SAĞLIK - 08 Şubat 2025 Cumartesi 10:13

Meme kanseri tedavisinde yeni umut ışığı

A
A
A
Meme kanseri tedavisinde yeni umut ışığı

İstanbul’da bilim insanları, neoadjuvan kemoterapiye direnç gösteren meme kanseri hastalarına yönelik kişiye özel tedavi yöntemleri geliştirmek için genetik araştırma başlattı. Araştırmanın yürütücülüğünü üstlenen Doç. Dr. Selman Emiroğlu, tedaviye dirençli hastalar için genetik biyobelirteçlerin belirlenmesinin büyük önem taşıdığını vurgulayarak bu alandaki çalışmaların kanser tedavisinde devrim niteliğinde bir değişim olabileceğini ifade etti.


Meme kanseri, Türkiye’de ve dünya genelinde kadınlar arasında en yaygın görülen kanser türlerinden biri olup, ciddi bir sağlık sorunu olarak öne çıkmaktadır. Bu hastalığın tedavisinde yaygın olarak kullanılan neoadjuvan kemoterapi, tümörleri küçültme ve cerrahi müdahale öncesi hazırlık sağlama amacı güderken, her hasta üzerinde aynı etkiyi göstermemektedir. Bazı hastalar ise bu tedaviye direnç geliştirebilmekte, bu da tedavi sürecini zorlaştırmaktadır.


Bu kapsamda İstanbul Üniversitesi ve Biruni Üniversitesi’nden 7 bilim insanı, kemoterapiye dirençli meme kanseri vakalarına yönelik daha etkili tedavi yöntemleri geliştirmek için genetik araştırma başlattı. Biruni Üniversitesi’nden Dr. Asmaa Abuaisha’nın fikriyle ortaya çıkan araştırma, YÖK Başkanlığı ile Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı arasında imzalanan "Araştırma Üniversiteleri Destek Programı İş Birliği Protokolü" kapsamında mali kaynak desteği aldı.


"Direncin Sebeplerini Araştırıyoruz"


Araştırma hakkında açıklamalarda bulunan İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Selman Emiroğlu, neoadjuvan kemoterapiye dirençli hastaların tedaviye daha duyarlı hale gelmesi için genetik biyobelirteçlerin belirlenmesinin kritik öneme sahip olduğunu belirtti.


"Kemoterapiye direnç, her hastada farklı genetik ve biyolojik faktörlere dayalı olarak gelişebiliyor. Bu durumun tam olarak anlaşılabilmesi için daha fazla araştırma yapılması gerektiği kanaatindeyiz. Biz de bu sorunun çözümü için çalışmalarımızı sürdürüyoruz" diyen Doç. Dr. Selman Emiroğlu, projenin amaçlarını şu şekilde özetledi: "Kemoterapiye dirençli hastaların tedavisinde daha etkili ve kişiye özel tedavi yöntemleri geliştirebilmek, yalnızca hastalarımız için değil, tüm sağlık camiası için çok önemli bir adım olacaktır"


"Tedaviye dirençli hastalar için yeni umutlar sunacak"


Doç. Dr. Selman Emiroğlu, tedaviye direnç gösteren hastalar için yeni bir tedavi stratejisinin geliştirilmesinin, meme kanseri tedavisinde önemli bir dönüm noktası olacağını vurguladı: "Her bireyin genetik yapısı farklı olduğu için, kemoterapiye yanıt da bireyler arasında değişiyor. Bu nedenle, genetik biyobelirteçlerin doğru bir şekilde belirlenmesi, tedavilerin kişiye özel hale getirilmesi için önemli bir adımdır. Hedef odaklı tedavi yöntemleri, tedaviye dirençli hastalar için yeni umutlar sunacak"


"Gereksiz kemoterapi uygulamalarının önüne geçilecek"


Araştırmayla ilgili bilgi veren Biruni Üniversitesi’nden Dr. Asmaa Abuaisha "Araştırmamızın sonuçlarıyla elde edilen ‘aday’ biyobelirteçlerin tespiti sonrasında, yeni çalışmalarla verilerimizi destekleyerek, bu tanıların meme kanserinin tanı, tedavi ve takip süreçlerinde faydalı olabilecek şekilde uygulanmasını hedeflemekteyiz. Böylece, kemoterapiye dirençli vakalarla ilgili yol gösterici veriler elde edilerek, gereksiz kemoterapi uygulamalarının önüne geçilmesi sağlanacaktır" ifadelerini kullandı.


Proje Ekibi ve Araştırma


Araştırmanın yürütücüsü Doç. Dr. Selman Emiroğlu, Biruni Araştırma Merkezi’nde (BAMER) çalışmanın birden fazla alandan araştırmacılarla multidisipliner bir şekilde yürütüldüğünü ve çok yönlü olduğunu belirtti. Araştırma, Dr. Asmaa Abuaisha, Dr. Öğr. Üyesi Elif Sibel Aslan, Doç. Dr. Berrin Papila, Dr. Öğr. Üyesi Tarık Mecit, Dr. Öğr. Üyesi Cüneyd Yavaş, Öğr. Gör. Dr. Aysel Bayram ve Dr. Öğr. Üyesi Güven Yenmiş’in katkılarıyla ilerliyor.


