBB bürokratları bize dediler ki, biz komisyon kurduk, bundan sonra İstanbul’daki 3 bin 41 özel halk otobüsünün problemi bu komisyonda çözülecek. Bunun sözünü size veriyoruz, dediler. Biz de bürokratların sözüne itibar ettik. Eylemimize son verdik. Komisyonda 2 aydır iki toplantı oldu, iki toplantıda da bir tane lehimize bir madde değişmedi. İETT Genel Müdürlüğünün psikolojik baskısından mobbinginden bıktık. İETT Genel Müdürlüğünde TÜVTÜRK muayene kriterleri uygulanmıyor. Genel müdürü kendine özel 240 tane muayene kriteri oluşturmuş. Bakın bu 240 muayene kriteri bizim yönergemizde olmayan, teknik şartnamemizde olmayan şartlardır. Bunları defaten her sene maddelerini arttıra arttıra 240 kritere getirdi. Bizim araçlarımızı kendi muayene istasyonlarına çekiyor. Muayene istasyonlarında gereksiz can ve mal güvenliğini tehlikeye atmayacak kusurlardan araçların saatlerini kesiyor. Araçlarımızın saatlerini kestiği için seferden men ediliyor. İstanbul halkı burada mağdur oluyor, biz de mağdur oluyoruz.” dedi Tahkikat komisyon müdürü Yusuf Sevim’i hedef alan ve şoförlere gereksiz cezalar yazıldığını söyleyen Güneş, “Tahkikat komisyon müdürü Yusuf Sevim yazılan her raporu delil olmadan, herhangi bir itirazı kabul etmeden bize cezalar yazılıyor. Bu şekilde bizim içerideki alacaklarımız indirilmeye çalışılıyor. Şoför su içti, ceza yazıyor. Bir şoförün direksiyonda su içmek en doğal hakkıdır. Biz çok ağır şartlar altında çalışıyoruz. Bizim çalışma şartlarımız çok ağır olduğu için şoförlerimiz direksiyonda yeme içme gibi insani ihtiyaçlarını yerine getirmek zorundalar. Kırılma noktalarına uymazsan bin TL ceza, su içtin bin TL ceza, biz bir an önce İETT Genel Müdürlüğünün görevden alınmasını ve değiştirilmesini talep ediyoruz. Biz İETT Genel Müdürlüğü ile anlaşamıyoruz. İETT Genel Müdürlüğü asker kökenli olduğu için bizi sabah akşam içtiması gibi işletmeye çalışıyor. Bu bir ticari işletmedir. Filodan maksimum verim alınmaya çalışılır, sayın genel müdürümüz filodan minimum verim almaya çalışıyor. Eğer genel müdür İstanbul halkını düşünüyorsa, can ve mal güvenliğini tehlikeye atacak bir sebep yoksa o aracın hizmetini kesemez. İETT Genel Müdürlüğünün buradaki ikinci amacı bize yazmış olduğu cezalarla içerideki alacaklarımızı minimize etmeye çalışmaktır. Bir nevi bizi bir gelir kaynağı olarak görüyor. Hem biz mağdur oluyoruz, hem İstanbul halkı mağdur oluyor.” ifadelerini kullandı. Aybaşında ve ay sonunda 160’ar bin TL ödeme aldıklarını ancak aylık maliyetlerinin 400 bin TL olduğunu söyleyen Güneş, daha sonra İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na seslendi, “3 bin 41 aracın 5 milyar TL’ye yakın alacağı var. Bu 5 milyar TL’nin aylık bankalarda çalışılacak faizi bu esnafa ödetiliyor. Biz 30 gün çalıştık. Bize aybaşında 160 bin TL ödendi. Ay sonunda da 160 bin TL ödendi. Bu araçların maliyeti 400 bin TL. Özel halk otobüsü camiasının 2019 yılından önce filo yaş ortalaması 5’ti, şu an 11 olmuş. Araç değiştiremiyoruz. Her gün araçlarımız yollarda kalıyor. Her gün gereksiz yere İETT’nin baskısı oluştuğu için verimli çalışamıyoruz. Bizim bir an önce ödemelerimiz yapılsın. Sıkıntılarımız çözülsün. Bizim talep ettiğimiz bu. İBB meclis kararını tanımıyorlar. Meclis kararına göre temmuz ayında bize güncelleme yapmaları gerekiyordu. Biz bir enflasyon ülkesinde yaşıyoruz. Bize en az yüzde 50-60 güncelleme yapmaları gerekirken, sene başı geldi, yeni sözleşmeyi yapacağız, hala güncellememiz verilmemiş. Sayın Başkanım burada AK Partililer var, MHP’liler var, Dem Partili de var, CHP’li de var. Lütfen bir an önce bizim bu problemimizi çözün.” şeklinde konuştu. Demokratik protesto haklarını kullandıklarını ifade eden Güneş, Ekrem İmamoğlu’nun "Hak yemem hakkımı da yedirmem" sözlerine göndermede bulundu. Güneş, “Herhangi bir taşkınlık yapmadan iki araçla buraya geldik. Demokratik protesto hakkımızı kullandık. Sayın başkanımızdan ricamız bizim sesimizi duysun. Bir an önce ödemelerimizle ve içerdeki alacaklarla ilgili bir ödeme programı yapsın. İETT Genel Müdürlüğü ile ilgili de muayene kriterlerinizin bir an önce TÜVTÜRK muayene kriterlerine dönmesini talep ediyoruz. Bugün buraya araçlarımızla geldik. Demokratik protesto hakkımızı kullandık ama siz bir sabah kalktığınızda bu araçlar işe çıkmayabilir. 3 bin 41 aracın hak ediş problemleri içerideki ödemeleri bir şekilde çözülsün. Çözülmediği takdirde bu saatte buraya gelen esnaf gerekeni yapacaktır. Bir sonraki eylemimiz kontak kapatma olacaktır. Biz şu an İBB ve İETT tarafından ekonomik ve psikolojik baskı altındayız. Bu baskının bir an önce sonlandırılmasını talep ediyoruz. Yarın bu araçlardan birine herhangi bir ceza geldiğinde biz kontak kapatacağız. Yolcularla buraya geleceğiz. Madem Ekrem Başkan ’hak, hukuk, adalet’ diyorsa bu hakkı, hukuku, adaleti yerine getirsin. 2019 yılında biz ona oy verdiğimizde dedi ki ’Ben hak yemem, hakkımı yedirmem.’ Biz de hak yemiyoruz ama hakkımızı yedirmeyeceğiz.” dedi.