KÜLTÜR SANAT - 13 Eylül 2023 Çarşamba 10:14

İstanbul’un fethinde şehit olan askerlerin kabirlerinin bulunduğu türbe çöplüğe döndü

A
A
A

İstanbul’un fethi esnasında şehit olan 7 askerin kabirlerinin bulunduğu Zeytinburnu Kazlıçeşme Yedi Şehitler Türbesi bakımsızlıktan çöp yığını içinde kaldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) bünyesindeki türbenin etrafındaki ve içindeki çöpler, havadan çekilen görüntülere yansıdı.

İstanbul’un manevi hazinelerinden olan Zeytinburnu Kazlıçeşme Yedi Şehitler Türbesi’nde kabirleri bulunan askerler, Hz. Muhammed’in (Sallahü teala aleyhi vesselem) Hendek Savaşı’nda “İstanbul mutlaka fethedilecektir. Onu fetheden komutan ne güzel komutan, o ordu ne güzel ordudur” hadisi şerifiyle övülmüştü. İstanbul’un fethine katılan askerler Niğmelceyş olarak biliniyor. Niğmelceyş kabirlerinin ilk toplu kabir örneklerinden olan Zeytinburnu Kazlıçeşme Yedi Şehitler Türbesi’nde bulunan şehitlerin isimleri bilinmiyor.

İstanbul’un fethinde şehit olan askerlerin kabirlerinin bulunduğu türbe çöplüğe döndü

1453 yılında şehit olan askerlerin gömüldüğü yer 1700’lü yıllarda Hacı İvaz Efendi tarafından duvarlarla çevrilmişti. Bugüne kadar uluşan ecdat yadigarı türbe ve çevresi, bakımsızlıktan çöp yığını içinde kaldı. Temizliği ve bakımı İBB bünyesinde olan türbenin içler acısı hali görenleri de üzüyor. Çöp yığını içinde kalan Zeytinburnu Kazlıçeşme Yedi Şehitler Türbesi havadan görüntülendi.

İstanbul’un fethinde şehit olan askerlerin kabirlerinin bulunduğu türbe çöplüğe döndü

“Zeytinburnu Kazlıçeşme Yedi Şehitler Türbesi İstanbul’un fethine katılan askerleri bize hatırlatıyor”

Niğmelceyş kabirleri hakkında bilgi veren Tarihçi Yazar İbrahim Akkurt, “İstanbul’un maddi kültürel yapılarının yanı sıra manevi hazineleri olarak tabir ettiğimiz mekanları var. Yaklaşık 8500 yıllık tarihi geçmişi olan İstanbul’un manevi mücevherlerinden sayılan Niğmelceyş kabirlerinin ilk toplu kabir örneklerinden bir tanesindeyiz. Zeytinburnu Kazlıçeşme Yedi Şehitler Türbesi İstanbul’un fethine katılmış askerlerin hatıralarını bizlere hatırlatmaktadır.

İstanbul’un fethinde şehit olan askerlerin kabirlerinin bulunduğu türbe çöplüğe döndü

Niğmelceyş kavramı Peygamber Efendimizin Hendek Savaşı esnasında İstanbul’un fethini müjdelediği ve bu fethe katılan askerlerin ve komutanın yüce şahsiyetler olduğunu bildirdiği bir hadisi şeriftir. İslam tarihi literatüründe Peygamber Efendimizin mübarek dudaklarından Niğmelceyş ismi geçtiği için Türkçesi güzel askerler olan bu askerlerin Zeytinburnu’nda yer alması fetih hazırlıkları esnasında surların hemen yanında olmasından kaynaklanmaktadır.

İstanbul’un fethinde şehit olan askerlerin kabirlerinin bulunduğu türbe çöplüğe döndü

Fatih Sultan Mehmed İstanbul’un fethi esnasında ya da fetihten önce şehit olan askerlerin bulundukları yere gömülmelerini emretmiştir. Bu vesileyle bulundukları yerle birlikte ortamın, mahallenin ve mekanın şenlendirmesini amaç edinmiştir. Buradaki askerlerin kimlikleri bilinmemektedir. Buradaki şehitlikle ilgili şunu ifade edebiliriz. Burada 1453 tarihinde şehit olan askerlere Hacı İvaz Efendi isimli bir zat 1700’lü yıllarda etrafını duvarlarla çevirmek suretiyle koruma altına almış ve girişine bir inşa kitabesi koyarak bizlere bu tarihi hadiseyi ifade etmiştir” dedi.

Semanur Kaygısız - Emre Baba


 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da Hz. Mevlana 752. Vuslat Yıldönümünde anıldı Muğla’da Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin vefatının 752. yıldönümü dolayısıyla ’Şeb-i Arus’ programı düzenlendi. Muğla’da faaliyet gösteren Konya Karamanlılar Derneği’nin organizasyonuyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma töreninde protokol üyeleri ve sayıda vatandaş bir araya geldi. Gecede, Mevlana’nın öğretileri ve insanlığa mirası üzerine önemli vurgular yapıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Konya Karamanlılar Derneği Başkanı Erol Kütahyalı, Mevlana’nın sadece söz söyleyen değil, söylediklerini bizzat hayatına tatbik eden bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Kütahyalı konuşmasında, "İnsan, bildiği için değil, bildiğini yaşadığı zaman insandır. Hz. Mevlana’nın asırlardır gönüllerde diri kalmasının asıl sebebi budur. O, sadece süslü sözler söyleyen biri değil, öğütlerini bizzat yaşayan bir kişi olduğu için hala aramızdadır. Geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki asırlarda da hoşgörü timsali Hz. Mevlana’yı anmaya ve onun felsefesini içimizde yaşatmaya devam edeceğiz" dedi. Törene katılan Muğla Vali Yardımcısı İsmail Soykan ise Mevlana’nın evrensel değerlerine dikkat çekti. Soykan, Mevlana’nın 1207 yılında Belh şehrinde doğup 17 Aralık 1273’te Konya’da vuslata erdiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Mevlana’nın insan anlayışının temelinde; nefsini arındırarak ilahi aşka ulaşmak vardır. Bu yolun temel taşları aşk, sabır, tevazu ve hoşgörüdür. Bu özellikler o dönemde olduğu gibi bugün de toplum olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz değerlerdir. Bu felsefeyi ve Hz. Mevlana’nın ruhunu yaşatan bu güzel geceyi organize eden Konya Karamanlılar Derneği Başkanı’na ve üyelerine teşekkür ediyorum." Konuşmaların ardından programın finalinde gerçekleştirilen ve manevi atmosferin doruğa çıktığı semazen gösterisi, katılımcılar tarafından büyük bir ilgi ve beğeniyle izlendi.