Doç. Dr. Selman Emiroğlu, "Ekibimiz, genetik temelli araştırmalar yaparak tedaviye direnç gösteren vakaların nedenlerini araştırıyor ve bu doğrultuda kişiye özel tedavi stratejileri oluşturmayı hedefliyoruz. Kişiye özel tedavi yöntemleri, meme kanseri tedavisinde devrim niteliğinde bir değişim olabilir. Bu sayede, hastalarımızın tedavi süreçlerini daha başarılı hale getirmeyi umuyoruz" dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Joao Pereira: "Çok şanssız bir gol yedik" Alanyaspor Teknik Direktörü Joao Pereira, Antalyaspor’a karşı iyi mücadele ettiklerini ancak talihsiz bir golle sahadan puansız ayrıldıklarını söyledi. Trendyol Süper Lig’in 29. haftasında Alanyaspor, deplasmanda karşılaştığı Antalyaspor’a 2-1 mağlup oldu. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Alanyaspor Teknik Direktörü Joao Pereira, oyunun genel anlamda dengeli geçtiğini belirtti. Pereira, Antalyaspor karşısında oynanan oyunun umut verici olduğunu söyleyerek, şu ifadelere yer verdi: "İlk dakikalardan sonra kontrolü aldıkça daha iyi oynamaya başladık. Bu iyi oyunumuzla golü de bulduk. Ama maalesef ilk yarının sonlarına doğru bir duran toptan gol yedik. Bu bizim için hiç iyi olmadı" dedi. İkinci yarıya iyi başladıklarını aktaran Portekizli teknik adam, "İkinci yarının 10-15 dakikasını çok iyi oynadığımızı söyleyebilirim. Antalyaspor’un baskısını da kırdığımızı söyleyebilirim. Orada bazı pozisyonlar da oluşturduk. Daha sonra takımlar tabii ki dakikadan ilerledikçe yorgun olmaya başlıyor, yorgunlaşmaya başlıyor. O anlarda Antalyaspor belki biraz oynuyor gibi görünebilirdi ama tehlikeye neden oldukları hiçbir şey yoktu" diye konuştu. Pereira, karşılaşmanın son anlarında çok şanssız bir gol yediklerini belirterek, "Maalesef çok şanssız bir gol yedik. Nasıl olduğunu biz de çok anlamadık. Puansız ayrılıyoruz ama ilk haftaya göre çok iyi çalıştığımızı söyleyebilirim. Çalıştıklarımızın birçoğunu sahada yansıttık. Bunun için de umutluyuz ve bunu kendi lehimize çevireceğimizi düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Adana AOSB ailesi geleneksel iftar programında bir araya geldi Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi (AOSB), sanayiciler, yöneticiler ve çalışanlarıyla geleneksel iftar programında bir araya geldi. AOSB Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Sütcü, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ömer Kaya, Yönetim Kurulu Üyeleri Yusuf Kara, Nedim Büyüknacar ve Mehmet Tosmur, Denetim Kurulu Üyesi Mustafa Fidan ile Bölge Müdürü Ersin Akpınar’ın ev sahipliğinde gerçekleşen iftar programı , sevgi, saygı, dayanışma ve hoşgörünün hâkim olduğu bir ortamda, Ramazan’ın manevi atmosferinde düzenlendi. Sektörel bazda düzenlenen ve sektörel iş birliklerinin güçlenmesine, bölge ekonomisinin gelişmesine önemli katkı sunan iftar programlarının ardından, AOSB Yönetimi bu kez çalışanlarla bir araya geldi. Programa Bölge Müdürlüğü çalışanlarının yanı sıra bölgede faaliyet gösteren kuruluşların temsilcileri de katıldı. AOSB Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Sütcü, iftar programının açılış konuşmasında, AOSB’nin gelişimine katkıda bulunan sanayicilere teşekkür ederek, "Birlik ve beraberlik ruhu, sadece sanayimizin gelişimi için değil, toplumumuzun güçlenmesi için de çok önemlidir. Ramazan ayı sadece oruç tutmak değil, aynı zamanda paylaşmanın, yardımlaşmanın ve sabrın en güzel örneklerini sergilediğimiz bir dönemdir. Ramazan ayının bizlere sunduğu manevi atmosferde yardımlaşmanın ve paylaşmanın değerini de sizlerle beraber yaşıyor ve yaşatıyoruz" dedi. AOSB’nin bugün geldiği noktada Türkiye’ye örnek olabilecek projeler hayata geçirdiğini ve bunun gururunu yaşadıklarını vurgulayan Sütcü, şöyle devam etti: "Bölge Başkanlığımız olarak sadece ticari başarılara değil, aynı zamanda sosyal sorumluluk bilinciyle hareket etmeye büyük önem veriyoruz. Çalışanlarımız, sanayicilerimiz ve toplumumuzla birlikte güçlü bir aile olduğumuzu özellikle belirtmek istiyorum. Ramazan ayının barış, huzur ve sağlık getirmesini temenni ediyor, hepinizin dualarının kabul olmasını diliyoruz." Bölge Müdürü Ersin Akpınar ise AOSB’nin Türkiye’deki en köklü sanayi bölgelerinden biri olduğunu belirterek, "Adana’nın ve Çukurova’nın gücünü arkamıza alarak ülkemize ve dünyaya değer katan projeler üretmeye devam ediyoruz"diye konuştu. Bölgenin 52 yıllık mazisine vurgu yapan Akpınar, "500’ün üzerinde işletmeyi bünyesinde bulunduran, Türkiye’nin öncü sanayi bölgeleri arasında yer alıyoruz. Bizim esas kaynağımız, esas gücümüz varlıklarımız değil, öncelikle insanımız yani sizlersiniz. Yönetim olarak ortaya koymuş olduğumuz vizyonla projelerimizi hayata geçirirken bunu tek başımıza yapmıyoruz, sizlerle beraber yapıyoruz. Dolayısıyla sizler bizim için değerlisiniz" ifadelerine yer verdi. Samimi bir atmosferde geçen gecede, Akpınar, ünlü şair Cemal Safi’nin "Ağlarsın" adlı şiirini okuyarak duygusal anlar yaşattı.